BİZİ TAKİP EDİN

İŞ KANUNU

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8423

 

 

 

 

İŞ KANUNU

 

 

 

 

Kanun Numarası                 : 4857

 

Kabul Tarihi                      : 22/5/2003

 

Yayımlandığı Resmî Gazete : Tarih : 10/6/2003     Sayı : 25134

 

Yayımlandığı Düstur           : Tertip : 5                  Cilt : 42

 

 

 

 

 

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

Genel Hükümler

 

 

 

Amaç ve kapsam

Madde 1 - Bu Kanunun amacı işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan

işçilerin çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemektir.

Bu Kanun, 4 üncü Maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, bu işyerlerinin

işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.

İşyerleri,  işverenler,  işveren  vekilleri  ve  işçiler,  3  üncü  maddedeki  bildirim  gününe

bakılmaksızın bu Kanun hükümleri ile bağlı olurlar.

Tanımlar

Madde 2 - Bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye işçi, işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye  yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren, işçi ile işveren arasında kurulan ilişkiye iş ilişkisi denir. İşveren tarafından mal veya hizmet üretmek amacıyla maddî olan ve olmayan unsurlar ile işçinin birlikte örgütlendiği birime işyeri denir.

İşverenin işyerinde ürettiği mal veya hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen yerler (işyerine bağlı yerler) ile dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden ve meslekî eğitim ve avlu gibi diğer eklentiler ve araçlar da işyerinden sayılır.

İşyeri,  işyerine  bağlı  yerler,  eklentiler  ve  araçlar  ile  oluşturulan  iş  organizasyonu

kapsamında bir bütündür.

(Ek fıkra: 23/7/2010-6009/48 md.; Mülga dördüncü fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.) İşveren  adına  hareket  eden  ve  işin,  işyerinin  ve  işletmenin  yönetiminde  görev  alan

kimselere   işveren   vekili   denir.   İşveren   vekilinin   bu   sıfatla   işçilere   karşı   işlem   ve

yükümlülüklerinden doğrudan işveren sorumludur.

Bu Kanunda işveren için öngörülen her çeşit sorumluluk ve zorunluluklar işveren vekilleri hakkında da uygulanır. İşveren vekilliği sıfatı, işçilere tanınan hak ve yükümlülükleri ortadan kaldırmaz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8424

 

Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya  asıl  işin  bir  bölümünde  işletmenin  ve  işin  gereği  ile  teknolojik  nedenlerle  uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden           veya    alt   işverenin                       taraf    olduğu             toplu   iş          sözleşmesinden                       doğan

yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur.

Asıl  işverenin  işçilerinin  alt  işveren  tarafından  işe  alınarak  çalıştırılmaya  devam ettirilmesi suretiyle hakları kısıtlanamaz veya daha önce o işyerinde çalıştırılan kimse ile alt işveren ilişkisi kurulamaz. Aksi halde ve genel olarak asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı işleme dayandığı kabul edilerek alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi sayılarak işlem görürler. İşletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler dışında asıl iş bölünerek alt işverenlere verilemez.

(Ek  fıkra:  1/7/2006-5538/18  md.)  Kanuna  veya  Cumhurbaşkanlığı  kararnamesine dayanılarak  kurulan  kamu  kurum  ve  kuruluşları  ile  bunların  doğrudan  veya  dolaylı  olarak sermayesinin en az yüzde ellisine sahip oldukları ortaklıklarda, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu veya diğer kanun hükümleri çerçevesinde, hizmet alımı amacıyla yapılan sözleşmeler gereğince, yüklenici aracılığıyla çalıştırılanlar, bu şekilde çalışmış olmalarına dayanarak; (1)

  1. a) Bu kurum, kuruluş ve ortaklıklara ait kadro veya pozisyonlara atanmaya,
  2. b) Bu kurum, kuruluş ve ortaklıklara ait işyerlerinin kadro veya pozisyonlarında çalışanlar için toplu iş sözleşmesi, personel kanunları veya ilgili diğer mevzuat hükümlerine göre belirlenen her türlü malî haklar ile sosyal yardımlardan yararlanmaya,

hak kazanamazlar.

(Ek fıkra: 1/7/2006-5538/18 md.) Sekizinci fıkrada belirtilen işyerlerinde yükleniciler dışında kalan işverenler tarafından çalıştırılanlar ile bu işyerlerinin tâbi oldukları ihale mevzuatı çerçevesinde kendi nam ve hesabına sözleşme yaparak üstlendiği ihale konusu işte doğrudan kendileri çalışanlar da aynı hükümlere tâbidir. Sekizinci fıkrada belirtilen kurum, kuruluş veya ortaklıkların sermayesine katıldıkları ortaklıkların kadro veya pozisyonlarında çalışan işçilerin, ortak durumundaki kamu kurum, kuruluş veya ortaklıkların kadro veya pozisyonlarına atanma ya da  bu  kurum,  kuruluş  veya  ortaklıklarda  geçerli  olan  malî  haklar  ile  sosyal  yardımlardan yararlanma talepleri hakkında da sekizinci fıkra hükümleri uygulanır. Hizmet alımına dayanak teşkil edecek sözleşme ve şartnamelere;

  1. a) İşe alınacak kişilerin belirlenmesi ve işten çıkarma yetkisinin kamu kurum, kuruluşları

ve ortaklıklarına bırakılması,

  1. b) Hizmet alım sözleşmeleri çerçevesinde ya da geçici işçi olarak aynı iş yerinde daha

önce çalışmış olanların çalıştırılmasına devam olunması,

yönünde hükümler konulamaz.

–––––––––––––––––––––

(1) 2/7/2018 tarihli ve 700  sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “kanunun verdiği yetkiye” ibaresi “Cumhurbaşkanlığı kararnamesine” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8424-1

 

 

 

İşyerini bildirme

Madde 3 - Bu Kanunun kapsamına giren nitelikte bir işyerini kuran, her ne suretle olursa olsun devralan, çalışma konusunu kısmen veya tamamen değiştiren veya herhangi bir sebeple faaliyetine son veren ve işyerini kapatan işveren, işyerinin unvan ve adresini, çalıştırılan işçi sayısını, çalışma  konusunu, işin başlama  veya bitme  gününü, kendi adını ve soyadını yahut unvanını, adresini, varsa işveren vekili veya vekillerinin adı, soyadı ve adreslerini bir ay içinde bölge müdürlüğüne bildirmek zorundadır.

(Değişik ikinci  fıkra:  15/5/2008-5763/1  md.)  Bu  Kanunun 2  nci  maddesinin  altıncı fıkrasına göre iş alan alt işveren; kendi işyerinin tescili için asıl işverenden aldığı yazılı alt işverenlik sözleşmesi ve gerekli belgelerle birlikte, birinci fıkra hükmüne göre bildirim yapmakla yükümlüdür.  Bölge  müdürlüğünce  tescili  yapılan  bu  işyerine  ait  belgeler  gerektiğinde  iş müfettişlerince incelenir. İnceleme sonucunda muvazaalı işlemin tespiti halinde, bu tespite ilişkin gerekçeli müfettiş raporu işverenlere tebliğ edilir. Bu rapora karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz iş günü  içinde  işverenlerce  yetkili  iş  mahkemesine  itiraz  edilebilir.  (Değişik  beşinci  cümle: 16/9/2014-6552/1 md.) İtiraz üzerine görülecek olan dava basit yargılama usulüne göre dört ay içinde sonuçlandırılır. Mahkemece verilen kararın temyizi hâlinde Yargıtay altı ay içinde kesin olarak karar verir. Kamu idarelerince bu raporlara karşı yetkili iş mahkemelerine itiraz edilmesi ve mahkeme kararlarına karşı diğer kanun yollarına başvurulması zorunludur. Rapora otuz iş günü içinde itiraz edilmemiş veya mahkeme muvazaalı işlemin tespitini onamış ise tescil işlemi iptal edilir ve alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçileri sayılır.(1)(2)

(Ek fıkra:11/6/2003-4884/10  md.)  Ancak,  şirketlerin  tescil  kayıtları  ise  ticaret  sicili memurluklarının  gönderdiği  belgeler  üzerinden  yapılır  ve  bu  belgeler  ilgili  ticaret  sicili memurluğunca bir ay içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ilgili bölge müdürlüklerine gönderilir.

(Ek fıkra: 15/5/2008-5763/1 md.) Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulması, bildirimi ve işyerinin tescili ile yapılacak sözleşmede bulunması gerekli diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

 

––––––––––––––

(1)  10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “altı günü” ibareleri

“otuz iş günü” şeklinde değiştirilmiştir.

(2)  10/9/2014  tarihli  ve  6552  sayılı  Kanunun  1  inci  maddesinde    4857  sayılı  İş  Kanununun  3  üncü

maddesinin ikinci  fıkrasının beşinci cümlesinin değiştirilmesi hüküm altına alınmış olmakla birlikte, iki cümle şeklindeki düzenleme yerine işlenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8424-2

 

 

 

İstisnalar

Madde 4 -Aşağıda belirtilen işlerde ve iş ilişkilerinde bu Kanun hükümleri uygulanmaz;

  1. a) Deniz ve hava taşıma işlerinde,
  2. b) 50'den az işçi çalıştırılan (50 dahil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya

işletmelerinde,

  1. c) Aile ekonomisi sınırları içinde kalan tarımla ilgili her çeşit yapı işleri,
  2. d) Bir ailenin üyeleri ve 3 üncü dereceye kadar (3 üncü derece dahil) hısımları arasında

dışardan başka biri katılmayarak evlerde ve el sanatlarının yapıldığı işlerde,

  1. e) Ev hizmetlerinde,
  2. f) (…) (1) çıraklar hakkında, (1)
  3. g) Sporcular hakkında,
  4. h) Rehabilite edilenler hakkında,

ı) 507 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Kanununun 2 nci maddesinin tarifine uygun üç kişinin

çalıştığı işyerlerinde.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 37 nci maddesiyle, bu bentte yer alan “İş sağlığı ve güvenliği

hükümleri saklı kalmak üzere” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8425

 

 

 

Şu kadar ki;

  1. a) Kıyılarda veya liman ve iskelelerde gemilerden karaya ve karadan gemilere yapılan

yükleme ve boşaltma işleri,

  1. b) Havacılığın bütün yer tesislerinde yürütülen işler,
  2. c) Tarım sanatları ile tarım aletleri, makine ve parçalarının yapıldığı atölye ve fabrikalarda

görülen işler,

  1. d) Tarım işletmelerinde yapılan yapı işleri,
  2. e) Halkın faydalanmasına açık veya işyerinin eklentisi durumunda olan park ve bahçe

işleri,

  1. f) Deniz İş  Kanunu  kapsamına  girmeyen  ve  tarım  işlerinden  sayılmayan,  denizlerde

çalışan su ürünleri üreticileri ile ilgili işler, Bu Kanun hükümlerine tabidir. Eşit davranma ilkesi

Madde 5 (Ek: 6/2/2014-6518/57 md.) İş ilişkisinde dil, ırk, renk, cinsiyet, engellilik,

siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayrım yapılamaz.

İşveren, esaslı sebepler olmadıkça tam süreli çalışan işçi karşısında kısmî süreli çalışan

işçiye, belirsiz süreli çalışan işçi karşısında belirli süreli çalışan işçiye farklı işlem yapamaz.

İşveren, biyolojik veya işin niteliğine ilişkin sebepler zorunlu kılmadıkça, bir işçiye, iş sözleşmesinin yapılmasında, şartlarının oluşturulmasında, uygulanmasında ve sona ermesinde, cinsiyet veya gebelik nedeniyle doğrudan veya dolaylı farklı işlem yapamaz.

Aynı veya eşit değerde bir iş için cinsiyet nedeniyle daha düşük ücret kararlaştırılamaz. İşçinin cinsiyeti nedeniyle özel koruyucu hükümlerin uygulanması, daha düşük bir ücretin

uygulanmasını haklı kılmaz.

İş ilişkisinde veya sona ermesinde yukarıdaki fıkra hükümlerine aykırı davranıldığında işçi, dört aya kadar ücreti tutarındaki uygun bir tazminattan başka yoksun bırakıldığı haklarını da talep edebilir. 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesi hükümleri saklıdır.

20 nci madde hükümleri saklı kalmak üzere işverenin yukarıdaki fıkra hükümlerine aykırı davrandığını işçi ispat etmekle yükümlüdür. Ancak, işçi bir ihlalin varlığı ihtimalini güçlü bir biçimde gösteren bir durumu ortaya koyduğunda, işveren böyle bir ihlalin mevcut olmadığını ispat etmekle yükümlü olur.

İşyerinin veya bir bölümünün devri

Madde 6 - İşyeri veya işyerinin bir bölümü hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer.

Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren

yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür.

Yukarıdaki hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8426

 

Tüzel kişiliğin birleşme veya katılma  ya da türünün değişmesiyle sona erme halinde

birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz.

Devreden  veya  devralan  işveren  iş  sözleşmesini  sırf  işyerinin  veya  işyerinin  bir bölümünün  devrinden  dolayı  feshedemez  ve  devir  işçi  yönünden  fesih  için  haklı  sebep oluşturmaz.  Devreden  veya  devralan  işverenin  ekonomik  ve  teknolojik  sebeplerin  yahut  iş organizasyonu  değişikliğinin  gerekli  kıldığı  fesih  hakları  veya  işçi  ve  işverenlerin  haklı sebeplerden derhal fesih hakları saklıdır.

Yukarıdaki hükümler, iflas dolayısıyla malvarlığının tasfiyesi sonucu işyerinin veya bir

bölümünün başkasına devri halinde uygulanmaz.

Geçici iş ilişkisi

Madde 7 - (Değişik: 6/5/2016-6715/1 md.)

Geçici iş ilişkisi, özel istihdam bürosu aracılığıyla ya da holding bünyesi içinde veya aynı

şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde görevlendirme yapılmak suretiyle kurulabilir.

Özel istihdam bürosu aracılığıyla geçici iş ilişkisi, Türkiye İş Kurumunca izin verilen özel istihdam bürosunun bir işverenle geçici işçi sağlama sözleşmesi yaparak bir işçisini geçici olarak bu işverene devri ile;

  1. a) Bu Kanunun 13 üncü maddesinin beşinci fıkrası ile 74 üncü maddesinde belirtilen

hâllerde, işçinin askerlik hizmeti hâlinde ve iş sözleşmesinin askıda kaldığı diğer hâllerde,

  1. b) Mevsimlik tarım işlerinde,
  2. c) Ev hizmetlerinde,
  3. d) İşletmenin günlük işlerinden sayılmayan ve aralıklı olarak gördürülen işlerde,
  4. e) İş sağlığı  ve  güvenliği  bakımından  acil  olan  işlerde  veya  üretimi  önemli  ölçüde

etkileyen zorlayıcı nedenlerin ortaya çıkması hâlinde,

  1. f) İşletmenin ortalama mal ve hizmet üretim kapasitesinin geçici iş ilişkisi kurulmasını

gerektirecek ölçüde ve öngörülemeyen şekilde artması hâlinde,

  1. g) Mevsimlik işler hariç dönemsellik arz eden iş artışları hâlinde, ku

Geçici  işçi  sağlama  sözleşmesi  ikinci  fıkranın  (a)  bendinde  sayılan  hâllerin  devamı süresince, (b) ve (c) bentlerinde sayılan hâllerde süre sınırı olmaksızın, diğer bentlerde sayılan hâllerde ise en fazla dört ay süreyle kurulabilir. Yapılan bu sözleşme ikinci fıkranın (g) bendi hariç toplam sekiz ayı geçmemek üzere en fazla iki defa yenilenebilir. Geçici işçi çalıştıran işveren, belirtilen sürenin sonunda aynı iş için altı ay geçmedikçe yeniden geçici işçi çalıştıramaz.

Bu  Kanunun  29  uncu  maddesi  kapsamında  toplu  işçi  çıkarılan  işyerlerinde  sekiz  ay süresince, kamu kurum ve kuruluşlarında ve yer altında maden çıkarılan işyerlerinde bu maddenin ikinci fıkrası kapsamında geçici iş ilişkisi kurulamaz.

Geçici işçi çalıştıran işveren, grev ve lokavtın uygulanması sırasında 18/10/2012 tarihli ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu  İş Sözleşmesi Kanununun 65 inci maddesi hükümleri saklı kalmak kaydıyla geçici iş ilişkisiyle işçi çalıştıramaz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8427

 

İkinci fıkranın (f) bendi kapsamında geçici iş ilişkisi ile çalıştırılan işçi sayısı, işyerinde çalıştırılan işçi sayısının dörtte birini geçemez. Ancak, on ve daha az işçi çalıştırılan işyerlerinde beş işçiye kadar geçici iş ilişkisi kurulabilir. İşçi sayısının tespitinde, kısmi süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, çalışma süreleri dikkate alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülür. Geçici işçi sağlama sözleşmesi ile çalışan işçi, 30 uncu maddenin uygulanmasında özel istihdam bürosu ve geçici işçi çalıştıran işverenin işçi sayısına dâhil edilmez.

Geçici işçi çalıştıran işveren, iş sözleşmesi feshedilen işçisini fesih tarihinden itibaren altı

ay geçmeden geçici iş ilişkisi kapsamında çalıştıramaz.

Geçici işçi, geçici işçi çalıştıran işverenden özel istihdam bürosunun hizmet bedeline

mahsup edilmek üzere avans veya borç alamaz.

Geçici işçi çalıştıran işveren;

  1. a) İşin gereği ve geçici işçi sağlama sözleşmesine uygun olarak geçici işçisine talimat

verme yetkisine sahiptir.

  1. b) İşyerindeki açık iş pozisyonlarını geçici işçisine bildirmek ve Türkiye İş Kurumu

tarafından istenecek belgeleri belirlenen sürelerle saklamakla yükümlüdür.

  1. c) Geçici işçinin iş kazası ve meslek hastalığı hâllerini özel istihdam bürosuna derhâl, 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 13 üncü ve 14 üncü maddelerine göre ilgili mercilere bildirmekle yükümlüdür.
  2. d) Geçici işçileri çalıştıkları dönemlerde, işyerindeki sosyal hizmetlerden eşit muamele ilkesince yararlandırır. Geçici işçiler, çalışmadıkları dönemlerde ise özel istihdam bürosundaki eğitim ve çocuk bakım hizmetlerinden yararlandırılır.
  3. e) İşyerindeki geçici işçilerin istihdam durumuna ilişkin bilgileri varsa işyeri sendika

temsilcisine bildirmekle yükümlüdür.

  1. f) 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 17 nci maddesinin altıncı fıkrasında öngörülen eğitimleri vermekle ve iş sağlığı ve güvenliği açısından gereken tedbirleri almakla, geçici işçi de bu eğitimlere katılmakla yükümlüdür.

Geçici  işçinin,  geçici  işçiyi  çalıştıran  işverenin  işyerindeki  çalışma  süresince  temel çalışma koşulları, bu işçilerin aynı işveren tarafından aynı iş için doğrudan istihdamı hâlinde sağlanacak koşulların altında olamaz.

Geçici iş ilişkisinde işveren özel istihdam bürosudur. Özel istihdam bürosu aracılığıyla geçici iş ilişkisi, geçici işçi ile iş sözleşmesi, geçici işçi çalıştıran işveren ile geçici işçi sağlama sözleşmesi yapmak suretiyle yazılı olarak kurulur. Özel istihdam bürosu ile geçici işçi çalıştıran işveren arasında yapılacak geçici işçi sağlama sözleşmesinde; sözleşmenin başlangıç ve bitiş tarihi, işin niteliği, özel istihdam bürosunun hizmet bedeli, varsa geçici işçi çalıştıran işverenin ve özel istihdam bürosunun özel yükümlülükleri yer alır. Geçici işçinin, Türkiye İş Kurumundan veya  bir  başka  özel  istihdam  bürosundan  hizmet  almasını  ya  da  iş  görme  edimini  yerine getirdikten sonra geçici işçi olarak çalıştığı işveren veya farklı bir işverenin işyerinde çalışmasını engelleyen hükümler konulamaz. Geçici işçi ile yapılacak iş sözleşmesinde, işçinin ne kadar süre içerisinde işe çağrılmazsa haklı nedenle iş sözleşmesini feshedebileceği belirtilir. Bu süre üç ayı geçemez.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428

 

İkinci fıkranın (f) bendi kapsamında kurulan geçici iş ilişkisinde, geçici işçi çalıştıran işveren  işyerinde  bir  ayın  üzerinde  çalışan  geçici  işçilerin  ücretlerinin  ödenip  ödenmediğini çalıştığı  süre  boyunca  her  ay  kontrol  etmekle,  özel  istihdam  bürosu  ise  ücretin  ödendiğini gösteren belgeleri aylık olarak geçici işçi çalıştıran işverene ibraz etmekle yükümlüdür. Geçici işçi  çalıştıran  işveren,  ödenmeyen  ücretler  mevcut  ise  bunlar  ödenene  kadar  özel  istihdam bürosunun alacağını ödemeyerek, özel istihdam bürosunun alacağından mahsup etmek kaydıyla geçici işçilerin en çok üç aya kadar olan ücretlerini doğrudan işçilerin banka hesabına yatırır. Ücreti ödenmeyen işçiler ve ödenmeyen ücret tutarları geçici işçi çalıştıran işveren tarafından çalışma ve iş kurumu il müdürlüğüne bildirilir.

Sözleşmede  belirtilen  sürenin  dolmasına  rağmen  geçici  iş  ilişkisinin  devam  etmesi hâlinde, geçici işçi çalıştıran işveren ile işçi arasında sözleşmenin sona erme tarihinden itibaren belirsiz süreli iş sözleşmesi kurulmuş sayılır. Bu durumda özel istihdam bürosu işçinin geçici iş ilişkisinden kaynaklanan ücretinden, işçiyi gözetme borcundan ve sosyal sigorta primlerinden sözleşme süresiyle sınırlı olmak üzere sorumludur.

Geçici işçi, işyerine ve işe ilişkin olmak kaydıyla kusuru ile neden olduğu zarardan, geçici

işçi çalıştıran işverene karşı sorumludur.

İşverenin, devir sırasında yazılı rızasını almak suretiyle bir işçisini, holding bünyesi içinde veya aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde iş görme edimini yerine getirmek üzere geçici olarak devretmesi hâlinde de geçici iş ilişkisi kurulmuş olur. Bu fıkra kapsamında geçici iş ilişkisi, yazılı olarak altı ayı geçmemek üzere kurulabilir ve en fazla iki defa yenilenebilir. İşçisini geçici olarak devreden işverenin ücret ödeme yükümlülüğü devam eder. Geçici iş ilişkisi kurulan işveren, işçinin kendisinde çalıştığı sürede ödenmeyen ücretinden, işçiyi gözetme borcundan ve sosyal sigorta primlerinden, devreden işveren ile birlikte sorumludur. Dördüncü, beşinci, onuncu ve  on  dördüncü  fıkralar  ve  dokuzuncu  fıkranın  (a)  ve  (f)  bentleri  ile  (d)  bendinin  birinci cümlesinde düzenlenen hak ve yükümlülükler bu fıkraya göre kurulan geçici iş ilişkisinde de uygulanır.

 

İKİNCİ BÖLÜM

İş Sözleşmesi, Türleri ve Feshi

 

Tanım ve şekil

Madde  8  -  İş  sözleşmesi,  bir  tarafın  (işçi)  bağımlı  olarak  iş  görmeyi,  diğer  tarafın (işveren)  da  ücret  ödemeyi  üstlenmesinden  oluşan  sözleşmedir.  İş  sözleşmesi,  Kanunda  aksi belirtilmedikçe, özel bir şekle tâbi değildir.

Süresi bir yıl ve daha fazla olan iş sözleşmelerinin yazılı şekilde yapılması zorunludur. Bu

belgeler damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.

Yazılı sözleşme yapılmayan hallerde işveren işçiye en geç iki ay içinde genel ve özel çalışma koşullarını, günlük ya da haftalık çalışma süresini, temel ücreti ve varsa ücret eklerini, ücret ödeme dönemini, süresi belirli ise sözleşmenin süresini, fesih halinde tarafların uymak zorunda  oldukları  hükümleri  gösteren  yazılı  bir  belge  vermekle  yükümlüdür.  Süresi  bir  ayı geçmeyen belirli süreli iş sözleşmelerinde bu fıkra hükmü uygulanmaz. İş sözleşmesi iki aylık süre dolmadan sona ermiş ise,  bu bilgilerin  en geç sona erme  tarihinde işçiye  yazılı olarak verilmesi zorunludur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428-1

 

Türü ve çalışma biçimlerini belirleme serbestisi

Madde  9  -  Taraflar  iş  sözleşmesini,  Kanun  hükümleriyle  getirilen  sınırlamalar  saklı

kalmak koşuluyla, ihtiyaçlarına uygun türde düzenleyebilirler.

İş  sözleşmeleri  belirli  veya  belirsiz  süreli  yapılır.  Bu  sözleşmeler  çalışma  biçimleri

bakımından tam süreli veya kısmî süreli yahut deneme süreli ya da diğer türde oluşturulabilir.

Sürekli ve süreksiz işlerdeki iş sözleşmeleri

Madde 10 - Nitelikleri bakımından en çok otuz iş günü süren işlere süreksiz iş, bundan

fazla devam edenlere sürekli iş denir.

Bu Kanunun 3, 8, 12, 13, 14, 15, 17, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 34, 53, 54, 55, 56,

57,  58,  59,  75,  80  ve  geçici  6  ncı     maddeleri  süreksiz  işlerde  yapılan  iş  sözleşmelerinde

uygulanmaz. Süreksiz işlerde, bu maddelerde düzenlenen konularda  Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır.

Belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmesi

Madde 11 - İş ilişkisinin bir süreye bağlı olarak yapılmadığı halde sözleşme belirsiz süreli sayılır. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir.

Belirli süreli iş sözleşmesi, esaslı bir neden olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme)

yapılamaz. Aksi halde iş sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir.

Esaslı nedene dayalı zincirleme iş sözleşmeleri, belirli süreli olma özelliğini korurlar.

Belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmesi ayırımın sınırları

Madde 12 - Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştırılan işçi, ayırımı haklı kılan bir neden olmadıkça,  salt  iş  sözleşmesinin  süreli  olmasından  dolayı  belirsiz  süreli  iş  sözleşmesiyle çalıştırılan emsal işçiye göre farklı işleme tâbi tutulamaz.

Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçiye, belirli bir zaman ölçüt alınarak ödenecek ücret  ve  paraya  ilişkin  bölünebilir  menfaatler,  işçinin  çalıştığı  süreye  orantılı  olarak  verilir. Herhangi  bir  çalışma  şartından  yararlanmak  için  aynı  işyeri  veya  işletmede  geçirilen  kıdem arandığında belirli süreli iş sözleşmesine göre çalışan işçi için farklı kıdem uygulanmasını haklı gösteren bir neden olmadıkça, belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışan emsal işçi hakkında esas alınan kıdem uygulanır.

Emsal işçi, işyerinde aynı veya benzeri işte belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalıştırılan işçidir. İşyerinde böyle bir işçi bulunmadığı takdirde, o işkolunda şartlara uygun bir işyerinde aynı veya benzer işi üstlenen belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalıştırılan işçi dikkate alınır.

Kısmî süreli ve tam süreli iş sözleşmesi

Madde 13 - İşçinin normal haftalık çalışma süresinin, tam süreli iş sözleşmesiyle çalışan emsal  işçiye  göre  önemli  ölçüde  daha  az  belirlenmesi  durumunda  sözleşme  kısmî  süreli  iş sözleşmesidir.

Kısmî süreli iş sözleşmesi ile çalıştırılan işçi, ayırımı haklı kılan bir neden olmadıkça, salt iş sözleşmesinin kısmî süreli olmasından dolayı tam süreli emsal işçiye göre farklı işleme tâbi tutulamaz. Kısmî süreli çalışan işçinin ücret ve paraya ilişkin bölünebilir menfaatleri, tam süreli emsal işçiye göre çalıştığı süreye orantılı olarak ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428-2

 

Emsal işçi, işyerinde aynı veya benzeri işte tam süreli çalıştırılan işçidir. İşyerinde böyle bir işçi bulunmadığı takdirde, o işkolunda şartlara uygun işyerinde aynı veya benzer işi üstlenen tam süreli iş sözleşmesiyle çalıştırılan işçi esas alınır.

İşyerinde çalışan işçilerin, niteliklerine uygun açık yer bulunduğunda kısmî süreliden tam süreliye veya tam süreliden kısmî süreliye geçirilme istekleri işverence dikkate alınır ve boş yerler zamanında duyurulur.

(Ek fıkra: 29/1/2016-6663/21 md.) Bu kanunun 74 üncü maddesinde öngörülen izinlerin bitiminden  sonra  mecburi  ilköğretim  çağının  başladığı  tarihi  takip  eden  ay başına  kadar  bu maddeye göre ebeveynlerden biri kısmi süreli çalışma talebinde bulunabilir. Bu talep işveren tarafından karşılanır ve geçerli fesih nedeni sayılmaz. Bu fıkra kapsamında kısmi süreli çalışmaya başlayan işçi, aynı çocuk için bir daha bu haktan faydalanmamak üzere tam zamanlı çalışmaya dönebilir. Kısmi süreli çalışmaya geçen işçinin tam zamanlı çalışmaya başlaması durumunda yerine işe alınan işçinin iş sözleşmesi kendiliğinden sona erer. Bu haktan faydalanmak veya tam zamanlı çalışmaya geri dönmek isteyen işçi işverene bunu en az bir ay önce yazılı olarak bildirir. Ebeveynlerden birinin çalışmaması hâlinde, çalışan eş kısmi süreli çalışma talebinde bulunamaz. Üç yaşını doldurmamış bir çocuğu eşiyle birlikte veya münferiden evlat edinenler de çocuğun fiilen teslim edildiği tarihten itibaren bu haktan faydalanır.

(Ek fıkra: 29/1/2016-6663/21 md.) Beşinci fıkra kapsamında hangi sektör veya işlerde kısmi çalışma yapılabileceği ile uygulamaya ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Çağrı üzerine çalışma ve uzaktan çalışma(1)

Madde 14 - Yazılı sözleşme ile   işçinin yapmayı üstlendiği işle ilgili olarak kendisine ihtiyaç duyulması halinde iş görme ediminin yerine getirileceğinin kararlaştırıldığı iş ilişkisi, çağrı üzerine çalışmaya dayalı kısmi süreli bir iş sözleşmesidir.

Hafta, ay veya yıl gibi bir zaman dilimi içinde işçinin ne kadar süreyle çalışacağını taraflar belirlemedikleri takdirde, haftalık çalışma süresi yirmi saat kararlaştırılmış sayılır. Çağrı üzerine çalıştırılmak için belirlenen sürede işçi çalıştırılsın veya çalıştırılmasın ücrete hak kazanır.

İşçiden  iş  görme  borcunu  yerine  getirmesini  çağrı  yoluyla  talep  hakkına  sahip  olan işveren, bu çağrıyı, aksi kararlaştırılmadıkça, işçinin çalışacağı zamandan en az dört gün önce yapmak  zorundadır.  Süreye  uygun  çağrı  üzerine  işçi  iş  görme  edimini  yerine  getirmekle yükümlüdür. Sözleşmede günlük çalışma süresi kararlaştırılmamış ise, işveren her çağrıda işçiyi günde en az dört saat üst üste çalıştırmak zorundadır.

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Uzaktan çalışma; işçinin, işveren tarafından oluşturulan iş organizasyonu kapsamında iş görme edimini evinde ya da teknolojik iletişim araçları ile işyeri dışında yerine getirmesi esasına dayalı ve yazılı olarak kurulan iş ilişkisidir.

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Dördüncü fıkraya göre yapılacak iş sözleşmesinde; işin tanımı, yapılma şekli, işin süresi ve yeri, ücret ve ücretin ödenmesine ilişkin hususlar, işveren tarafından sağlanan ekipman ve bunların korunmasına ilişkin yükümlülükler, işverenin işçiyle iletişim kurması ile genel ve özel çalışma şartlarına ilişkin hükümler yer alır.

––––––––––––––

(1) Bu madde başlığı Çağrı üzerine çalışma”’ iken 6/5/2016 tarih ve 6715 sayılı Kanınun 2 nci maddesiyle

metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428-3

 

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Uzaktan çalışmada işçiler, esaslı neden olmadıkça salt iş  sözleşmesinin  niteliğinden  ötürü  emsal  işçiye  göre  farklı  işleme  tabi  tutulamaz.  İşveren, uzaktan çalışma ilişkisiyle iş verdiği çalışanın yaptığı işin niteliğini dikkate alarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri hususunda çalışanı bilgilendirmek, gerekli eğitimi vermek, sağlık gözetimini sağlamak ve sağladığı ekipmanla ilgili gerekli iş güvenliği tedbirlerini almakla yükümlüdür.

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Uzaktan çalışmanın usul ve esasları, işin niteliği dikkate alınarak hangi işlerde uzaktan çalışmanın yapılamayacağı, verilerin korunması ve paylaşılmasına ilişkin işletme kurallarının uygulanması ile diğer hususlar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle belirlenir.

Deneme süreli iş sözleşmesi

Madde  15 - Taraflarca iş sözleşmesine bir deneme kaydı konulduğunda, bunun süresi en

çok iki ay olabilir. Ancak deneme süresi toplu iş sözleşmeleriyle dört aya kadar uzatılabilir.

Deneme  süresi  içinde  taraflar  iş  sözleşmesini  bildirim  süresine  gerek  olmaksızın  ve

tazminatsız feshedebilir. İşçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer hakları saklıdır.

Takım sözleşmesi ile oluşturulan iş sözleşmeleri

Madde  16  -  Birden  çok işçinin  meydana  getirdiği  bir  takımı  temsilen  bu  işçilerden

birinin, takım kılavuzu sıfatıyla işverenle yaptığı sözleşmeye takım sözleşmesi denir.

Takım sözleşmesinin, oluşturulacak iş sözleşmeleri için hangi süre kararlaştırılmış olursa

olsun, yazılı yapılması gerekir. Sözleşmede her işçinin kimliği ve alacağı ücret ayrı ayrı gösterilir.

Takım sözleşmesinde isimleri yazılı işçilerden her birinin işe başlamasıyla, o işçi ile işveren  arasında  takım  sözleşmesinde  belirlenen  şartlarla  bir  iş  sözleşmesi  yapılmış  sayılır. Ancak, takım sözleşmesi hakkında Borçlar Kanununun 110 uncu maddesi hükmü de uygulanır.

İşe başlamasıyla iş sözleşmesi kurulan işçilere ücretlerini işveren veya işveren vekili her birine ayrı ayrı ödemek zorundadır. Takım kılavuzu için, takıma dahil işçilerin ücretlerinden işe aracılık veya benzeri bir nedenle kesinti yapılamaz.

Süreli fesih

Madde  17  -  Belirsiz  süreli  iş  sözleşmelerinin  feshinden  önce  durumun  diğer  tarafa

bildirilmesi gerekir.

İş sözleşmeleri;

  1. a) İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak

iki hafta sonra,

  1. b) İşi altı  aydan  birbuçuk  yıla  kadar  sürmüş  olan  işçi  için,  bildirimin  diğer  tarafa

yapılmasından başlayarak dört hafta sonra,

  1. c) İşi birbuçuk  yıldan  üç  yıla  kadar  sürmüş  olan  işçi  için,  bildirimin  diğer  tarafa

yapılmasından başlayarak altı hafta sonra,

  1. d) İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta

sonra,

Feshedilmiş sayılır.

Bu süreler asgari olup sözleşmeler ile artırılabilir.

Bildirim şartına uymayan taraf, bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek

zorundadır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8429

 

İşveren bildirim süresine ait ücreti peşin vermek suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşverenin  bildirim şartına  uymaması  veya  bildirim süresine  ait  ücreti  peşin  ödeyerek

sözleşmeyi feshetmesi, bu Kanunun 18, 19, 20 ve 21 inci maddesi hükümlerinin uygulanmasına engel  olmaz.  18  inci  maddenin  birinci  fıkrası  uyarınca  bu  Kanunun  18,  19,  20  ve  21  inci maddelerinin uygulanma alanı dışında kalan işçilerin iş sözleşmesinin, fesih hakkının kötüye kullanılarak  sona  erdirildiği  durumlarda  işçiye  bildirim  süresinin  üç  katı  tutarında  tazminat ödenir.  Fesih  için  bildirim  şartına  da  uyulmaması  ayrıca  dördüncü  fıkra  uyarınca  tazminat ödenmesini gerektirir.

Bu maddeye göre ödenecek tazminatlar ile bildirim sürelerine ait peşin ödenecek ücretin hesabında 32 nci maddenin birinci  fıkrasında yazılan ücrete ek olarak işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülmesi mümkün sözleşme ve  Kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulur.

Feshin geçerli sebebe dayandırılması

Madde  18 - Otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin   belirsiz   süreli   iş   sözleşmesini   fesheden   işveren,   işçinin   yeterliliğinden   veya davranışlarından  ya  da  işletmenin,  işyerinin  veya  işin  gereklerinden  kaynaklanan  geçerli  bir sebebe  dayanmak  zorundadır.  (Ek  cümle:  10/9/2014-6552/2  md.)  Yer  altı  işlerinde  çalışan işçilerde kıdem şartı aranmaz.

Altı aylık kıdem hesabında bu Kanunun 66 ncı maddesindeki süreler dikkate alınır.

Özellikle aşağıdaki hususlar fesih için geçerli bir sebep oluşturmaz:

  1. a) Sendika üyeliği veya çalışma saatleri dışında veya işverenin rızası ile çalışma saatleri

içinde sendikal faaliyetlere katılmak.

  1. b) İşyeri sendika temsilciliği
  2. c) Mevzuattan veya sözleşmeden doğan haklarını takip veya  yükümlülüklerini yerine getirmek için işveren aleyhine idari veya adli makamlara başvurmak veya bu hususta başlatılmış sürece katılmak.(1)
  3. d) Irk, renk, cinsiyet, medeni hal, aile yükümlülükleri, hamilelik, doğum, din, siyasi görüş

ve benzeri nedenler.

  1. e) 74 üncü maddede öngörülen ve kadın işçilerin çalıştırılmasının yasak olduğu sürelerde

işe gelmemek.

  1. f) Hastalık veya kaza nedeniyle 25 inci maddenin (I) numaralı bendinin (b) alt bendinde

öngörülen bekleme süresinde işe geçici devamsızlık.

İşçinin  altı  aylık  kıdemi,  aynı  işverenin  bir  veya  değişik  işyerlerinde  geçen  süreler birleştirilerek hesap edilir. İşverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan işçi sayısı, bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir.

 

––––––––––––––

(1)  18/2/2009  tarihli  ve  5838  sayılı  Kanunun  32  nci  maddesiyle; bu  bentte  yer alan“Mevzuattan  veya sözleşmeden  doğan  haklarını  takip” ibaresinden  sonra  gelmek  üzere  “veya  yükümlülüklerini  yerine getirmek” ibaresi eklenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8430

 

İşletmenin    bütününü  sevk ve  idare  eden  işveren  vekili  ve  yardımcıları  ile  işyerinin

bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleri hakkında  bu madde,  19 ve  21 inci maddeler  ile 25 inci  maddenin son fıkrası  uygulanmaz.

Sözleşmenin feshinde usul

Madde 19 - İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin

bir şekilde belirtmek zorundadır.

Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin  davranışı  veya  verimi  ile  ilgili  nedenlerle  feshedilemez.  Ancak,  işverenin  25  inci maddenin (II) numaralı bendi  şartlarına uygun fesih hakkı saklıdır.

Fesih bildirimine itiraz ve usulü

Madde 20 (Değişik birinci fıkra: 12/10/2017-7036/11 md.) İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası  ile  fesih  bildiriminin  tebliği  tarihinden  itibaren  bir  ay  içinde  işe  iade  talebiyle,  İş Mahkemeleri  Kanunu  hükümleri  uyarınca  arabulucuya  başvurmak  zorundadır.  Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması hâlinde, son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren, iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilir. Taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede iş mahkemesi yerine özel hakeme de götürülebilir. Arabulucuya başvurmaksızın doğrudan dava açılması sebebiyle davanın usulden reddi hâlinde ret kararı taraflara resen tebliğ edilir. Kesinleşen ret kararının da resen tebliğinden itibaren iki hafta içinde arabulucuya başvurulabilir.

Feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka

bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.

(Değişik  üçüncü  fıkra:  12/10/2017-7036/11  md.)  Dava  ivedilikle  sonuçlandırılır. Mahkemece verilen karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde, bölge adliye mahkemesi ivedilikle ve kesin olarak karar verir.

(İptal  dördüncü  fıkra:  Anayasa  Mahkemesinin  19/10/2005  tarihli  ve  E.:2003/66,

K.:2005/72 sayılı Kararı ile.)

Geçersiz sebeple yapılan feshin sonuçları

Madde  21  -  İşverence  geçerli  sebep  gösterilmediği  veya  gösterilen  sebebin  geçerli olmadığı  mahkemece  veya  özel  hakem  tarafından  tespit  edilerek  feshin  geçersizliğine  karar verildiğinde,  işveren,  işçiyi  bir ay içinde  işe  başlatmak zorundadır.  İşçiyi  başvurusu  üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur.

Mahkeme   veya   özel   hakem   feshin   geçersizliğine   karar   verdiğinde,   işçinin   işe

başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarını da belirler.

Kararın  kesinleşmesine  kadar  çalıştırılmadığı  süre  için  işçiye  en  çok  dört  aya  kadar

doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları  ödenir.

(Ek  fıkra:  12/10/2017-7036/12  md.)  Mahkeme  veya  özel  hakem,  ikinci  fıkrada düzenlenen tazminat ile üçüncü fıkrada düzenlenen ücret ve diğer hakları, dava tarihindeki ücreti esas alarak parasal olarak belirler.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8431

 

İşçi işe başlatılırsa, peşin olarak ödenen bildirim süresine ait ücret ile kıdem tazminatı, yukarıdaki fıkra hükümlerine göre yapılacak ödemeden mahsup edilir. İşe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmemişse, bu sürelere ait ücret tutarı ayrıca ödenir.

İşçi kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe  başlamak  için  işverene  başvuruda  bulunmak  zorundadır.  İşçi  bu  süre  içinde  başvuruda bulunmaz ise, işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.

(Ek fıkra: 12/10/2017-7036/12 md.) Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların, işçinin işe

başlatılması konusunda anlaşmaları hâlinde;

  1. a) İşe başlatma tarihini,
  2. b) Üçüncü fıkrada düzenlenen ücret ve diğer hakların parasal miktarını,
  3. c) İşçinin işe başlatılmaması durumunda ikinci fıkrada düzenlenen tazminatın parasal

miktarını,

belirlemeleri zorunludur. Aksi takdirde anlaşma sağlanamamış sayılır ve son tutanak buna göre düzenlenir. İşçinin kararlaştırılan tarihte işe başlamaması hâlinde fesih geçerli hâle gelir ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.

Bu maddenin  birinci, ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri sözleşmeler ile hiçbir suretle

değiştirilemez; aksi yönde sözleşme hükümleri geçersizdir.

Çalışma koşullarında değişiklik ve iş sözleşmesinin feshi

Madde 22 - İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak  yapılmayan  ve  işçi  tarafından                   altı  işgünü  içinde  yazılı  olarak                  kabul  edilmeyen

değişiklikler  işçiyi  bağlamaz.  İşçi  değişiklik  önerisini bu  süre  içinde  kabul  etmezse,  işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21 inci madde hükümlerine göre dava açabilir.

Taraflar  aralarında  anlaşarak  çalışma  koşullarını  her  zaman  değiştirebilir.  Çalışma

koşullarında değişiklik geçmişe etkili olarak yürürlüğe konulamaz.

Yeni  işverenin sorumluluğu

Madde 23 - Süresi belirli olan veya olmayan sürekli iş sözleşmesi ile bir işverenin işine girmiş olan işçi, sözleşme süresinin bitmesinden önce yahut bildirim süresine uymaksızın işini bırakıp  başka  bir  işverenin  işine  girerse  sözleşmenin  bu  suretle  feshinden  ötürü,  işçinin sorumluluğu yanında, ayrıca yeni işveren de aşağıdaki hallerde birlikte sorumludur:

  1. a) İşçinin bu davranışına, yeni işe girdiği işveren sebep olmuşsa.
  2. b) Yeni işveren, işçinin bu davranışını bilerek onu işe almışsa.
  3. c) Yeni işveren işçinin bu davranışını öğrendikten sonra dahi onu çalıştırmaya devam

ederse.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8432

 

İşçinin haklı nedenle derhal fesih hakkı

Madde 24 - Süresi belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini

sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:

  1. Sağlık sebepleri:
  2. a) İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin

sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa.

  1. b) İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir

işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa.

  1. Ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:
  2. a) İşveren iş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri hakkında yanlış vasıflar veya şartlar göstermek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler vermek veya sözler söylemek suretiyle işçiyi yanıltırsa.
  3. b) İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde

sözler söyler, davranışlarda bulunursa veya işçiye cinsel tacizde bulunursa.

  1. c) İşveren işçiye veya ailesi üyelerinden birine karşı sataşmada bulunur veya gözdağı verirse, yahut işçiyi veya ailesi üyelerinden birini kanuna karşı davranışa özendirir, kışkırtır, sürükler, yahut işçiye ve ailesi üyelerinden birine karşı hapsi gerektiren bir suç işlerse yahut işçi hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ağır isnad veya ithamlarda
  2. d) İşçinin diğer bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından işyerinde cinsel tacize uğraması ve

bu durumu işverene bildirmesine rağmen gerekli önlemler alınmazsa.

  1. e) İşveren tarafından  işçinin  ücreti  kanun  hükümleri  veya  sözleşme  şartlarına  uygun

olarak hesap edilmez veya ödenmezse,

  1. f) Ücretin parça  başına  veya  iş  tutarı  üzerinden  ödenmesi  kararlaştırılıp  da  işveren tarafından işçiye yapabileceği sayı ve tutardan az iş verildiği hallerde, aradaki ücret farkı zaman esasına   göre   ödenerek   işçinin   eksik   aldığı   ücret   karşılanmazsa,   yahut   çalışma   şartları uygula

III. Zorlayıcı sebepler:

İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı

sebepler ortaya çıkarsa.

İşverenin haklı nedenle derhal fesih hakkı

Madde  25  -  Süresi  belirli  olsun  veya  olmasın  işveren,  aşağıda  yazılı  hallerde  iş

sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir: I- Sağlık sebepleri:

  1. a) İşçinin kendi   kastından   veya   derli   toplu   olmayan   yaşayışından   yahut   içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda, bu sebeple doğacak  devamsızlığın  ardı ardına üç iş günü veya bir ayda  beş iş  gününden fazla sürmesi.(1)

 

––––––––––––––

(1)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu alt bentte   yer alan “veya sakatlığa

uğraması halinde” ibaresi “yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8433

 

  1. b) İşçinin tutulduğu  hastalığın  tedavi  edilemeyecek  nitelikte  olduğu  ve  işyerinde

çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda.

(a) alt bendinde sayılan sebepler dışında işçinin hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı; belirtilen hallerin işçinin işyerindeki çalışma süresine göre 17 nci maddedeki bildirim sürelerini altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre 74 üncü maddedeki sürenin bitiminde başlar. Ancak işçinin iş sözleşmesinin askıda kalması nedeniyle işine gidemediği süreler için ücret işlemez.

II- Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:

  1. a) İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması.
  2. b) İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarfetmesi veya davranışlarda bulunması, yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnadlarda bulunması.
  3. c) İşçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması.
  4. d) İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması, işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması.(1)
  5. e) İşçinin, işverenin  güvenini  kötüye  kullanmak,  hırsızlık  yapmak,  işverenin  meslek

sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması.

  1. f) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir

suç işlemesi.

  1. g) İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam
  2. h) İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta

ısrar etmesi.

ı) İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması.

III- Zorlayıcı sebepler:

İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin

ortaya çıkması.

IV- İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17 nci maddedeki

bildirim süresini aşması.

İşçi feshin yukarıdaki bentlerde öngörülen sebeplere uygun olmadığı iddiası ile 18, 20 ve

21 inci madde hükümleri çerçevesinde yargı yoluna başvurabilir.

 

––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 32 nci maddesiyle, bu alt bentte yer alan “veya 84 üncü maddeye aykırı hareket etmesi” ibaresi “, işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8434

 

 

 

Derhal fesih hakkını kullanma süresi

Madde 26 - 24 ve 25 inci maddelerde gösterilen ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu  çeşit  davranışlarda  bulunduğunu  diğer  tarafın  öğrendiği  günden  başlayarak  altı  iş  günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamaz. Ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz.

Bu haller sebebiyle işçi yahut işverenden iş sözleşmesini yukarıdaki fıkrada öngörülen

süre içinde feshedenlerin diğer taraftan tazminat hakları saklıdır.

Yeni iş arama izni

Madde 27- Bildirim süreleri içinde işveren, işçiye yeni bir iş bulması için gerekli olan iş arama iznini iş saatleri içinde ve ücret kesintisi yapmadan vermeye mecburdur. İş arama izninin süresi günde iki saatten az olamaz  ve işçi isterse iş  arama izin saatlerini birleştirerek toplu kullanabilir. Ancak iş arama iznini toplu kullanmak isteyen işçi, bunu işten ayrılacağı günden evvelki günlere rastlatmak ve bu durumu işverene bildirmek zorundadır.

İşveren yeni iş arama iznini vermez veya eksik kullandırırsa o süreye ilişkin ücret işçiye

ödenir.

İşveren, iş arama izni esnasında işçiyi çalıştırır ise işçinin izin kullanarak bir çalışma

karşılığı olmaksızın alacağı ücrete ilaveten, çalıştırdığı sürenin ücretini yüzde yüz zamlı öder.

Çalışma belgesi

Madde  28  -  İşten  ayrılan  işçiye,  işveren  tarafından  işinin  çeşidinin  ne  olduğunu  ve

süresini gösteren bir belge verilir.

Belgenin vaktinde verilmemesinden veya belgede doğru olmayan bilgiler bulunmasından

zarar gören işçi veyahut işçiyi işine alan yeni işveren eski işverenden tazminat isteyebilir.

Bu belgeler her türlü resim ve harçtan muaftır.

Toplu işçi çıkarma

Madde 29 - İşveren; ekonomik, teknolojik, yapısal ve benzeri işletme, işyeri veya işin gerekleri sonucu toplu işçi çıkarmak istediğinde, bunu en az otuz gün önceden bir yazı ile, işyeri sendika temsilcilerine, ilgili bölge müdürlüğüne ve Türkiye İş Kurumuna bildirir.

İşyerinde çalışan işçi sayısı:

  1. a) 20 ile 100 işçi arasında ise, en az 10 işçinin,
  2. b) 101 ile 300 işçi arasında ise, en az yüzde on oranında işçinin,
  3. c) 301 ve daha fazla ise, en az 30 işçinin,

İşine 17 nci madde uyarınca ve bir aylık süre içinde aynı tarihte veya farklı tarihlerde son

verilmesi toplu işçi çıkarma sayılır.

Birinci fıkra uyarınca yapılacak bildirimde işçi çıkarmanın sebepleri, bundan etkilenecek işçi sayısı ve grupları ile işe son verme işlemlerinin hangi zaman diliminde gerçekleşeceğine ilişkin bilgilerin bulunması zorunludur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8434-1

 

Bildirimden sonra işyeri sendika temsilcileri ile işveren arasında yapılacak görüşmelerde, toplu işçi çıkarmanın önlenmesi ya da çıkarılacak işçi sayısının azaltılması yahut çıkarmanın işçiler açısından olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi konuları ele alınır. Görüşmelerin sonunda, toplantının yapıldığını gösteren bir belge düzenlenir.

Fesih bildirimleri, işverenin toplu işçi çıkarma isteğini bölge müdürlüğüne bildirmesinden

otuz  gün sonra hüküm doğurur.

İşyerinin bütünüyle kapatılarak kesin ve devamlı suretle faaliyete son verilmesi halinde, işveren sadece durumu en az otuz gün önceden ilgili bölge müdürlüğüne ve Türkiye İş Kurumuna bildirmek ve işyerinde ilan etmekle yükümlüdür. İşveren toplu işçi çıkarmanın kesinleşmesinden itibaren altı ay içinde aynı nitelikteki iş için yeniden işçi almak istediği takdirde nitelikleri uygun olanları tercihen işe çağırır.

Mevsim  ve  kampanya  işlerinde  çalışan  işçilerin  işten  çıkarılmaları  hakkında,  işten çıkarma  bu  işlerin  niteliğine  bağlı  olarak  yapılıyorsa,  toplu  işçi  çıkarmaya  ilişkin  hükümler uygulanmaz.

İşveren  toplu  işçi  çıkarılmasına  ilişkin  hükümleri  18,  19,  20  ve  21  inci  madde hükümlerinin uygulanmasını engellemek amacıyla kullanamaz; aksi halde işçi bu maddelere göre dava açabilir.

Engelli ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğu(1)(2)(3) Madde 30 – (Değişik : 15/5/2008-5763/2 md.)

İşverenler, elli veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde yüzde üç engelli, kamu işyerlerinde ise yüzde dört engelli ve yüzde iki eski hükümlü işçiyi veya 21/6/1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu veya 16/6/1927 tarihli ve 1076 sayılı Yedek Subaylar ve Yedek Askeri Memurlar Kanunu kapsamına giren ve askerlik hizmetini yaparken 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 21 inci maddesinde sayılan terör olaylarının sebep ve tesiri sonucu malul sayılmayacak şekilde yaralananları meslek, beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştırmakla yükümlüdürler. Aynı il sınırları içinde birden fazla işyeri bulunan işverenin bu kapsamda çalıştırmakla yükümlü olduğu işçi sayısı, toplam işçi sayısına göre hesaplanır.(2)

 

––––––––––––––

(1)  Bu madde başlığı “Özürlü, eski hükümlü ve terör mağduru çalıştırma zorunluluğu” iken, 15/5/2008

tarihli ve 5763 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

(2)  4/7/2012 tarihli ve 6353 sayılı Kanunun 79 uncu maddesiyle, bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “eski hükümlü işçiyi” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya 21/6/1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu  veya  16/6/1927  tarihli  ve  1076  sayılı  Yedek  Subaylar  ve  Yedek  Askeri  Memurlar  Kanunu kapsamına  giren  ve  askerlik hizmetini  yaparken  12/4/1991  tarihli ve 3713  sayılı  Terörle Mücadele Kanununun 21 inci maddesinde sayılan terör olaylarının sebep ve tesiri sonucu malul sayılmayacak şekilde yaralananları” ibaresi eklenmiştir.

(3)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu maddenin  başlığında yer alan “Özürlü” ibaresi “Engelli”, birinci fıkrasında yer alan “özürlü” ibareleri “engelli”, ikinci fıkrasında yer alan “sakatlananlara”  ibaresi  “engelli  hâle  gelenlere”,  dördüncü  fıkrasında  yer  alan  “özürlü”  ibaresi “engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8434-2

 

Bu   kapsamda   çalıştırılacak   işçi   sayısının   tespitinde   belirli   ve   belirsiz   süreli   iş sözleşmesine göre çalıştırılan işçiler esas alınır. Kısmi süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, çalışma  süreleri dikkate  alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülür. Oranın hesaplanmasında yarıma kadar kesirler dikkate alınmaz, yarım ve daha fazla olanlar tama dönüştürülür. İşyerinin işçisi iken engelli hâle gelenlere öncelik tanınır.(1)

İşverenler  çalıştırmakla  yükümlü  oldukları  işçileri  Türkiye  İş  Kurumu  aracılığı  ile sağlarlar.  Bu  kapsamda  çalıştırılacak  işçilerin  nitelikleri,  hangi  işlerde  çalıştırılabilecekleri, bunların   işyerlerinde  genel  hükümler   dışında  bağlı   olacakları  özel  çalışma   ile   mesleğe yöneltilmeleri,  mesleki  yönden  işverence nasıl  işe alınacakları,  Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının   görüşü   alınarak   Çalışma   ve   Sosyal   Güvenlik   Bakanlığınca   çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.(2)

Yer altı ve su altı işlerinde engelli işçi çalıştırılamaz ve yukarıdaki hükümler uyarınca

işyerlerindeki işçi sayısının tespitinde yer altı ve su altı işlerinde çalışanlar hesaba katılmaz.(3)

 

––––––––––––––

(1)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “sakatlananlara” ibaresi

“engelli hâle gelenlere” şeklinde değiştirilmiştir.

(2)  6/2/2014 tarihli ve 6518 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “nasıl işe alınacakları,” ibaresinden  sonra  gelmek  üzere  “Aile  ve  Sosyal  Politikalar  Bakanlığının  görüşü  alınarak”  ibaresi eklenmiştir.

(3)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan yer alan “özürlü” ibaresi

“engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8435

 

Bir işyerinden malulen ayrılmak zorunda kalıp da sonradan maluliyeti ortadan kalkan işçiler eski işyerlerinde tekrar işe alınmalarını istedikleri takdirde, işveren bunları eski işleri veya benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere tercih ederek, o andaki  şartlarla  işe  almak  zorundadır.  Aranan  şartlar  bulunduğu  halde  işveren  iş  sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye altı aylık ücret tutarında tazminat öder.

Özel sektör işverenlerince bu madde kapsamında çalıştırılan 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tabi engelli  sigortalılar ile 1/7/2005 tarihli ve 5378 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinde belirtilen korumalı işyerlerinde çalıştırılan engelli sigortalıların, aynı Kanunun 72 nci ve 73 üncü maddelerinde sayılan ve 78 inci maddesiyle belirlenen prime esas  kazanç  alt  sınırı  üzerinden  hesaplanan  sigorta  primine  ait  işveren  hisselerinin  tamamı, kontenjan fazlası engelli çalıştıran, yükümlü olmadıkları halde engelli çalıştıran işverenlerin bu şekilde çalıştırdıkları her bir engelli için prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine  ait  işveren  hisselerinin  tamamı  Hazinece  karşılanır.  İşveren  hissesine  ait  primlerin Hazinece karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 506 sayılı Kanun  uyarınca  aylık  prim  ve  hizmet  belgelerinin  yasal  süresi  içerisinde  Sosyal  Güvenlik Kurumuna verilmesi ve sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarın ödenmiş olması şarttır. Bu fıkraya  göre işveren tarafından ödenmesi gereken primlerin geç  ödenmesi halinde, Hazinece Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan gecikme zammı, işverenden   tahsil   edilir.   Hazinece   karşılanan   prim   tutarları   gelir   ve   kurumlar   vergisi uygulamalarında  gider  veya  maliyet  unsuru  olarak  dikkate  alınmaz.  (Ek  cümle:  31/7/2008- 5797/10 md.) Bu fıkrada düzenlenen teşvik, kamu idareleri hariç 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılara ilişkin matrah ve oranlar üzerinden olmak üzere, 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi  kapsamındaki  sandıkların  statülerine  tabi  personeli  için  de  uygulanır.  Bu  fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı tarafından müştereken belirlenir. (1)(2)(3)

 

–––––––––––––

(1)  15/5/2008 tarihli ve 5763 sayılı Kanunun 38 nci maddesiyle bu fıkranın 1/7/2008 tarihinde yürürlüğe

gireceği hüküm altına alınmıştır.

(2)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “özürlü”  ibareleri

“engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

(3)  6/2/2014 tarihli ve 6518 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “yüzde ellisi” ibaresi

“tamamı” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8436

 

(Değişik yedinci fıkra: 11/10/2011-KHK-665/28 md.) Bu maddeye aykırılık hallerinde

101 inci madde uyarınca tahsil edilecek cezalar, engellilerin ve eski hükümlülerin kendi işini kurmaları, engellinin iş bulmasını sağlayacak destek teknolojileri, engellinin işe yerleştirilmesi, işe ve işyerine uyumunun sağlanması ve bu gibi projelerde kullanılır. Tahsil edilen cezaların kullanımına  ilişkin  hususlar,  Türkiye  İş  Kurumunun  koordinatörlüğünde,  Çalışma  ve  Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü ile İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü, en çok işçi ve işvereni temsil eden üst kuruluşların ve en çok engelliyi temsil eden üst kuruluşun birer temsilcisinden oluşan komisyon tarafından karara bağlanır.  Komisyonun  çalışma  usul  ve  esasları  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle düzenlenir. (1)

Eski hükümlü çalıştırılmasında, kanunlardaki kamu güvenliği ile ilgili hizmetlere ilişkin

özel hükümler saklıdır.

Askerlik ve kanundan doğan çalışma

Madde 31 - Muvazzaf askerlik ödevi dışında manevra veya herhangi bir sebeple silah altına alınan veyahut herhangi bir kanundan doğan çalışma ödevi yüzünden işinden ayrılan işçinin iş sözleşmesi işinden ayrıldığı günden başlayarak iki ay sonra işverence feshedilmiş sayılır.

İşçinin bu haktan faydalanabilmesi için o işte en az bir yıl çalışmış olması şarttır. Bir yıldan çok çalışmaya karşılık her fazla yıl için, ayrıca iki gün eklenir. Şu kadar ki bu sürenin tamamı doksan günü geçemez.

İş sözleşmesinin feshedilmiş sayılabilmesi için beklenilmesi gereken süre içinde işçinin ücreti  işlemez.  Ancak  özel  kanunların  bu  husustaki  hükümleri  saklıdır.  Bu  süre  içinde  iş sözleşmesinin  Kanundan  doğan  başka  bir  sebebe  dayanılarak  işveren  veya  işçi  tarafından feshedildiği  öteki  tarafa  bildirilmiş  olsa  bile,  fesih  için  Kanunun  gösterdiği  süre  bu  sürenin bitiminden sonra işlemeye başlar. Ancak iş sözleşmesi belirli  süreli olarak yapılmış ve sözleşme yukarıda yazılı süre içinde kendiliğinden sona eriyorsa bu madde hükümleri uygulanmaz.

Herhangi bir askeri ve kanuni ödev dolayısıyla işinden ayrılan işçiler bu ödevin sona ermesinden başlayarak iki ay içinde işe girmek istedikleri takdirde işveren bunları eski işleri veya benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere tercih ederek, o andaki  şartlarla  işe  almak  zorundadır.  Aranan  şartlar  bulunduğu  halde  işveren  iş  sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye üç aylık ücret tutarında tazminat öder.

 

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Ücret

 

Ücret ve ücretin ödenmesi

Madde 32 - Genel anlamda ücret bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü

kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır. ––––––––––––––

(1)  25/4/2013  tarihli  ve  6462  sayılı  Kanunun  1  inci  maddesiyle,  bu  fıkrada  yer  alan  “özürlülerin”, “özürlünün”,  “Özürlü”  ve  “özürlüyü”  ibareleri  sırasıyla  “engellilerin”,  “engellinin”, “Engelli” ve “engelliyi” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8436-1

 

(Değişik ikinci fıkra : 17/4/2008-5754/85 md.) Ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkak kural olarak, Türk parası ile işyerinde veya özel olarak açılan bir banka hesabına ödenir.  Ücret,  prim,  ikramiye  ve  bu  nitelikteki  her  çeşit  istihkak,  yabancı  para  olarak kararlaştırılmış ise ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödeme yapılabilir. Çalıştırılan işçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakının özel olarak açılan banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenmesi hususunda; tabi olduğu vergi mükellefiyeti türü, işletme büyüklüğü, çalıştırdığı işçi sayısı, işyerinin bulunduğu il ve benzeri gibi unsurları dikkate alarak işverenleri veya üçüncü kişileri zorunlu tutmaya, banka hesabına yatırılacak ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakının, brüt ya da kanuni kesintiler düşüldükten sonra kalan net miktar üzerinden olup olmayacağını belirlemeye Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı   ve   Hazine   Müsteşarlığından   sorumlu   Devlet   Bakanlığı   müştereken   yetkilidir. Çalıştırdığı işçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakını özel olarak açılan banka hesapları vasıtasıyla ödeme zorunluluğuna tabi tutulan işverenler  veya üçüncü kişiler, işçilerinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaklarını özel olarak açılan banka hesapları dışında ödeyemezler.

(Ek fıkra : 17/4/2008-5754/85 md.) İşçinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakının özel olarak açılan banka hesaplarına yatırılmak suretiyle ödenmesine ilişkin diğer usûl ve esaslar anılan bakanlıklarca müştereken çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

Emre muharrer senetle (bono ile), kuponla veya yurtta geçerli parayı temsil ettiği iddia

olunan bir senetle veya diğer herhangi bir şekilde ücret ödemesi yapılamaz.

Ücret en geç ayda bir ödenir. İş sözleşmeleri veya toplu iş sözleşmeleri ile ödeme süresi

bir haftaya kadar indirilebilir.

İş sözleşmelerinin sona ermesinde, işçinin ücreti ile sözleşme ve Kanundan doğan para ile

ölçülmesi mümkün menfaatlerinin tam olarak ödenmesi zorunludur.

Meyhane ve benzeri eğlence yerleri ve perakende mal satan dükkan ve mağazalarda,

buralarda çalışanlar hariç, ücret ödemesi yapılamaz. Ücret alacaklarında zamanaşımı süresi beş yıldır. İşverenin ödeme aczine düşmesi

Madde 33 – (Mülga : 15/5/2008-5763/37 md.)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8437

 

 

 

Ücretin gününde ödenmemesi

Madde 34 - Ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde mücbir bir neden dışında ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Bu nedenle kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez. Gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.

Bu işçilerin bu nedenle iş akitleri çalışmadıkları için feshedilemez ve yerine yeni işçi

alınamaz, bu işler başkalarına yaptırılamaz.

Ücretin saklı kısmı

Madde  35  -  İşçilerin  aylık  ücretlerinin  dörtte  birinden  fazlası  haczedilemez  veya başkasına devir ve temlik olunamaz. Ancak,   işçinin bakmak zorunda olduğu aile üyeleri için hakim tarafından takdir edilecek miktar bu paraya dahil değildir. Nafaka borcu alacaklılarının hakları saklıdır.

Kamu makamlarının ve asıl işverenlerin hakedişlerinden ücreti kesme yükümlülüğü Madde  36  -  Genel  ve  katma  bütçeli  dairelerle  mahalli  idareler  veya  kamu  iktisadi

teşebbüsleri yahut özel kanuna veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesine dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar; asıl işverenler müteahhide verdikleri her türlü bina, köprü, hat ve yol inşası gibi yapım   ve   onarım   işlerinde   çalışan   işçilerden   müteahhit   veya   taşeronlarca   ücretleri

ödenmeyenlerin bulunup bulunmadığının kontrolü, ya da ücreti ödenmeyen işçinin başvurusu üzerine, ücretleri ödenmeyen varsa müteahhitten veya taşeronlardan istenecek bordrolara göre bu ücretleri bunların hakedişlerinden öderler. (1)

Bunun için hakediş ödeneceği ilgili idare tarafından işyerinde şantiye şefliği işyeri ilân tahtası veya işçilerin toplu bulunduğu yerler gibi işçilerin görebileceği yerlere yazılı ilân asılmak suretiyle duyurulur. Ücret alacağı olan işçilerin her hakediş dönemi için olan ücret alacaklarının üç aylık tutarından fazlası hakkında adı geçen idarelere herhangi bir sorumluluk düşmez.

Anılan  müteahhitlerin  bu  işverenlerdeki  her  çeşit  teminat  ve  hakedişleri  üzerinde yapılacak her türlü devir ve el değiştirme işlemleri veya haciz ve icra takibi bu işte çalışan işçilerin ücret alacaklarını karşılayacak kısım ayrıldıktan sonra, kalan kısım üzerinde hüküm ifade eder.

Bir  işverenin  üçüncü  kişiye  karşı  olan  borçlarından  dolayı  işyerinde  bulunan  tesisat, malzeme, ham, yarı işlenmiş ve tam işlenmiş mallar ve başka kıymetler üzerinde yapılacak haciz ve icra takibi, bu işyerinde çalışan işçilerin icra kararının alındığı tarihten önceki üç aylık dönem içindeki ücret alacaklarını karşılayacak kısım ayrıldıktan sonra, kalan kısım üzerinde hüküm ifade eder.

(Değişik  beşinci  fıkra:  10/9/2014-6552/3  md.)  İşverenler,  alt  işverene  iş  vermeleri hâlinde, bunların işçilerinin  ücretlerinin  ödenip ödenmediğini işçinin  başvurusu üzerine veya aylık olarak resen kontrol etmekle ve varsa ödenmeyen ücretleri hak edişlerinden keserek işçilerin banka hesabına yatırmakla yükümlüdür.

Ücret hesap pusulası

Madde 37 - İşveren işyerinde veya bankaya yaptığı ödemelerde işçiye ücret hesabını

gösterir imzalı veya işyerinin özel işaretini taşıyan bir pusula vermek zorundadır.

Bu pusulada ödemenin günü ve ilişkin olduğu dönem ile fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatil ücretleri gibi asıl ücrete yapılan her çeşit eklemeler tutarının ve vergi, sigorta primi, avans mahsubu, nafaka ve icra gibi her çeşit kesintilerin ayrı ayrı gösterilmesi gerekir.

Bu işlemler damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.

–––––––––––––––––––––

(1) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “özel kanunla verilmiş yetkiye” ibaresi “Cumhurbaşkanlığı kararnamesine” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8438

 

 

 

Ücret kesme cezası

Madde 38 - İşveren toplu sözleşme veya iş sözleşmelerinde gösterilmiş olan sebepler

dışında işçiye ücret kesme cezası veremez.

İşçi ücretlerinden ceza olarak yapılacak kesintilerin işçiye derhal sebepleriyle beraber bildirilmesi gerekir. İşçi ücretlerinden bu yolda yapılacak kesintiler bir ayda iki gündelikten veya parça başına yahut yapılan iş miktarına göre verilen ücretlerde işçinin iki günlük kazancından fazla olamaz.

Bu paralar işçilerin eğitimi ve sosyal hizmetleri için kullanılıp harcanmak üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı hesabına Bakanlıkça belirtilecek Türkiye'de kurulu bulunan ve mevduat kabul etme yetkisini haiz   bankalardan birine, kesildiği tarihten itibaren bir ay içinde yatırılır.  Her  işveren  işyerinde  bu  paraların  ayrı  bir  hesabını  tutmaya  mecburdur.  Birikmiş bulunan ceza paralarının nerelere ve ne kadar verileceği Çalışma ve Sosyal  Güvenlik Bakanının başkanlık edeceği ve işçi temsilcilerinin de katılacağı bir kurul tarafından karara bağlanır. Bu kurulun  kimlerden  teşekkül  edeceği,  nasıl  ve  hangi  esaslara  göre  çalışacağı  çıkarılacak  bir yönetmelikte gösterilir.

Asgari ücret

Madde 39 - İş sözleşmesi ile çalışan ve bu Kanunun kapsamında olan veya olmayan her türlü işçinin ekonomik ve sosyal durumlarının düzenlenmesi için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca Asgari Ücret Tespit Komisyonu aracılığı ile ücretlerin asgari sınırları en geç iki yılda bir belirlenir.

(Mülga ikinci fıkra: 2/7/2018-KHK/700/145 md.)

Komisyon kararları kesindir. Kararlar Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girer.

Komisyonun toplanma ve çalışma şekli, asgari ücretlerin tespiti sırasında uygulanacak esaslar ile başkan, üye ve raportörlere verilecek huzur hakları Maliye Bakanlığı ve  Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının birlikte hazırlayacakları yönetmelikte belirtilir.

Asgari Ücret Tespit Komisyonunun sekretarya hizmetleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığı  tarafından yerine getirilir.

Yarım ücret

Madde 40 - 24 ve 25 inci maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebepler dolayısıyla çalışamayan veya çalıştırılmayan işçiye bu bekleme süresi içinde bir haftaya kadar her gün için yarım ücret ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8439

 

 

 

Fazla çalışma ücreti

Madde 41 - Ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir. Fazla çalışma, Kanunda yazılı koşullar çerçevesinde, haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalardır. 63 üncü  madde hükmüne göre denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık iş süresini aşmamak koşulu ile, bazı haftalarda toplam kırkbeş saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz.

Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen

miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir.

Haftalık çalışma süresinin sözleşmelerle kırkbeş saatin altında belirlendiği durumlarda yukarıda belirtilen esaslar dahilinde uygulanan ortalama haftalık çalışma süresini aşan ve kırkbeş saate kadar yapılan çalışmalar fazla sürelerle çalışmalardır. Fazla sürelerle çalışmalarda, her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yirmibeş yükseltilmesiyle ödenir.

Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi isterse, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat onbeş dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir.

İşçi hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında, çalışma süreleri içinde ve ücretinde bir

kesinti olmadan kullanır.

63 üncü maddenin son fıkrasında  yazılı sağlık nedenlerine dayanan kısa veya sınırlı süreli

işlerde ve 69 uncu maddede belirtilen gece çalışmasında fazla çalışma yapılamaz.

Fazla saatlerle çalışmak için işçinin onayının alınması gerekir.

Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamaz.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/4 md.) Bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü maddelerinde sayılan

hâller dışında yer altında maden işlerinde çalışan işçilere fazla çalışma yaptırılamaz.

(Ek  fıkra:  10/9/2014-6552/4  md.)  Yer  altında  maden  işlerinde  çalışan  işçilere,  bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü maddelerinde sayılan hâllerde haftalık otuz yedi buçuk saati aşan her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yüzden az olmamak üzere arttırılması suretiyle ödenir. (1)(2)

Fazla  çalışma  ve  fazla  sürelerle  çalışmaların  ne  şekilde  uygulanacağı  çıkarılacak

yönetmelikte gösterilir.

Zorunlu nedenlerle fazla çalışma

Madde 42 - Gerek bir arıza sırasında, gerek bir arızanın mümkün görülmesi halinde yahut makineler  veya  araç  ve  gereç  için  hemen  yapılması  gerekli  acele  işlerde,  yahut  zorlayıcı sebeplerin ortaya çıkmasında, işyerinin normal çalışmasını sağlayacak dereceyi aşmamak koşulu ile işçilerin hepsi veya bir kısmına fazla çalışma yaptırılabilir. Bu durumda fazla çalışma yapan işçilere uygun bir dinlenme süresi verilmesi zorunludur.

Şu kadar ki, zorunlu sebeplerle yapılan fazla çalışmalar için 41 inci maddenin birinci,

ikinci ve üçüncü fıkraları hükümleri uygulanır.

Olağanüstü hallerde fazla çalışma

Madde  43  -  Seferberlik  sırasında  ve  bu  süreyi  aşmamak  şartıyla  yurt  savunmasının gereklerini karşılayan işyerlerinde fazla çalışmaya lüzum görülürse işlerin çeşidine ve ihtiyacın derecesine  göre  Cumhurbaşkanı  günlük  çalışma  süresini,  işçinin  en  çok  çalışma  gücüne çıkarabilir. (3)

Bu suretle fazla çalıştırılan işçiler için verilecek ücret hakkında 41 inci maddenin birinci,

ikinci ve üçüncü fıkraları hükümleri uygulanır. ––––––––––––––

(1)  10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanunun 145 inci maddesiyle bu fıkranın 1/1/2015 tarihinde yürürlüğe

gireceği hüküm altına alınmıştır.

(2)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı Kanunun 34 üncü maddesiyle, bu fıkrada yer alan “haftalık otuz altı saati

aşan” ibaresi “haftalık otuz yedi buçuk saati aşan” şeklinde değiştirilmiştir.

(3) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “Bakanlar Kurulu”

ibaresi “Cumhurbaşkanı” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8440

 

Ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma

Madde 44 - Ulusal bayram ve genel tatil günlerinde işyerlerinde çalışılıp çalışılmayacağı toplu iş sözleşmesi veya iş sözleşmeleri ile kararlaştırılır. Sözleşmelerde hüküm bulunmaması halinde söz konusu günlerde çalışılması için işçinin onayı gereklidir.

Bu günlere ait ücretler 47 nci maddeye göre ödenir.

Saklı haklar

Madde 45 - Toplu iş sözleşmesi veya iş sözleşmelerine hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatillerde işçilere tanınan haklara, ücretli izinlere ve yüzde usulü ile çalışan işçilerin bu Kanunla tanınan haklarına aykırı hükümler konulamaz.

Bu  hususlarda  işçilere  daha  elverişli  hak  ve  menfaatler  sağlayan  kanun,  toplu  iş

sözleşmesi, iş sözleşmesi veya gelenekten doğan kazanılmış haklar saklıdır.

Hafta tatili ücreti

Madde 46 - Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde, işçilere tatil gününden önce 63 üncü maddeye göre belirlenen iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmidört saat dinlenme (hafta tatili) verilir.

Çalışılmayan hafta tatili günü için işveren tarafından bir iş karşılığı olmaksızın o günün

ücreti tam olarak ödenir.

Şu kadar ki;

  1. a) Çalışmadığı halde  kanunen  çalışma  süresinden  sayılan  zamanlar  ile  günlük  ücret

ödenen veya ödenmeyen kanundan veya sözleşmeden doğan tatil günleri,

  1. b) (Değişik: 4/4/2015-6645/35 ) Ek 2 nci maddede sayılan izin süreleri,
  2. c) Bir haftalık süre içinde kalmak üzere işveren tarafından verilen diğer izinlerle hekim

raporuyla verilen hastalık ve dinlenme izinleri,

Çalışılmış günler gibi hesaba katılır.

Zorlayıcı ve ekonomik bir sebep olmadan işyerindeki çalışmanın haftanın bir veya birkaç gününde  işveren  tarafından  tatil  edilmesi  halinde  haftanın  çalışılmayan  günleri  ücretli  hafta tatiline hak kazanmak için çalışılmış sayılır.

Bir  işyerinde  işin  bir  haftadan  fazla  bir  süre  ile  tatil  edilmesini  gerektiren  zorlayıcı sebepler ortaya çıktığı zaman, 24 ve 25 inci maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebeplerden ötürü çalışılmayan günler için işçilere ödenen yarım ücret hafta tatili günü için de ödenir.

Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde hafta tatili ücreti işverence işçiye ödenir.

Genel tatil ücreti

Madde 47 - Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde çalışan işçilere, kanunlarda ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışmazlarsa, bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücretleri tam olarak, tatil yapmayarak çalışırlarsa ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücreti ödenir.

Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde işçilerin ulusal bayram ve genel tatil ücretleri

işverence işçiye ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8441

 

 

 

Geçici iş göremezlik

Madde 48 - İşçilere geçici iş göremezlik ödeneği verilmesi gerektiği zamanlarda geçici iş göremezlik süresine rastlayan ulusal bayram, genel tatil ve hafta tatilleri, ödeme yapılan kurum veya sandıklar tarafından geçici iş göremezlik ölçüsü üzerinden ödenir.

Hastalık nedeni ile çalışılmayan günlerde Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından ödenen

geçici iş göremezlik ödeneği aylık ücretli işçilerin ücretlerinden mahsup edilir.

Ücret şekillerine göre tatil ücreti

Madde 49 - İşçinin tatil günü ücreti çalıştığı günlere göre bir güne düşen ücretidir.

Parça başına, akort, götürü veya yüzde usulü ile çalışan işçilerin tatil günü ücreti, ödeme

döneminde kazandığı ücretin aynı süre içinde çalıştığı günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır.

Saat ücreti ile çalışan işçilerin tatil günü ücreti saat ücretinin yedibuçuk katıdır.

Hasta, izinli veya sair sebeplerle mazeretli olduğu hallerde dahi aylığı tam olarak ödenen aylık ücretli işçilere 46, 47 ve 48 inci maddenin birinci fıkrası   hükümleri uygulanmaz. Ancak bunlardan ulusal bayram ve genel tatil günlerinde   çalışanlara ayrıca çalıştığı her gün için bir günlük ücreti ödenir.

Tatil ücretine girmeyen kısımlar

Madde 50 - Fazla çalışma karşılığı olarak alınan ücretler, primler, işyerinin temelli işçisi olarak  normal  çalışma  saatleri  dışında  hazırlama,  tamamlama,  temizleme  işlerinde  çalışan işçilerin bu işler için aldıkları ücretler ve sosyal yardımlar, ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri için verilen ücretlerin tespitinde hesaba katılmaz.

Yüzdelerin ödenmesi

Madde 51 - Otel, lokanta, eğlence yerleri ve benzeri yerler ile içki verilen ve hemen orada  yenilip  içilmesi  için  çeşitli  yiyecek  satan  yerlerden  "yüzde"  usulünün  uygulandığı müesseselerde  işveren  tarafından  servis  karşılığı  veya  başka  isimlerle  müşterilerin  hesap pusulalarına  "yüzde"  eklenerek  veya  ayrı  şekillerde  alınan  paralarla  kendi  isteği  ile  müşteri tarafından işverene bırakılan yahut da onun kontrolü altında bir araya toplanan paraları işveren işyerinde çalışan tüm işçilere eksiksiz olarak ödemek zorundadır.

İşveren veya işveren vekili yukarıdaki fıkrada sözü edilen paraların kendisi tarafından

alındığında eksiksiz olarak işçilere dağıtıldığını belgelemekle yükümlüdür.

Yüzdelerden  toplanan  paraların  o  işyerinde  çalışan  işçiler  arasında  yapılan  işlerin niteliğine göre, hangi esaslar ve oranlar çerçevesinde dağıtılacağı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikle gösterilir.

Yüzdelerin belgelenmesi

Madde 52  - Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde işveren, her hesap pusulasının genel  toplamını  gösteren  bir  belgeyi  işçilerin  kendi  aralarından  seçecekleri  bir  temsilciye vermekle yükümlüdür. Bu belgelerin şekli ve uygulama usulleri iş sözleşmelerinde veya toplu iş sözleşmelerinde gösterilir.

Yıllık ücretli izin hakkı ve izin süreleri

Madde 53 - İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere,

en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8442

 

Yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez.

Niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara

bu Kanunun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmaz.

İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;

  1. a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden,
  2. b) Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden,
  3. c) Onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmialtı günden,

Az olamaz. (Ek cümle: 10/9/2014-6552/5 md.)  Yer altı işlerinde çalışan işçilerin yıllık

ücretli izin süreleri dörder gün arttırılarak uygulanır.

Ancak  onsekiz  ve  daha  küçük  yaştaki  işçilerle  elli  ve  daha  yukarı  yaştaki  işçilere

verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz.

Yıllık izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir.

Yıllık ücretli izne hak kazanma ve izni kullanma dönemi

Madde 54 - Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. Şu kadar  ki,  bir  işverenin  bu  Kanun  kapsamına  giren  işyerinde  çalışmakta  olan  işçilerin  aynı işverenin işyerlerinde bu Kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır.

Bir  yıllık  süre  içinde  55  inci  maddede  sayılan  haller  dışındaki  sebeplerle  işçinin devamının kesilmesi halinde bu boşlukları karşılayacak kadar hizmet  süresi eklenir ve bu suretle işçinin izin hakkını elde etmesi için gereken bir yıllık hizmet süresinin bitiş tarihi gelecek hizmet yılına aktarılır.

İşçinin gelecek izin hakları için geçmesi gereken bir yıllık hizmet süresi, bir önceki izin hakkının doğduğu günden başlayarak gelecek hizmet yılına doğru ve yukarıdaki fıkra ve 55 inci madde hükümleri gereğince hesaplanır.

İşçi yukarıdaki fıkralar ve 55 inci madde hükümlerine göre hesaplanacak her hizmet yılına

karşılık, yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanır.

Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerlerinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesine dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur. (1)

Yıllık izin bakımından çalışılmış gibi sayılan haller

Madde 55 - Aşağıdaki süreler yıllık ücretli izin hakkının hesabında çalışılmış gibi sayılır:

  1. a) İşçinin uğradığı kaza veya tutulduğu hastalıktan ötürü işine gidemediği günler (Ancak,

25 inci maddenin (I) numaralı bendinin (b) alt bendinde öngörülen süreden fazlası sayılmaz.).

  1. b) Kadın işçilerin 74 üncü madde gereğince doğumdan önce ve sonra çalıştırılmadıkları

günler.

  1. c) İşçinin muvazzaf askerlik hizmeti dışında manevra veya herhangi bir kanundan dolayı

ödevlendirilmesi sırasında işine gidemediği günler (Bu sürenin yılda 90 günden fazlası sayılmaz.).

  1. d) Çalışmakta olduğu işyerinde zorlayıcı sebepler yüzünden işin aralıksız bir haftadan çok tatil edilmesi sonucu olarak işçinin çalışmadan geçirdiği zamanın onbeş günü (işçinin yeniden işe başlaması şartıyla).
  2. e) 66 ncı maddede sözü geçen

–––––––––––––––––––––

(1) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “özel kanunla verilmiş yetkiye” ibaresi “Cumhurbaşkanlığı kararnamesine” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8443

 

  1. f) Hafta tatili, ulusal bayram, genel tatil günleri.
  2. g) 3153 sayılı  Kanuna  dayanılarak  çıkarılan  yönetmeliğe  göre  röntgen  muayenehanelerinde

çalışanlara pazardan başka verilmesi gereken yarım günlük izinler. (1)

  1. h) İşçilerin arabuluculuk toplantılarına katılmaları, hakem kurullarında bulunmaları, bu kurullarda işçi temsilciliği görevlerini yapmaları, çalışma hayatı ile ilgili mevzuata göre kurulan meclis, kurul, komisyon ve toplantılara yahut işçilik konuları ile ilgili uluslararası kuruluşların konferans, kongre veya kurullarına işçi veya sendika temsilcisi olarak katılması sebebiyle işlerine devam edemedikleri günler.

ı) (Değişik: 4/4/2015-6645/35 md.) Ek 2 nci maddede sayılan izin süreleri,

  1. j) İşveren tarafından verilen diğer izinler ile 65 inci maddedeki kısa çalışma süreleri.
  2. k) Bu Kanunun uygulanması sonucu olarak işçiye verilmiş bulunan yıllık ücretli izin süresi.

Yıllık ücretli iznin uygulanması

Madde 56 - Yıllık ücretli izin işveren tarafından bölünemez.

Bu iznin 53 üncü maddede  gösterilen süreler içinde işveren tarafından sürekli bir şekilde verilmesi

zorunludur.

(Değişik üçüncü fıkra: 14/4/2016-6704/16 md.) Ancak, 53 üncü maddede öngörülen izin süreleri,

tarafların anlaşması ile bir bölümü on günden aşağı olmamak üzere bölümler hâlinde kullanılabilir.

İşveren tarafından yıl içinde verilmiş bulunan diğer ücretli ve ücretsiz izinler veya dinlenme ve

hastalık izinleri yıllık izne mahsup edilemez.

Yıllık ücretli izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil

günleri izin süresinden sayılmaz.

Yıllık ücretli izinleri işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yerde geçirecek olanlara istemde bulunmaları ve bu hususu belgelemeleri koşulu ile gidiş ve dönüşlerinde yolda geçecek süreleri karşılamak üzere işveren toplam dört güne kadar ücretsiz izin vermek zorundadır. İşveren, işyerinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izinlerini gösterir  izin kayıt belgesi tutmak zorundadır.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/6 md.) Alt işveren işçilerinden, alt işvereni değiştiği hâlde aynı işyerinde çalışmaya  devam  edenlerin  yıllık  ücretli  izin  süresi,  aynı  işyerinde  çalıştıkları  süreler  dikkate  alınarak hesaplanır.  Asıl  işveren,  alt  işveren  tarafından  çalıştırılan  işçilerin  hak  kazandıkları  yıllık  ücretli  izin sürelerinin kullanılıp kullanılmadığını kontrol etmek ve ilgili yıl içinde kullanılmasını sağlamakla, alt işveren ise altıncı fıkraya göre tutmak zorunda olduğu izin kayıt belgesinin bir örneğini asıl işverene vermekle yükümlüdür.

Yıllık izin ücreti

Madde 57 - İşveren, yıllık ücretli iznini kullanan her işçiye, yıllık izin dönemine ilişkin ücretini ilgili

işçinin izine başlamasından önce peşin olarak ödemek veya avans olarak vermek zorundadır.

Bu ücretin hesabında 50 nci madde hükmü uygulanır.

Günlük, haftalık veya aylık olarak belirli bir ücrete dayanmayıp da akort, komisyon ücreti, kâra katılma ve yüzde usulü ücret gibi belirli olmayan süre ve tutar üzerinden ücret alan işçinin izin süresi için verilecek ücret, son bir yıllık süre içinde kazandığı ücretin fiili olarak çalıştığı günlere bölünmesi suretiyle bulunacak ortalama üzerinden hesaplanır.

Ancak, son bir yıl içinde işçi ücretine zam yapıldığı takdirde, izin ücreti işçinin izine çıktığı ayın başı ile zammın  yapıldığı tarih arasında alınan ücretin aynı  süre içinde  çalışılan  günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır.

Yüzde usulünün uygulandığı yerlerde bu ücret, yüzdelerden toplanan para dışında işveren tarafından

ödenir.

–––––––––––––––––––––

(1)  2/7/2018  tarihli  ve  700  sayılı  KHK’nin  145  inci  maddesiyle,  bu  bentte  yer  alan  “tüzüğe”  ibaresi “yönetmeliğe” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8444

 

Yıllık ücretli izin süresine rastlayan hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri

ayrıca ödenir.

İzinde çalışma yasağı

Madde 58 - Yıllık ücretli iznini kullanmakta olan işçinin izin süresi içinde ücret karşılığı bir işte çalıştığı anlaşılırsa, bu izin süresi içinde kendisine ödenen ücret işveren tarafından geri alınabilir.

Sözleşmenin sona ermesinde izin ücreti

Madde 59 - İş sözleşmesinin, herhangi bir nedenle sona ermesi halinde   işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Bu ücrete ilişkin zamanaşımı iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren başlar.

İşveren  tarafından  iş  sözleşmesinin  feshedilmesi  halinde  17  nci  maddede  belirtilen bildirim süresiyle, 27 nci madde gereğince işçiye verilmesi zorunlu  yeni iş arama izinleri yıllık ücretli izin süreleri ile iç içe giremez.

İzinlere ilişkin düzenlemeler

Madde 60 - Yıllık ücretli izinlerin, yürütülen işlerin niteliğine göre yıl boyunca hangi dönemlerde kullanılacağı, izinlerin ne suretle ve kimler tarafından verileceği veya sıraya bağlı tutulacağı, yıllık izninin faydalı olması için işveren tarafından   alınması gereken tedbirler ve izinlerin kullanılması konusuna ilişkin usuller ve işverence tutulması zorunlu kayıtların şekli Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle gösterilir.

Sigorta primleri

Madde 61 - Sigortalılara yıllık ücretli izin süresi için ödenecek ücretler üzerinden iş kazaları  ile  meslek  hastalıkları  primleri  hariç,  diğer  sigorta  primlerinin,  506  sayılı  Sosyal Sigortalar Kanunundaki esaslar  çerçevesinde işçi  ve  işverenler  yönünden ödenmesine devam olunur.

Ücretten indirim yapılamayacak haller

Madde 62 - Her türlü işte uygulanmakta olan çalışma sürelerinin yasal olarak daha aşağı sınırlara indirilmesi veya işverene düşen yasal bir yükümlülüğün yerine getirilmesi nedeniyle ya da   bu   Kanun   hükümlerinden   herhangi   birinin   uygulanması   sonucuna   dayanılarak   işçi ücretlerinden her ne şekilde olursa olsun eksiltme yapılamaz.

 

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

İşin Düzenlenmesi

 

Çalışma süresi (1)

Madde  63  -  Genel  bakımdan  çalışma  süresi  haftada  en  çok  kırkbeş  saattir.  Aksi kararlaştırılmamışsa  bu  süre,  işyerlerinde  haftanın  çalışılan  günlerine  eşit  ölçüde  bölünerek uygulanır. (Ek cümle: 10/9/2014-6552/7 md.; Değişik cümle: 4/4/2015-6645/36 md.) Yer altı maden işlerinde çalışan işçilerin çalışma süresi; günde en çok yedi buçuk, haftada en çok otuz yedi buçuk saattir.

Tarafların anlaşması ile haftalık  normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın  çalışılan günlerine, günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, iki aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz. Denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar artırılabilir. (Ek cümle: 6/5/2016- 6715/3 md.) Turizm sektöründe dört aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz; denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile altı aya kadar artırılabilir.

––––––––––––––

(1)  Bu maddenin birinci fıkrasına 10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen bu cümlenin yine aynı Kanunun yürürlüğünü düzenleyen 145 inci maddesiyle 1/1/2015 tarihinde yürürlüğe gireceği hüküm altına alınmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8445

 

Çalışma  sürelerinin  yukarıdaki  esaslar  çerçevesinde  uygulama  şekilleri,  Çalışma  ve

Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle düzenlenir. (Mülga dördüncü fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.)

Telafi çalışması

Madde 64 - Zorunlu nedenlerle işin durması, ulusal bayram ve genel tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesi veya benzer nedenlerle işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi ya da işçinin talebi ile kendisine izin verilmesi hallerinde, işveren iki ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalışması yaptırabilir. Bu çalışmalar fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmaz.

Telafi çalışmaları, günlük en çok çalışma süresini aşmamak koşulu ile günde üç saatten

fazla olamaz. Tatil günlerinde telafi çalışması yaptırılamaz.

Kısa çalışma ve kısa çalışma ödeneği

Madde 65 – (Mülga: 15/5/2008-5763/37 md.)

Çalışma süresinden sayılan haller

Madde 66 - Aşağıdaki süreler işçinin günlük çalışma sürelerinden sayılır:

  1. a) Madenlerde, taşocaklarında yahut her ne şekilde olursa olsun yeraltında veya su altında çalışılacak işlerde işçilerin kuyulara, dehlizlere veya asıl çalışma yerlerine inmeleri veya girmeleri ve bu yerlerden çıkmaları için gereken süreler.
  2. b) İşçilerin işveren   tarafından   işyerlerinden   başka   bir   yerde   çalıştırılmak   üzere

gönderilmeleri halinde yolda geçen süreler.

  1. c) İşçinin işinde   ve   her   an   iş   görmeye   hazır   bir   halde   bulunmakla   beraber

çalıştırılmaksızın ve çıkacak işi bekleyerek boş geçirdiği süreler.

  1. d) İşçinin işveren  tarafından  başka  bir  yere  gönderilmesi  veya  işveren  evinde  veya bürosunda  yahut  işverenle  ilgili  herhangi  bir  yerde  meşgul  edilmesi  suretiyle  asıl  işini yapmaksızın geçirdiği süreler.
  2. e) Çocuk emziren kadın işçilerin çocuklarına süt vermeleri için belirtilecek süreler.
  3. f) Demiryolları, karayolları ve köprülerin yapılması, korunması ya da onarım ve tadili gibi, işçilerin yerleşim yerlerinden uzak bir mesafede bulunan işyerlerine hep birlikte getirilip götürülmeleri gereken her  türlü  işlerde  bunların  toplu  ve  düzenli  bir  şekilde  götürülüp getirilmeleri esnasında geçen süreler.

İşin niteliğinden doğmayıp da işveren tarafından sırf sosyal yardım amacıyla işyerine

götürülüp getirilme esnasında araçlarda geçen süre çalışma süresinden sayılmaz.

Günlük çalışmanın başlama ve bitiş saatleri

Madde 67 - Günlük çalışmanın  başlama ve bitiş saatleri ile dinlenme saatleri işyerlerinde

işçilere duyurulur.

İşin niteliğine göre işin başlama ve bitiş saatleri işçiler için farklı şekilde düzenlenebilir.

Ara dinlenmesi

Madde 68 - Günlük çalışma süresinin ortalama bir zamanında o yerin gelenekleri ve işin

gereğine göre ayarlanmak suretiyle işçilere;

  1. a) Dört saat veya daha kısa süreli işlerde onbeş dakika,
  2. b) Dört saatten fazla ve yedibuçuk saate kadar (yedibuçuk saat dahil) süreli işlerde yarım

saat,

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8446

 

  1. c) Yedibuçuk saatten fazla süreli işlerde bir saat, Ara dinlenmesi

Bu dinlenme süreleri en az olup aralıksız verilir.

Ancak  bu  süreler,  iklim,  mevsim,  o  yerdeki  gelenekler  ve  işin  niteliği  göz  önünde

tutularak sözleşmeler ile aralı olarak kullandırılabilir.

Dinlenmeler bir işyerinde işçilere aynı veya değişik saatlerde kullandırılabilir. Ara dinlenmeleri çalışma süresinden sayılmaz.

Gece süresi ve gece çalışmaları

Madde 69 - Çalışma hayatında "gece" en geç saat 20.00'de başlayarak en erken saat

06.00'ya kadar geçen ve her halde en fazla onbir saat süren dönemdir.

Bazı  işlerin  niteliğine  ve  gereğine  göre  yahut  yurdun  bazı  bölgelerinin  özellikleri bakımından, çalışma hayatına ilişkin "gece" başlangıcının daha geriye alınması veya yaz ve kış saatlerinin  ayarlanması, yahut gün döneminin başlama ve bitme saatlerinin belirtilmesi suretiyle birinci fıkradaki hükmün uygulama şekillerini tespit etmek yahut bazı gece çalışmalarına herhangi bir oranda fazla ücret ödenmesi usulünü koymak veyahut gece işletilmelerinde ekonomik bir zorunluluk bulunmayan işyerlerinde işçilerin gece çalışmalarını yasak etmek üzere yönetmelikler çıkartılabilir.

İşçilerin gece çalışmaları yedibuçuk saati geçemez. (Ek cümle: 4/4/2015-6645/37 md.) Ancak, turizm, özel güvenlik ve sağlık hizmeti yürütülen işlerde işçinin yazılı onayının alınması şartıyla yedi buçuk saatin üzerinde gece çalışması yaptırılabilir.

(Mülga dördüncü fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.) (Mülga beşinci fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.) (Mülga altıncı fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.)

Gece ve gündüz işletilen ve nöbetleşe işçi postaları kullanılan işlerde, bir çalışma haftası gece çalıştırılan işçilerin, ondan sonra gelen ikinci çalışma haftası gündüz çalıştırılmaları suretiyle postalar sıraya konur. Gece ve gündüz postalarında iki haftalık nöbetleşme esası da uygulanabilir.

Postası  değiştirilecek  işçi  kesintisiz  en  az  onbir  saat  dinlendirilmeden  diğer  postada

çalıştırılamaz.

Hazırlama, tamamlama ve  temizleme işleri

Madde  70  -  Genel  olarak bir işyerinde  belirli çalışma  saatlerinden önce  veya  sonra gerekli  olan  hazırlama  veya  tamamlama  yahut  temizleme  işlerinde  çalışan  işçiler  için  işin düzenlenmesi ile ilgili hükümlerden hangilerinin uygulanmayacağı yahut ne gibi değişik şartlar ve usullerle  uygulanacağı  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığı  tarafından  hazırlanacak  bir yönetmelikte gösterilir.

Çalıştırma yaşı ve çocukları çalıştırma yasağı

Madde 71 (Değişik birinci fıkra: 4/4/2015-6645/38 md.) On beş yaşını doldurmamış çocukların çalıştırılması yasaktır. Ancak, on dört yaşını doldurmuş ve zorunlu ilköğretim çağını tamamlamış olan çocuklar; bedensel, zihinsel, sosyal ve ahlaki gelişmelerine ve eğitime devam edenlerin okullarına devamına engel olmayacak hafif işlerde çalıştırılabilirler. On dört yaşını doldurmamış çocuklar ise bedensel, zihinsel, sosyal ve ahlaki gelişmelerine ve eğitime devam edenlerin okullarına devamına engel olmayacak sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinde yazılı sözleşme yapmak ve her bir faaliyet için ayrı izin almak şartıyla çalıştırılabilirler.

Çocuk ve genç işçilerin işe yerleştirilmelerinde ve çalıştırılabilecekleri işlerde güvenlik, sağlık, bedensel, zihinsel ve psikolojik gelişmeleri, kişisel yatkınlık ve yetenekleri dikkate alınır. Çocuğun gördüğü iş onun okula gitmesine, mesleki eğitiminin devamına engel olamaz, onun derslerini düzenli bir şekilde izlemesine zarar veremez.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8447

 

Onsekiz yaşını doldurmamış çocuk ve genç işçiler bakımından yasak olan işler ile onbeş yaşını tamamlamış, ancak onsekiz yaşını tamamlamamış genç işçilerin çalışmasına izin verilecek işler,   on   dört   yaşını   doldurmuş   ve   zorunlu   ilköğretim   çağını   tamamlamış   çocukların çalıştırılabilecekleri hafif işler,  onaltı yaşını doldurmuş  fakat onsekiz  yaşını bitirmemiş  genç işçilerin hangi çeşit işlerde çalıştırılabilecekleri ve çalışma koşulları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından altı ay içinde çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.(1)(2)

(Değişik dördüncü fıkra: 4/4/2015-6645/38 md.) Zorunlu ilköğretim çağını tamamlamış ve örgün eğitime devam etmeyen çocukların çalışma saatleri günde yedi ve haftada otuz beş saatten; sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinde çalışanların ise günde beş ve haftada otuz saatten fazla olamaz. Bu süre, on beş yaşını tamamlamış çocuklar için günde sekiz ve haftada kırk saate kadar artırılabilir.

Okul  öncesi  çocuklar  ile  okula  devam  eden  çocukların  eğitim  dönemindeki  çalışma süreleri, eğitim saatleri dışında olmak üzere, en fazla günde iki saat ve haftada on saat olabilir. Okulun kapalı olduğu dönemlerde çalışma süreleri yukarıda dördüncü fıkrada öngörülen süreleri aşamaz. (3)

(Ek fıkra: 4/4/2015-6645/38 md.) Sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinin kapsamı, bu faaliyetlerde çalışacak çocuklara çalışma izni verilmesi, yaş grupları ve faaliyet türlerine göre çalışma ve dinlenme süreleri ile çalışma ortamı ve şartları, ücretin ödenmesine ilişkin usul ve esaslar ile diğer hususlar Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun görüşleri alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Yer ve su altında çalıştırma yasağı

Madde 72 - Maden ocakları ile kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı gibi yer altında  veya  su  altında  çalışılacak  işlerde  onsekiz  yaşını  doldurmamış  erkek  ve  her  yaştaki kadınların çalıştırılması yasaktır.

Gece çalıştırma yasağı

Madde 73 - Sanayie ait işlerde onsekiz yaşını doldurmamış çocuk ve genç işçilerin gece

çalıştırılması yasaktır.

Onsekiz yaşını doldurmuş kadın işçilerin gece postalarında çalıştırılmasına ilişkin usul ve esaslar   Sağlık   Bakanlığının   görüşü   alınarak   Çalışma   ve   Sosyal   Güvenlik   Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikte gösterilir.

––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 32 nci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “hafif işler” ibaresinden sonra gelmek üzere “, onaltı yaşını doldurmuş fakat onsekiz yaşını bitirmemiş genç işçilerin hangi çeşit işlerde çalıştırılabilecekleri” ibaresi eklenmiştir.

(2)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı  Kanunun 38 inci  maddesiyle, bu fıkrada yer alan “ondört yaşını bitirmiş ve  ilk  öğretimini  tamamlamış”  ibaresi  “on  dört  yaşını  doldurmuş  ve  zorunlu  ilköğretim  çağını tamamlamış” şeklinde değiştirilmiştir.

(3)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı  Kanunun 38 inci  maddesiyle, bu fıkrada yer alan “Okula devam eden” ibaresi  “Okul  öncesi  çocuklar  ile  okula  devam  eden”,  “birinci”  ibaresi  “dördüncü”  şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8448

 

 

 

Analık halinde çalışma ve süt izni

Madde 74 - Kadın işçilerin doğumdan önce sekiz ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam onaltı haftalık süre için çalıştırılmamaları esastır. Çoğul gebelik halinde doğumdan önce çalıştırılmayacak sekiz haftalık süreye iki hafta süre eklenir. Ancak, sağlık durumu uygun olduğu takdirde, doktorun onayı ile kadın işçi isterse doğumdan önceki üç haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, kadın işçinin çalıştığı süreler doğum sonrası sürelere eklenir. (Ek cümle: 13/2/2011-6111/76  md.)  Kadın  işçinin  erken  doğum  yapması  halinde  ise  doğumdan  önce kullanamadığı çalıştırılmayacak süreler, doğum sonrası sürelere eklenmek suretiyle kullandırılır. (Ek  cümleler:  29/1/2016-6663/22  md.)  Doğumda  veya  doğum  sonrasında  annenin  ölümü hâlinde,  doğum  sonrası  kullanılamayan  süreler  babaya  kullandırılır.  Üç  yaşını  doldurmamış çocuğu evlat edinen eşlerden birine veya evlat edinene çocuğun aileye  fiilen teslim edildiği tarihten itibaren sekiz hafta analık hâli izni kullandırılır.

(Ek  fıkra:  29/1/2016-6663/22  md.)  Birinci  fıkra  uyarınca  kullanılan  doğum  sonrası analık hâli izninin bitiminden itibaren çocuğunun bakımı ve yetiştirilmesi amacıyla ve çocuğun hayatta olması kaydıyla kadın işçi ile üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen kadın veya erkek işçilere istekleri hâlinde birinci doğumda altmış gün, ikinci doğumda yüz yirmi gün, sonraki doğumlarda ise yüz seksen gün süreyle haftalık çalışma süresinin yarısı kadar ücretsiz izin verilir. Çoğul doğum hâlinde bu sürelere otuzar gün eklenir. Çocuğun engelli doğması hâlinde bu süre üç yüz altmış gün olarak uygulanır. Bu fıkra hükümlerinden yararlanılan süre içerisinde süt iznine ilişkin hükümler uygulanmaz.

Yukarıda öngörülen süreler işçinin sağlık durumuna ve işin özelliğine göre doğumdan

önce ve sonra gerekirse artırılabilir. Bu süreler hekim raporu ile belirtilir.

Hamilelik süresince kadın işçiye periyodik kontroller için ücretli izin verilir.

Hekim raporu ile gerekli görüldüğü takdirde, hamile kadın işçi sağlığına uygun daha hafif

işlerde çalıştırılır. Bu halde işçinin ücretinde bir indirim yapılmaz.

İsteği halinde kadın işçiye, onaltı haftalık sürenin tamamlanmasından veya çoğul gebelik halinde onsekiz haftalık süreden sonra altı aya kadar ücretsiz izin verilir. (Ek cümle: 29/1/2016- 6663/22 md.) Bu izin, üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinme hâlinde eşlerden birine veya evlat edinene verilir. Bu süre, yıllık ücretli izin hakkının hesabında dikkate alınmaz.

Kadın işçilere bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam birbuçuk saat süt izni verilir. Bu sürenin hangi saatler arasında ve kaça bölünerek kulllanılacağını işçi kendisi belirler. Bu süre günlük çalışma süresinden sayılır.

(Ek fıkra: 29/1/2016-6663/22 md.) Bu madde hükümleri iş sözleşmesi ile çalışan ve bu

Kanunun kapsamında olan veya olmayan her türlü işçi için uygulanır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8448-1

 

 

 

İşçi özlük dosyası

Madde  75  -  İşveren  çalıştırdığı her  işçi  için bir özlük dosyası  düzenler. İşveren  bu dosyada, işçinin kimlik bilgilerinin yanında, bu Kanun ve diğer kanunlar uyarınca düzenlemek zorunda olduğu her türlü belge ve kayıtları saklamak ve bunları istendiği zaman yetkili memur ve mercilere göstermek zorundadır.

İşveren,  işçi  hakkında  edindiği  bilgileri  dürüstlük  kuralları  ve  hukuka  uygun  olarak

kullanmak ve gizli kalmasında işçinin haklı çıkarı bulunan bilgileri açıklamamakla yükümlüdür.

Yönetmelikler

Madde 76 - Nitelikleri gereği günlük ve haftalık çalışma sürelerinin 63 üncü maddede öngörüldüğü şekilde uygulanması mümkün olmayan iş ve işyerlerinde çalışma sürelerinin günlük yasal çalışma süresini aşmayacak şekilde ve en çok altı aya kadar denkleştirme süresi tanınarak uygulanmasını  sağlayacak  usuller  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığınca  hazırlanacak yönetmeliklerle düzenlenir.

Nitelikleri dolayısıyla devamlı çalıştıkları için durmaksızın birbiri ardına işçi postaları çalıştırılarak işletilen yahut nöbetleşe işçi postaları ile yapılan işlerde, çalışma sürelerine, hafta tatillerine ve gece çalışmalarına ve çalışma ortasındaki zorunlu dinlenmelere dair özel usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak yönetmeliklerle düzenlenir.

 

BEŞİNCİ BÖLÜM İş Sağlığı ve Güvenliği

 

İşverenlerin ve işçilerin yükümlülükleri

Madde 77 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

İş sağlığı ve güvenliği yönetmelikleri (1)

Madde 78 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) İşin durdurulması veya işyerinin kapatılması Madde 79 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) İş sağlığı ve güvenliği kurulu

Madde 80 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri (2)

Madde 81 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

 

 

 

 

 

 

––––––––––––––

(1)  Bu madde başlığı " Sağlık ve güvenlik tüzük ve yönetmelikleri“ iken, 15/5/2008 tarihli ve 5763 sayılı

Kanunun 3 üncü maddesiyle metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

(2)  Bu madde başlığı " İşyeri hekimleri“ iken, 15/5/2008 tarihli ve 5763 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle

metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8449-8453

 

İş güvenliği ile görevli mühendis veya teknik elemanlar Madde 82 – (Mülga: 15/5/2008-5763/37 md.)

İşçilerin hakları

Madde 83 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) İçki veya uyuşturucu madde kullanma yasağı Madde 84 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) Ağır ve tehlikeli işler

Madde 85 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

Ağır ve tehlikeli işlerde rapor

Madde 86 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) On sekiz yaşından küçük işçiler için rapor Madde 87 (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

Gebe veya çocuk emziren kadınlar için yönetmelik Madde 88 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) Çeşitli yönetmelikler

Madde 89 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

 

ALTINCI BÖLÜM

İş ve İşçi Bulma

 

İş ve işçi bulmaya aracılık

Madde 90 - İş arayanların elverişli oldukları işlere yerleştirilmeleri ve çeşitli işler için uygun işçiler bulunmasına aracılık görevi, Türkiye İş Kurumu ve bu hususta izin verilen özel istihdam bürolarınca yerine getirilir.

 

YEDİNCİ BÖLÜM

Çalışma Hayatının Denetimi ve Teftişi

 

Devletin yetkisi

Madde 91 - Devlet, çalışma hayatı ile ilgili mevzuatın uygulanmasını izler, denetler ve teftiş eder. Bu ödev Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bağlı ihtiyaca yetecek sayı ve özellikte teftiş ve denetlemeye yetkili iş müfettişlerince yapılır.

(Ek fıkra: 13/2/2011-6111/77 md.; Değişik fıkra: 12/10/2017-7036/13 md.) İşçilerin kanundan, iş ve toplu iş sözleşmesinden doğan bireysel alacaklarına ilişkin başvuruları üzerine, iş sözleşmesinin devam etmesi kaydıyla birinci fıkra hükmü uyarınca işlem yapılabilir.

Askeri işyerleriyle yurt güvenliği için gerekli maddeler üretilen işyerlerinin denetim ve teftişi  konusu  ve  sonuçlarına  ait  işlemler  Milli  Savunma  Bakanlığı  ile  Çalışma  ve  Sosyal Güvenlik Bakanlığınca birlikte hazırlanacak yönetmeliğe göre yürütülür.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8450-8454

 

 

 

Yetkili makam ve memurlar (1)

Madde  92  -  91  inci  madde  hükmünün  uygulanması  için  iş  hayatının  izlenmesi, denetlenmesi ve teftişiyle ödevli olan iş müfettişleri, işyerlerini ve eklentilerini, işin yürütülmesi tarzını ve ilgili belgeleri, araç ve gereçleri, cihaz ve makineleri, ham ve işlenmiş maddelerle, iş için gerekli olan malzemeyi 93 üncü maddede yazılı esaslara uyarak gerektiği zamanlarda ve işçilerin yaşamına, sağlığına, güvenliğine, eğitimine, dinlenmesine veya oturup yatmasına ilişkin tesis  ve  tertipleri  her  zaman  görmek,  araştırmak  ve  incelemek  ve  bu  Kanunla  suç  sayılan eylemlere  rastladığı  zaman  bu  hususta  Cumhurbaşkanınca  çıkarılan  yönetmelikte  açıklanan şekillerde bu halleri önlemek yetkisine sahiptirler.  (2)

(Değişik ikinci fıkra: 13/2/2011-6111/78 md.) Teftiş, denetleme ve incelemeler sırasında işverenler, işçiler ve bu işle ilgili görülen başka kişiler izleme, denetleme ve teftişle görevli iş müfettişleri (…) (1)  tarafından çağrıldıkları zaman gelmek, ifade ve bilgi vermek, gerekli olan belge ve delilleri getirip göstermek ve vermek; iş müfettişlerinin birinci fıkrada yazılı görevlerini yapmaları için kendilerine her çeşit kolaylığı göstermek, bu yoldaki isteklerini geciktirmeksizin yerine getirmekle yükümlüdürler. (1)

(Değişik üçüncü fıkra: 13/2/2011-6111/78 md.) Çalışma hayatını izleme, denetleme ve teftişe  yetkili  iş  müfettişleri  (…)  (1)   tarafından  tutulan  tutanaklar  aksi  kanıtlanıncaya  kadar geçerlidir. İş müfettişleri tarafından düzenlenen raporların ve tutulan tutanakların işçi alacaklarına ilişkin kısımlarına karşı taraflarca otuz gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz edilebilir. İş mahkemesinin kararına karşı taraflarca 5521 sayılı Kanunun 8 inci maddesine göre kanun yoluna başvurulabilir. Kanun yoluna başvurulması iş mahkemesince hüküm altına alınan işçi alacağının tahsiline engel teşkil etmez. (1)

Yetkili memurların ödevi

Madde 93 - İş hayatını izleme, denetleme ve teftiş yetkisi olan iş müfettişleri görevlerini yaparlarken işin normal gidişini ve işyerinin işlemesini, inceledikleri konunun niteliğine göre mümkün  olduğu  kadar  aksatmamak,  durdurmamak  ve  güçleştirmemekle  ve  resmi  işlemlerin yürütülüp sonuçlandırılması için, açıklanması gerekmedikçe, işverenin ve  işyerinin meslek sırları ve şartları, ekonomik ve ticari hal ve durumları hakkında gördükleri ve öğrendikleri hususları tamamen  gizli  tutmak  ve  kendileri  tarafından  bilgileri  ve  ifadeleri  alınan  yahut  kendilerine başvuran   veya   ihbarda   bulunan   işçilerin   ve   başka   kişilerin   isimlerini   ve   kimliklerini açıklamamakla yükümlüdürler.

Muafiyet

Madde  94  -  İşçi  ve  işverenlerle  bunların  meslek  kuruluşları  tarafından  kendilerini ilgilendiren  ve  iş  hayatına  ilişkin  işlerde  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığına  yazı  ile başvurma halinde bu dilekçeler ve bunlarla ilgili tutanak, evrak, defter ve işlemler damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.

Diğer merciler tarafından yapılan teftişler Madde 95 (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

––––––––––––––

(1)  12/10/2017 tarihli ve 7036 sayılı Kanunun 14 üncü maddesiyle, bu maddenin ikinci fıkrasında yer alan “ve işçi şikayetlerini inceleyen bölge müdürlüğü memurları” ibaresi ile üçüncü fıkrasında yer alan “ile işçi   şikayetlerini   incelemekle   görevli   bölge   müdürlüğü   memurları”   ibaresi   madde   metninden çıkarılmıştır.

(2) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak İş Teftişi Tüzüğünde” ibaresi “Cumhurbaşkanınca çıkarılan yönetmelikte” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8455

 

 

 

İşçi ve işverenin sorumluluğu

Madde 96 - İş denetimi ve teftişine yetkili iş müfettişleri tarafından ifade ve bilgilerine başvurulan işçilere, işverenlerin gerek doğrudan doğruya ve gerek dolayısıyla telkinlerde bulunmaları, işçileri gerçeği saklamaya yahut değiştirmeye sevk veya herhangi bir suretle zorlamaları veyahut işçilerin ilgili makamlara başvurmaları, haber ve ifade vermeleri üzerine, bunlara karşı kötü davranışlarda bulunmaları yasaktır.

İşçilerin  çalıştıkları  veya  ayrıldıkları  işyerleriyle  işverenleri  hakkında  gerçeğe  uygun  olmayan haberler vererek gereksiz işlemlerle uğraştırılmaları veya işverenleri haksız yere kötü duruma düşürmeye kalkışmaları ve iş müfettişlerince kendilerinden sorulan hususlar için doğru olmayan cevaplar vererek denetim ve  teftişin  yapılmasını  güçleştirmek  veya  yanlış  bir  sonuca  vardırmak  gibi  kötü  niyetli  davranışlarda bulunmaları yasaktır.

Zabıtanın yardımı

Madde 97 - Bu Kanun hükümlerinin tam ve gerektiği gibi uygulanabilmesi için işyerlerini teftiş ve denetlemeye  yetkili  iş  müfettişlerinin  gerekli  görmeleri  ve  istemeleri  halinde,  zabıta  kuvvetleri,  bu  iş müfettişlerinin görevlerini iyi bir şekilde yapabilmelerini sağlamak üzere her türlü yardımda bulunmakla yükümlüdürler.

 

SEKİZİNCİ BÖLÜM İdari Ceza Hükümleri

 

İşyerini bildirme yükümlülüğüne aykırılık

Madde 98 - (Değişik birinci fıkra: 15/5/2008-5763/8 md.) Bu Kanunun 3 üncü maddesinin birinci ve  ikinci  fıkralarındaki  işyeri  bildirme  yükümlülüğüne  aykırı  davranan  işveren  veya  işveren  vekiline, çalıştırılan her işçi için yüz Yeni Türk Lirası, (…) (1) 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki işyerini muvazaalı olarak bildiren asıl işveren ile alt işveren veya vekillerine ayrı ayrı on bin Yeni Türk Lirası idari para cezası verilir. (1)

Bu para cezasının kesinleşmesinden sonra bildirim yükümlülüğüne aykırılığın sürmesi halinde takip

eden her ay için aynı miktar ceza uygulanır.

Genel hükümlere aykırılık

Madde 99 – (Değişik: 6/5/2016-6715/4 md.) Bu Kanunun;

  1. a) 5 inci maddesinde öngörülen ilke ve yükümlülüklere aykırı davranan işveren veya işveren vekiline

bu durumdaki her işçi için yüz elli Türk lirası,

  1. b) 7 nci maddesinde öngörülen ilke ve yükümlülüklere aykırı olarak geçici işçi çalıştıran işveren veya

işveren vekiline bu durumdaki her işçi için iki yüz elli Türk lirası,

  1. c) 8 inci maddesinin son fıkrasındaki belgeyi işçiye vermeyen, 14 üncü maddesi hükümlerine aykırı

davranan işveren veya işveren vekiline bu durumdaki her işçi için yüz elli Türk lirası,

  1. d) 28 inci maddesine aykırı olarak çalışma belgesi düzenleme yükümlülüğüne aykırı davranan veya bu belgeye gerçeğe aykırı bilgi yazan işveren veya işveren vekiline bu durumdaki her işçi için yüz elli Türk lirası,

idari para cezası verilir.

7 nci maddenin ikinci fıkrasının (f) bendine aykırı olarak davranan işveren veya işveren vekiline ise

birinci fıkranın (b) bendinde belirtilen para cezası dört katı artırılarak uygulanır.

Toplu işçi çıkarma ile ilgili hükümlere aykırılık(2)

Madde 100 - Bu Kanunun 29 uncu maddesindeki hükümlere aykırı olarak işçi çıkaran  işveren veya

işveren vekiline işten çıkardığı her işçi için dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası verilir. ––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 37 nci maddesiyle, bu fıkrada yer alan alan “85 inci madde kapsamındaki işyerlerinde ise çalıştırılan her işçi için bin Yeni Türk Lirası,” ibaresi madde metninden çıkartılmıştır.

(2)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “ikiyüz milyon lira para cezası” ibaresi “dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası” şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8456

 

Engelli ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğuna aykırılık(1)(2)

Madde 101 - Bu Kanunun 30 uncu maddesindeki hükümlere aykırı olarak engelli ve eski hükümlü çalıştırmayan işveren veya işveren vekiline çalıştırmadığı her engelli ve eski hükümlü ve çalıştırmadığı her ay için binyediyüz Türk Lirası idari para cezası verilir. Kamu kuruluşları da bu para cezasından hiçbir şekilde muaf tutulamaz.

Ücret ile ilgili hükümlere aykırılık(3)

Madde 102 - Bu Kanunun;

  1. a) (Değişik: 17/4/2008-5754/85 ) 32 nci maddesinde belirtilen ücret ile işçinin bu Kanundan veya toplu iş sözleşmesinden veya iş sözleşmesinden doğan ücret ödemelerini süresi içinde kasden ödemeyen  veya  eksik  ödeyen,  39  uncu  maddesinde  belirtilen  komisyonun belirlediği asgari ücreti işçiye  ödemeyen  veya  noksan ödeyen, ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki  her  çeşit  istihkakını  zorunlu  tutulduğu  halde  özel  olarak  açılan  banka  hesabına ödemeyen işveren, işveren vekili ve üçüncü kişiye bu durumda olan her işçi ve her ay için yüzyirmibeş Türk Lirası idari para cezası ,
  2. b) 37 nci maddesine aykırı olarak ücrete ilişkin hesap pusulası düzenlemeyen veya işçi ücretlerinden 38 inci  maddeye  aykırı  olarak  ücret  kesme  cezası  veren  veya  yaptığı  ücret kesintisinin sebebini ve hesabını bildirmeyen 52 nci maddedeki belgeyi vermeyen işveren veya işveren vekiline dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası,
  3. c) 41 inci maddesinde belirtilen fazla çalışmalara ilişkin ücreti ödemeyen, işçiye hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında kullandırmayan, fazla saatlerde yapılacak çalışmalar için işçinin onayını almayan işveren veya işveren vekiline, bu durumda olan her işçi için ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası,

Verilir.

Yıllık ücretli izin hükümlerine aykırılık(4)

Madde 103 - Yıllık ücretli izni bu Kanunun 56 ncı maddesine aykırı olarak  bölen veya izin ücretini 57 nci maddenin üç ve dördüncü fıkralarında belirtilen usule aykırı olarak ödeyen veya eksik ödeyen veya 59 uncu maddedeki hak edilmiş izni kullanmadan iş sözleşmesinin sona ermesi halinde bu izne ait ücreti ödemeyen veya 60 ıncı maddede belirtilen yönetmeliğin esas ve usullerine aykırı olarak izin kullandırmayan veya eksik kullandıran işveren veya işveren vekiline bu durumda olan her işçi için ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası verilir.

––––––––––––––

(1)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “yediyüzelli  milyon  lira  para  cezası”  ibaresi  “binyediyüz  Türk  Lirası  idari  para  cezası”  şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

(2)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu madde başlığında yer alan “Özürlü”

ibaresi “Engelli”, birinci fıkrasında yer alan “özürlü” ibareleri “engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

(3)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “yüz Yeni Türk Lirası” ibaresi “yüzyirmibeş Türk Lirası” şeklinde, (b) bendinde yer alan “ikiyüz milyon lira para cezası” ibaresi “dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası” şeklinde, (c) bendinde yer alan “yüz milyon lira para cezası” ibaresi “ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası”   şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

(4)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “yüz milyon lira para cezası” ibaresi “ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası” şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8457

 

İşin düzenlenmesine ilişkin hükümlere aykırılık (1)

Madde 104 - Bu Kanunun 63 üncü maddesinde ve bu maddede belirtilen yönetmelikte belirlenen

çalışma sürelerine aykırı olarak işçilerini ça

lıştıran veya 68 inci maddesindeki ara dinlenmelerini bu maddeye göre uygulamayan veya işçileri 69 uncu  maddesine  aykırı  olarak  geceleri  yedibuçuk  saatten  fazla  çalıştıran;  gece  ve  gündüz  postalarını değiştirmeyen, 71 inci maddesi hükmüne ve bu maddenin son fıkrasında anılan yönetmelik hükümlerine aykırı hareket eden, 72 nci maddesi hükümlerine aykırı olarak bu maddede belirtilen yerlerde onsekiz yaşını doldurmamış erkek çocukları ve gençleri ve her yaştaki kadınları çalıştıran, 73 üncü maddesine aykırı olarak çocuk ve genç işçileri gece çalıştıran veya aynı maddede  anılan yönetmelik hükümlerine aykırı hareket eden

74 üncü maddesindeki hükme aykırı olarak doğumdan önceki ve sonraki sürelerde gebe veya doğum yapmış kadınları çalıştıran veya ücretsiz izin vermeyen, 75 inci maddesindeki işçi özlük dosyalarını düzenlemeyen, 76 ncı maddesinde belirtilen yönetmelik hükümlerine uymayan işveren veya işveren vekiline binikiyüz Türk Lirası idari para cezası verilir. (2)

64 üncü (…) (3)  maddede öngörülen hükümlere aykırı davranan işveren veya işveren vekiline bu

durumda olan her işçi için ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası verilir. (3)

İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili hükümlere aykırılık Madde 105 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

İş ve işçi bulma hükümlerine aykırılık

Madde 106 - Bu Kanunun 90 ıncı maddesinde  öngörülen izni almadan faaliyet gösteren işverene bir

milyar lira para cezası verilir.

İş hayatının denetim ve teftişi ile ilgili hükümlere aykırılık Madde 107 –  (Değişik: 23/1/2008-5728/500 md.)

Bu Kanunun;

  1. a) 92 nci maddesinin ikinci fıkrasındaki yükümlülüklerini yerine getirmeyen,
  2. b) 96 ncı maddesindeki yasaklara uymayan,

işveren veya işveren vekiline sekizbin Türk Lirası idarî para cezası verilir.

İş müfettişlerinin bu Kanundan veya diğer kanunlardan doğan her çeşit teftiş, denetleme yetki ve görevleri gereğince görevlerinin yerine getirilmesi sırasında, görevlerini yapma ve sonuçlandırmaya engel olan kimselere, fiil suç oluşturmadığı takdirde, sekizbin Türk Lirası idarî para cezası verilir.

İdari para cezalarının uygulanmasına ilişkin hususlar Madde 108 – (Değişik: 15/5/2008-5763/10 md.)

Bu Kanunda öngörülen idari para cezaları, 101 ve 106 ncı maddelerdeki idari para cezaları hariç, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürünce verilir. (Değişik ikinci cümle: 13/2/2011-6111/79 md.) 101 inci ve 106 ncı maddeler kapsamındaki idari para cezaları ise doğrudan Türkiye İş Kurumu il müdürü tarafından; birden fazla ilde işyerleri bulunan işverenlere uygulanacak idari para cezası ise işyerlerinin merkezinin bulunduğu yerdeki Türkiye İş Kurumu il müdürünce verilir ve genel esaslara göre tahsil edilir. 106 ncı maddeye göre verilecek idari para cezası için, 4904 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin (h) bendindeki tutar esas alınır.

––––––––––––––

(1)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer “beşyüz milyon lira para cezası” ibaresi “binikiyüz Türk Lirası idari para cezası” şeklinde, ikinci fıkrasında yer alan  “yüzmilyon  lira  para  cezası”  ibaresi  “ikiyüzyirmi  Türk  Lirası  idari  para  cezası”şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

(2)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı Kanunun 39 uncu maddesiyle, bu fıkrada yer alan “71 inci maddesi hükmüne”  ibaresinden  sonra  gelmek  üzere  “ve  bu  maddenin  son  fıkrasında  anılan  yönetmelik hükümlerine” ibaresi eklenmiştir.

(3)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı Kanunun 35 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “ve 65 inci” ibaresi

madde metninden çıkarılmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8458

 

DOKUZUNCU BÖLÜM Çeşitli, Geçici ve Son Hükümler

 

 

 

Yazılı bildirim

Madde  109  -  Bu  Kanunda  öngörülen  bildirimlerin  ilgiliye  yazılı  olarak  ve  imza karşılığında yapılması gerekir. Bildirim yapılan kişi bunu imzalamazsa, durum o yerde tutanakla tespit edilir. Ancak, 7201 sayılı Kanun kapsamına giren tebligat anılan Kanun hükümlerine göre yapılır.

Konut kapıcılarının özel çalışma koşulları

Madde 110 - Konut kapıcılarının hizmetlerinin kapsam ve niteliği ile çalışma süreleri, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günleri, yıllık ücretli izin hakları ve kapıcı konutları ile ilgili  hususların  düzenlenmesinde  uygulanacak  değişik  şekil  ve  esaslar  Çalışma  ve  Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak bir  yönetmelikle düzenlenir.

Sanayi, ticaret, tarım ve orman  işleri

Madde 111 – (Değişik: 15/5/2008-5763/11 md.)

Bu Kanunun uygulanması bakımından; sanayiden, ticaretten, tarım ve orman işlerinden

sayılacak işlerin esasları aşağıda belirtilmiştir.

Sanayiden sayılacak işlerin esasları şunlardır:

  1. a) Her türlü madenleri arama ve topraktan çıkarma, taş, kum ve kireç ocakları.
  2. b) Ham, yarı ve tam yapılmış maddelerin işlenmesi, temizlenmesi, şeklinin değiştirilmesi,

süslenmesi, satış için hazırlanması.

  1. c) Her türlü kurma, onarma, sökme, dağıtma ve yıkma.
  2. d) Bina yapılması ve onarımı, değiştirilmesi, bozulması, yıkılması ve bunlara yardımcı her

türlü sınai yapım.

  1. e) Yol, demiryolu, tramvay yolu, liman, kanal, baraj, havaalanı, dalgakıran, tünel, köprü,

lağım ve kuyuların yapılması ve onarımı, batıkların çıkarılması ve bataklık kurutma.

  1. f) Elektrik ve  her  çeşit  muharrik  kuvvetlerin  elde  edilmesi,  değiştirilmesi,  taşınması,

kurma ve dağıtma.

  1. g) Su ve gaz tesisatı kurma ve işletmesi.
  2. h) Telefon, telgraf, telsiz, radyo ve televizyon
  3. i) Gemi ve vapur yapımı, onarımı, değiştirilmesi ve bozup dağıtma.
  4. j) Eşyanın istasyon,   antrepo,   iskele,   limanlar   ve   havaalanlarında   yükletilmesi,

boşaltılması.

  1. k) Basımevleri.

Ticaretten sayılacak işlerin esasları şunlardır:

  1. a) Ham, yarı ve tam yapılmış her çeşit bitkisel, hayvani veya sınai ürün ve malların alımı

ve satımı.

  1. b) Bankacılık ve finans sektörü ile ilgili işlerle, sigortacılık, komisyonculuk, depoculuk,

ambarcılık, antrepoculuk.

  1. c) Su ürünleri alımı ve satımı.
  2. d) Karada, göl ve akarsularda insan veya eşya ve hayvan taşıma.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8458-1

 

Tarım ve orman işlerinden sayılacak işlerin esasları şunlardır:

  1. a) Her çeşit meyveli ve meyvesiz bitkiler; çay, pamuk, tütün, elyaflı bitkiler; turunçgiller; pirinç, baklagiller; ağaç, ağaççık, omca, tohum, fide, fidan; sebze ve tarla ürünleri; yem ve süt bitkilerinin yetiştirilmesi, üretimi, ıslahı, araştırılması, bunlarla ilgili her türlü toprak işleri, ekim, dikim, aşı, budama, sulama, gübreleme, hasat, harman, devşirme, temizleme, hazırlama ve ayırma işleri, hastalık ve zararlılarla mücadele, toprak ıslahı, çayır, mera, toprak ve su korunması.
  2. b) Ormanların korunması,   planlanması    (amenajman),    yetiştirilmesi,    işletilmesi,

sınırlandırılması  çalışmaları,  bunlara  ait  alt  yapı  çalışmaları  ile  tohum  toplama,  fidanlık, ağaçlandırma, erozyon kontrolü, etüt proje ve rehabilitasyonu, ormancılık araştırma ile milli park, orman içi dinlenme yerleri ve kent ormanlarının kurulması, bakım ve geliştirilmesi.

  1. c) Her türlü iş ve gelir hayvanlarının (arı, ipek böceği ve benzerleri dahil) yetiştirilmesi, üretimi, ıslahı ve  bunlarla  ilgili  bakım,  güdüm,  terbiye,  kırkım,  sağım  ve  ürünlerinin  elde edilmesi, toplanması, saklanması ile bu hayvanların hastalık ve asalaklarıyla mücadele.
  2. d) 854 sayılı Deniz İş Kanununun hükümleri saklı kalmak kaydıyla, kara ve su avcılığı ve

üreticiliği ile bu yoldan elde edilen ürünlerin saklanması ve taşınması.

Yukarıda sayılan esaslar doğrultusunda bir işin bu Kanunun uygulanması bakımından sanayi, ticaret, tarım ve orman işlerinden hangisinin kapsamında sayılacağı; Sanayi ve Ticaret, Çevre ve Orman ile Tarım   ve Köyişleri bakanlıklarının görüşleri alınarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca altı ay içinde çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.

Bazı kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların kıdem tazminatı

Madde  112  -  Kanuna  veya  kanunun  verdiği  yetkiye  dayanılarak  kurulan  kurum  ve kuruluşların haklarında bu Kanun ve 854, 5953, 5434 sayılı kanunların hükümleri uygulanmayan personeli   ile   kamu   kuruluşlarında   sözleşmeli   olarak   istihdam   edilenlere   mevzuat   veya sözleşmelerine göre kıdem tazminatı niteliğinde yapılan ödemeler kıdem tazminatı sayılır.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun

62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatları;

  1. a) Alt işverenlerinin  değişip  değişmediğine  bakılmaksızın  aralıksız  olarak  aynı  kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde çalışmış olanların bu şekilde çalışmış oldukları sürelere ilişkin kıdem tazminatına esas hizmet süreleri, aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde geçen  toplam  çalışma  süreleri  esas  alınarak  tespit    Bunlardan  son  alt  işverenleri  ile yapılmış olan iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanların kıdem tazminatları ilgili kamu kurum veya kuruluşları tarafından,
  2. b) Aynı alt işveren tarafından ve aynı iş sözleşmesi çerçevesinde farklı kamu kurum veya kuruluşlarında çalıştırılmış olan işçilerden iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanlara, 4734 sayılı Kanunun 62 nci  maddesinin  birinci  fıkrasının  (e)  bendi  kapsamında  farklı  kamu  kurum  ve kuruluşuna ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı esas alınarak çalıştırıldığı son kamu kurum veya kuruluşu tarafından,

işçinin banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8458-2

 

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8  md.)  Alt işveren  ile  yapmış olduğu iş sözleşmesi sona ermediği gibi, alt işveren tarafından 4734 sayılı Kanun kapsamında bulunan idarelere ait işyerleri dışında bir işyerinde çalıştırılmaya devam olunan ve bu şekilde çalıştırıldığı sırada iş sözleşmesi kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona eren işçinin kıdem tazminatı, işçinin yazılı talebi hâlinde, kıdem tazminatının söz konusu kamu kurum veya kuruluşlarına ait işyerlerinde geçen süreye ilişkin kısmı, kamu kurum veya kuruluşuna ait çalıştığı son işyerindeki ücretinin yılları  itibarıyla  asgari  ücret  artış  oranları  dikkate  alınarak  güncellenmiş  miktarı  üzerinden hesaplanmak  suretiyle  son  kamu  kurum  veya  kuruluşu  tarafından  işçinin  banka  hesabına yatırılmak  suretiyle  ödenir.  Bu  şekilde  hesaplanarak  ödenen  kıdem  tazminatı  tutarının,  iş sözleşmesinin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden aynı süreler dikkate alınarak hesaplanacak kıdem tazminatı tutarından daha düşük olması hâlinde, işçinin aradaki farkı alt işverenden talep hakkı saklıdır.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) İkinci fıkranın (b) bendi veya üçüncü fıkra uyarınca farklı kamu kurum veya kuruluşlarına ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı üzerinden kıdem tazminatı ödenmesi hâlinde, kıdem tazminatı ödemesini gerçekleştiren son kamu kurum veya kuruluşu, ödenen kıdem tazminatı tutarının diğer kamu kurum veya kuruluşlarında geçen hizmet süresine ilişkin kısmını ilgili kamu kurum veya kuruluşundan tahsil eder. Ancak, merkezi yönetim  kapsamındaki  kamu  idareleri  arasında  bu  fıkra  hükümlerine  göre  bir  tahsil  işlemi yapılmaz.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) Kıdem tazminatı tutarı, 4734 sayılı Kanunun ek 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında belirtilen işyerlerinde kıdem tazminatı ile ilgili açılacak bütçe tertibinden, (b) bendi kapsamında belirtilen işyerlerinde ise hizmet alımı gider kaleminden, ödeneğin yetip yetmediğine bakılmaksızın ödenir.

(Ek  fıkra:21/2/2019-7166/11  md.)  4734  sayılı  Kanunun  62 nci maddesinin  birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilere, 11/9/2014 tarihinden sonra imzalanan ihale sözleşmeleri kapsamında, kamu kurum ve kuruluşlarına ait işyerlerinde 11/9/2014 tarihinden sonra geçen süreye ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan kıdem tazminatı ödemeleri için sözleşmesinde kıdem tazminatı ödemesinden ötürü alt işverene rücuedileceğine dair açık bir hükme yer verilmemişse alt işverenlere rücu edilmez.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) Bu madde kapsamında alt işverenler yanında çalışan işçilerin bu işyerlerinde geçen hizmet süresinin hesabı, alt işverenden ve alt işveren işçisinden istenecek belgeler ve ödeme süreci ile ilgili diğer usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ve Kamu İhale Kurumunun görüşleri alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenir.

(Ek  fıkra:   4/4/2015-6645/40   md.)   5/1/2002   tarihli   ve   4735   sayılı   Kamu   İhale Sözleşmeleri Kanunu ile 4/6/1985 tarihli ve 3213 sayılı Maden Kanunu kapsamında rödövans sözleşmeleri çerçevesinde yer altı maden işletmeciliği yapan şirketlere ve ortaklarına ait malların Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından el koyma veya takip yoluyla satışından elde edilen gelirler, öncelikle bu sözleşmeler kapsamında söz konusu şirketlerde çalışmış olan işçilerden, iş sözleşmeleri  kıdem  tazminatını  hak  edecek  şekilde  sona  ermiş  olanların  kıdem  ve  ihbar tazminatları  ile  izin,  fazla  çalışma  ve  diğer  ücret  alacaklarının  ödenmesinde  kullanılır.  Bu ödemeler Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından ilgililerin hesaplarına yatırılmak suretiyle gerçekleştirilir. Ödemeye esas bilgi ve belgeler, işçinin son çalıştığı işvereni tarafından Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna teslim edilir.

Bazı  işlerde çalışanların ücretlerinin güvencesi

Madde 113 - Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci   fıkrasının (b) ve (ı) bentlerinde sayılan işyerlerinde çalışan işçiler hakkında 32, 35, 37, 38 inci madde hükümleri uygulanır. Bu maddelere aykırılık hallerinde ilgililer hakkında ilgili ceza hükümleri uygulanır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8459

 

 

 

Üçlü Danışma Kurulu

Madde  114  -  Çalışma  barışının  ve  endüstri  ilişkilerinin  geliştirilmesinde,  çalışma hayatıyla  ilgili  mevzuat  çalışmalarının  ve  uygulamalarının  izlenmesi  amacıyla;  Hükümet  ile işveren, kamu görevlileri ve işçi sendikaları konfederasyonları arasında etkin danışmayı sağlamak üzere, üçlü temsile dayalı istişari  mahiyette bir danışma kurulu oluşturulur.

Kurulun çalışma usul ve esasları çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.

Kantin açılması

Madde 115 - İşyerlerinde, yüzelli ve daha fazla işçi çalıştırılması halinde, işçilerin ve ailelerinin  gerekli  ihtiyaçlarının  karşılanması  amacıyla  işçiler  tarafından  kurulacak  tüketim kooperatiflerine işverenlerce yer tahsisi yapılabilir.

Madde  116  -  (13.6.1952  tarihli  ve  5953  sayılı  Basın  Mesleğinde  Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun ile ilgili olup yerine işlenmiştir.)

Madde 117 - (5.5.1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile ilgili olup yerine

işlenmiştir.)

Madde 118 - (5.5.1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile ilgili olup yerine

işlenmiştir.)

Yönetmelikler

Madde 119 - Bu  Kanunda öngörülen yönetmelikler Kanunun yayımı tarihinden itibaren

altı ay içerisinde çıkartılır.

Yürürlükten kaldırılan hükümler

Madde 120 25.8.1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesi hariç diğer

maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır.

Korumalı işyerlerinde çalışan engellilerin ücretleri Ek Madde 1 (Ek: 6/2/2014-6518/59 md.)

Korumalı işyerlerinde çalıştırılan ve iş gücü piyasasına kazandırılmaları güç olan zihinsel

veya ruhsal engellilere işverenlerince zamanında ödenmiş olan ücretlerinin;

  1. a) Korumalı işyerlerinde çalışan her engelli için 1/7/1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz  ve  Kimsesiz  Türk  Vatandaşlarına  Aylık  Bağlanması  Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince ödenen aylık tutarı kadarı,
  2. b) 29/1/2004 tarihli ve 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 2 nci maddesi kapsamındaki illerde kurulmuş bulunan korumalı işyerlerinde çalışan  her  engelli  için  ilaveten  (a)  bendi  ile  belirlenen  tutarın  yüzde yirmisi,
  3. c) Korumalı işyeri statüsü almak için ilgili mevzuatla çalıştırılması zorunlu olan sayıdan daha fazla engelli çalıştıran işyerlerinde, zorunlu sayının üstünde çalıştırılan her engelli için ilaveten (a) bendi ile belirlenen tutarın yüzde yirmisi,

bu  ücretlere  ilişkin  yasal  yükümlülüklerin  de  tam  ve  zamanında  karşılanmış  olması

kaydıyla, Hazine tarafından işverene ödenir.

Birinci fıkrada belirlenen ücret kısımlarının ödenmesine ilişkin usul ve esaslar, Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığının uygun görüşü alınmak suretiyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle belirlenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460

 

 

 

Mazeret izni

Ek Madde 2 – (Ek: 4/4/2015-6645/35 md.)

İşçiye;  evlenmesi  veya  evlat  edinmesi  ya  da  ana  veya  babasının,  eşinin,  kardeşinin,

çocuğunun ölümü hâlinde üç gün, eşinin doğum yapması hâlinde ise beş gün ücretli izin verilir.

İşçilerin en az  yüzde yetmiş oranında engelli veya süreğen hastalığı olan çocuğunun tedavisinde,  hastalık  raporuna  dayalı  olarak  ve  çalışan  ebeveynden  sadece  biri  tarafından kullanılması kaydıyla, bir yıl içinde toptan veya bölümler hâlinde on güne kadar ücretli izin verilir.

Zamanaşımı süresi

Ek Madde 3- (Ek: 12/10/2017-7036/15 md.)

İş sözleşmesinden kaynaklanmak kaydıyla hangi kanuna tabi olursa olsun, yıllık izin

ücreti ve aşağıda belirtilen tazminatların zamanaşımı süresi beş yıldır.

  1. a) Kıdem tazminatı.
  2. b) İş sözleşmesinin bildirim şartına uyulmaksızın feshinden kaynaklanan
  3. c) Kötüniyet tazminatı.
  4. d) İş sözleşmesinin eşit davranma ilkesine uyulmaksızın feshinden kaynaklanan Geçici Madde 1 - Diğer mevzuatta 1475 sayılı İş Kanununa yapılan atıflar bu Kanuna

yapılmış sayılır.

Bu Kanunun 120 nci maddesi ile yürürlükte bırakılan 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının 1 inci ve 2 nci bendi ile onbirinci fıkrasında, anılan Kanunun 16, 17 ve 26 ncı maddelerine yapılan atıflar, bu Kanunun 24, 25 ve 32 nci maddelerine yapılmış sayılır.

Geçici Madde 2 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

Geçici  Madde  3  -  1475  sayılı  Kanuna  göre  alınmış  bulunan asgari  ücret  kararı,  bu

Kanunun 39 uncu Maddesine göre tespit yapılıncaya kadar yürürlükte kalır.

Geçici  Madde  4  -  Mülga  3008  sayılı  İş  Kanununun  13  üncü  maddesi  hükümleri haklarında  uygulanmayanlar  için,  bu  Kanunun  geçici  6  ncı  maddesinde  sözü  edilen  kıdem tazminatı hakkı 12.8.1967 tarihinden itibaren başlar.

İlk defa bu Kanun kapsamına girenlerin kıdem tazminatı hakları bu Kanunun yürürlüğe

girdiği tarihten itibaren başlar.

Geçici Madde 5 - 1475 sayılı Kanunun 25 inci maddesi ile 3713 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesinin (B) fıkrasında yer alan oranlar, bu Kanunun 30 uncu maddesi uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından yeniden belirleninceye kadar geçerlidir.

Geçici  Madde  6  -  Kıdem  tazminatı  için  bir  kıdem  tazminatı  fonu  kurulur.  Kıdem tazminatı fonuna ilişkin Kanunun  yürürlüğe  gireceği  tarihe  kadar  işçilerin  kıdemleri için 1475 sayılı İş Kanununun   14 üncü maddesi hükümlerine göre kıdem tazminatı hakları saklıdır.

Geçici Madde 7 - (Ek: 6/5/2016-6715/5 md.)

Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yayımı tarihinden önce 7 nci maddenin birinci fıkrası uyarınca bir işçinin yapmakta olduğu işe benzer işlerde çalıştırılması koşuluyla başka bir işverene iş görme edimini yerine getirmek üzere geçici olarak devredilmesi suretiyle kurulmuş bulunan geçici iş ilişkileri, sözleşmelerinin süresince devam eder.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460-1

 

Geçici Madde 8- (Ek: 12/10/2017-7036/16 md.)

Ek  3  üncü  madde,  bu  maddenin  yürürlüğe  girdiği  tarihten  sonra  sona  eren  iş

sözleşmelerinden kaynaklanan yıllık izin ücreti ve tazminatlar hakkında uygulanır.

Ek 3 üncü maddede belirtilen yıllık izin ücreti ve tazminatlar için bu maddenin yürürlüğe girmesinden   önce   işlemeye   başlamış   bulunan   zamanaşımı   süreleri,   değişiklikten   önceki hükümlere tabi olmaya devam eder. Ancak, zamanaşımı süresinin henüz dolmamış kısmı, ek 3 üncü maddede öngörülen süreden uzun ise, ek 3 üncü maddede öngörülen sürenin geçmesiyle zamanaşımı süresi dolmuş olur.

Geçici Madde 9- (Ek:21/2/2019-7166/12 md.)

Bu  maddenin  yürürlük  tarihi  itibarıyla  kamu  kurum  veya  kuruluşları  tarafından  alt

işverene rücu edilmek     üzere    yürütülen    davalarda,     112 nci maddenin     altıncı     fıkrası

kapsamında rücu edilmeyecek kısmı için ihtilafın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına

hükmedilir,    yargılama    gideri    ve    vekâlet    ücreti    taraflar    üzerinde    bırakılır.    İcra

takiplerinde rücu edilmeyecek kısma ilişkin olarak harç alınmaksızın düşme kararı verilir, takip giderleri    ile         vekâlet  ücreti     taraflar      üzerinde    bırakılır.  Ancak,              bu    kapsamda           alt

işverene rücu edilerek takip ve tahsil edilmiş olan tutarlar, alt işverenler lehine hiçbir şekilde alacak hakkı doğurmaz ve tahsil edilmiş tutarlar iade edilmez.

rürlük

Madde 121 - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

Madde 122 - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460-2

 

 

4857 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN MEVZUATIN

YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHLERİNİ GÖSTERİR LİSTE

 

 

 

 

 

 

 

Kanun/KHK

No.

 

Kanun/KHK

Resmî Gazete

Tarihi

 

Kanun / KHK Yürürlüğe giriş tarihi

Anayasa

Mahkemesi

Kararı

Tarih/No.

 

4857 sayılı Kanunun değiştirilen maddeleri

1.

4884

17/6/2003

17/6/2003

-

3

2.

5378

7/7/2005

7/7/2005

-

108

3.

5538

12/7/2006

12/7/2006

-

2, 81

4.

5728

8/2/2008

8/2/2008

-

107, 108

5.

5754

8/5/2008

8/5/2008

-

32, 102

 

6.

 

5763

 

26/5/2008

 

26/5/2008

 

-

3, 33, 65, 78, 81, 82, 88, 95,

98, 105, 108, 111

7.

5763

26/5/2008

1/7/2008

-

30

8.

5763

26/5/2008

1/1/2009

-

85

 

 

9.

 

 

5797

 

 

19/8/2008

1/7/2008

tarihinden geçerli olmak üzere yayımı

tarihinde

 

 

-

 

 

30

 

10.

 

5838

28/2/2009

(Mükerrer)

 

28/2/2009

 

-

 

18

11.

6009

1/8/2010

1/8/2010

-

2, 81

 

12.

 

6111

25/2/2011

(1. Mükerrer)

 

25/2/2011

 

-

 

74, 91, 92, 108

 

13.

 

KHK/665

2/11/2011

(Mükerrer)

 

2/11/2011

 

-

 

30

 

14.

 

6270

 

26/1/2012

 

26/1/2012

 

-

99, 100, 101, 102, 103, 104,

105

15.

6353

12/7/2012

12/7/2012

-

30

 

 

16.

 

 

6331

 

 

30/6/2012

 

 

30/12/2012

 

 

-

2, 4, 7, 25, 63, 69, 71, 77, 78, 79, 80, 81, 83, 84, 85, 86,87, 88, 89, 95, 98, 105,

Geçici Madde 2

17.

6462

3/5/2013

3/5/2013

-

25, 30, 101

 

18.

 

6518

6/2/2014

28918

 

19/2/2014

 

-

 

5, 30, Ek Madde 1

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460-3

 

 

4857 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN MEVZUATIN

YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHLERİNİ GÖSTERİR TABLO

 

 

 

Değiştiren Kanunun/KHK’nin

veya İptal Eden Anayasa Mahkemesi Kararının Numarası

 

4857 sayılı Kanunun değişen veya iptal edilen

maddeleri

 

Yürürlüğe Giriş

Tarihi

 

6552

3, 18, 36, 41, 53, 56, 112

 

41, 63

11/9/2014

 

1/1/2015

6645

41, 46, 55, 63, 69, 71, 104, 112, Ek Madde 2

23/4/2015

6663

13, 74

10/2/2016

6704

56

26/4/2016

6715

7, 14, 63, 99, Geçici Madde 7

20/5/2016

 

7036

91, 92, Ek Madde 3, Geçici Madde 8

2

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8423

 

 

İŞ KANUNU

 

 

 

 

 

Kanun Numarası                 : 4857

 

Kabul Tarihi                      : 22/5/2003

 

Yayımlandığı Resmî Gazete : Tarih : 10/6/2003     Sayı : 25134

 

Yayımlandığı Düstur           : Tertip : 5                  Cilt : 42

 

 

 

 

 

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

Genel Hükümler

 

 

 

Amaç ve kapsam

Madde 1 - Bu Kanunun amacı işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan

işçilerin çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemektir.

Bu Kanun, 4 üncü Maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, bu işyerlerinin

işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.

İşyerleri,  işverenler,  işveren  vekilleri  ve  işçiler,  3  üncü  maddedeki  bildirim  gününe

bakılmaksızın bu Kanun hükümleri ile bağlı olurlar.

Tanımlar

Madde 2 - Bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye işçi, işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye  yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren, işçi ile işveren arasında kurulan ilişkiye iş ilişkisi denir. İşveren tarafından mal veya hizmet üretmek amacıyla maddî olan ve olmayan unsurlar ile işçinin birlikte örgütlendiği birime işyeri denir.

İşverenin işyerinde ürettiği mal veya hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen yerler (işyerine bağlı yerler) ile dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden ve meslekî eğitim ve avlu gibi diğer eklentiler ve araçlar da işyerinden sayılır.

İşyeri,  işyerine  bağlı  yerler,  eklentiler  ve  araçlar  ile  oluşturulan  iş  organizasyonu

kapsamında bir bütündür.

(Ek fıkra: 23/7/2010-6009/48 md.; Mülga dördüncü fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.) İşveren  adına  hareket  eden  ve  işin,  işyerinin  ve  işletmenin  yönetiminde  görev  alan

kimselere   işveren   vekili   denir.   İşveren   vekilinin   bu   sıfatla   işçilere   karşı   işlem   ve

yükümlülüklerinden doğrudan işveren sorumludur.

Bu Kanunda işveren için öngörülen her çeşit sorumluluk ve zorunluluklar işveren vekilleri hakkında da uygulanır. İşveren vekilliği sıfatı, işçilere tanınan hak ve yükümlülükleri ortadan kaldırmaz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8424

 

Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya  asıl  işin  bir  bölümünde  işletmenin  ve  işin  gereği  ile  teknolojik  nedenlerle  uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden           veya    alt   işverenin                       taraf    olduğu             toplu   iş          sözleşmesinden                       doğan

yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur.

Asıl  işverenin  işçilerinin  alt  işveren  tarafından  işe  alınarak  çalıştırılmaya  devam ettirilmesi suretiyle hakları kısıtlanamaz veya daha önce o işyerinde çalıştırılan kimse ile alt işveren ilişkisi kurulamaz. Aksi halde ve genel olarak asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı işleme dayandığı kabul edilerek alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi sayılarak işlem görürler. İşletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler dışında asıl iş bölünerek alt işverenlere verilemez.

(Ek  fıkra:  1/7/2006-5538/18  md.)  Kanuna  veya  Cumhurbaşkanlığı  kararnamesine dayanılarak  kurulan  kamu  kurum  ve  kuruluşları  ile  bunların  doğrudan  veya  dolaylı  olarak sermayesinin en az yüzde ellisine sahip oldukları ortaklıklarda, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu veya diğer kanun hükümleri çerçevesinde, hizmet alımı amacıyla yapılan sözleşmeler gereğince, yüklenici aracılığıyla çalıştırılanlar, bu şekilde çalışmış olmalarına dayanarak; (1)

  1. a) Bu kurum, kuruluş ve ortaklıklara ait kadro veya pozisyonlara atanmaya,
  2. b) Bu kurum, kuruluş ve ortaklıklara ait işyerlerinin kadro veya pozisyonlarında çalışanlar için toplu iş sözleşmesi, personel kanunları veya ilgili diğer mevzuat hükümlerine göre belirlenen her türlü malî haklar ile sosyal yardımlardan yararlanmaya,

hak kazanamazlar.

(Ek fıkra: 1/7/2006-5538/18 md.) Sekizinci fıkrada belirtilen işyerlerinde yükleniciler dışında kalan işverenler tarafından çalıştırılanlar ile bu işyerlerinin tâbi oldukları ihale mevzuatı çerçevesinde kendi nam ve hesabına sözleşme yaparak üstlendiği ihale konusu işte doğrudan kendileri çalışanlar da aynı hükümlere tâbidir. Sekizinci fıkrada belirtilen kurum, kuruluş veya ortaklıkların sermayesine katıldıkları ortaklıkların kadro veya pozisyonlarında çalışan işçilerin, ortak durumundaki kamu kurum, kuruluş veya ortaklıkların kadro veya pozisyonlarına atanma ya da  bu  kurum,  kuruluş  veya  ortaklıklarda  geçerli  olan  malî  haklar  ile  sosyal  yardımlardan yararlanma talepleri hakkında da sekizinci fıkra hükümleri uygulanır. Hizmet alımına dayanak teşkil edecek sözleşme ve şartnamelere;

  1. a) İşe alınacak kişilerin belirlenmesi ve işten çıkarma yetkisinin kamu kurum, kuruluşları

ve ortaklıklarına bırakılması,

  1. b) Hizmet alım sözleşmeleri çerçevesinde ya da geçici işçi olarak aynı iş yerinde daha

önce çalışmış olanların çalıştırılmasına devam olunması,

yönünde hükümler konulamaz.

–––––––––––––––––––––

(1) 2/7/2018 tarihli ve 700  sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “kanunun verdiği yetkiye” ibaresi “Cumhurbaşkanlığı kararnamesine” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8424-1

 

 

 

İşyerini bildirme

Madde 3 - Bu Kanunun kapsamına giren nitelikte bir işyerini kuran, her ne suretle olursa olsun devralan, çalışma konusunu kısmen veya tamamen değiştiren veya herhangi bir sebeple faaliyetine son veren ve işyerini kapatan işveren, işyerinin unvan ve adresini, çalıştırılan işçi sayısını, çalışma  konusunu, işin başlama  veya bitme  gününü, kendi adını ve soyadını yahut unvanını, adresini, varsa işveren vekili veya vekillerinin adı, soyadı ve adreslerini bir ay içinde bölge müdürlüğüne bildirmek zorundadır.

(Değişik ikinci  fıkra:  15/5/2008-5763/1  md.)  Bu  Kanunun 2  nci  maddesinin  altıncı fıkrasına göre iş alan alt işveren; kendi işyerinin tescili için asıl işverenden aldığı yazılı alt işverenlik sözleşmesi ve gerekli belgelerle birlikte, birinci fıkra hükmüne göre bildirim yapmakla yükümlüdür.  Bölge  müdürlüğünce  tescili  yapılan  bu  işyerine  ait  belgeler  gerektiğinde  iş müfettişlerince incelenir. İnceleme sonucunda muvazaalı işlemin tespiti halinde, bu tespite ilişkin gerekçeli müfettiş raporu işverenlere tebliğ edilir. Bu rapora karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz iş günü  içinde  işverenlerce  yetkili  iş  mahkemesine  itiraz  edilebilir.  (Değişik  beşinci  cümle: 16/9/2014-6552/1 md.) İtiraz üzerine görülecek olan dava basit yargılama usulüne göre dört ay içinde sonuçlandırılır. Mahkemece verilen kararın temyizi hâlinde Yargıtay altı ay içinde kesin olarak karar verir. Kamu idarelerince bu raporlara karşı yetkili iş mahkemelerine itiraz edilmesi ve mahkeme kararlarına karşı diğer kanun yollarına başvurulması zorunludur. Rapora otuz iş günü içinde itiraz edilmemiş veya mahkeme muvazaalı işlemin tespitini onamış ise tescil işlemi iptal edilir ve alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçileri sayılır.(1)(2)

(Ek fıkra:11/6/2003-4884/10  md.)  Ancak,  şirketlerin  tescil  kayıtları  ise  ticaret  sicili memurluklarının  gönderdiği  belgeler  üzerinden  yapılır  ve  bu  belgeler  ilgili  ticaret  sicili memurluğunca bir ay içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ilgili bölge müdürlüklerine gönderilir.

(Ek fıkra: 15/5/2008-5763/1 md.) Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulması, bildirimi ve işyerinin tescili ile yapılacak sözleşmede bulunması gerekli diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

 

––––––––––––––

(1)  10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “altı günü” ibareleri

“otuz iş günü” şeklinde değiştirilmiştir.

(2)  10/9/2014  tarihli  ve  6552  sayılı  Kanunun  1  inci  maddesinde    4857  sayılı  İş  Kanununun  3  üncü

maddesinin ikinci  fıkrasının beşinci cümlesinin değiştirilmesi hüküm altına alınmış olmakla birlikte, iki cümle şeklindeki düzenleme yerine işlenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8424-2

 

 

 

İstisnalar

Madde 4 -Aşağıda belirtilen işlerde ve iş ilişkilerinde bu Kanun hükümleri uygulanmaz;

  1. a) Deniz ve hava taşıma işlerinde,
  2. b) 50'den az işçi çalıştırılan (50 dahil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya

işletmelerinde,

  1. c) Aile ekonomisi sınırları içinde kalan tarımla ilgili her çeşit yapı işleri,
  2. d) Bir ailenin üyeleri ve 3 üncü dereceye kadar (3 üncü derece dahil) hısımları arasında

dışardan başka biri katılmayarak evlerde ve el sanatlarının yapıldığı işlerde,

  1. e) Ev hizmetlerinde,
  2. f) (…) (1) çıraklar hakkında, (1)
  3. g) Sporcular hakkında,
  4. h) Rehabilite edilenler hakkında,

ı) 507 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Kanununun 2 nci maddesinin tarifine uygun üç kişinin

çalıştığı işyerlerinde.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 37 nci maddesiyle, bu bentte yer alan “İş sağlığı ve güvenliği

hükümleri saklı kalmak üzere” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8425

 

 

 

Şu kadar ki;

  1. a) Kıyılarda veya liman ve iskelelerde gemilerden karaya ve karadan gemilere yapılan

yükleme ve boşaltma işleri,

  1. b) Havacılığın bütün yer tesislerinde yürütülen işler,
  2. c) Tarım sanatları ile tarım aletleri, makine ve parçalarının yapıldığı atölye ve fabrikalarda

görülen işler,

  1. d) Tarım işletmelerinde yapılan yapı işleri,
  2. e) Halkın faydalanmasına açık veya işyerinin eklentisi durumunda olan park ve bahçe

işleri,

  1. f) Deniz İş  Kanunu  kapsamına  girmeyen  ve  tarım  işlerinden  sayılmayan,  denizlerde

çalışan su ürünleri üreticileri ile ilgili işler, Bu Kanun hükümlerine tabidir. Eşit davranma ilkesi

Madde 5 (Ek: 6/2/2014-6518/57 md.) İş ilişkisinde dil, ırk, renk, cinsiyet, engellilik,

siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayrım yapılamaz.

İşveren, esaslı sebepler olmadıkça tam süreli çalışan işçi karşısında kısmî süreli çalışan

işçiye, belirsiz süreli çalışan işçi karşısında belirli süreli çalışan işçiye farklı işlem yapamaz.

İşveren, biyolojik veya işin niteliğine ilişkin sebepler zorunlu kılmadıkça, bir işçiye, iş sözleşmesinin yapılmasında, şartlarının oluşturulmasında, uygulanmasında ve sona ermesinde, cinsiyet veya gebelik nedeniyle doğrudan veya dolaylı farklı işlem yapamaz.

Aynı veya eşit değerde bir iş için cinsiyet nedeniyle daha düşük ücret kararlaştırılamaz. İşçinin cinsiyeti nedeniyle özel koruyucu hükümlerin uygulanması, daha düşük bir ücretin

uygulanmasını haklı kılmaz.

İş ilişkisinde veya sona ermesinde yukarıdaki fıkra hükümlerine aykırı davranıldığında işçi, dört aya kadar ücreti tutarındaki uygun bir tazminattan başka yoksun bırakıldığı haklarını da talep edebilir. 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesi hükümleri saklıdır.

20 nci madde hükümleri saklı kalmak üzere işverenin yukarıdaki fıkra hükümlerine aykırı davrandığını işçi ispat etmekle yükümlüdür. Ancak, işçi bir ihlalin varlığı ihtimalini güçlü bir biçimde gösteren bir durumu ortaya koyduğunda, işveren böyle bir ihlalin mevcut olmadığını ispat etmekle yükümlü olur.

İşyerinin veya bir bölümünün devri

Madde 6 - İşyeri veya işyerinin bir bölümü hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer.

Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren

yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür.

Yukarıdaki hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8426

 

Tüzel kişiliğin birleşme veya katılma  ya da türünün değişmesiyle sona erme halinde

birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz.

Devreden  veya  devralan  işveren  iş  sözleşmesini  sırf  işyerinin  veya  işyerinin  bir bölümünün  devrinden  dolayı  feshedemez  ve  devir  işçi  yönünden  fesih  için  haklı  sebep oluşturmaz.  Devreden  veya  devralan  işverenin  ekonomik  ve  teknolojik  sebeplerin  yahut  iş organizasyonu  değişikliğinin  gerekli  kıldığı  fesih  hakları  veya  işçi  ve  işverenlerin  haklı sebeplerden derhal fesih hakları saklıdır.

Yukarıdaki hükümler, iflas dolayısıyla malvarlığının tasfiyesi sonucu işyerinin veya bir

bölümünün başkasına devri halinde uygulanmaz.

Geçici iş ilişkisi

Madde 7 - (Değişik: 6/5/2016-6715/1 md.)

Geçici iş ilişkisi, özel istihdam bürosu aracılığıyla ya da holding bünyesi içinde veya aynı

şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde görevlendirme yapılmak suretiyle kurulabilir.

Özel istihdam bürosu aracılığıyla geçici iş ilişkisi, Türkiye İş Kurumunca izin verilen özel istihdam bürosunun bir işverenle geçici işçi sağlama sözleşmesi yaparak bir işçisini geçici olarak bu işverene devri ile;

  1. a) Bu Kanunun 13 üncü maddesinin beşinci fıkrası ile 74 üncü maddesinde belirtilen

hâllerde, işçinin askerlik hizmeti hâlinde ve iş sözleşmesinin askıda kaldığı diğer hâllerde,

  1. b) Mevsimlik tarım işlerinde,
  2. c) Ev hizmetlerinde,
  3. d) İşletmenin günlük işlerinden sayılmayan ve aralıklı olarak gördürülen işlerde,
  4. e) İş sağlığı  ve  güvenliği  bakımından  acil  olan  işlerde  veya  üretimi  önemli  ölçüde

etkileyen zorlayıcı nedenlerin ortaya çıkması hâlinde,

  1. f) İşletmenin ortalama mal ve hizmet üretim kapasitesinin geçici iş ilişkisi kurulmasını

gerektirecek ölçüde ve öngörülemeyen şekilde artması hâlinde,

  1. g) Mevsimlik işler hariç dönemsellik arz eden iş artışları hâlinde, ku

Geçici  işçi  sağlama  sözleşmesi  ikinci  fıkranın  (a)  bendinde  sayılan  hâllerin  devamı süresince, (b) ve (c) bentlerinde sayılan hâllerde süre sınırı olmaksızın, diğer bentlerde sayılan hâllerde ise en fazla dört ay süreyle kurulabilir. Yapılan bu sözleşme ikinci fıkranın (g) bendi hariç toplam sekiz ayı geçmemek üzere en fazla iki defa yenilenebilir. Geçici işçi çalıştıran işveren, belirtilen sürenin sonunda aynı iş için altı ay geçmedikçe yeniden geçici işçi çalıştıramaz.

Bu  Kanunun  29  uncu  maddesi  kapsamında  toplu  işçi  çıkarılan  işyerlerinde  sekiz  ay süresince, kamu kurum ve kuruluşlarında ve yer altında maden çıkarılan işyerlerinde bu maddenin ikinci fıkrası kapsamında geçici iş ilişkisi kurulamaz.

Geçici işçi çalıştıran işveren, grev ve lokavtın uygulanması sırasında 18/10/2012 tarihli ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu  İş Sözleşmesi Kanununun 65 inci maddesi hükümleri saklı kalmak kaydıyla geçici iş ilişkisiyle işçi çalıştıramaz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8427

 

İkinci fıkranın (f) bendi kapsamında geçici iş ilişkisi ile çalıştırılan işçi sayısı, işyerinde çalıştırılan işçi sayısının dörtte birini geçemez. Ancak, on ve daha az işçi çalıştırılan işyerlerinde beş işçiye kadar geçici iş ilişkisi kurulabilir. İşçi sayısının tespitinde, kısmi süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, çalışma süreleri dikkate alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülür. Geçici işçi sağlama sözleşmesi ile çalışan işçi, 30 uncu maddenin uygulanmasında özel istihdam bürosu ve geçici işçi çalıştıran işverenin işçi sayısına dâhil edilmez.

Geçici işçi çalıştıran işveren, iş sözleşmesi feshedilen işçisini fesih tarihinden itibaren altı

ay geçmeden geçici iş ilişkisi kapsamında çalıştıramaz.

Geçici işçi, geçici işçi çalıştıran işverenden özel istihdam bürosunun hizmet bedeline

mahsup edilmek üzere avans veya borç alamaz.

Geçici işçi çalıştıran işveren;

  1. a) İşin gereği ve geçici işçi sağlama sözleşmesine uygun olarak geçici işçisine talimat

verme yetkisine sahiptir.

  1. b) İşyerindeki açık iş pozisyonlarını geçici işçisine bildirmek ve Türkiye İş Kurumu

tarafından istenecek belgeleri belirlenen sürelerle saklamakla yükümlüdür.

  1. c) Geçici işçinin iş kazası ve meslek hastalığı hâllerini özel istihdam bürosuna derhâl, 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 13 üncü ve 14 üncü maddelerine göre ilgili mercilere bildirmekle yükümlüdür.
  2. d) Geçici işçileri çalıştıkları dönemlerde, işyerindeki sosyal hizmetlerden eşit muamele ilkesince yararlandırır. Geçici işçiler, çalışmadıkları dönemlerde ise özel istihdam bürosundaki eğitim ve çocuk bakım hizmetlerinden yararlandırılır.
  3. e) İşyerindeki geçici işçilerin istihdam durumuna ilişkin bilgileri varsa işyeri sendika

temsilcisine bildirmekle yükümlüdür.

  1. f) 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 17 nci maddesinin altıncı fıkrasında öngörülen eğitimleri vermekle ve iş sağlığı ve güvenliği açısından gereken tedbirleri almakla, geçici işçi de bu eğitimlere katılmakla yükümlüdür.

Geçici  işçinin,  geçici  işçiyi  çalıştıran  işverenin  işyerindeki  çalışma  süresince  temel çalışma koşulları, bu işçilerin aynı işveren tarafından aynı iş için doğrudan istihdamı hâlinde sağlanacak koşulların altında olamaz.

Geçici iş ilişkisinde işveren özel istihdam bürosudur. Özel istihdam bürosu aracılığıyla geçici iş ilişkisi, geçici işçi ile iş sözleşmesi, geçici işçi çalıştıran işveren ile geçici işçi sağlama sözleşmesi yapmak suretiyle yazılı olarak kurulur. Özel istihdam bürosu ile geçici işçi çalıştıran işveren arasında yapılacak geçici işçi sağlama sözleşmesinde; sözleşmenin başlangıç ve bitiş tarihi, işin niteliği, özel istihdam bürosunun hizmet bedeli, varsa geçici işçi çalıştıran işverenin ve özel istihdam bürosunun özel yükümlülükleri yer alır. Geçici işçinin, Türkiye İş Kurumundan veya  bir  başka  özel  istihdam  bürosundan  hizmet  almasını  ya  da  iş  görme  edimini  yerine getirdikten sonra geçici işçi olarak çalıştığı işveren veya farklı bir işverenin işyerinde çalışmasını engelleyen hükümler konulamaz. Geçici işçi ile yapılacak iş sözleşmesinde, işçinin ne kadar süre içerisinde işe çağrılmazsa haklı nedenle iş sözleşmesini feshedebileceği belirtilir. Bu süre üç ayı geçemez.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428

 

İkinci fıkranın (f) bendi kapsamında kurulan geçici iş ilişkisinde, geçici işçi çalıştıran işveren  işyerinde  bir  ayın  üzerinde  çalışan  geçici  işçilerin  ücretlerinin  ödenip  ödenmediğini çalıştığı  süre  boyunca  her  ay  kontrol  etmekle,  özel  istihdam  bürosu  ise  ücretin  ödendiğini gösteren belgeleri aylık olarak geçici işçi çalıştıran işverene ibraz etmekle yükümlüdür. Geçici işçi  çalıştıran  işveren,  ödenmeyen  ücretler  mevcut  ise  bunlar  ödenene  kadar  özel  istihdam bürosunun alacağını ödemeyerek, özel istihdam bürosunun alacağından mahsup etmek kaydıyla geçici işçilerin en çok üç aya kadar olan ücretlerini doğrudan işçilerin banka hesabına yatırır. Ücreti ödenmeyen işçiler ve ödenmeyen ücret tutarları geçici işçi çalıştıran işveren tarafından çalışma ve iş kurumu il müdürlüğüne bildirilir.

Sözleşmede  belirtilen  sürenin  dolmasına  rağmen  geçici  iş  ilişkisinin  devam  etmesi hâlinde, geçici işçi çalıştıran işveren ile işçi arasında sözleşmenin sona erme tarihinden itibaren belirsiz süreli iş sözleşmesi kurulmuş sayılır. Bu durumda özel istihdam bürosu işçinin geçici iş ilişkisinden kaynaklanan ücretinden, işçiyi gözetme borcundan ve sosyal sigorta primlerinden sözleşme süresiyle sınırlı olmak üzere sorumludur.

Geçici işçi, işyerine ve işe ilişkin olmak kaydıyla kusuru ile neden olduğu zarardan, geçici

işçi çalıştıran işverene karşı sorumludur.

İşverenin, devir sırasında yazılı rızasını almak suretiyle bir işçisini, holding bünyesi içinde veya aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde iş görme edimini yerine getirmek üzere geçici olarak devretmesi hâlinde de geçici iş ilişkisi kurulmuş olur. Bu fıkra kapsamında geçici iş ilişkisi, yazılı olarak altı ayı geçmemek üzere kurulabilir ve en fazla iki defa yenilenebilir. İşçisini geçici olarak devreden işverenin ücret ödeme yükümlülüğü devam eder. Geçici iş ilişkisi kurulan işveren, işçinin kendisinde çalıştığı sürede ödenmeyen ücretinden, işçiyi gözetme borcundan ve sosyal sigorta primlerinden, devreden işveren ile birlikte sorumludur. Dördüncü, beşinci, onuncu ve  on  dördüncü  fıkralar  ve  dokuzuncu  fıkranın  (a)  ve  (f)  bentleri  ile  (d)  bendinin  birinci cümlesinde düzenlenen hak ve yükümlülükler bu fıkraya göre kurulan geçici iş ilişkisinde de uygulanır.

 

İKİNCİ BÖLÜM

İş Sözleşmesi, Türleri ve Feshi

 

Tanım ve şekil

Madde  8  -  İş  sözleşmesi,  bir  tarafın  (işçi)  bağımlı  olarak  iş  görmeyi,  diğer  tarafın (işveren)  da  ücret  ödemeyi  üstlenmesinden  oluşan  sözleşmedir.  İş  sözleşmesi,  Kanunda  aksi belirtilmedikçe, özel bir şekle tâbi değildir.

Süresi bir yıl ve daha fazla olan iş sözleşmelerinin yazılı şekilde yapılması zorunludur. Bu

belgeler damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.

Yazılı sözleşme yapılmayan hallerde işveren işçiye en geç iki ay içinde genel ve özel çalışma koşullarını, günlük ya da haftalık çalışma süresini, temel ücreti ve varsa ücret eklerini, ücret ödeme dönemini, süresi belirli ise sözleşmenin süresini, fesih halinde tarafların uymak zorunda  oldukları  hükümleri  gösteren  yazılı  bir  belge  vermekle  yükümlüdür.  Süresi  bir  ayı geçmeyen belirli süreli iş sözleşmelerinde bu fıkra hükmü uygulanmaz. İş sözleşmesi iki aylık süre dolmadan sona ermiş ise,  bu bilgilerin  en geç sona erme  tarihinde işçiye  yazılı olarak verilmesi zorunludur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428-1

 

Türü ve çalışma biçimlerini belirleme serbestisi

Madde  9  -  Taraflar  iş  sözleşmesini,  Kanun  hükümleriyle  getirilen  sınırlamalar  saklı

kalmak koşuluyla, ihtiyaçlarına uygun türde düzenleyebilirler.

İş  sözleşmeleri  belirli  veya  belirsiz  süreli  yapılır.  Bu  sözleşmeler  çalışma  biçimleri

bakımından tam süreli veya kısmî süreli yahut deneme süreli ya da diğer türde oluşturulabilir.

Sürekli ve süreksiz işlerdeki iş sözleşmeleri

Madde 10 - Nitelikleri bakımından en çok otuz iş günü süren işlere süreksiz iş, bundan

fazla devam edenlere sürekli iş denir.

Bu Kanunun 3, 8, 12, 13, 14, 15, 17, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 34, 53, 54, 55, 56,

57,  58,  59,  75,  80  ve  geçici  6  ncı     maddeleri  süreksiz  işlerde  yapılan  iş  sözleşmelerinde

uygulanmaz. Süreksiz işlerde, bu maddelerde düzenlenen konularda  Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır.

Belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmesi

Madde 11 - İş ilişkisinin bir süreye bağlı olarak yapılmadığı halde sözleşme belirsiz süreli sayılır. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir.

Belirli süreli iş sözleşmesi, esaslı bir neden olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme)

yapılamaz. Aksi halde iş sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir.

Esaslı nedene dayalı zincirleme iş sözleşmeleri, belirli süreli olma özelliğini korurlar.

Belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmesi ayırımın sınırları

Madde 12 - Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştırılan işçi, ayırımı haklı kılan bir neden olmadıkça,  salt  iş  sözleşmesinin  süreli  olmasından  dolayı  belirsiz  süreli  iş  sözleşmesiyle çalıştırılan emsal işçiye göre farklı işleme tâbi tutulamaz.

Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçiye, belirli bir zaman ölçüt alınarak ödenecek ücret  ve  paraya  ilişkin  bölünebilir  menfaatler,  işçinin  çalıştığı  süreye  orantılı  olarak  verilir. Herhangi  bir  çalışma  şartından  yararlanmak  için  aynı  işyeri  veya  işletmede  geçirilen  kıdem arandığında belirli süreli iş sözleşmesine göre çalışan işçi için farklı kıdem uygulanmasını haklı gösteren bir neden olmadıkça, belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışan emsal işçi hakkında esas alınan kıdem uygulanır.

Emsal işçi, işyerinde aynı veya benzeri işte belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalıştırılan işçidir. İşyerinde böyle bir işçi bulunmadığı takdirde, o işkolunda şartlara uygun bir işyerinde aynı veya benzer işi üstlenen belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalıştırılan işçi dikkate alınır.

Kısmî süreli ve tam süreli iş sözleşmesi

Madde 13 - İşçinin normal haftalık çalışma süresinin, tam süreli iş sözleşmesiyle çalışan emsal  işçiye  göre  önemli  ölçüde  daha  az  belirlenmesi  durumunda  sözleşme  kısmî  süreli  iş sözleşmesidir.

Kısmî süreli iş sözleşmesi ile çalıştırılan işçi, ayırımı haklı kılan bir neden olmadıkça, salt iş sözleşmesinin kısmî süreli olmasından dolayı tam süreli emsal işçiye göre farklı işleme tâbi tutulamaz. Kısmî süreli çalışan işçinin ücret ve paraya ilişkin bölünebilir menfaatleri, tam süreli emsal işçiye göre çalıştığı süreye orantılı olarak ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428-2

 

Emsal işçi, işyerinde aynı veya benzeri işte tam süreli çalıştırılan işçidir. İşyerinde böyle bir işçi bulunmadığı takdirde, o işkolunda şartlara uygun işyerinde aynı veya benzer işi üstlenen tam süreli iş sözleşmesiyle çalıştırılan işçi esas alınır.

İşyerinde çalışan işçilerin, niteliklerine uygun açık yer bulunduğunda kısmî süreliden tam süreliye veya tam süreliden kısmî süreliye geçirilme istekleri işverence dikkate alınır ve boş yerler zamanında duyurulur.

(Ek fıkra: 29/1/2016-6663/21 md.) Bu kanunun 74 üncü maddesinde öngörülen izinlerin bitiminden  sonra  mecburi  ilköğretim  çağının  başladığı  tarihi  takip  eden  ay başına  kadar  bu maddeye göre ebeveynlerden biri kısmi süreli çalışma talebinde bulunabilir. Bu talep işveren tarafından karşılanır ve geçerli fesih nedeni sayılmaz. Bu fıkra kapsamında kısmi süreli çalışmaya başlayan işçi, aynı çocuk için bir daha bu haktan faydalanmamak üzere tam zamanlı çalışmaya dönebilir. Kısmi süreli çalışmaya geçen işçinin tam zamanlı çalışmaya başlaması durumunda yerine işe alınan işçinin iş sözleşmesi kendiliğinden sona erer. Bu haktan faydalanmak veya tam zamanlı çalışmaya geri dönmek isteyen işçi işverene bunu en az bir ay önce yazılı olarak bildirir. Ebeveynlerden birinin çalışmaması hâlinde, çalışan eş kısmi süreli çalışma talebinde bulunamaz. Üç yaşını doldurmamış bir çocuğu eşiyle birlikte veya münferiden evlat edinenler de çocuğun fiilen teslim edildiği tarihten itibaren bu haktan faydalanır.

(Ek fıkra: 29/1/2016-6663/21 md.) Beşinci fıkra kapsamında hangi sektör veya işlerde kısmi çalışma yapılabileceği ile uygulamaya ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Çağrı üzerine çalışma ve uzaktan çalışma(1)

Madde 14 - Yazılı sözleşme ile   işçinin yapmayı üstlendiği işle ilgili olarak kendisine ihtiyaç duyulması halinde iş görme ediminin yerine getirileceğinin kararlaştırıldığı iş ilişkisi, çağrı üzerine çalışmaya dayalı kısmi süreli bir iş sözleşmesidir.

Hafta, ay veya yıl gibi bir zaman dilimi içinde işçinin ne kadar süreyle çalışacağını taraflar belirlemedikleri takdirde, haftalık çalışma süresi yirmi saat kararlaştırılmış sayılır. Çağrı üzerine çalıştırılmak için belirlenen sürede işçi çalıştırılsın veya çalıştırılmasın ücrete hak kazanır.

İşçiden  iş  görme  borcunu  yerine  getirmesini  çağrı  yoluyla  talep  hakkına  sahip  olan işveren, bu çağrıyı, aksi kararlaştırılmadıkça, işçinin çalışacağı zamandan en az dört gün önce yapmak  zorundadır.  Süreye  uygun  çağrı  üzerine  işçi  iş  görme  edimini  yerine  getirmekle yükümlüdür. Sözleşmede günlük çalışma süresi kararlaştırılmamış ise, işveren her çağrıda işçiyi günde en az dört saat üst üste çalıştırmak zorundadır.

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Uzaktan çalışma; işçinin, işveren tarafından oluşturulan iş organizasyonu kapsamında iş görme edimini evinde ya da teknolojik iletişim araçları ile işyeri dışında yerine getirmesi esasına dayalı ve yazılı olarak kurulan iş ilişkisidir.

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Dördüncü fıkraya göre yapılacak iş sözleşmesinde; işin tanımı, yapılma şekli, işin süresi ve yeri, ücret ve ücretin ödenmesine ilişkin hususlar, işveren tarafından sağlanan ekipman ve bunların korunmasına ilişkin yükümlülükler, işverenin işçiyle iletişim kurması ile genel ve özel çalışma şartlarına ilişkin hükümler yer alır.

––––––––––––––

(1) Bu madde başlığı Çağrı üzerine çalışma”’ iken 6/5/2016 tarih ve 6715 sayılı Kanınun 2 nci maddesiyle

metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428-3

 

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Uzaktan çalışmada işçiler, esaslı neden olmadıkça salt iş  sözleşmesinin  niteliğinden  ötürü  emsal  işçiye  göre  farklı  işleme  tabi  tutulamaz.  İşveren, uzaktan çalışma ilişkisiyle iş verdiği çalışanın yaptığı işin niteliğini dikkate alarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri hususunda çalışanı bilgilendirmek, gerekli eğitimi vermek, sağlık gözetimini sağlamak ve sağladığı ekipmanla ilgili gerekli iş güvenliği tedbirlerini almakla yükümlüdür.

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Uzaktan çalışmanın usul ve esasları, işin niteliği dikkate alınarak hangi işlerde uzaktan çalışmanın yapılamayacağı, verilerin korunması ve paylaşılmasına ilişkin işletme kurallarının uygulanması ile diğer hususlar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle belirlenir.

Deneme süreli iş sözleşmesi

Madde  15 - Taraflarca iş sözleşmesine bir deneme kaydı konulduğunda, bunun süresi en

çok iki ay olabilir. Ancak deneme süresi toplu iş sözleşmeleriyle dört aya kadar uzatılabilir.

Deneme  süresi  içinde  taraflar  iş  sözleşmesini  bildirim  süresine  gerek  olmaksızın  ve

tazminatsız feshedebilir. İşçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer hakları saklıdır.

Takım sözleşmesi ile oluşturulan iş sözleşmeleri

Madde  16  -  Birden  çok işçinin  meydana  getirdiği  bir  takımı  temsilen  bu  işçilerden

birinin, takım kılavuzu sıfatıyla işverenle yaptığı sözleşmeye takım sözleşmesi denir.

Takım sözleşmesinin, oluşturulacak iş sözleşmeleri için hangi süre kararlaştırılmış olursa

olsun, yazılı yapılması gerekir. Sözleşmede her işçinin kimliği ve alacağı ücret ayrı ayrı gösterilir.

Takım sözleşmesinde isimleri yazılı işçilerden her birinin işe başlamasıyla, o işçi ile işveren  arasında  takım  sözleşmesinde  belirlenen  şartlarla  bir  iş  sözleşmesi  yapılmış  sayılır. Ancak, takım sözleşmesi hakkında Borçlar Kanununun 110 uncu maddesi hükmü de uygulanır.

İşe başlamasıyla iş sözleşmesi kurulan işçilere ücretlerini işveren veya işveren vekili her birine ayrı ayrı ödemek zorundadır. Takım kılavuzu için, takıma dahil işçilerin ücretlerinden işe aracılık veya benzeri bir nedenle kesinti yapılamaz.

Süreli fesih

Madde  17  -  Belirsiz  süreli  iş  sözleşmelerinin  feshinden  önce  durumun  diğer  tarafa

bildirilmesi gerekir.

İş sözleşmeleri;

  1. a) İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak

iki hafta sonra,

  1. b) İşi altı  aydan  birbuçuk  yıla  kadar  sürmüş  olan  işçi  için,  bildirimin  diğer  tarafa

yapılmasından başlayarak dört hafta sonra,

  1. c) İşi birbuçuk  yıldan  üç  yıla  kadar  sürmüş  olan  işçi  için,  bildirimin  diğer  tarafa

yapılmasından başlayarak altı hafta sonra,

  1. d) İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta

sonra,

Feshedilmiş sayılır.

Bu süreler asgari olup sözleşmeler ile artırılabilir.

Bildirim şartına uymayan taraf, bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek

zorundadır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8429

 

İşveren bildirim süresine ait ücreti peşin vermek suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşverenin  bildirim şartına  uymaması  veya  bildirim süresine  ait  ücreti  peşin  ödeyerek

sözleşmeyi feshetmesi, bu Kanunun 18, 19, 20 ve 21 inci maddesi hükümlerinin uygulanmasına engel  olmaz.  18  inci  maddenin  birinci  fıkrası  uyarınca  bu  Kanunun  18,  19,  20  ve  21  inci maddelerinin uygulanma alanı dışında kalan işçilerin iş sözleşmesinin, fesih hakkının kötüye kullanılarak  sona  erdirildiği  durumlarda  işçiye  bildirim  süresinin  üç  katı  tutarında  tazminat ödenir.  Fesih  için  bildirim  şartına  da  uyulmaması  ayrıca  dördüncü  fıkra  uyarınca  tazminat ödenmesini gerektirir.

Bu maddeye göre ödenecek tazminatlar ile bildirim sürelerine ait peşin ödenecek ücretin hesabında 32 nci maddenin birinci  fıkrasında yazılan ücrete ek olarak işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülmesi mümkün sözleşme ve  Kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulur.

Feshin geçerli sebebe dayandırılması

Madde  18 - Otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin   belirsiz   süreli   iş   sözleşmesini   fesheden   işveren,   işçinin   yeterliliğinden   veya davranışlarından  ya  da  işletmenin,  işyerinin  veya  işin  gereklerinden  kaynaklanan  geçerli  bir sebebe  dayanmak  zorundadır.  (Ek  cümle:  10/9/2014-6552/2  md.)  Yer  altı  işlerinde  çalışan işçilerde kıdem şartı aranmaz.

Altı aylık kıdem hesabında bu Kanunun 66 ncı maddesindeki süreler dikkate alınır.

Özellikle aşağıdaki hususlar fesih için geçerli bir sebep oluşturmaz:

  1. a) Sendika üyeliği veya çalışma saatleri dışında veya işverenin rızası ile çalışma saatleri

içinde sendikal faaliyetlere katılmak.

  1. b) İşyeri sendika temsilciliği
  2. c) Mevzuattan veya sözleşmeden doğan haklarını takip veya  yükümlülüklerini yerine getirmek için işveren aleyhine idari veya adli makamlara başvurmak veya bu hususta başlatılmış sürece katılmak.(1)
  3. d) Irk, renk, cinsiyet, medeni hal, aile yükümlülükleri, hamilelik, doğum, din, siyasi görüş

ve benzeri nedenler.

  1. e) 74 üncü maddede öngörülen ve kadın işçilerin çalıştırılmasının yasak olduğu sürelerde

işe gelmemek.

  1. f) Hastalık veya kaza nedeniyle 25 inci maddenin (I) numaralı bendinin (b) alt bendinde

öngörülen bekleme süresinde işe geçici devamsızlık.

İşçinin  altı  aylık  kıdemi,  aynı  işverenin  bir  veya  değişik  işyerlerinde  geçen  süreler birleştirilerek hesap edilir. İşverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan işçi sayısı, bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir.

 

––––––––––––––

(1)  18/2/2009  tarihli  ve  5838  sayılı  Kanunun  32  nci  maddesiyle; bu  bentte  yer alan“Mevzuattan  veya sözleşmeden  doğan  haklarını  takip” ibaresinden  sonra  gelmek  üzere  “veya  yükümlülüklerini  yerine getirmek” ibaresi eklenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8430

 

İşletmenin    bütününü  sevk ve  idare  eden  işveren  vekili  ve  yardımcıları  ile  işyerinin

bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleri hakkında  bu madde,  19 ve  21 inci maddeler  ile 25 inci  maddenin son fıkrası  uygulanmaz.

Sözleşmenin feshinde usul

Madde 19 - İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin

bir şekilde belirtmek zorundadır.

Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin  davranışı  veya  verimi  ile  ilgili  nedenlerle  feshedilemez.  Ancak,  işverenin  25  inci maddenin (II) numaralı bendi  şartlarına uygun fesih hakkı saklıdır.

Fesih bildirimine itiraz ve usulü

Madde 20 (Değişik birinci fıkra: 12/10/2017-7036/11 md.) İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası  ile  fesih  bildiriminin  tebliği  tarihinden  itibaren  bir  ay  içinde  işe  iade  talebiyle,  İş Mahkemeleri  Kanunu  hükümleri  uyarınca  arabulucuya  başvurmak  zorundadır.  Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması hâlinde, son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren, iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilir. Taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede iş mahkemesi yerine özel hakeme de götürülebilir. Arabulucuya başvurmaksızın doğrudan dava açılması sebebiyle davanın usulden reddi hâlinde ret kararı taraflara resen tebliğ edilir. Kesinleşen ret kararının da resen tebliğinden itibaren iki hafta içinde arabulucuya başvurulabilir.

Feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka

bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.

(Değişik  üçüncü  fıkra:  12/10/2017-7036/11  md.)  Dava  ivedilikle  sonuçlandırılır. Mahkemece verilen karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde, bölge adliye mahkemesi ivedilikle ve kesin olarak karar verir.

(İptal  dördüncü  fıkra:  Anayasa  Mahkemesinin  19/10/2005  tarihli  ve  E.:2003/66,

K.:2005/72 sayılı Kararı ile.)

Geçersiz sebeple yapılan feshin sonuçları

Madde  21  -  İşverence  geçerli  sebep  gösterilmediği  veya  gösterilen  sebebin  geçerli olmadığı  mahkemece  veya  özel  hakem  tarafından  tespit  edilerek  feshin  geçersizliğine  karar verildiğinde,  işveren,  işçiyi  bir ay içinde  işe  başlatmak zorundadır.  İşçiyi  başvurusu  üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur.

Mahkeme   veya   özel   hakem   feshin   geçersizliğine   karar   verdiğinde,   işçinin   işe

başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarını da belirler.

Kararın  kesinleşmesine  kadar  çalıştırılmadığı  süre  için  işçiye  en  çok  dört  aya  kadar

doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları  ödenir.

(Ek  fıkra:  12/10/2017-7036/12  md.)  Mahkeme  veya  özel  hakem,  ikinci  fıkrada düzenlenen tazminat ile üçüncü fıkrada düzenlenen ücret ve diğer hakları, dava tarihindeki ücreti esas alarak parasal olarak belirler.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8431

 

İşçi işe başlatılırsa, peşin olarak ödenen bildirim süresine ait ücret ile kıdem tazminatı, yukarıdaki fıkra hükümlerine göre yapılacak ödemeden mahsup edilir. İşe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmemişse, bu sürelere ait ücret tutarı ayrıca ödenir.

İşçi kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe  başlamak  için  işverene  başvuruda  bulunmak  zorundadır.  İşçi  bu  süre  içinde  başvuruda bulunmaz ise, işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.

(Ek fıkra: 12/10/2017-7036/12 md.) Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların, işçinin işe

başlatılması konusunda anlaşmaları hâlinde;

  1. a) İşe başlatma tarihini,
  2. b) Üçüncü fıkrada düzenlenen ücret ve diğer hakların parasal miktarını,
  3. c) İşçinin işe başlatılmaması durumunda ikinci fıkrada düzenlenen tazminatın parasal

miktarını,

belirlemeleri zorunludur. Aksi takdirde anlaşma sağlanamamış sayılır ve son tutanak buna göre düzenlenir. İşçinin kararlaştırılan tarihte işe başlamaması hâlinde fesih geçerli hâle gelir ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.

Bu maddenin  birinci, ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri sözleşmeler ile hiçbir suretle

değiştirilemez; aksi yönde sözleşme hükümleri geçersizdir.

Çalışma koşullarında değişiklik ve iş sözleşmesinin feshi

Madde 22 - İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak  yapılmayan  ve  işçi  tarafından                   altı  işgünü  içinde  yazılı  olarak                  kabul  edilmeyen

değişiklikler  işçiyi  bağlamaz.  İşçi  değişiklik  önerisini bu  süre  içinde  kabul  etmezse,  işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21 inci madde hükümlerine göre dava açabilir.

Taraflar  aralarında  anlaşarak  çalışma  koşullarını  her  zaman  değiştirebilir.  Çalışma

koşullarında değişiklik geçmişe etkili olarak yürürlüğe konulamaz.

Yeni  işverenin sorumluluğu

Madde 23 - Süresi belirli olan veya olmayan sürekli iş sözleşmesi ile bir işverenin işine girmiş olan işçi, sözleşme süresinin bitmesinden önce yahut bildirim süresine uymaksızın işini bırakıp  başka  bir  işverenin  işine  girerse  sözleşmenin  bu  suretle  feshinden  ötürü,  işçinin sorumluluğu yanında, ayrıca yeni işveren de aşağıdaki hallerde birlikte sorumludur:

  1. a) İşçinin bu davranışına, yeni işe girdiği işveren sebep olmuşsa.
  2. b) Yeni işveren, işçinin bu davranışını bilerek onu işe almışsa.
  3. c) Yeni işveren işçinin bu davranışını öğrendikten sonra dahi onu çalıştırmaya devam

ederse.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8432

 

İşçinin haklı nedenle derhal fesih hakkı

Madde 24 - Süresi belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini

sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:

  1. Sağlık sebepleri:
  2. a) İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin

sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa.

  1. b) İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir

işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa.

  1. Ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:
  2. a) İşveren iş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri hakkında yanlış vasıflar veya şartlar göstermek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler vermek veya sözler söylemek suretiyle işçiyi yanıltırsa.
  3. b) İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde

sözler söyler, davranışlarda bulunursa veya işçiye cinsel tacizde bulunursa.

  1. c) İşveren işçiye veya ailesi üyelerinden birine karşı sataşmada bulunur veya gözdağı verirse, yahut işçiyi veya ailesi üyelerinden birini kanuna karşı davranışa özendirir, kışkırtır, sürükler, yahut işçiye ve ailesi üyelerinden birine karşı hapsi gerektiren bir suç işlerse yahut işçi hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ağır isnad veya ithamlarda
  2. d) İşçinin diğer bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından işyerinde cinsel tacize uğraması ve

bu durumu işverene bildirmesine rağmen gerekli önlemler alınmazsa.

  1. e) İşveren tarafından  işçinin  ücreti  kanun  hükümleri  veya  sözleşme  şartlarına  uygun

olarak hesap edilmez veya ödenmezse,

  1. f) Ücretin parça  başına  veya  iş  tutarı  üzerinden  ödenmesi  kararlaştırılıp  da  işveren tarafından işçiye yapabileceği sayı ve tutardan az iş verildiği hallerde, aradaki ücret farkı zaman esasına   göre   ödenerek   işçinin   eksik   aldığı   ücret   karşılanmazsa,   yahut   çalışma   şartları uygula

III. Zorlayıcı sebepler:

İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı

sebepler ortaya çıkarsa.

İşverenin haklı nedenle derhal fesih hakkı

Madde  25  -  Süresi  belirli  olsun  veya  olmasın  işveren,  aşağıda  yazılı  hallerde  iş

sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir: I- Sağlık sebepleri:

  1. a) İşçinin kendi   kastından   veya   derli   toplu   olmayan   yaşayışından   yahut   içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda, bu sebeple doğacak  devamsızlığın  ardı ardına üç iş günü veya bir ayda  beş iş  gününden fazla sürmesi.(1)

 

––––––––––––––

(1)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu alt bentte   yer alan “veya sakatlığa

uğraması halinde” ibaresi “yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8433

 

  1. b) İşçinin tutulduğu  hastalığın  tedavi  edilemeyecek  nitelikte  olduğu  ve  işyerinde

çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda.

(a) alt bendinde sayılan sebepler dışında işçinin hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı; belirtilen hallerin işçinin işyerindeki çalışma süresine göre 17 nci maddedeki bildirim sürelerini altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre 74 üncü maddedeki sürenin bitiminde başlar. Ancak işçinin iş sözleşmesinin askıda kalması nedeniyle işine gidemediği süreler için ücret işlemez.

II- Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:

  1. a) İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması.
  2. b) İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarfetmesi veya davranışlarda bulunması, yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnadlarda bulunması.
  3. c) İşçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması.
  4. d) İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması, işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması.(1)
  5. e) İşçinin, işverenin  güvenini  kötüye  kullanmak,  hırsızlık  yapmak,  işverenin  meslek

sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması.

  1. f) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir

suç işlemesi.

  1. g) İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam
  2. h) İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta

ısrar etmesi.

ı) İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması.

III- Zorlayıcı sebepler:

İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin

ortaya çıkması.

IV- İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17 nci maddedeki

bildirim süresini aşması.

İşçi feshin yukarıdaki bentlerde öngörülen sebeplere uygun olmadığı iddiası ile 18, 20 ve

21 inci madde hükümleri çerçevesinde yargı yoluna başvurabilir.

 

––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 32 nci maddesiyle, bu alt bentte yer alan “veya 84 üncü maddeye aykırı hareket etmesi” ibaresi “, işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8434

 

 

 

Derhal fesih hakkını kullanma süresi

Madde 26 - 24 ve 25 inci maddelerde gösterilen ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu  çeşit  davranışlarda  bulunduğunu  diğer  tarafın  öğrendiği  günden  başlayarak  altı  iş  günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamaz. Ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz.

Bu haller sebebiyle işçi yahut işverenden iş sözleşmesini yukarıdaki fıkrada öngörülen

süre içinde feshedenlerin diğer taraftan tazminat hakları saklıdır.

Yeni iş arama izni

Madde 27- Bildirim süreleri içinde işveren, işçiye yeni bir iş bulması için gerekli olan iş arama iznini iş saatleri içinde ve ücret kesintisi yapmadan vermeye mecburdur. İş arama izninin süresi günde iki saatten az olamaz  ve işçi isterse iş  arama izin saatlerini birleştirerek toplu kullanabilir. Ancak iş arama iznini toplu kullanmak isteyen işçi, bunu işten ayrılacağı günden evvelki günlere rastlatmak ve bu durumu işverene bildirmek zorundadır.

İşveren yeni iş arama iznini vermez veya eksik kullandırırsa o süreye ilişkin ücret işçiye

ödenir.

İşveren, iş arama izni esnasında işçiyi çalıştırır ise işçinin izin kullanarak bir çalışma

karşılığı olmaksızın alacağı ücrete ilaveten, çalıştırdığı sürenin ücretini yüzde yüz zamlı öder.

Çalışma belgesi

Madde  28  -  İşten  ayrılan  işçiye,  işveren  tarafından  işinin  çeşidinin  ne  olduğunu  ve

süresini gösteren bir belge verilir.

Belgenin vaktinde verilmemesinden veya belgede doğru olmayan bilgiler bulunmasından

zarar gören işçi veyahut işçiyi işine alan yeni işveren eski işverenden tazminat isteyebilir.

Bu belgeler her türlü resim ve harçtan muaftır.

Toplu işçi çıkarma

Madde 29 - İşveren; ekonomik, teknolojik, yapısal ve benzeri işletme, işyeri veya işin gerekleri sonucu toplu işçi çıkarmak istediğinde, bunu en az otuz gün önceden bir yazı ile, işyeri sendika temsilcilerine, ilgili bölge müdürlüğüne ve Türkiye İş Kurumuna bildirir.

İşyerinde çalışan işçi sayısı:

  1. a) 20 ile 100 işçi arasında ise, en az 10 işçinin,
  2. b) 101 ile 300 işçi arasında ise, en az yüzde on oranında işçinin,
  3. c) 301 ve daha fazla ise, en az 30 işçinin,

İşine 17 nci madde uyarınca ve bir aylık süre içinde aynı tarihte veya farklı tarihlerde son

verilmesi toplu işçi çıkarma sayılır.

Birinci fıkra uyarınca yapılacak bildirimde işçi çıkarmanın sebepleri, bundan etkilenecek işçi sayısı ve grupları ile işe son verme işlemlerinin hangi zaman diliminde gerçekleşeceğine ilişkin bilgilerin bulunması zorunludur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8434-1

 

Bildirimden sonra işyeri sendika temsilcileri ile işveren arasında yapılacak görüşmelerde, toplu işçi çıkarmanın önlenmesi ya da çıkarılacak işçi sayısının azaltılması yahut çıkarmanın işçiler açısından olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi konuları ele alınır. Görüşmelerin sonunda, toplantının yapıldığını gösteren bir belge düzenlenir.

Fesih bildirimleri, işverenin toplu işçi çıkarma isteğini bölge müdürlüğüne bildirmesinden

otuz  gün sonra hüküm doğurur.

İşyerinin bütünüyle kapatılarak kesin ve devamlı suretle faaliyete son verilmesi halinde, işveren sadece durumu en az otuz gün önceden ilgili bölge müdürlüğüne ve Türkiye İş Kurumuna bildirmek ve işyerinde ilan etmekle yükümlüdür. İşveren toplu işçi çıkarmanın kesinleşmesinden itibaren altı ay içinde aynı nitelikteki iş için yeniden işçi almak istediği takdirde nitelikleri uygun olanları tercihen işe çağırır.

Mevsim  ve  kampanya  işlerinde  çalışan  işçilerin  işten  çıkarılmaları  hakkında,  işten çıkarma  bu  işlerin  niteliğine  bağlı  olarak  yapılıyorsa,  toplu  işçi  çıkarmaya  ilişkin  hükümler uygulanmaz.

İşveren  toplu  işçi  çıkarılmasına  ilişkin  hükümleri  18,  19,  20  ve  21  inci  madde hükümlerinin uygulanmasını engellemek amacıyla kullanamaz; aksi halde işçi bu maddelere göre dava açabilir.

Engelli ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğu(1)(2)(3) Madde 30 – (Değişik : 15/5/2008-5763/2 md.)

İşverenler, elli veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde yüzde üç engelli, kamu işyerlerinde ise yüzde dört engelli ve yüzde iki eski hükümlü işçiyi veya 21/6/1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu veya 16/6/1927 tarihli ve 1076 sayılı Yedek Subaylar ve Yedek Askeri Memurlar Kanunu kapsamına giren ve askerlik hizmetini yaparken 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 21 inci maddesinde sayılan terör olaylarının sebep ve tesiri sonucu malul sayılmayacak şekilde yaralananları meslek, beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştırmakla yükümlüdürler. Aynı il sınırları içinde birden fazla işyeri bulunan işverenin bu kapsamda çalıştırmakla yükümlü olduğu işçi sayısı, toplam işçi sayısına göre hesaplanır.(2)

 

––––––––––––––

(1)  Bu madde başlığı “Özürlü, eski hükümlü ve terör mağduru çalıştırma zorunluluğu” iken, 15/5/2008

tarihli ve 5763 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

(2)  4/7/2012 tarihli ve 6353 sayılı Kanunun 79 uncu maddesiyle, bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “eski hükümlü işçiyi” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya 21/6/1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu  veya  16/6/1927  tarihli  ve  1076  sayılı  Yedek  Subaylar  ve  Yedek  Askeri  Memurlar  Kanunu kapsamına  giren  ve  askerlik hizmetini  yaparken  12/4/1991  tarihli ve 3713  sayılı  Terörle Mücadele Kanununun 21 inci maddesinde sayılan terör olaylarının sebep ve tesiri sonucu malul sayılmayacak şekilde yaralananları” ibaresi eklenmiştir.

(3)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu maddenin  başlığında yer alan “Özürlü” ibaresi “Engelli”, birinci fıkrasında yer alan “özürlü” ibareleri “engelli”, ikinci fıkrasında yer alan “sakatlananlara”  ibaresi  “engelli  hâle  gelenlere”,  dördüncü  fıkrasında  yer  alan  “özürlü”  ibaresi “engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8434-2

 

Bu   kapsamda   çalıştırılacak   işçi   sayısının   tespitinde   belirli   ve   belirsiz   süreli   iş sözleşmesine göre çalıştırılan işçiler esas alınır. Kısmi süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, çalışma  süreleri dikkate  alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülür. Oranın hesaplanmasında yarıma kadar kesirler dikkate alınmaz, yarım ve daha fazla olanlar tama dönüştürülür. İşyerinin işçisi iken engelli hâle gelenlere öncelik tanınır.(1)

İşverenler  çalıştırmakla  yükümlü  oldukları  işçileri  Türkiye  İş  Kurumu  aracılığı  ile sağlarlar.  Bu  kapsamda  çalıştırılacak  işçilerin  nitelikleri,  hangi  işlerde  çalıştırılabilecekleri, bunların   işyerlerinde  genel  hükümler   dışında  bağlı   olacakları  özel  çalışma   ile   mesleğe yöneltilmeleri,  mesleki  yönden  işverence nasıl  işe alınacakları,  Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının   görüşü   alınarak   Çalışma   ve   Sosyal   Güvenlik   Bakanlığınca   çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.(2)

Yer altı ve su altı işlerinde engelli işçi çalıştırılamaz ve yukarıdaki hükümler uyarınca

işyerlerindeki işçi sayısının tespitinde yer altı ve su altı işlerinde çalışanlar hesaba katılmaz.(3)

 

––––––––––––––

(1)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “sakatlananlara” ibaresi

“engelli hâle gelenlere” şeklinde değiştirilmiştir.

(2)  6/2/2014 tarihli ve 6518 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “nasıl işe alınacakları,” ibaresinden  sonra  gelmek  üzere  “Aile  ve  Sosyal  Politikalar  Bakanlığının  görüşü  alınarak”  ibaresi eklenmiştir.

(3)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan yer alan “özürlü” ibaresi

“engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8435

 

Bir işyerinden malulen ayrılmak zorunda kalıp da sonradan maluliyeti ortadan kalkan işçiler eski işyerlerinde tekrar işe alınmalarını istedikleri takdirde, işveren bunları eski işleri veya benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere tercih ederek, o andaki  şartlarla  işe  almak  zorundadır.  Aranan  şartlar  bulunduğu  halde  işveren  iş  sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye altı aylık ücret tutarında tazminat öder.

Özel sektör işverenlerince bu madde kapsamında çalıştırılan 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tabi engelli  sigortalılar ile 1/7/2005 tarihli ve 5378 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinde belirtilen korumalı işyerlerinde çalıştırılan engelli sigortalıların, aynı Kanunun 72 nci ve 73 üncü maddelerinde sayılan ve 78 inci maddesiyle belirlenen prime esas  kazanç  alt  sınırı  üzerinden  hesaplanan  sigorta  primine  ait  işveren  hisselerinin  tamamı, kontenjan fazlası engelli çalıştıran, yükümlü olmadıkları halde engelli çalıştıran işverenlerin bu şekilde çalıştırdıkları her bir engelli için prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine  ait  işveren  hisselerinin  tamamı  Hazinece  karşılanır.  İşveren  hissesine  ait  primlerin Hazinece karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 506 sayılı Kanun  uyarınca  aylık  prim  ve  hizmet  belgelerinin  yasal  süresi  içerisinde  Sosyal  Güvenlik Kurumuna verilmesi ve sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarın ödenmiş olması şarttır. Bu fıkraya  göre işveren tarafından ödenmesi gereken primlerin geç  ödenmesi halinde, Hazinece Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan gecikme zammı, işverenden   tahsil   edilir.   Hazinece   karşılanan   prim   tutarları   gelir   ve   kurumlar   vergisi uygulamalarında  gider  veya  maliyet  unsuru  olarak  dikkate  alınmaz.  (Ek  cümle:  31/7/2008- 5797/10 md.) Bu fıkrada düzenlenen teşvik, kamu idareleri hariç 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılara ilişkin matrah ve oranlar üzerinden olmak üzere, 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi  kapsamındaki  sandıkların  statülerine  tabi  personeli  için  de  uygulanır.  Bu  fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı tarafından müştereken belirlenir. (1)(2)(3)

 

–––––––––––––

(1)  15/5/2008 tarihli ve 5763 sayılı Kanunun 38 nci maddesiyle bu fıkranın 1/7/2008 tarihinde yürürlüğe

gireceği hüküm altına alınmıştır.

(2)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “özürlü”  ibareleri

“engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

(3)  6/2/2014 tarihli ve 6518 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “yüzde ellisi” ibaresi

“tamamı” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8436

 

(Değişik yedinci fıkra: 11/10/2011-KHK-665/28 md.) Bu maddeye aykırılık hallerinde

101 inci madde uyarınca tahsil edilecek cezalar, engellilerin ve eski hükümlülerin kendi işini kurmaları, engellinin iş bulmasını sağlayacak destek teknolojileri, engellinin işe yerleştirilmesi, işe ve işyerine uyumunun sağlanması ve bu gibi projelerde kullanılır. Tahsil edilen cezaların kullanımına  ilişkin  hususlar,  Türkiye  İş  Kurumunun  koordinatörlüğünde,  Çalışma  ve  Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü ile İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü, en çok işçi ve işvereni temsil eden üst kuruluşların ve en çok engelliyi temsil eden üst kuruluşun birer temsilcisinden oluşan komisyon tarafından karara bağlanır.  Komisyonun  çalışma  usul  ve  esasları  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle düzenlenir. (1)

Eski hükümlü çalıştırılmasında, kanunlardaki kamu güvenliği ile ilgili hizmetlere ilişkin

özel hükümler saklıdır.

Askerlik ve kanundan doğan çalışma

Madde 31 - Muvazzaf askerlik ödevi dışında manevra veya herhangi bir sebeple silah altına alınan veyahut herhangi bir kanundan doğan çalışma ödevi yüzünden işinden ayrılan işçinin iş sözleşmesi işinden ayrıldığı günden başlayarak iki ay sonra işverence feshedilmiş sayılır.

İşçinin bu haktan faydalanabilmesi için o işte en az bir yıl çalışmış olması şarttır. Bir yıldan çok çalışmaya karşılık her fazla yıl için, ayrıca iki gün eklenir. Şu kadar ki bu sürenin tamamı doksan günü geçemez.

İş sözleşmesinin feshedilmiş sayılabilmesi için beklenilmesi gereken süre içinde işçinin ücreti  işlemez.  Ancak  özel  kanunların  bu  husustaki  hükümleri  saklıdır.  Bu  süre  içinde  iş sözleşmesinin  Kanundan  doğan  başka  bir  sebebe  dayanılarak  işveren  veya  işçi  tarafından feshedildiği  öteki  tarafa  bildirilmiş  olsa  bile,  fesih  için  Kanunun  gösterdiği  süre  bu  sürenin bitiminden sonra işlemeye başlar. Ancak iş sözleşmesi belirli  süreli olarak yapılmış ve sözleşme yukarıda yazılı süre içinde kendiliğinden sona eriyorsa bu madde hükümleri uygulanmaz.

Herhangi bir askeri ve kanuni ödev dolayısıyla işinden ayrılan işçiler bu ödevin sona ermesinden başlayarak iki ay içinde işe girmek istedikleri takdirde işveren bunları eski işleri veya benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere tercih ederek, o andaki  şartlarla  işe  almak  zorundadır.  Aranan  şartlar  bulunduğu  halde  işveren  iş  sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye üç aylık ücret tutarında tazminat öder.

 

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Ücret

 

Ücret ve ücretin ödenmesi

Madde 32 - Genel anlamda ücret bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü

kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır. ––––––––––––––

(1)  25/4/2013  tarihli  ve  6462  sayılı  Kanunun  1  inci  maddesiyle,  bu  fıkrada  yer  alan  “özürlülerin”, “özürlünün”,  “Özürlü”  ve  “özürlüyü”  ibareleri  sırasıyla  “engellilerin”,  “engellinin”, “Engelli” ve “engelliyi” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8436-1

 

(Değişik ikinci fıkra : 17/4/2008-5754/85 md.) Ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkak kural olarak, Türk parası ile işyerinde veya özel olarak açılan bir banka hesabına ödenir.  Ücret,  prim,  ikramiye  ve  bu  nitelikteki  her  çeşit  istihkak,  yabancı  para  olarak kararlaştırılmış ise ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödeme yapılabilir. Çalıştırılan işçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakının özel olarak açılan banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenmesi hususunda; tabi olduğu vergi mükellefiyeti türü, işletme büyüklüğü, çalıştırdığı işçi sayısı, işyerinin bulunduğu il ve benzeri gibi unsurları dikkate alarak işverenleri veya üçüncü kişileri zorunlu tutmaya, banka hesabına yatırılacak ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakının, brüt ya da kanuni kesintiler düşüldükten sonra kalan net miktar üzerinden olup olmayacağını belirlemeye Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı   ve   Hazine   Müsteşarlığından   sorumlu   Devlet   Bakanlığı   müştereken   yetkilidir. Çalıştırdığı işçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakını özel olarak açılan banka hesapları vasıtasıyla ödeme zorunluluğuna tabi tutulan işverenler  veya üçüncü kişiler, işçilerinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaklarını özel olarak açılan banka hesapları dışında ödeyemezler.

(Ek fıkra : 17/4/2008-5754/85 md.) İşçinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakının özel olarak açılan banka hesaplarına yatırılmak suretiyle ödenmesine ilişkin diğer usûl ve esaslar anılan bakanlıklarca müştereken çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

Emre muharrer senetle (bono ile), kuponla veya yurtta geçerli parayı temsil ettiği iddia

olunan bir senetle veya diğer herhangi bir şekilde ücret ödemesi yapılamaz.

Ücret en geç ayda bir ödenir. İş sözleşmeleri veya toplu iş sözleşmeleri ile ödeme süresi

bir haftaya kadar indirilebilir.

İş sözleşmelerinin sona ermesinde, işçinin ücreti ile sözleşme ve Kanundan doğan para ile

ölçülmesi mümkün menfaatlerinin tam olarak ödenmesi zorunludur.

Meyhane ve benzeri eğlence yerleri ve perakende mal satan dükkan ve mağazalarda,

buralarda çalışanlar hariç, ücret ödemesi yapılamaz. Ücret alacaklarında zamanaşımı süresi beş yıldır. İşverenin ödeme aczine düşmesi

Madde 33 – (Mülga : 15/5/2008-5763/37 md.)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8437

 

 

 

Ücretin gününde ödenmemesi

Madde 34 - Ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde mücbir bir neden dışında ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Bu nedenle kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez. Gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.

Bu işçilerin bu nedenle iş akitleri çalışmadıkları için feshedilemez ve yerine yeni işçi

alınamaz, bu işler başkalarına yaptırılamaz.

Ücretin saklı kısmı

Madde  35  -  İşçilerin  aylık  ücretlerinin  dörtte  birinden  fazlası  haczedilemez  veya başkasına devir ve temlik olunamaz. Ancak,   işçinin bakmak zorunda olduğu aile üyeleri için hakim tarafından takdir edilecek miktar bu paraya dahil değildir. Nafaka borcu alacaklılarının hakları saklıdır.

Kamu makamlarının ve asıl işverenlerin hakedişlerinden ücreti kesme yükümlülüğü Madde  36  -  Genel  ve  katma  bütçeli  dairelerle  mahalli  idareler  veya  kamu  iktisadi

teşebbüsleri yahut özel kanuna veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesine dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar; asıl işverenler müteahhide verdikleri her türlü bina, köprü, hat ve yol inşası gibi yapım   ve   onarım   işlerinde   çalışan   işçilerden   müteahhit   veya   taşeronlarca   ücretleri

ödenmeyenlerin bulunup bulunmadığının kontrolü, ya da ücreti ödenmeyen işçinin başvurusu üzerine, ücretleri ödenmeyen varsa müteahhitten veya taşeronlardan istenecek bordrolara göre bu ücretleri bunların hakedişlerinden öderler. (1)

Bunun için hakediş ödeneceği ilgili idare tarafından işyerinde şantiye şefliği işyeri ilân tahtası veya işçilerin toplu bulunduğu yerler gibi işçilerin görebileceği yerlere yazılı ilân asılmak suretiyle duyurulur. Ücret alacağı olan işçilerin her hakediş dönemi için olan ücret alacaklarının üç aylık tutarından fazlası hakkında adı geçen idarelere herhangi bir sorumluluk düşmez.

Anılan  müteahhitlerin  bu  işverenlerdeki  her  çeşit  teminat  ve  hakedişleri  üzerinde yapılacak her türlü devir ve el değiştirme işlemleri veya haciz ve icra takibi bu işte çalışan işçilerin ücret alacaklarını karşılayacak kısım ayrıldıktan sonra, kalan kısım üzerinde hüküm ifade eder.

Bir  işverenin  üçüncü  kişiye  karşı  olan  borçlarından  dolayı  işyerinde  bulunan  tesisat, malzeme, ham, yarı işlenmiş ve tam işlenmiş mallar ve başka kıymetler üzerinde yapılacak haciz ve icra takibi, bu işyerinde çalışan işçilerin icra kararının alındığı tarihten önceki üç aylık dönem içindeki ücret alacaklarını karşılayacak kısım ayrıldıktan sonra, kalan kısım üzerinde hüküm ifade eder.

(Değişik  beşinci  fıkra:  10/9/2014-6552/3  md.)  İşverenler,  alt  işverene  iş  vermeleri hâlinde, bunların işçilerinin  ücretlerinin  ödenip ödenmediğini işçinin  başvurusu üzerine veya aylık olarak resen kontrol etmekle ve varsa ödenmeyen ücretleri hak edişlerinden keserek işçilerin banka hesabına yatırmakla yükümlüdür.

Ücret hesap pusulası

Madde 37 - İşveren işyerinde veya bankaya yaptığı ödemelerde işçiye ücret hesabını

gösterir imzalı veya işyerinin özel işaretini taşıyan bir pusula vermek zorundadır.

Bu pusulada ödemenin günü ve ilişkin olduğu dönem ile fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatil ücretleri gibi asıl ücrete yapılan her çeşit eklemeler tutarının ve vergi, sigorta primi, avans mahsubu, nafaka ve icra gibi her çeşit kesintilerin ayrı ayrı gösterilmesi gerekir.

Bu işlemler damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.

–––––––––––––––––––––

(1) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “özel kanunla verilmiş yetkiye” ibaresi “Cumhurbaşkanlığı kararnamesine” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8438

 

 

 

Ücret kesme cezası

Madde 38 - İşveren toplu sözleşme veya iş sözleşmelerinde gösterilmiş olan sebepler

dışında işçiye ücret kesme cezası veremez.

İşçi ücretlerinden ceza olarak yapılacak kesintilerin işçiye derhal sebepleriyle beraber bildirilmesi gerekir. İşçi ücretlerinden bu yolda yapılacak kesintiler bir ayda iki gündelikten veya parça başına yahut yapılan iş miktarına göre verilen ücretlerde işçinin iki günlük kazancından fazla olamaz.

Bu paralar işçilerin eğitimi ve sosyal hizmetleri için kullanılıp harcanmak üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı hesabına Bakanlıkça belirtilecek Türkiye'de kurulu bulunan ve mevduat kabul etme yetkisini haiz   bankalardan birine, kesildiği tarihten itibaren bir ay içinde yatırılır.  Her  işveren  işyerinde  bu  paraların  ayrı  bir  hesabını  tutmaya  mecburdur.  Birikmiş bulunan ceza paralarının nerelere ve ne kadar verileceği Çalışma ve Sosyal  Güvenlik Bakanının başkanlık edeceği ve işçi temsilcilerinin de katılacağı bir kurul tarafından karara bağlanır. Bu kurulun  kimlerden  teşekkül  edeceği,  nasıl  ve  hangi  esaslara  göre  çalışacağı  çıkarılacak  bir yönetmelikte gösterilir.

Asgari ücret

Madde 39 - İş sözleşmesi ile çalışan ve bu Kanunun kapsamında olan veya olmayan her türlü işçinin ekonomik ve sosyal durumlarının düzenlenmesi için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca Asgari Ücret Tespit Komisyonu aracılığı ile ücretlerin asgari sınırları en geç iki yılda bir belirlenir.

(Mülga ikinci fıkra: 2/7/2018-KHK/700/145 md.)

Komisyon kararları kesindir. Kararlar Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girer.

Komisyonun toplanma ve çalışma şekli, asgari ücretlerin tespiti sırasında uygulanacak esaslar ile başkan, üye ve raportörlere verilecek huzur hakları Maliye Bakanlığı ve  Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının birlikte hazırlayacakları yönetmelikte belirtilir.

Asgari Ücret Tespit Komisyonunun sekretarya hizmetleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığı  tarafından yerine getirilir.

Yarım ücret

Madde 40 - 24 ve 25 inci maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebepler dolayısıyla çalışamayan veya çalıştırılmayan işçiye bu bekleme süresi içinde bir haftaya kadar her gün için yarım ücret ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8439

 

 

 

Fazla çalışma ücreti

Madde 41 - Ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir. Fazla çalışma, Kanunda yazılı koşullar çerçevesinde, haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalardır. 63 üncü  madde hükmüne göre denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık iş süresini aşmamak koşulu ile, bazı haftalarda toplam kırkbeş saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz.

Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen

miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir.

Haftalık çalışma süresinin sözleşmelerle kırkbeş saatin altında belirlendiği durumlarda yukarıda belirtilen esaslar dahilinde uygulanan ortalama haftalık çalışma süresini aşan ve kırkbeş saate kadar yapılan çalışmalar fazla sürelerle çalışmalardır. Fazla sürelerle çalışmalarda, her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yirmibeş yükseltilmesiyle ödenir.

Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi isterse, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat onbeş dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir.

İşçi hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında, çalışma süreleri içinde ve ücretinde bir

kesinti olmadan kullanır.

63 üncü maddenin son fıkrasında  yazılı sağlık nedenlerine dayanan kısa veya sınırlı süreli

işlerde ve 69 uncu maddede belirtilen gece çalışmasında fazla çalışma yapılamaz.

Fazla saatlerle çalışmak için işçinin onayının alınması gerekir.

Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamaz.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/4 md.) Bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü maddelerinde sayılan

hâller dışında yer altında maden işlerinde çalışan işçilere fazla çalışma yaptırılamaz.

(Ek  fıkra:  10/9/2014-6552/4  md.)  Yer  altında  maden  işlerinde  çalışan  işçilere,  bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü maddelerinde sayılan hâllerde haftalık otuz yedi buçuk saati aşan her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yüzden az olmamak üzere arttırılması suretiyle ödenir. (1)(2)

Fazla  çalışma  ve  fazla  sürelerle  çalışmaların  ne  şekilde  uygulanacağı  çıkarılacak

yönetmelikte gösterilir.

Zorunlu nedenlerle fazla çalışma

Madde 42 - Gerek bir arıza sırasında, gerek bir arızanın mümkün görülmesi halinde yahut makineler  veya  araç  ve  gereç  için  hemen  yapılması  gerekli  acele  işlerde,  yahut  zorlayıcı sebeplerin ortaya çıkmasında, işyerinin normal çalışmasını sağlayacak dereceyi aşmamak koşulu ile işçilerin hepsi veya bir kısmına fazla çalışma yaptırılabilir. Bu durumda fazla çalışma yapan işçilere uygun bir dinlenme süresi verilmesi zorunludur.

Şu kadar ki, zorunlu sebeplerle yapılan fazla çalışmalar için 41 inci maddenin birinci,

ikinci ve üçüncü fıkraları hükümleri uygulanır.

Olağanüstü hallerde fazla çalışma

Madde  43  -  Seferberlik  sırasında  ve  bu  süreyi  aşmamak  şartıyla  yurt  savunmasının gereklerini karşılayan işyerlerinde fazla çalışmaya lüzum görülürse işlerin çeşidine ve ihtiyacın derecesine  göre  Cumhurbaşkanı  günlük  çalışma  süresini,  işçinin  en  çok  çalışma  gücüne çıkarabilir. (3)

Bu suretle fazla çalıştırılan işçiler için verilecek ücret hakkında 41 inci maddenin birinci,

ikinci ve üçüncü fıkraları hükümleri uygulanır. ––––––––––––––

(1)  10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanunun 145 inci maddesiyle bu fıkranın 1/1/2015 tarihinde yürürlüğe

gireceği hüküm altına alınmıştır.

(2)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı Kanunun 34 üncü maddesiyle, bu fıkrada yer alan “haftalık otuz altı saati

aşan” ibaresi “haftalık otuz yedi buçuk saati aşan” şeklinde değiştirilmiştir.

(3) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “Bakanlar Kurulu”

ibaresi “Cumhurbaşkanı” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8440

 

Ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma

Madde 44 - Ulusal bayram ve genel tatil günlerinde işyerlerinde çalışılıp çalışılmayacağı toplu iş sözleşmesi veya iş sözleşmeleri ile kararlaştırılır. Sözleşmelerde hüküm bulunmaması halinde söz konusu günlerde çalışılması için işçinin onayı gereklidir.

Bu günlere ait ücretler 47 nci maddeye göre ödenir.

Saklı haklar

Madde 45 - Toplu iş sözleşmesi veya iş sözleşmelerine hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatillerde işçilere tanınan haklara, ücretli izinlere ve yüzde usulü ile çalışan işçilerin bu Kanunla tanınan haklarına aykırı hükümler konulamaz.

Bu  hususlarda  işçilere  daha  elverişli  hak  ve  menfaatler  sağlayan  kanun,  toplu  iş

sözleşmesi, iş sözleşmesi veya gelenekten doğan kazanılmış haklar saklıdır.

Hafta tatili ücreti

Madde 46 - Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde, işçilere tatil gününden önce 63 üncü maddeye göre belirlenen iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmidört saat dinlenme (hafta tatili) verilir.

Çalışılmayan hafta tatili günü için işveren tarafından bir iş karşılığı olmaksızın o günün

ücreti tam olarak ödenir.

Şu kadar ki;

  1. a) Çalışmadığı halde  kanunen  çalışma  süresinden  sayılan  zamanlar  ile  günlük  ücret

ödenen veya ödenmeyen kanundan veya sözleşmeden doğan tatil günleri,

  1. b) (Değişik: 4/4/2015-6645/35 ) Ek 2 nci maddede sayılan izin süreleri,
  2. c) Bir haftalık süre içinde kalmak üzere işveren tarafından verilen diğer izinlerle hekim

raporuyla verilen hastalık ve dinlenme izinleri,

Çalışılmış günler gibi hesaba katılır.

Zorlayıcı ve ekonomik bir sebep olmadan işyerindeki çalışmanın haftanın bir veya birkaç gününde  işveren  tarafından  tatil  edilmesi  halinde  haftanın  çalışılmayan  günleri  ücretli  hafta tatiline hak kazanmak için çalışılmış sayılır.

Bir  işyerinde  işin  bir  haftadan  fazla  bir  süre  ile  tatil  edilmesini  gerektiren  zorlayıcı sebepler ortaya çıktığı zaman, 24 ve 25 inci maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebeplerden ötürü çalışılmayan günler için işçilere ödenen yarım ücret hafta tatili günü için de ödenir.

Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde hafta tatili ücreti işverence işçiye ödenir.

Genel tatil ücreti

Madde 47 - Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde çalışan işçilere, kanunlarda ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışmazlarsa, bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücretleri tam olarak, tatil yapmayarak çalışırlarsa ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücreti ödenir.

Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde işçilerin ulusal bayram ve genel tatil ücretleri

işverence işçiye ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8441

 

 

 

Geçici iş göremezlik

Madde 48 - İşçilere geçici iş göremezlik ödeneği verilmesi gerektiği zamanlarda geçici iş göremezlik süresine rastlayan ulusal bayram, genel tatil ve hafta tatilleri, ödeme yapılan kurum veya sandıklar tarafından geçici iş göremezlik ölçüsü üzerinden ödenir.

Hastalık nedeni ile çalışılmayan günlerde Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından ödenen

geçici iş göremezlik ödeneği aylık ücretli işçilerin ücretlerinden mahsup edilir.

Ücret şekillerine göre tatil ücreti

Madde 49 - İşçinin tatil günü ücreti çalıştığı günlere göre bir güne düşen ücretidir.

Parça başına, akort, götürü veya yüzde usulü ile çalışan işçilerin tatil günü ücreti, ödeme

döneminde kazandığı ücretin aynı süre içinde çalıştığı günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır.

Saat ücreti ile çalışan işçilerin tatil günü ücreti saat ücretinin yedibuçuk katıdır.

Hasta, izinli veya sair sebeplerle mazeretli olduğu hallerde dahi aylığı tam olarak ödenen aylık ücretli işçilere 46, 47 ve 48 inci maddenin birinci fıkrası   hükümleri uygulanmaz. Ancak bunlardan ulusal bayram ve genel tatil günlerinde   çalışanlara ayrıca çalıştığı her gün için bir günlük ücreti ödenir.

Tatil ücretine girmeyen kısımlar

Madde 50 - Fazla çalışma karşılığı olarak alınan ücretler, primler, işyerinin temelli işçisi olarak  normal  çalışma  saatleri  dışında  hazırlama,  tamamlama,  temizleme  işlerinde  çalışan işçilerin bu işler için aldıkları ücretler ve sosyal yardımlar, ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri için verilen ücretlerin tespitinde hesaba katılmaz.

Yüzdelerin ödenmesi

Madde 51 - Otel, lokanta, eğlence yerleri ve benzeri yerler ile içki verilen ve hemen orada  yenilip  içilmesi  için  çeşitli  yiyecek  satan  yerlerden  "yüzde"  usulünün  uygulandığı müesseselerde  işveren  tarafından  servis  karşılığı  veya  başka  isimlerle  müşterilerin  hesap pusulalarına  "yüzde"  eklenerek  veya  ayrı  şekillerde  alınan  paralarla  kendi  isteği  ile  müşteri tarafından işverene bırakılan yahut da onun kontrolü altında bir araya toplanan paraları işveren işyerinde çalışan tüm işçilere eksiksiz olarak ödemek zorundadır.

İşveren veya işveren vekili yukarıdaki fıkrada sözü edilen paraların kendisi tarafından

alındığında eksiksiz olarak işçilere dağıtıldığını belgelemekle yükümlüdür.

Yüzdelerden  toplanan  paraların  o  işyerinde  çalışan  işçiler  arasında  yapılan  işlerin niteliğine göre, hangi esaslar ve oranlar çerçevesinde dağıtılacağı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikle gösterilir.

Yüzdelerin belgelenmesi

Madde 52  - Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde işveren, her hesap pusulasının genel  toplamını  gösteren  bir  belgeyi  işçilerin  kendi  aralarından  seçecekleri  bir  temsilciye vermekle yükümlüdür. Bu belgelerin şekli ve uygulama usulleri iş sözleşmelerinde veya toplu iş sözleşmelerinde gösterilir.

Yıllık ücretli izin hakkı ve izin süreleri

Madde 53 - İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere,

en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8442

 

Yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez.

Niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara

bu Kanunun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmaz.

İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;

  1. a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden,
  2. b) Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden,
  3. c) Onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmialtı günden,

Az olamaz. (Ek cümle: 10/9/2014-6552/5 md.)  Yer altı işlerinde çalışan işçilerin yıllık

ücretli izin süreleri dörder gün arttırılarak uygulanır.

Ancak  onsekiz  ve  daha  küçük  yaştaki  işçilerle  elli  ve  daha  yukarı  yaştaki  işçilere

verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz.

Yıllık izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir.

Yıllık ücretli izne hak kazanma ve izni kullanma dönemi

Madde 54 - Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. Şu kadar  ki,  bir  işverenin  bu  Kanun  kapsamına  giren  işyerinde  çalışmakta  olan  işçilerin  aynı işverenin işyerlerinde bu Kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır.

Bir  yıllık  süre  içinde  55  inci  maddede  sayılan  haller  dışındaki  sebeplerle  işçinin devamının kesilmesi halinde bu boşlukları karşılayacak kadar hizmet  süresi eklenir ve bu suretle işçinin izin hakkını elde etmesi için gereken bir yıllık hizmet süresinin bitiş tarihi gelecek hizmet yılına aktarılır.

İşçinin gelecek izin hakları için geçmesi gereken bir yıllık hizmet süresi, bir önceki izin hakkının doğduğu günden başlayarak gelecek hizmet yılına doğru ve yukarıdaki fıkra ve 55 inci madde hükümleri gereğince hesaplanır.

İşçi yukarıdaki fıkralar ve 55 inci madde hükümlerine göre hesaplanacak her hizmet yılına

karşılık, yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanır.

Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerlerinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesine dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur. (1)

Yıllık izin bakımından çalışılmış gibi sayılan haller

Madde 55 - Aşağıdaki süreler yıllık ücretli izin hakkının hesabında çalışılmış gibi sayılır:

  1. a) İşçinin uğradığı kaza veya tutulduğu hastalıktan ötürü işine gidemediği günler (Ancak,

25 inci maddenin (I) numaralı bendinin (b) alt bendinde öngörülen süreden fazlası sayılmaz.).

  1. b) Kadın işçilerin 74 üncü madde gereğince doğumdan önce ve sonra çalıştırılmadıkları

günler.

  1. c) İşçinin muvazzaf askerlik hizmeti dışında manevra veya herhangi bir kanundan dolayı

ödevlendirilmesi sırasında işine gidemediği günler (Bu sürenin yılda 90 günden fazlası sayılmaz.).

  1. d) Çalışmakta olduğu işyerinde zorlayıcı sebepler yüzünden işin aralıksız bir haftadan çok tatil edilmesi sonucu olarak işçinin çalışmadan geçirdiği zamanın onbeş günü (işçinin yeniden işe başlaması şartıyla).
  2. e) 66 ncı maddede sözü geçen

–––––––––––––––––––––

(1) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “özel kanunla verilmiş yetkiye” ibaresi “Cumhurbaşkanlığı kararnamesine” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8443

 

  1. f) Hafta tatili, ulusal bayram, genel tatil günleri.
  2. g) 3153 sayılı  Kanuna  dayanılarak  çıkarılan  yönetmeliğe  göre  röntgen  muayenehanelerinde

çalışanlara pazardan başka verilmesi gereken yarım günlük izinler. (1)

  1. h) İşçilerin arabuluculuk toplantılarına katılmaları, hakem kurullarında bulunmaları, bu kurullarda işçi temsilciliği görevlerini yapmaları, çalışma hayatı ile ilgili mevzuata göre kurulan meclis, kurul, komisyon ve toplantılara yahut işçilik konuları ile ilgili uluslararası kuruluşların konferans, kongre veya kurullarına işçi veya sendika temsilcisi olarak katılması sebebiyle işlerine devam edemedikleri günler.

ı) (Değişik: 4/4/2015-6645/35 md.) Ek 2 nci maddede sayılan izin süreleri,

  1. j) İşveren tarafından verilen diğer izinler ile 65 inci maddedeki kısa çalışma süreleri.
  2. k) Bu Kanunun uygulanması sonucu olarak işçiye verilmiş bulunan yıllık ücretli izin süresi.

Yıllık ücretli iznin uygulanması

Madde 56 - Yıllık ücretli izin işveren tarafından bölünemez.

Bu iznin 53 üncü maddede  gösterilen süreler içinde işveren tarafından sürekli bir şekilde verilmesi

zorunludur.

(Değişik üçüncü fıkra: 14/4/2016-6704/16 md.) Ancak, 53 üncü maddede öngörülen izin süreleri,

tarafların anlaşması ile bir bölümü on günden aşağı olmamak üzere bölümler hâlinde kullanılabilir.

İşveren tarafından yıl içinde verilmiş bulunan diğer ücretli ve ücretsiz izinler veya dinlenme ve

hastalık izinleri yıllık izne mahsup edilemez.

Yıllık ücretli izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil

günleri izin süresinden sayılmaz.

Yıllık ücretli izinleri işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yerde geçirecek olanlara istemde bulunmaları ve bu hususu belgelemeleri koşulu ile gidiş ve dönüşlerinde yolda geçecek süreleri karşılamak üzere işveren toplam dört güne kadar ücretsiz izin vermek zorundadır. İşveren, işyerinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izinlerini gösterir  izin kayıt belgesi tutmak zorundadır.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/6 md.) Alt işveren işçilerinden, alt işvereni değiştiği hâlde aynı işyerinde çalışmaya  devam  edenlerin  yıllık  ücretli  izin  süresi,  aynı  işyerinde  çalıştıkları  süreler  dikkate  alınarak hesaplanır.  Asıl  işveren,  alt  işveren  tarafından  çalıştırılan  işçilerin  hak  kazandıkları  yıllık  ücretli  izin sürelerinin kullanılıp kullanılmadığını kontrol etmek ve ilgili yıl içinde kullanılmasını sağlamakla, alt işveren ise altıncı fıkraya göre tutmak zorunda olduğu izin kayıt belgesinin bir örneğini asıl işverene vermekle yükümlüdür.

Yıllık izin ücreti

Madde 57 - İşveren, yıllık ücretli iznini kullanan her işçiye, yıllık izin dönemine ilişkin ücretini ilgili

işçinin izine başlamasından önce peşin olarak ödemek veya avans olarak vermek zorundadır.

Bu ücretin hesabında 50 nci madde hükmü uygulanır.

Günlük, haftalık veya aylık olarak belirli bir ücrete dayanmayıp da akort, komisyon ücreti, kâra katılma ve yüzde usulü ücret gibi belirli olmayan süre ve tutar üzerinden ücret alan işçinin izin süresi için verilecek ücret, son bir yıllık süre içinde kazandığı ücretin fiili olarak çalıştığı günlere bölünmesi suretiyle bulunacak ortalama üzerinden hesaplanır.

Ancak, son bir yıl içinde işçi ücretine zam yapıldığı takdirde, izin ücreti işçinin izine çıktığı ayın başı ile zammın  yapıldığı tarih arasında alınan ücretin aynı  süre içinde  çalışılan  günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır.

Yüzde usulünün uygulandığı yerlerde bu ücret, yüzdelerden toplanan para dışında işveren tarafından

ödenir.

–––––––––––––––––––––

(1)  2/7/2018  tarihli  ve  700  sayılı  KHK’nin  145  inci  maddesiyle,  bu  bentte  yer  alan  “tüzüğe”  ibaresi “yönetmeliğe” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8444

 

Yıllık ücretli izin süresine rastlayan hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri

ayrıca ödenir.

İzinde çalışma yasağı

Madde 58 - Yıllık ücretli iznini kullanmakta olan işçinin izin süresi içinde ücret karşılığı bir işte çalıştığı anlaşılırsa, bu izin süresi içinde kendisine ödenen ücret işveren tarafından geri alınabilir.

Sözleşmenin sona ermesinde izin ücreti

Madde 59 - İş sözleşmesinin, herhangi bir nedenle sona ermesi halinde   işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Bu ücrete ilişkin zamanaşımı iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren başlar.

İşveren  tarafından  iş  sözleşmesinin  feshedilmesi  halinde  17  nci  maddede  belirtilen bildirim süresiyle, 27 nci madde gereğince işçiye verilmesi zorunlu  yeni iş arama izinleri yıllık ücretli izin süreleri ile iç içe giremez.

İzinlere ilişkin düzenlemeler

Madde 60 - Yıllık ücretli izinlerin, yürütülen işlerin niteliğine göre yıl boyunca hangi dönemlerde kullanılacağı, izinlerin ne suretle ve kimler tarafından verileceği veya sıraya bağlı tutulacağı, yıllık izninin faydalı olması için işveren tarafından   alınması gereken tedbirler ve izinlerin kullanılması konusuna ilişkin usuller ve işverence tutulması zorunlu kayıtların şekli Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle gösterilir.

Sigorta primleri

Madde 61 - Sigortalılara yıllık ücretli izin süresi için ödenecek ücretler üzerinden iş kazaları  ile  meslek  hastalıkları  primleri  hariç,  diğer  sigorta  primlerinin,  506  sayılı  Sosyal Sigortalar Kanunundaki esaslar  çerçevesinde işçi  ve  işverenler  yönünden ödenmesine devam olunur.

Ücretten indirim yapılamayacak haller

Madde 62 - Her türlü işte uygulanmakta olan çalışma sürelerinin yasal olarak daha aşağı sınırlara indirilmesi veya işverene düşen yasal bir yükümlülüğün yerine getirilmesi nedeniyle ya da   bu   Kanun   hükümlerinden   herhangi   birinin   uygulanması   sonucuna   dayanılarak   işçi ücretlerinden her ne şekilde olursa olsun eksiltme yapılamaz.

 

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

İşin Düzenlenmesi

 

Çalışma süresi (1)

Madde  63  -  Genel  bakımdan  çalışma  süresi  haftada  en  çok  kırkbeş  saattir.  Aksi kararlaştırılmamışsa  bu  süre,  işyerlerinde  haftanın  çalışılan  günlerine  eşit  ölçüde  bölünerek uygulanır. (Ek cümle: 10/9/2014-6552/7 md.; Değişik cümle: 4/4/2015-6645/36 md.) Yer altı maden işlerinde çalışan işçilerin çalışma süresi; günde en çok yedi buçuk, haftada en çok otuz yedi buçuk saattir.

Tarafların anlaşması ile haftalık  normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın  çalışılan günlerine, günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, iki aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz. Denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar artırılabilir. (Ek cümle: 6/5/2016- 6715/3 md.) Turizm sektöründe dört aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz; denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile altı aya kadar artırılabilir.

––––––––––––––

(1)  Bu maddenin birinci fıkrasına 10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen bu cümlenin yine aynı Kanunun yürürlüğünü düzenleyen 145 inci maddesiyle 1/1/2015 tarihinde yürürlüğe gireceği hüküm altına alınmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8445

 

Çalışma  sürelerinin  yukarıdaki  esaslar  çerçevesinde  uygulama  şekilleri,  Çalışma  ve

Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle düzenlenir. (Mülga dördüncü fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.)

Telafi çalışması

Madde 64 - Zorunlu nedenlerle işin durması, ulusal bayram ve genel tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesi veya benzer nedenlerle işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi ya da işçinin talebi ile kendisine izin verilmesi hallerinde, işveren iki ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalışması yaptırabilir. Bu çalışmalar fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmaz.

Telafi çalışmaları, günlük en çok çalışma süresini aşmamak koşulu ile günde üç saatten

fazla olamaz. Tatil günlerinde telafi çalışması yaptırılamaz.

Kısa çalışma ve kısa çalışma ödeneği

Madde 65 – (Mülga: 15/5/2008-5763/37 md.)

Çalışma süresinden sayılan haller

Madde 66 - Aşağıdaki süreler işçinin günlük çalışma sürelerinden sayılır:

  1. a) Madenlerde, taşocaklarında yahut her ne şekilde olursa olsun yeraltında veya su altında çalışılacak işlerde işçilerin kuyulara, dehlizlere veya asıl çalışma yerlerine inmeleri veya girmeleri ve bu yerlerden çıkmaları için gereken süreler.
  2. b) İşçilerin işveren   tarafından   işyerlerinden   başka   bir   yerde   çalıştırılmak   üzere

gönderilmeleri halinde yolda geçen süreler.

  1. c) İşçinin işinde   ve   her   an   iş   görmeye   hazır   bir   halde   bulunmakla   beraber

çalıştırılmaksızın ve çıkacak işi bekleyerek boş geçirdiği süreler.

  1. d) İşçinin işveren  tarafından  başka  bir  yere  gönderilmesi  veya  işveren  evinde  veya bürosunda  yahut  işverenle  ilgili  herhangi  bir  yerde  meşgul  edilmesi  suretiyle  asıl  işini yapmaksızın geçirdiği süreler.
  2. e) Çocuk emziren kadın işçilerin çocuklarına süt vermeleri için belirtilecek süreler.
  3. f) Demiryolları, karayolları ve köprülerin yapılması, korunması ya da onarım ve tadili gibi, işçilerin yerleşim yerlerinden uzak bir mesafede bulunan işyerlerine hep birlikte getirilip götürülmeleri gereken her  türlü  işlerde  bunların  toplu  ve  düzenli  bir  şekilde  götürülüp getirilmeleri esnasında geçen süreler.

İşin niteliğinden doğmayıp da işveren tarafından sırf sosyal yardım amacıyla işyerine

götürülüp getirilme esnasında araçlarda geçen süre çalışma süresinden sayılmaz.

Günlük çalışmanın başlama ve bitiş saatleri

Madde 67 - Günlük çalışmanın  başlama ve bitiş saatleri ile dinlenme saatleri işyerlerinde

işçilere duyurulur.

İşin niteliğine göre işin başlama ve bitiş saatleri işçiler için farklı şekilde düzenlenebilir.

Ara dinlenmesi

Madde 68 - Günlük çalışma süresinin ortalama bir zamanında o yerin gelenekleri ve işin

gereğine göre ayarlanmak suretiyle işçilere;

  1. a) Dört saat veya daha kısa süreli işlerde onbeş dakika,
  2. b) Dört saatten fazla ve yedibuçuk saate kadar (yedibuçuk saat dahil) süreli işlerde yarım

saat,

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8446

 

  1. c) Yedibuçuk saatten fazla süreli işlerde bir saat, Ara dinlenmesi

Bu dinlenme süreleri en az olup aralıksız verilir.

Ancak  bu  süreler,  iklim,  mevsim,  o  yerdeki  gelenekler  ve  işin  niteliği  göz  önünde

tutularak sözleşmeler ile aralı olarak kullandırılabilir.

Dinlenmeler bir işyerinde işçilere aynı veya değişik saatlerde kullandırılabilir. Ara dinlenmeleri çalışma süresinden sayılmaz.

Gece süresi ve gece çalışmaları

Madde 69 - Çalışma hayatında "gece" en geç saat 20.00'de başlayarak en erken saat

06.00'ya kadar geçen ve her halde en fazla onbir saat süren dönemdir.

Bazı  işlerin  niteliğine  ve  gereğine  göre  yahut  yurdun  bazı  bölgelerinin  özellikleri bakımından, çalışma hayatına ilişkin "gece" başlangıcının daha geriye alınması veya yaz ve kış saatlerinin  ayarlanması, yahut gün döneminin başlama ve bitme saatlerinin belirtilmesi suretiyle birinci fıkradaki hükmün uygulama şekillerini tespit etmek yahut bazı gece çalışmalarına herhangi bir oranda fazla ücret ödenmesi usulünü koymak veyahut gece işletilmelerinde ekonomik bir zorunluluk bulunmayan işyerlerinde işçilerin gece çalışmalarını yasak etmek üzere yönetmelikler çıkartılabilir.

İşçilerin gece çalışmaları yedibuçuk saati geçemez. (Ek cümle: 4/4/2015-6645/37 md.) Ancak, turizm, özel güvenlik ve sağlık hizmeti yürütülen işlerde işçinin yazılı onayının alınması şartıyla yedi buçuk saatin üzerinde gece çalışması yaptırılabilir.

(Mülga dördüncü fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.) (Mülga beşinci fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.) (Mülga altıncı fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.)

Gece ve gündüz işletilen ve nöbetleşe işçi postaları kullanılan işlerde, bir çalışma haftası gece çalıştırılan işçilerin, ondan sonra gelen ikinci çalışma haftası gündüz çalıştırılmaları suretiyle postalar sıraya konur. Gece ve gündüz postalarında iki haftalık nöbetleşme esası da uygulanabilir.

Postası  değiştirilecek  işçi  kesintisiz  en  az  onbir  saat  dinlendirilmeden  diğer  postada

çalıştırılamaz.

Hazırlama, tamamlama ve  temizleme işleri

Madde  70  -  Genel  olarak bir işyerinde  belirli çalışma  saatlerinden önce  veya  sonra gerekli  olan  hazırlama  veya  tamamlama  yahut  temizleme  işlerinde  çalışan  işçiler  için  işin düzenlenmesi ile ilgili hükümlerden hangilerinin uygulanmayacağı yahut ne gibi değişik şartlar ve usullerle  uygulanacağı  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığı  tarafından  hazırlanacak  bir yönetmelikte gösterilir.

Çalıştırma yaşı ve çocukları çalıştırma yasağı

Madde 71 (Değişik birinci fıkra: 4/4/2015-6645/38 md.) On beş yaşını doldurmamış çocukların çalıştırılması yasaktır. Ancak, on dört yaşını doldurmuş ve zorunlu ilköğretim çağını tamamlamış olan çocuklar; bedensel, zihinsel, sosyal ve ahlaki gelişmelerine ve eğitime devam edenlerin okullarına devamına engel olmayacak hafif işlerde çalıştırılabilirler. On dört yaşını doldurmamış çocuklar ise bedensel, zihinsel, sosyal ve ahlaki gelişmelerine ve eğitime devam edenlerin okullarına devamına engel olmayacak sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinde yazılı sözleşme yapmak ve her bir faaliyet için ayrı izin almak şartıyla çalıştırılabilirler.

Çocuk ve genç işçilerin işe yerleştirilmelerinde ve çalıştırılabilecekleri işlerde güvenlik, sağlık, bedensel, zihinsel ve psikolojik gelişmeleri, kişisel yatkınlık ve yetenekleri dikkate alınır. Çocuğun gördüğü iş onun okula gitmesine, mesleki eğitiminin devamına engel olamaz, onun derslerini düzenli bir şekilde izlemesine zarar veremez.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8447

 

Onsekiz yaşını doldurmamış çocuk ve genç işçiler bakımından yasak olan işler ile onbeş yaşını tamamlamış, ancak onsekiz yaşını tamamlamamış genç işçilerin çalışmasına izin verilecek işler,   on   dört   yaşını   doldurmuş   ve   zorunlu   ilköğretim   çağını   tamamlamış   çocukların çalıştırılabilecekleri hafif işler,  onaltı yaşını doldurmuş  fakat onsekiz  yaşını bitirmemiş  genç işçilerin hangi çeşit işlerde çalıştırılabilecekleri ve çalışma koşulları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından altı ay içinde çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.(1)(2)

(Değişik dördüncü fıkra: 4/4/2015-6645/38 md.) Zorunlu ilköğretim çağını tamamlamış ve örgün eğitime devam etmeyen çocukların çalışma saatleri günde yedi ve haftada otuz beş saatten; sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinde çalışanların ise günde beş ve haftada otuz saatten fazla olamaz. Bu süre, on beş yaşını tamamlamış çocuklar için günde sekiz ve haftada kırk saate kadar artırılabilir.

Okul  öncesi  çocuklar  ile  okula  devam  eden  çocukların  eğitim  dönemindeki  çalışma süreleri, eğitim saatleri dışında olmak üzere, en fazla günde iki saat ve haftada on saat olabilir. Okulun kapalı olduğu dönemlerde çalışma süreleri yukarıda dördüncü fıkrada öngörülen süreleri aşamaz. (3)

(Ek fıkra: 4/4/2015-6645/38 md.) Sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinin kapsamı, bu faaliyetlerde çalışacak çocuklara çalışma izni verilmesi, yaş grupları ve faaliyet türlerine göre çalışma ve dinlenme süreleri ile çalışma ortamı ve şartları, ücretin ödenmesine ilişkin usul ve esaslar ile diğer hususlar Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun görüşleri alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Yer ve su altında çalıştırma yasağı

Madde 72 - Maden ocakları ile kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı gibi yer altında  veya  su  altında  çalışılacak  işlerde  onsekiz  yaşını  doldurmamış  erkek  ve  her  yaştaki kadınların çalıştırılması yasaktır.

Gece çalıştırma yasağı

Madde 73 - Sanayie ait işlerde onsekiz yaşını doldurmamış çocuk ve genç işçilerin gece

çalıştırılması yasaktır.

Onsekiz yaşını doldurmuş kadın işçilerin gece postalarında çalıştırılmasına ilişkin usul ve esaslar   Sağlık   Bakanlığının   görüşü   alınarak   Çalışma   ve   Sosyal   Güvenlik   Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikte gösterilir.

––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 32 nci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “hafif işler” ibaresinden sonra gelmek üzere “, onaltı yaşını doldurmuş fakat onsekiz yaşını bitirmemiş genç işçilerin hangi çeşit işlerde çalıştırılabilecekleri” ibaresi eklenmiştir.

(2)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı  Kanunun 38 inci  maddesiyle, bu fıkrada yer alan “ondört yaşını bitirmiş ve  ilk  öğretimini  tamamlamış”  ibaresi  “on  dört  yaşını  doldurmuş  ve  zorunlu  ilköğretim  çağını tamamlamış” şeklinde değiştirilmiştir.

(3)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı  Kanunun 38 inci  maddesiyle, bu fıkrada yer alan “Okula devam eden” ibaresi  “Okul  öncesi  çocuklar  ile  okula  devam  eden”,  “birinci”  ibaresi  “dördüncü”  şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8448

 

 

 

Analık halinde çalışma ve süt izni

Madde 74 - Kadın işçilerin doğumdan önce sekiz ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam onaltı haftalık süre için çalıştırılmamaları esastır. Çoğul gebelik halinde doğumdan önce çalıştırılmayacak sekiz haftalık süreye iki hafta süre eklenir. Ancak, sağlık durumu uygun olduğu takdirde, doktorun onayı ile kadın işçi isterse doğumdan önceki üç haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, kadın işçinin çalıştığı süreler doğum sonrası sürelere eklenir. (Ek cümle: 13/2/2011-6111/76  md.)  Kadın  işçinin  erken  doğum  yapması  halinde  ise  doğumdan  önce kullanamadığı çalıştırılmayacak süreler, doğum sonrası sürelere eklenmek suretiyle kullandırılır. (Ek  cümleler:  29/1/2016-6663/22  md.)  Doğumda  veya  doğum  sonrasında  annenin  ölümü hâlinde,  doğum  sonrası  kullanılamayan  süreler  babaya  kullandırılır.  Üç  yaşını  doldurmamış çocuğu evlat edinen eşlerden birine veya evlat edinene çocuğun aileye  fiilen teslim edildiği tarihten itibaren sekiz hafta analık hâli izni kullandırılır.

(Ek  fıkra:  29/1/2016-6663/22  md.)  Birinci  fıkra  uyarınca  kullanılan  doğum  sonrası analık hâli izninin bitiminden itibaren çocuğunun bakımı ve yetiştirilmesi amacıyla ve çocuğun hayatta olması kaydıyla kadın işçi ile üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen kadın veya erkek işçilere istekleri hâlinde birinci doğumda altmış gün, ikinci doğumda yüz yirmi gün, sonraki doğumlarda ise yüz seksen gün süreyle haftalık çalışma süresinin yarısı kadar ücretsiz izin verilir. Çoğul doğum hâlinde bu sürelere otuzar gün eklenir. Çocuğun engelli doğması hâlinde bu süre üç yüz altmış gün olarak uygulanır. Bu fıkra hükümlerinden yararlanılan süre içerisinde süt iznine ilişkin hükümler uygulanmaz.

Yukarıda öngörülen süreler işçinin sağlık durumuna ve işin özelliğine göre doğumdan

önce ve sonra gerekirse artırılabilir. Bu süreler hekim raporu ile belirtilir.

Hamilelik süresince kadın işçiye periyodik kontroller için ücretli izin verilir.

Hekim raporu ile gerekli görüldüğü takdirde, hamile kadın işçi sağlığına uygun daha hafif

işlerde çalıştırılır. Bu halde işçinin ücretinde bir indirim yapılmaz.

İsteği halinde kadın işçiye, onaltı haftalık sürenin tamamlanmasından veya çoğul gebelik halinde onsekiz haftalık süreden sonra altı aya kadar ücretsiz izin verilir. (Ek cümle: 29/1/2016- 6663/22 md.) Bu izin, üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinme hâlinde eşlerden birine veya evlat edinene verilir. Bu süre, yıllık ücretli izin hakkının hesabında dikkate alınmaz.

Kadın işçilere bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam birbuçuk saat süt izni verilir. Bu sürenin hangi saatler arasında ve kaça bölünerek kulllanılacağını işçi kendisi belirler. Bu süre günlük çalışma süresinden sayılır.

(Ek fıkra: 29/1/2016-6663/22 md.) Bu madde hükümleri iş sözleşmesi ile çalışan ve bu

Kanunun kapsamında olan veya olmayan her türlü işçi için uygulanır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8448-1

 

 

 

İşçi özlük dosyası

Madde  75  -  İşveren  çalıştırdığı her  işçi  için bir özlük dosyası  düzenler. İşveren  bu dosyada, işçinin kimlik bilgilerinin yanında, bu Kanun ve diğer kanunlar uyarınca düzenlemek zorunda olduğu her türlü belge ve kayıtları saklamak ve bunları istendiği zaman yetkili memur ve mercilere göstermek zorundadır.

İşveren,  işçi  hakkında  edindiği  bilgileri  dürüstlük  kuralları  ve  hukuka  uygun  olarak

kullanmak ve gizli kalmasında işçinin haklı çıkarı bulunan bilgileri açıklamamakla yükümlüdür.

Yönetmelikler

Madde 76 - Nitelikleri gereği günlük ve haftalık çalışma sürelerinin 63 üncü maddede öngörüldüğü şekilde uygulanması mümkün olmayan iş ve işyerlerinde çalışma sürelerinin günlük yasal çalışma süresini aşmayacak şekilde ve en çok altı aya kadar denkleştirme süresi tanınarak uygulanmasını  sağlayacak  usuller  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığınca  hazırlanacak yönetmeliklerle düzenlenir.

Nitelikleri dolayısıyla devamlı çalıştıkları için durmaksızın birbiri ardına işçi postaları çalıştırılarak işletilen yahut nöbetleşe işçi postaları ile yapılan işlerde, çalışma sürelerine, hafta tatillerine ve gece çalışmalarına ve çalışma ortasındaki zorunlu dinlenmelere dair özel usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak yönetmeliklerle düzenlenir.

 

BEŞİNCİ BÖLÜM İş Sağlığı ve Güvenliği

 

İşverenlerin ve işçilerin yükümlülükleri

Madde 77 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

İş sağlığı ve güvenliği yönetmelikleri (1)

Madde 78 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) İşin durdurulması veya işyerinin kapatılması Madde 79 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) İş sağlığı ve güvenliği kurulu

Madde 80 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri (2)

Madde 81 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

 

 

 

 

 

 

––––––––––––––

(1)  Bu madde başlığı " Sağlık ve güvenlik tüzük ve yönetmelikleri“ iken, 15/5/2008 tarihli ve 5763 sayılı

Kanunun 3 üncü maddesiyle metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

(2)  Bu madde başlığı " İşyeri hekimleri“ iken, 15/5/2008 tarihli ve 5763 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle

metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8449-8453

 

İş güvenliği ile görevli mühendis veya teknik elemanlar Madde 82 – (Mülga: 15/5/2008-5763/37 md.)

İşçilerin hakları

Madde 83 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) İçki veya uyuşturucu madde kullanma yasağı Madde 84 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) Ağır ve tehlikeli işler

Madde 85 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

Ağır ve tehlikeli işlerde rapor

Madde 86 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) On sekiz yaşından küçük işçiler için rapor Madde 87 (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

Gebe veya çocuk emziren kadınlar için yönetmelik Madde 88 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) Çeşitli yönetmelikler

Madde 89 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

 

ALTINCI BÖLÜM

İş ve İşçi Bulma

 

İş ve işçi bulmaya aracılık

Madde 90 - İş arayanların elverişli oldukları işlere yerleştirilmeleri ve çeşitli işler için uygun işçiler bulunmasına aracılık görevi, Türkiye İş Kurumu ve bu hususta izin verilen özel istihdam bürolarınca yerine getirilir.

 

YEDİNCİ BÖLÜM

Çalışma Hayatının Denetimi ve Teftişi

 

Devletin yetkisi

Madde 91 - Devlet, çalışma hayatı ile ilgili mevzuatın uygulanmasını izler, denetler ve teftiş eder. Bu ödev Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bağlı ihtiyaca yetecek sayı ve özellikte teftiş ve denetlemeye yetkili iş müfettişlerince yapılır.

(Ek fıkra: 13/2/2011-6111/77 md.; Değişik fıkra: 12/10/2017-7036/13 md.) İşçilerin kanundan, iş ve toplu iş sözleşmesinden doğan bireysel alacaklarına ilişkin başvuruları üzerine, iş sözleşmesinin devam etmesi kaydıyla birinci fıkra hükmü uyarınca işlem yapılabilir.

Askeri işyerleriyle yurt güvenliği için gerekli maddeler üretilen işyerlerinin denetim ve teftişi  konusu  ve  sonuçlarına  ait  işlemler  Milli  Savunma  Bakanlığı  ile  Çalışma  ve  Sosyal Güvenlik Bakanlığınca birlikte hazırlanacak yönetmeliğe göre yürütülür.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8450-8454

 

 

 

Yetkili makam ve memurlar (1)

Madde  92  -  91  inci  madde  hükmünün  uygulanması  için  iş  hayatının  izlenmesi, denetlenmesi ve teftişiyle ödevli olan iş müfettişleri, işyerlerini ve eklentilerini, işin yürütülmesi tarzını ve ilgili belgeleri, araç ve gereçleri, cihaz ve makineleri, ham ve işlenmiş maddelerle, iş için gerekli olan malzemeyi 93 üncü maddede yazılı esaslara uyarak gerektiği zamanlarda ve işçilerin yaşamına, sağlığına, güvenliğine, eğitimine, dinlenmesine veya oturup yatmasına ilişkin tesis  ve  tertipleri  her  zaman  görmek,  araştırmak  ve  incelemek  ve  bu  Kanunla  suç  sayılan eylemlere  rastladığı  zaman  bu  hususta  Cumhurbaşkanınca  çıkarılan  yönetmelikte  açıklanan şekillerde bu halleri önlemek yetkisine sahiptirler.  (2)

(Değişik ikinci fıkra: 13/2/2011-6111/78 md.) Teftiş, denetleme ve incelemeler sırasında işverenler, işçiler ve bu işle ilgili görülen başka kişiler izleme, denetleme ve teftişle görevli iş müfettişleri (…) (1)  tarafından çağrıldıkları zaman gelmek, ifade ve bilgi vermek, gerekli olan belge ve delilleri getirip göstermek ve vermek; iş müfettişlerinin birinci fıkrada yazılı görevlerini yapmaları için kendilerine her çeşit kolaylığı göstermek, bu yoldaki isteklerini geciktirmeksizin yerine getirmekle yükümlüdürler. (1)

(Değişik üçüncü fıkra: 13/2/2011-6111/78 md.) Çalışma hayatını izleme, denetleme ve teftişe  yetkili  iş  müfettişleri  (…)  (1)   tarafından  tutulan  tutanaklar  aksi  kanıtlanıncaya  kadar geçerlidir. İş müfettişleri tarafından düzenlenen raporların ve tutulan tutanakların işçi alacaklarına ilişkin kısımlarına karşı taraflarca otuz gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz edilebilir. İş mahkemesinin kararına karşı taraflarca 5521 sayılı Kanunun 8 inci maddesine göre kanun yoluna başvurulabilir. Kanun yoluna başvurulması iş mahkemesince hüküm altına alınan işçi alacağının tahsiline engel teşkil etmez. (1)

Yetkili memurların ödevi

Madde 93 - İş hayatını izleme, denetleme ve teftiş yetkisi olan iş müfettişleri görevlerini yaparlarken işin normal gidişini ve işyerinin işlemesini, inceledikleri konunun niteliğine göre mümkün  olduğu  kadar  aksatmamak,  durdurmamak  ve  güçleştirmemekle  ve  resmi  işlemlerin yürütülüp sonuçlandırılması için, açıklanması gerekmedikçe, işverenin ve  işyerinin meslek sırları ve şartları, ekonomik ve ticari hal ve durumları hakkında gördükleri ve öğrendikleri hususları tamamen  gizli  tutmak  ve  kendileri  tarafından  bilgileri  ve  ifadeleri  alınan  yahut  kendilerine başvuran   veya   ihbarda   bulunan   işçilerin   ve   başka   kişilerin   isimlerini   ve   kimliklerini açıklamamakla yükümlüdürler.

Muafiyet

Madde  94  -  İşçi  ve  işverenlerle  bunların  meslek  kuruluşları  tarafından  kendilerini ilgilendiren  ve  iş  hayatına  ilişkin  işlerde  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığına  yazı  ile başvurma halinde bu dilekçeler ve bunlarla ilgili tutanak, evrak, defter ve işlemler damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.

Diğer merciler tarafından yapılan teftişler Madde 95 (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

––––––––––––––

(1)  12/10/2017 tarihli ve 7036 sayılı Kanunun 14 üncü maddesiyle, bu maddenin ikinci fıkrasında yer alan “ve işçi şikayetlerini inceleyen bölge müdürlüğü memurları” ibaresi ile üçüncü fıkrasında yer alan “ile işçi   şikayetlerini   incelemekle   görevli   bölge   müdürlüğü   memurları”   ibaresi   madde   metninden çıkarılmıştır.

(2) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak İş Teftişi Tüzüğünde” ibaresi “Cumhurbaşkanınca çıkarılan yönetmelikte” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8455

 

 

 

İşçi ve işverenin sorumluluğu

Madde 96 - İş denetimi ve teftişine yetkili iş müfettişleri tarafından ifade ve bilgilerine başvurulan işçilere, işverenlerin gerek doğrudan doğruya ve gerek dolayısıyla telkinlerde bulunmaları, işçileri gerçeği saklamaya yahut değiştirmeye sevk veya herhangi bir suretle zorlamaları veyahut işçilerin ilgili makamlara başvurmaları, haber ve ifade vermeleri üzerine, bunlara karşı kötü davranışlarda bulunmaları yasaktır.

İşçilerin  çalıştıkları  veya  ayrıldıkları  işyerleriyle  işverenleri  hakkında  gerçeğe  uygun  olmayan haberler vererek gereksiz işlemlerle uğraştırılmaları veya işverenleri haksız yere kötü duruma düşürmeye kalkışmaları ve iş müfettişlerince kendilerinden sorulan hususlar için doğru olmayan cevaplar vererek denetim ve  teftişin  yapılmasını  güçleştirmek  veya  yanlış  bir  sonuca  vardırmak  gibi  kötü  niyetli  davranışlarda bulunmaları yasaktır.

Zabıtanın yardımı

Madde 97 - Bu Kanun hükümlerinin tam ve gerektiği gibi uygulanabilmesi için işyerlerini teftiş ve denetlemeye  yetkili  iş  müfettişlerinin  gerekli  görmeleri  ve  istemeleri  halinde,  zabıta  kuvvetleri,  bu  iş müfettişlerinin görevlerini iyi bir şekilde yapabilmelerini sağlamak üzere her türlü yardımda bulunmakla yükümlüdürler.

 

SEKİZİNCİ BÖLÜM İdari Ceza Hükümleri

 

İşyerini bildirme yükümlülüğüne aykırılık

Madde 98 - (Değişik birinci fıkra: 15/5/2008-5763/8 md.) Bu Kanunun 3 üncü maddesinin birinci ve  ikinci  fıkralarındaki  işyeri  bildirme  yükümlülüğüne  aykırı  davranan  işveren  veya  işveren  vekiline, çalıştırılan her işçi için yüz Yeni Türk Lirası, (…) (1) 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki işyerini muvazaalı olarak bildiren asıl işveren ile alt işveren veya vekillerine ayrı ayrı on bin Yeni Türk Lirası idari para cezası verilir. (1)

Bu para cezasının kesinleşmesinden sonra bildirim yükümlülüğüne aykırılığın sürmesi halinde takip

eden her ay için aynı miktar ceza uygulanır.

Genel hükümlere aykırılık

Madde 99 – (Değişik: 6/5/2016-6715/4 md.) Bu Kanunun;

  1. a) 5 inci maddesinde öngörülen ilke ve yükümlülüklere aykırı davranan işveren veya işveren vekiline

bu durumdaki her işçi için yüz elli Türk lirası,

  1. b) 7 nci maddesinde öngörülen ilke ve yükümlülüklere aykırı olarak geçici işçi çalıştıran işveren veya

işveren vekiline bu durumdaki her işçi için iki yüz elli Türk lirası,

  1. c) 8 inci maddesinin son fıkrasındaki belgeyi işçiye vermeyen, 14 üncü maddesi hükümlerine aykırı

davranan işveren veya işveren vekiline bu durumdaki her işçi için yüz elli Türk lirası,

  1. d) 28 inci maddesine aykırı olarak çalışma belgesi düzenleme yükümlülüğüne aykırı davranan veya bu belgeye gerçeğe aykırı bilgi yazan işveren veya işveren vekiline bu durumdaki her işçi için yüz elli Türk lirası,

idari para cezası verilir.

7 nci maddenin ikinci fıkrasının (f) bendine aykırı olarak davranan işveren veya işveren vekiline ise

birinci fıkranın (b) bendinde belirtilen para cezası dört katı artırılarak uygulanır.

Toplu işçi çıkarma ile ilgili hükümlere aykırılık(2)

Madde 100 - Bu Kanunun 29 uncu maddesindeki hükümlere aykırı olarak işçi çıkaran  işveren veya

işveren vekiline işten çıkardığı her işçi için dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası verilir. ––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 37 nci maddesiyle, bu fıkrada yer alan alan “85 inci madde kapsamındaki işyerlerinde ise çalıştırılan her işçi için bin Yeni Türk Lirası,” ibaresi madde metninden çıkartılmıştır.

(2)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “ikiyüz milyon lira para cezası” ibaresi “dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası” şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8456

 

Engelli ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğuna aykırılık(1)(2)

Madde 101 - Bu Kanunun 30 uncu maddesindeki hükümlere aykırı olarak engelli ve eski hükümlü çalıştırmayan işveren veya işveren vekiline çalıştırmadığı her engelli ve eski hükümlü ve çalıştırmadığı her ay için binyediyüz Türk Lirası idari para cezası verilir. Kamu kuruluşları da bu para cezasından hiçbir şekilde muaf tutulamaz.

Ücret ile ilgili hükümlere aykırılık(3)

Madde 102 - Bu Kanunun;

  1. a) (Değişik: 17/4/2008-5754/85 ) 32 nci maddesinde belirtilen ücret ile işçinin bu Kanundan veya toplu iş sözleşmesinden veya iş sözleşmesinden doğan ücret ödemelerini süresi içinde kasden ödemeyen  veya  eksik  ödeyen,  39  uncu  maddesinde  belirtilen  komisyonun belirlediği asgari ücreti işçiye  ödemeyen  veya  noksan ödeyen, ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki  her  çeşit  istihkakını  zorunlu  tutulduğu  halde  özel  olarak  açılan  banka  hesabına ödemeyen işveren, işveren vekili ve üçüncü kişiye bu durumda olan her işçi ve her ay için yüzyirmibeş Türk Lirası idari para cezası ,
  2. b) 37 nci maddesine aykırı olarak ücrete ilişkin hesap pusulası düzenlemeyen veya işçi ücretlerinden 38 inci  maddeye  aykırı  olarak  ücret  kesme  cezası  veren  veya  yaptığı  ücret kesintisinin sebebini ve hesabını bildirmeyen 52 nci maddedeki belgeyi vermeyen işveren veya işveren vekiline dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası,
  3. c) 41 inci maddesinde belirtilen fazla çalışmalara ilişkin ücreti ödemeyen, işçiye hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında kullandırmayan, fazla saatlerde yapılacak çalışmalar için işçinin onayını almayan işveren veya işveren vekiline, bu durumda olan her işçi için ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası,

Verilir.

Yıllık ücretli izin hükümlerine aykırılık(4)

Madde 103 - Yıllık ücretli izni bu Kanunun 56 ncı maddesine aykırı olarak  bölen veya izin ücretini 57 nci maddenin üç ve dördüncü fıkralarında belirtilen usule aykırı olarak ödeyen veya eksik ödeyen veya 59 uncu maddedeki hak edilmiş izni kullanmadan iş sözleşmesinin sona ermesi halinde bu izne ait ücreti ödemeyen veya 60 ıncı maddede belirtilen yönetmeliğin esas ve usullerine aykırı olarak izin kullandırmayan veya eksik kullandıran işveren veya işveren vekiline bu durumda olan her işçi için ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası verilir.

––––––––––––––

(1)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “yediyüzelli  milyon  lira  para  cezası”  ibaresi  “binyediyüz  Türk  Lirası  idari  para  cezası”  şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

(2)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu madde başlığında yer alan “Özürlü”

ibaresi “Engelli”, birinci fıkrasında yer alan “özürlü” ibareleri “engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

(3)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “yüz Yeni Türk Lirası” ibaresi “yüzyirmibeş Türk Lirası” şeklinde, (b) bendinde yer alan “ikiyüz milyon lira para cezası” ibaresi “dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası” şeklinde, (c) bendinde yer alan “yüz milyon lira para cezası” ibaresi “ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası”   şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

(4)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “yüz milyon lira para cezası” ibaresi “ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası” şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8457

 

İşin düzenlenmesine ilişkin hükümlere aykırılık (1)

Madde 104 - Bu Kanunun 63 üncü maddesinde ve bu maddede belirtilen yönetmelikte belirlenen

çalışma sürelerine aykırı olarak işçilerini ça

lıştıran veya 68 inci maddesindeki ara dinlenmelerini bu maddeye göre uygulamayan veya işçileri 69 uncu  maddesine  aykırı  olarak  geceleri  yedibuçuk  saatten  fazla  çalıştıran;  gece  ve  gündüz  postalarını değiştirmeyen, 71 inci maddesi hükmüne ve bu maddenin son fıkrasında anılan yönetmelik hükümlerine aykırı hareket eden, 72 nci maddesi hükümlerine aykırı olarak bu maddede belirtilen yerlerde onsekiz yaşını doldurmamış erkek çocukları ve gençleri ve her yaştaki kadınları çalıştıran, 73 üncü maddesine aykırı olarak çocuk ve genç işçileri gece çalıştıran veya aynı maddede  anılan yönetmelik hükümlerine aykırı hareket eden

74 üncü maddesindeki hükme aykırı olarak doğumdan önceki ve sonraki sürelerde gebe veya doğum yapmış kadınları çalıştıran veya ücretsiz izin vermeyen, 75 inci maddesindeki işçi özlük dosyalarını düzenlemeyen, 76 ncı maddesinde belirtilen yönetmelik hükümlerine uymayan işveren veya işveren vekiline binikiyüz Türk Lirası idari para cezası verilir. (2)

64 üncü (…) (3)  maddede öngörülen hükümlere aykırı davranan işveren veya işveren vekiline bu

durumda olan her işçi için ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası verilir. (3)

İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili hükümlere aykırılık Madde 105 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

İş ve işçi bulma hükümlerine aykırılık

Madde 106 - Bu Kanunun 90 ıncı maddesinde  öngörülen izni almadan faaliyet gösteren işverene bir

milyar lira para cezası verilir.

İş hayatının denetim ve teftişi ile ilgili hükümlere aykırılık Madde 107 –  (Değişik: 23/1/2008-5728/500 md.)

Bu Kanunun;

  1. a) 92 nci maddesinin ikinci fıkrasındaki yükümlülüklerini yerine getirmeyen,
  2. b) 96 ncı maddesindeki yasaklara uymayan,

işveren veya işveren vekiline sekizbin Türk Lirası idarî para cezası verilir.

İş müfettişlerinin bu Kanundan veya diğer kanunlardan doğan her çeşit teftiş, denetleme yetki ve görevleri gereğince görevlerinin yerine getirilmesi sırasında, görevlerini yapma ve sonuçlandırmaya engel olan kimselere, fiil suç oluşturmadığı takdirde, sekizbin Türk Lirası idarî para cezası verilir.

İdari para cezalarının uygulanmasına ilişkin hususlar Madde 108 – (Değişik: 15/5/2008-5763/10 md.)

Bu Kanunda öngörülen idari para cezaları, 101 ve 106 ncı maddelerdeki idari para cezaları hariç, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürünce verilir. (Değişik ikinci cümle: 13/2/2011-6111/79 md.) 101 inci ve 106 ncı maddeler kapsamındaki idari para cezaları ise doğrudan Türkiye İş Kurumu il müdürü tarafından; birden fazla ilde işyerleri bulunan işverenlere uygulanacak idari para cezası ise işyerlerinin merkezinin bulunduğu yerdeki Türkiye İş Kurumu il müdürünce verilir ve genel esaslara göre tahsil edilir. 106 ncı maddeye göre verilecek idari para cezası için, 4904 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin (h) bendindeki tutar esas alınır.

––––––––––––––

(1)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer “beşyüz milyon lira para cezası” ibaresi “binikiyüz Türk Lirası idari para cezası” şeklinde, ikinci fıkrasında yer alan  “yüzmilyon  lira  para  cezası”  ibaresi  “ikiyüzyirmi  Türk  Lirası  idari  para  cezası”şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

(2)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı Kanunun 39 uncu maddesiyle, bu fıkrada yer alan “71 inci maddesi hükmüne”  ibaresinden  sonra  gelmek  üzere  “ve  bu  maddenin  son  fıkrasında  anılan  yönetmelik hükümlerine” ibaresi eklenmiştir.

(3)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı Kanunun 35 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “ve 65 inci” ibaresi

madde metninden çıkarılmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8458

 

DOKUZUNCU BÖLÜM Çeşitli, Geçici ve Son Hükümler

 

 

 

Yazılı bildirim

Madde  109  -  Bu  Kanunda  öngörülen  bildirimlerin  ilgiliye  yazılı  olarak  ve  imza karşılığında yapılması gerekir. Bildirim yapılan kişi bunu imzalamazsa, durum o yerde tutanakla tespit edilir. Ancak, 7201 sayılı Kanun kapsamına giren tebligat anılan Kanun hükümlerine göre yapılır.

Konut kapıcılarının özel çalışma koşulları

Madde 110 - Konut kapıcılarının hizmetlerinin kapsam ve niteliği ile çalışma süreleri, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günleri, yıllık ücretli izin hakları ve kapıcı konutları ile ilgili  hususların  düzenlenmesinde  uygulanacak  değişik  şekil  ve  esaslar  Çalışma  ve  Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak bir  yönetmelikle düzenlenir.

Sanayi, ticaret, tarım ve orman  işleri

Madde 111 – (Değişik: 15/5/2008-5763/11 md.)

Bu Kanunun uygulanması bakımından; sanayiden, ticaretten, tarım ve orman işlerinden

sayılacak işlerin esasları aşağıda belirtilmiştir.

Sanayiden sayılacak işlerin esasları şunlardır:

  1. a) Her türlü madenleri arama ve topraktan çıkarma, taş, kum ve kireç ocakları.
  2. b) Ham, yarı ve tam yapılmış maddelerin işlenmesi, temizlenmesi, şeklinin değiştirilmesi,

süslenmesi, satış için hazırlanması.

  1. c) Her türlü kurma, onarma, sökme, dağıtma ve yıkma.
  2. d) Bina yapılması ve onarımı, değiştirilmesi, bozulması, yıkılması ve bunlara yardımcı her

türlü sınai yapım.

  1. e) Yol, demiryolu, tramvay yolu, liman, kanal, baraj, havaalanı, dalgakıran, tünel, köprü,

lağım ve kuyuların yapılması ve onarımı, batıkların çıkarılması ve bataklık kurutma.

  1. f) Elektrik ve  her  çeşit  muharrik  kuvvetlerin  elde  edilmesi,  değiştirilmesi,  taşınması,

kurma ve dağıtma.

  1. g) Su ve gaz tesisatı kurma ve işletmesi.
  2. h) Telefon, telgraf, telsiz, radyo ve televizyon
  3. i) Gemi ve vapur yapımı, onarımı, değiştirilmesi ve bozup dağıtma.
  4. j) Eşyanın istasyon,   antrepo,   iskele,   limanlar   ve   havaalanlarında   yükletilmesi,

boşaltılması.

  1. k) Basımevleri.

Ticaretten sayılacak işlerin esasları şunlardır:

  1. a) Ham, yarı ve tam yapılmış her çeşit bitkisel, hayvani veya sınai ürün ve malların alımı

ve satımı.

  1. b) Bankacılık ve finans sektörü ile ilgili işlerle, sigortacılık, komisyonculuk, depoculuk,

ambarcılık, antrepoculuk.

  1. c) Su ürünleri alımı ve satımı.
  2. d) Karada, göl ve akarsularda insan veya eşya ve hayvan taşıma.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8458-1

 

Tarım ve orman işlerinden sayılacak işlerin esasları şunlardır:

  1. a) Her çeşit meyveli ve meyvesiz bitkiler; çay, pamuk, tütün, elyaflı bitkiler; turunçgiller; pirinç, baklagiller; ağaç, ağaççık, omca, tohum, fide, fidan; sebze ve tarla ürünleri; yem ve süt bitkilerinin yetiştirilmesi, üretimi, ıslahı, araştırılması, bunlarla ilgili her türlü toprak işleri, ekim, dikim, aşı, budama, sulama, gübreleme, hasat, harman, devşirme, temizleme, hazırlama ve ayırma işleri, hastalık ve zararlılarla mücadele, toprak ıslahı, çayır, mera, toprak ve su korunması.
  2. b) Ormanların korunması,   planlanması    (amenajman),    yetiştirilmesi,    işletilmesi,

sınırlandırılması  çalışmaları,  bunlara  ait  alt  yapı  çalışmaları  ile  tohum  toplama,  fidanlık, ağaçlandırma, erozyon kontrolü, etüt proje ve rehabilitasyonu, ormancılık araştırma ile milli park, orman içi dinlenme yerleri ve kent ormanlarının kurulması, bakım ve geliştirilmesi.

  1. c) Her türlü iş ve gelir hayvanlarının (arı, ipek böceği ve benzerleri dahil) yetiştirilmesi, üretimi, ıslahı ve  bunlarla  ilgili  bakım,  güdüm,  terbiye,  kırkım,  sağım  ve  ürünlerinin  elde edilmesi, toplanması, saklanması ile bu hayvanların hastalık ve asalaklarıyla mücadele.
  2. d) 854 sayılı Deniz İş Kanununun hükümleri saklı kalmak kaydıyla, kara ve su avcılığı ve

üreticiliği ile bu yoldan elde edilen ürünlerin saklanması ve taşınması.

Yukarıda sayılan esaslar doğrultusunda bir işin bu Kanunun uygulanması bakımından sanayi, ticaret, tarım ve orman işlerinden hangisinin kapsamında sayılacağı; Sanayi ve Ticaret, Çevre ve Orman ile Tarım   ve Köyişleri bakanlıklarının görüşleri alınarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca altı ay içinde çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.

Bazı kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların kıdem tazminatı

Madde  112  -  Kanuna  veya  kanunun  verdiği  yetkiye  dayanılarak  kurulan  kurum  ve kuruluşların haklarında bu Kanun ve 854, 5953, 5434 sayılı kanunların hükümleri uygulanmayan personeli   ile   kamu   kuruluşlarında   sözleşmeli   olarak   istihdam   edilenlere   mevzuat   veya sözleşmelerine göre kıdem tazminatı niteliğinde yapılan ödemeler kıdem tazminatı sayılır.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun

62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatları;

  1. a) Alt işverenlerinin  değişip  değişmediğine  bakılmaksızın  aralıksız  olarak  aynı  kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde çalışmış olanların bu şekilde çalışmış oldukları sürelere ilişkin kıdem tazminatına esas hizmet süreleri, aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde geçen  toplam  çalışma  süreleri  esas  alınarak  tespit    Bunlardan  son  alt  işverenleri  ile yapılmış olan iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanların kıdem tazminatları ilgili kamu kurum veya kuruluşları tarafından,
  2. b) Aynı alt işveren tarafından ve aynı iş sözleşmesi çerçevesinde farklı kamu kurum veya kuruluşlarında çalıştırılmış olan işçilerden iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanlara, 4734 sayılı Kanunun 62 nci  maddesinin  birinci  fıkrasının  (e)  bendi  kapsamında  farklı  kamu  kurum  ve kuruluşuna ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı esas alınarak çalıştırıldığı son kamu kurum veya kuruluşu tarafından,

işçinin banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8458-2

 

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8  md.)  Alt işveren  ile  yapmış olduğu iş sözleşmesi sona ermediği gibi, alt işveren tarafından 4734 sayılı Kanun kapsamında bulunan idarelere ait işyerleri dışında bir işyerinde çalıştırılmaya devam olunan ve bu şekilde çalıştırıldığı sırada iş sözleşmesi kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona eren işçinin kıdem tazminatı, işçinin yazılı talebi hâlinde, kıdem tazminatının söz konusu kamu kurum veya kuruluşlarına ait işyerlerinde geçen süreye ilişkin kısmı, kamu kurum veya kuruluşuna ait çalıştığı son işyerindeki ücretinin yılları  itibarıyla  asgari  ücret  artış  oranları  dikkate  alınarak  güncellenmiş  miktarı  üzerinden hesaplanmak  suretiyle  son  kamu  kurum  veya  kuruluşu  tarafından  işçinin  banka  hesabına yatırılmak  suretiyle  ödenir.  Bu  şekilde  hesaplanarak  ödenen  kıdem  tazminatı  tutarının,  iş sözleşmesinin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden aynı süreler dikkate alınarak hesaplanacak kıdem tazminatı tutarından daha düşük olması hâlinde, işçinin aradaki farkı alt işverenden talep hakkı saklıdır.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) İkinci fıkranın (b) bendi veya üçüncü fıkra uyarınca farklı kamu kurum veya kuruluşlarına ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı üzerinden kıdem tazminatı ödenmesi hâlinde, kıdem tazminatı ödemesini gerçekleştiren son kamu kurum veya kuruluşu, ödenen kıdem tazminatı tutarının diğer kamu kurum veya kuruluşlarında geçen hizmet süresine ilişkin kısmını ilgili kamu kurum veya kuruluşundan tahsil eder. Ancak, merkezi yönetim  kapsamındaki  kamu  idareleri  arasında  bu  fıkra  hükümlerine  göre  bir  tahsil  işlemi yapılmaz.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) Kıdem tazminatı tutarı, 4734 sayılı Kanunun ek 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında belirtilen işyerlerinde kıdem tazminatı ile ilgili açılacak bütçe tertibinden, (b) bendi kapsamında belirtilen işyerlerinde ise hizmet alımı gider kaleminden, ödeneğin yetip yetmediğine bakılmaksızın ödenir.

(Ek  fıkra:21/2/2019-7166/11  md.)  4734  sayılı  Kanunun  62 nci maddesinin  birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilere, 11/9/2014 tarihinden sonra imzalanan ihale sözleşmeleri kapsamında, kamu kurum ve kuruluşlarına ait işyerlerinde 11/9/2014 tarihinden sonra geçen süreye ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan kıdem tazminatı ödemeleri için sözleşmesinde kıdem tazminatı ödemesinden ötürü alt işverene rücuedileceğine dair açık bir hükme yer verilmemişse alt işverenlere rücu edilmez.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) Bu madde kapsamında alt işverenler yanında çalışan işçilerin bu işyerlerinde geçen hizmet süresinin hesabı, alt işverenden ve alt işveren işçisinden istenecek belgeler ve ödeme süreci ile ilgili diğer usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ve Kamu İhale Kurumunun görüşleri alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenir.

(Ek  fıkra:   4/4/2015-6645/40   md.)   5/1/2002   tarihli   ve   4735   sayılı   Kamu   İhale Sözleşmeleri Kanunu ile 4/6/1985 tarihli ve 3213 sayılı Maden Kanunu kapsamında rödövans sözleşmeleri çerçevesinde yer altı maden işletmeciliği yapan şirketlere ve ortaklarına ait malların Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından el koyma veya takip yoluyla satışından elde edilen gelirler, öncelikle bu sözleşmeler kapsamında söz konusu şirketlerde çalışmış olan işçilerden, iş sözleşmeleri  kıdem  tazminatını  hak  edecek  şekilde  sona  ermiş  olanların  kıdem  ve  ihbar tazminatları  ile  izin,  fazla  çalışma  ve  diğer  ücret  alacaklarının  ödenmesinde  kullanılır.  Bu ödemeler Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından ilgililerin hesaplarına yatırılmak suretiyle gerçekleştirilir. Ödemeye esas bilgi ve belgeler, işçinin son çalıştığı işvereni tarafından Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna teslim edilir.

Bazı  işlerde çalışanların ücretlerinin güvencesi

Madde 113 - Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci   fıkrasının (b) ve (ı) bentlerinde sayılan işyerlerinde çalışan işçiler hakkında 32, 35, 37, 38 inci madde hükümleri uygulanır. Bu maddelere aykırılık hallerinde ilgililer hakkında ilgili ceza hükümleri uygulanır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8459

 

 

 

Üçlü Danışma Kurulu

Madde  114  -  Çalışma  barışının  ve  endüstri  ilişkilerinin  geliştirilmesinde,  çalışma hayatıyla  ilgili  mevzuat  çalışmalarının  ve  uygulamalarının  izlenmesi  amacıyla;  Hükümet  ile işveren, kamu görevlileri ve işçi sendikaları konfederasyonları arasında etkin danışmayı sağlamak üzere, üçlü temsile dayalı istişari  mahiyette bir danışma kurulu oluşturulur.

Kurulun çalışma usul ve esasları çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.

Kantin açılması

Madde 115 - İşyerlerinde, yüzelli ve daha fazla işçi çalıştırılması halinde, işçilerin ve ailelerinin  gerekli  ihtiyaçlarının  karşılanması  amacıyla  işçiler  tarafından  kurulacak  tüketim kooperatiflerine işverenlerce yer tahsisi yapılabilir.

Madde  116  -  (13.6.1952  tarihli  ve  5953  sayılı  Basın  Mesleğinde  Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun ile ilgili olup yerine işlenmiştir.)

Madde 117 - (5.5.1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile ilgili olup yerine

işlenmiştir.)

Madde 118 - (5.5.1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile ilgili olup yerine

işlenmiştir.)

Yönetmelikler

Madde 119 - Bu  Kanunda öngörülen yönetmelikler Kanunun yayımı tarihinden itibaren

altı ay içerisinde çıkartılır.

Yürürlükten kaldırılan hükümler

Madde 120 25.8.1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesi hariç diğer

maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır.

Korumalı işyerlerinde çalışan engellilerin ücretleri Ek Madde 1 (Ek: 6/2/2014-6518/59 md.)

Korumalı işyerlerinde çalıştırılan ve iş gücü piyasasına kazandırılmaları güç olan zihinsel

veya ruhsal engellilere işverenlerince zamanında ödenmiş olan ücretlerinin;

  1. a) Korumalı işyerlerinde çalışan her engelli için 1/7/1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz  ve  Kimsesiz  Türk  Vatandaşlarına  Aylık  Bağlanması  Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince ödenen aylık tutarı kadarı,
  2. b) 29/1/2004 tarihli ve 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 2 nci maddesi kapsamındaki illerde kurulmuş bulunan korumalı işyerlerinde çalışan  her  engelli  için  ilaveten  (a)  bendi  ile  belirlenen  tutarın  yüzde yirmisi,
  3. c) Korumalı işyeri statüsü almak için ilgili mevzuatla çalıştırılması zorunlu olan sayıdan daha fazla engelli çalıştıran işyerlerinde, zorunlu sayının üstünde çalıştırılan her engelli için ilaveten (a) bendi ile belirlenen tutarın yüzde yirmisi,

bu  ücretlere  ilişkin  yasal  yükümlülüklerin  de  tam  ve  zamanında  karşılanmış  olması

kaydıyla, Hazine tarafından işverene ödenir.

Birinci fıkrada belirlenen ücret kısımlarının ödenmesine ilişkin usul ve esaslar, Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığının uygun görüşü alınmak suretiyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle belirlenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460

 

 

 

Mazeret izni

Ek Madde 2 – (Ek: 4/4/2015-6645/35 md.)

İşçiye;  evlenmesi  veya  evlat  edinmesi  ya  da  ana  veya  babasının,  eşinin,  kardeşinin,

çocuğunun ölümü hâlinde üç gün, eşinin doğum yapması hâlinde ise beş gün ücretli izin verilir.

İşçilerin en az  yüzde yetmiş oranında engelli veya süreğen hastalığı olan çocuğunun tedavisinde,  hastalık  raporuna  dayalı  olarak  ve  çalışan  ebeveynden  sadece  biri  tarafından kullanılması kaydıyla, bir yıl içinde toptan veya bölümler hâlinde on güne kadar ücretli izin verilir.

Zamanaşımı süresi

Ek Madde 3- (Ek: 12/10/2017-7036/15 md.)

İş sözleşmesinden kaynaklanmak kaydıyla hangi kanuna tabi olursa olsun, yıllık izin

ücreti ve aşağıda belirtilen tazminatların zamanaşımı süresi beş yıldır.

  1. a) Kıdem tazminatı.
  2. b) İş sözleşmesinin bildirim şartına uyulmaksızın feshinden kaynaklanan
  3. c) Kötüniyet tazminatı.
  4. d) İş sözleşmesinin eşit davranma ilkesine uyulmaksızın feshinden kaynaklanan Geçici Madde 1 - Diğer mevzuatta 1475 sayılı İş Kanununa yapılan atıflar bu Kanuna

yapılmış sayılır.

Bu Kanunun 120 nci maddesi ile yürürlükte bırakılan 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının 1 inci ve 2 nci bendi ile onbirinci fıkrasında, anılan Kanunun 16, 17 ve 26 ncı maddelerine yapılan atıflar, bu Kanunun 24, 25 ve 32 nci maddelerine yapılmış sayılır.

Geçici Madde 2 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

Geçici  Madde  3  -  1475  sayılı  Kanuna  göre  alınmış  bulunan asgari  ücret  kararı,  bu

Kanunun 39 uncu Maddesine göre tespit yapılıncaya kadar yürürlükte kalır.

Geçici  Madde  4  -  Mülga  3008  sayılı  İş  Kanununun  13  üncü  maddesi  hükümleri haklarında  uygulanmayanlar  için,  bu  Kanunun  geçici  6  ncı  maddesinde  sözü  edilen  kıdem tazminatı hakkı 12.8.1967 tarihinden itibaren başlar.

İlk defa bu Kanun kapsamına girenlerin kıdem tazminatı hakları bu Kanunun yürürlüğe

girdiği tarihten itibaren başlar.

Geçici Madde 5 - 1475 sayılı Kanunun 25 inci maddesi ile 3713 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesinin (B) fıkrasında yer alan oranlar, bu Kanunun 30 uncu maddesi uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından yeniden belirleninceye kadar geçerlidir.

Geçici  Madde  6  -  Kıdem  tazminatı  için  bir  kıdem  tazminatı  fonu  kurulur.  Kıdem tazminatı fonuna ilişkin Kanunun  yürürlüğe  gireceği  tarihe  kadar  işçilerin  kıdemleri için 1475 sayılı İş Kanununun   14 üncü maddesi hükümlerine göre kıdem tazminatı hakları saklıdır.

Geçici Madde 7 - (Ek: 6/5/2016-6715/5 md.)

Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yayımı tarihinden önce 7 nci maddenin birinci fıkrası uyarınca bir işçinin yapmakta olduğu işe benzer işlerde çalıştırılması koşuluyla başka bir işverene iş görme edimini yerine getirmek üzere geçici olarak devredilmesi suretiyle kurulmuş bulunan geçici iş ilişkileri, sözleşmelerinin süresince devam eder.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460-1

 

Geçici Madde 8- (Ek: 12/10/2017-7036/16 md.)

Ek  3  üncü  madde,  bu  maddenin  yürürlüğe  girdiği  tarihten  sonra  sona  eren  iş

sözleşmelerinden kaynaklanan yıllık izin ücreti ve tazminatlar hakkında uygulanır.

Ek 3 üncü maddede belirtilen yıllık izin ücreti ve tazminatlar için bu maddenin yürürlüğe girmesinden   önce   işlemeye   başlamış   bulunan   zamanaşımı   süreleri,   değişiklikten   önceki hükümlere tabi olmaya devam eder. Ancak, zamanaşımı süresinin henüz dolmamış kısmı, ek 3 üncü maddede öngörülen süreden uzun ise, ek 3 üncü maddede öngörülen sürenin geçmesiyle zamanaşımı süresi dolmuş olur.

Geçici Madde 9- (Ek:21/2/2019-7166/12 md.)

Bu  maddenin  yürürlük  tarihi  itibarıyla  kamu  kurum  veya  kuruluşları  tarafından  alt

işverene rücu edilmek     üzere    yürütülen    davalarda,     112 nci maddenin     altıncı     fıkrası

kapsamında rücu edilmeyecek kısmı için ihtilafın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına

hükmedilir,    yargılama    gideri    ve    vekâlet    ücreti    taraflar    üzerinde    bırakılır.    İcra

takiplerinde rücu edilmeyecek kısma ilişkin olarak harç alınmaksızın düşme kararı verilir, takip giderleri    ile         vekâlet  ücreti     taraflar      üzerinde    bırakılır.  Ancak,              bu    kapsamda           alt

işverene rücu edilerek takip ve tahsil edilmiş olan tutarlar, alt işverenler lehine hiçbir şekilde alacak hakkı doğurmaz ve tahsil edilmiş tutarlar iade edilmez.

rürlük

Madde 121 - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

Madde 122 - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460-2

 

 

4857 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN MEVZUATIN

YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHLERİNİ GÖSTERİR LİSTE

 

 

 

 

 

 

 

Kanun/KHK

No.

 

Kanun/KHK

Resmî Gazete

Tarihi

 

Kanun / KHK Yürürlüğe giriş tarihi

Anayasa

Mahkemesi

Kararı

Tarih/No.

 

4857 sayılı Kanunun değiştirilen maddeleri

1.

4884

17/6/2003

17/6/2003

-

3

2.

5378

7/7/2005

7/7/2005

-

108

3.

5538

12/7/2006

12/7/2006

-

2, 81

4.

5728

8/2/2008

8/2/2008

-

107, 108

5.

5754

8/5/2008

8/5/2008

-

32, 102

 

6.

 

5763

 

26/5/2008

 

26/5/2008

 

-

3, 33, 65, 78, 81, 82, 88, 95,

98, 105, 108, 111

7.

5763

26/5/2008

1/7/2008

-

30

8.

5763

26/5/2008

1/1/2009

-

85

 

 

9.

 

 

5797

 

 

19/8/2008

1/7/2008

tarihinden geçerli olmak üzere yayımı

tarihinde

 

 

-

 

 

30

 

10.

 

5838

28/2/2009

(Mükerrer)

 

28/2/2009

 

-

 

18

11.

6009

1/8/2010

1/8/2010

-

2, 81

 

12.

 

6111

25/2/2011

(1. Mükerrer)

 

25/2/2011

 

-

 

74, 91, 92, 108

 

13.

 

KHK/665

2/11/2011

(Mükerrer)

 

2/11/2011

 

-

 

30

 

14.

 

6270

 

26/1/2012

 

26/1/2012

 

-

99, 100, 101, 102, 103, 104,

105

15.

6353

12/7/2012

12/7/2012

-

30

 

 

16.

 

 

6331

 

 

30/6/2012

 

 

30/12/2012

 

 

-

2, 4, 7, 25, 63, 69, 71, 77, 78, 79, 80, 81, 83, 84, 85, 86,87, 88, 89, 95, 98, 105,

Geçici Madde 2

17.

6462

3/5/2013

3/5/2013

-

25, 30, 101

 

18.

 

6518

6/2/2014

28918

 

19/2/2014

 

-

 

5, 30, Ek Madde 1

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460-3

 

 

4857 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN MEVZUATIN

YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHLERİNİ GÖSTERİR TABLO

 

 

 

Değiştiren Kanunun/KHK’nin

veya İptal Eden Anayasa Mahkemesi Kararının Numarası

 

4857 sayılı Kanunun değişen veya iptal edilen

maddeleri

 

Yürürlüğe Giriş

Tarihi

 

6552

3, 18, 36, 41, 53, 56, 112

 

41, 63

11/9/2014

 

1/1/2015

6645

41, 46, 55, 63, 69, 71, 104, 112, Ek Madde 2

23/4/2015

6663

13, 74

10/2/2016

6704

56

26/4/2016

6715

7, 14, 63, 99, Geçici Madde 7

20/5/2016

 

7036

91, 92, Ek Madde 3, Geçici Madde 8

25/10/2017

20, 21

1/1/2018

 

 

 

 

KHK/700

 

 

 

 

2,36,39,43,54,55,92

24/6/2018 tarihinde birlikte yapılan Türkiye Büyük

Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı

seçimleri

sonucunda

Cumhurbaşkanının andiçerek göreve başladığı tarihte

(9/7/2018)

7166

112,Geçici Madde 9

22/2/2019

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8423

 

 

İŞ KANUNU

 

 

 

 

 

Kanun Numarası                 : 4857

 

Kabul Tarihi                      : 22/5/2003

 

Yayımlandığı Resmî Gazete : Tarih : 10/6/2003     Sayı : 25134

 

Yayımlandığı Düstur           : Tertip : 5                  Cilt : 42

 

 

 

 

 

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

Genel Hükümler

 

 

 

Amaç ve kapsam

Madde 1 - Bu Kanunun amacı işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan

işçilerin çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemektir.

Bu Kanun, 4 üncü Maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, bu işyerlerinin

işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.

İşyerleri,  işverenler,  işveren  vekilleri  ve  işçiler,  3  üncü  maddedeki  bildirim  gününe

bakılmaksızın bu Kanun hükümleri ile bağlı olurlar.

Tanımlar

Madde 2 - Bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye işçi, işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye  yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren, işçi ile işveren arasında kurulan ilişkiye iş ilişkisi denir. İşveren tarafından mal veya hizmet üretmek amacıyla maddî olan ve olmayan unsurlar ile işçinin birlikte örgütlendiği birime işyeri denir.

İşverenin işyerinde ürettiği mal veya hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen yerler (işyerine bağlı yerler) ile dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden ve meslekî eğitim ve avlu gibi diğer eklentiler ve araçlar da işyerinden sayılır.

İşyeri,  işyerine  bağlı  yerler,  eklentiler  ve  araçlar  ile  oluşturulan  iş  organizasyonu

kapsamında bir bütündür.

(Ek fıkra: 23/7/2010-6009/48 md.; Mülga dördüncü fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.) İşveren  adına  hareket  eden  ve  işin,  işyerinin  ve  işletmenin  yönetiminde  görev  alan

kimselere   işveren   vekili   denir.   İşveren   vekilinin   bu   sıfatla   işçilere   karşı   işlem   ve

yükümlülüklerinden doğrudan işveren sorumludur.

Bu Kanunda işveren için öngörülen her çeşit sorumluluk ve zorunluluklar işveren vekilleri hakkında da uygulanır. İşveren vekilliği sıfatı, işçilere tanınan hak ve yükümlülükleri ortadan kaldırmaz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8424

 

Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya  asıl  işin  bir  bölümünde  işletmenin  ve  işin  gereği  ile  teknolojik  nedenlerle  uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden           veya    alt   işverenin                       taraf    olduğu             toplu   iş          sözleşmesinden                       doğan

yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur.

Asıl  işverenin  işçilerinin  alt  işveren  tarafından  işe  alınarak  çalıştırılmaya  devam ettirilmesi suretiyle hakları kısıtlanamaz veya daha önce o işyerinde çalıştırılan kimse ile alt işveren ilişkisi kurulamaz. Aksi halde ve genel olarak asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı işleme dayandığı kabul edilerek alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi sayılarak işlem görürler. İşletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler dışında asıl iş bölünerek alt işverenlere verilemez.

(Ek  fıkra:  1/7/2006-5538/18  md.)  Kanuna  veya  Cumhurbaşkanlığı  kararnamesine dayanılarak  kurulan  kamu  kurum  ve  kuruluşları  ile  bunların  doğrudan  veya  dolaylı  olarak sermayesinin en az yüzde ellisine sahip oldukları ortaklıklarda, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu veya diğer kanun hükümleri çerçevesinde, hizmet alımı amacıyla yapılan sözleşmeler gereğince, yüklenici aracılığıyla çalıştırılanlar, bu şekilde çalışmış olmalarına dayanarak; (1)

  1. a) Bu kurum, kuruluş ve ortaklıklara ait kadro veya pozisyonlara atanmaya,
  2. b) Bu kurum, kuruluş ve ortaklıklara ait işyerlerinin kadro veya pozisyonlarında çalışanlar için toplu iş sözleşmesi, personel kanunları veya ilgili diğer mevzuat hükümlerine göre belirlenen her türlü malî haklar ile sosyal yardımlardan yararlanmaya,

hak kazanamazlar.

(Ek fıkra: 1/7/2006-5538/18 md.) Sekizinci fıkrada belirtilen işyerlerinde yükleniciler dışında kalan işverenler tarafından çalıştırılanlar ile bu işyerlerinin tâbi oldukları ihale mevzuatı çerçevesinde kendi nam ve hesabına sözleşme yaparak üstlendiği ihale konusu işte doğrudan kendileri çalışanlar da aynı hükümlere tâbidir. Sekizinci fıkrada belirtilen kurum, kuruluş veya ortaklıkların sermayesine katıldıkları ortaklıkların kadro veya pozisyonlarında çalışan işçilerin, ortak durumundaki kamu kurum, kuruluş veya ortaklıkların kadro veya pozisyonlarına atanma ya da  bu  kurum,  kuruluş  veya  ortaklıklarda  geçerli  olan  malî  haklar  ile  sosyal  yardımlardan yararlanma talepleri hakkında da sekizinci fıkra hükümleri uygulanır. Hizmet alımına dayanak teşkil edecek sözleşme ve şartnamelere;

  1. a) İşe alınacak kişilerin belirlenmesi ve işten çıkarma yetkisinin kamu kurum, kuruluşları

ve ortaklıklarına bırakılması,

  1. b) Hizmet alım sözleşmeleri çerçevesinde ya da geçici işçi olarak aynı iş yerinde daha

önce çalışmış olanların çalıştırılmasına devam olunması,

yönünde hükümler konulamaz.

–––––––––––––––––––––

(1) 2/7/2018 tarihli ve 700  sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “kanunun verdiği yetkiye” ibaresi “Cumhurbaşkanlığı kararnamesine” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8424-1

 

 

 

İşyerini bildirme

Madde 3 - Bu Kanunun kapsamına giren nitelikte bir işyerini kuran, her ne suretle olursa olsun devralan, çalışma konusunu kısmen veya tamamen değiştiren veya herhangi bir sebeple faaliyetine son veren ve işyerini kapatan işveren, işyerinin unvan ve adresini, çalıştırılan işçi sayısını, çalışma  konusunu, işin başlama  veya bitme  gününü, kendi adını ve soyadını yahut unvanını, adresini, varsa işveren vekili veya vekillerinin adı, soyadı ve adreslerini bir ay içinde bölge müdürlüğüne bildirmek zorundadır.

(Değişik ikinci  fıkra:  15/5/2008-5763/1  md.)  Bu  Kanunun 2  nci  maddesinin  altıncı fıkrasına göre iş alan alt işveren; kendi işyerinin tescili için asıl işverenden aldığı yazılı alt işverenlik sözleşmesi ve gerekli belgelerle birlikte, birinci fıkra hükmüne göre bildirim yapmakla yükümlüdür.  Bölge  müdürlüğünce  tescili  yapılan  bu  işyerine  ait  belgeler  gerektiğinde  iş müfettişlerince incelenir. İnceleme sonucunda muvazaalı işlemin tespiti halinde, bu tespite ilişkin gerekçeli müfettiş raporu işverenlere tebliğ edilir. Bu rapora karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz iş günü  içinde  işverenlerce  yetkili  iş  mahkemesine  itiraz  edilebilir.  (Değişik  beşinci  cümle: 16/9/2014-6552/1 md.) İtiraz üzerine görülecek olan dava basit yargılama usulüne göre dört ay içinde sonuçlandırılır. Mahkemece verilen kararın temyizi hâlinde Yargıtay altı ay içinde kesin olarak karar verir. Kamu idarelerince bu raporlara karşı yetkili iş mahkemelerine itiraz edilmesi ve mahkeme kararlarına karşı diğer kanun yollarına başvurulması zorunludur. Rapora otuz iş günü içinde itiraz edilmemiş veya mahkeme muvazaalı işlemin tespitini onamış ise tescil işlemi iptal edilir ve alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçileri sayılır.(1)(2)

(Ek fıkra:11/6/2003-4884/10  md.)  Ancak,  şirketlerin  tescil  kayıtları  ise  ticaret  sicili memurluklarının  gönderdiği  belgeler  üzerinden  yapılır  ve  bu  belgeler  ilgili  ticaret  sicili memurluğunca bir ay içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ilgili bölge müdürlüklerine gönderilir.

(Ek fıkra: 15/5/2008-5763/1 md.) Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulması, bildirimi ve işyerinin tescili ile yapılacak sözleşmede bulunması gerekli diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

 

––––––––––––––

(1)  10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “altı günü” ibareleri

“otuz iş günü” şeklinde değiştirilmiştir.

(2)  10/9/2014  tarihli  ve  6552  sayılı  Kanunun  1  inci  maddesinde    4857  sayılı  İş  Kanununun  3  üncü

maddesinin ikinci  fıkrasının beşinci cümlesinin değiştirilmesi hüküm altına alınmış olmakla birlikte, iki cümle şeklindeki düzenleme yerine işlenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8424-2

 

 

 

İstisnalar

Madde 4 -Aşağıda belirtilen işlerde ve iş ilişkilerinde bu Kanun hükümleri uygulanmaz;

  1. a) Deniz ve hava taşıma işlerinde,
  2. b) 50'den az işçi çalıştırılan (50 dahil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya

işletmelerinde,

  1. c) Aile ekonomisi sınırları içinde kalan tarımla ilgili her çeşit yapı işleri,
  2. d) Bir ailenin üyeleri ve 3 üncü dereceye kadar (3 üncü derece dahil) hısımları arasında

dışardan başka biri katılmayarak evlerde ve el sanatlarının yapıldığı işlerde,

  1. e) Ev hizmetlerinde,
  2. f) (…) (1) çıraklar hakkında, (1)
  3. g) Sporcular hakkında,
  4. h) Rehabilite edilenler hakkında,

ı) 507 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Kanununun 2 nci maddesinin tarifine uygun üç kişinin

çalıştığı işyerlerinde.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 37 nci maddesiyle, bu bentte yer alan “İş sağlığı ve güvenliği

hükümleri saklı kalmak üzere” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8425

 

 

 

Şu kadar ki;

  1. a) Kıyılarda veya liman ve iskelelerde gemilerden karaya ve karadan gemilere yapılan

yükleme ve boşaltma işleri,

  1. b) Havacılığın bütün yer tesislerinde yürütülen işler,
  2. c) Tarım sanatları ile tarım aletleri, makine ve parçalarının yapıldığı atölye ve fabrikalarda

görülen işler,

  1. d) Tarım işletmelerinde yapılan yapı işleri,
  2. e) Halkın faydalanmasına açık veya işyerinin eklentisi durumunda olan park ve bahçe

işleri,

  1. f) Deniz İş  Kanunu  kapsamına  girmeyen  ve  tarım  işlerinden  sayılmayan,  denizlerde

çalışan su ürünleri üreticileri ile ilgili işler, Bu Kanun hükümlerine tabidir. Eşit davranma ilkesi

Madde 5 (Ek: 6/2/2014-6518/57 md.) İş ilişkisinde dil, ırk, renk, cinsiyet, engellilik,

siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayrım yapılamaz.

İşveren, esaslı sebepler olmadıkça tam süreli çalışan işçi karşısında kısmî süreli çalışan

işçiye, belirsiz süreli çalışan işçi karşısında belirli süreli çalışan işçiye farklı işlem yapamaz.

İşveren, biyolojik veya işin niteliğine ilişkin sebepler zorunlu kılmadıkça, bir işçiye, iş sözleşmesinin yapılmasında, şartlarının oluşturulmasında, uygulanmasında ve sona ermesinde, cinsiyet veya gebelik nedeniyle doğrudan veya dolaylı farklı işlem yapamaz.

Aynı veya eşit değerde bir iş için cinsiyet nedeniyle daha düşük ücret kararlaştırılamaz. İşçinin cinsiyeti nedeniyle özel koruyucu hükümlerin uygulanması, daha düşük bir ücretin

uygulanmasını haklı kılmaz.

İş ilişkisinde veya sona ermesinde yukarıdaki fıkra hükümlerine aykırı davranıldığında işçi, dört aya kadar ücreti tutarındaki uygun bir tazminattan başka yoksun bırakıldığı haklarını da talep edebilir. 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesi hükümleri saklıdır.

20 nci madde hükümleri saklı kalmak üzere işverenin yukarıdaki fıkra hükümlerine aykırı davrandığını işçi ispat etmekle yükümlüdür. Ancak, işçi bir ihlalin varlığı ihtimalini güçlü bir biçimde gösteren bir durumu ortaya koyduğunda, işveren böyle bir ihlalin mevcut olmadığını ispat etmekle yükümlü olur.

İşyerinin veya bir bölümünün devri

Madde 6 - İşyeri veya işyerinin bir bölümü hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer.

Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren

yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür.

Yukarıdaki hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8426

 

Tüzel kişiliğin birleşme veya katılma  ya da türünün değişmesiyle sona erme halinde

birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz.

Devreden  veya  devralan  işveren  iş  sözleşmesini  sırf  işyerinin  veya  işyerinin  bir bölümünün  devrinden  dolayı  feshedemez  ve  devir  işçi  yönünden  fesih  için  haklı  sebep oluşturmaz.  Devreden  veya  devralan  işverenin  ekonomik  ve  teknolojik  sebeplerin  yahut  iş organizasyonu  değişikliğinin  gerekli  kıldığı  fesih  hakları  veya  işçi  ve  işverenlerin  haklı sebeplerden derhal fesih hakları saklıdır.

Yukarıdaki hükümler, iflas dolayısıyla malvarlığının tasfiyesi sonucu işyerinin veya bir

bölümünün başkasına devri halinde uygulanmaz.

Geçici iş ilişkisi

Madde 7 - (Değişik: 6/5/2016-6715/1 md.)

Geçici iş ilişkisi, özel istihdam bürosu aracılığıyla ya da holding bünyesi içinde veya aynı

şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde görevlendirme yapılmak suretiyle kurulabilir.

Özel istihdam bürosu aracılığıyla geçici iş ilişkisi, Türkiye İş Kurumunca izin verilen özel istihdam bürosunun bir işverenle geçici işçi sağlama sözleşmesi yaparak bir işçisini geçici olarak bu işverene devri ile;

  1. a) Bu Kanunun 13 üncü maddesinin beşinci fıkrası ile 74 üncü maddesinde belirtilen

hâllerde, işçinin askerlik hizmeti hâlinde ve iş sözleşmesinin askıda kaldığı diğer hâllerde,

  1. b) Mevsimlik tarım işlerinde,
  2. c) Ev hizmetlerinde,
  3. d) İşletmenin günlük işlerinden sayılmayan ve aralıklı olarak gördürülen işlerde,
  4. e) İş sağlığı  ve  güvenliği  bakımından  acil  olan  işlerde  veya  üretimi  önemli  ölçüde

etkileyen zorlayıcı nedenlerin ortaya çıkması hâlinde,

  1. f) İşletmenin ortalama mal ve hizmet üretim kapasitesinin geçici iş ilişkisi kurulmasını

gerektirecek ölçüde ve öngörülemeyen şekilde artması hâlinde,

  1. g) Mevsimlik işler hariç dönemsellik arz eden iş artışları hâlinde, ku

Geçici  işçi  sağlama  sözleşmesi  ikinci  fıkranın  (a)  bendinde  sayılan  hâllerin  devamı süresince, (b) ve (c) bentlerinde sayılan hâllerde süre sınırı olmaksızın, diğer bentlerde sayılan hâllerde ise en fazla dört ay süreyle kurulabilir. Yapılan bu sözleşme ikinci fıkranın (g) bendi hariç toplam sekiz ayı geçmemek üzere en fazla iki defa yenilenebilir. Geçici işçi çalıştıran işveren, belirtilen sürenin sonunda aynı iş için altı ay geçmedikçe yeniden geçici işçi çalıştıramaz.

Bu  Kanunun  29  uncu  maddesi  kapsamında  toplu  işçi  çıkarılan  işyerlerinde  sekiz  ay süresince, kamu kurum ve kuruluşlarında ve yer altında maden çıkarılan işyerlerinde bu maddenin ikinci fıkrası kapsamında geçici iş ilişkisi kurulamaz.

Geçici işçi çalıştıran işveren, grev ve lokavtın uygulanması sırasında 18/10/2012 tarihli ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu  İş Sözleşmesi Kanununun 65 inci maddesi hükümleri saklı kalmak kaydıyla geçici iş ilişkisiyle işçi çalıştıramaz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8427

 

İkinci fıkranın (f) bendi kapsamında geçici iş ilişkisi ile çalıştırılan işçi sayısı, işyerinde çalıştırılan işçi sayısının dörtte birini geçemez. Ancak, on ve daha az işçi çalıştırılan işyerlerinde beş işçiye kadar geçici iş ilişkisi kurulabilir. İşçi sayısının tespitinde, kısmi süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, çalışma süreleri dikkate alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülür. Geçici işçi sağlama sözleşmesi ile çalışan işçi, 30 uncu maddenin uygulanmasında özel istihdam bürosu ve geçici işçi çalıştıran işverenin işçi sayısına dâhil edilmez.

Geçici işçi çalıştıran işveren, iş sözleşmesi feshedilen işçisini fesih tarihinden itibaren altı

ay geçmeden geçici iş ilişkisi kapsamında çalıştıramaz.

Geçici işçi, geçici işçi çalıştıran işverenden özel istihdam bürosunun hizmet bedeline

mahsup edilmek üzere avans veya borç alamaz.

Geçici işçi çalıştıran işveren;

  1. a) İşin gereği ve geçici işçi sağlama sözleşmesine uygun olarak geçici işçisine talimat

verme yetkisine sahiptir.

  1. b) İşyerindeki açık iş pozisyonlarını geçici işçisine bildirmek ve Türkiye İş Kurumu

tarafından istenecek belgeleri belirlenen sürelerle saklamakla yükümlüdür.

  1. c) Geçici işçinin iş kazası ve meslek hastalığı hâllerini özel istihdam bürosuna derhâl, 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 13 üncü ve 14 üncü maddelerine göre ilgili mercilere bildirmekle yükümlüdür.
  2. d) Geçici işçileri çalıştıkları dönemlerde, işyerindeki sosyal hizmetlerden eşit muamele ilkesince yararlandırır. Geçici işçiler, çalışmadıkları dönemlerde ise özel istihdam bürosundaki eğitim ve çocuk bakım hizmetlerinden yararlandırılır.
  3. e) İşyerindeki geçici işçilerin istihdam durumuna ilişkin bilgileri varsa işyeri sendika

temsilcisine bildirmekle yükümlüdür.

  1. f) 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 17 nci maddesinin altıncı fıkrasında öngörülen eğitimleri vermekle ve iş sağlığı ve güvenliği açısından gereken tedbirleri almakla, geçici işçi de bu eğitimlere katılmakla yükümlüdür.

Geçici  işçinin,  geçici  işçiyi  çalıştıran  işverenin  işyerindeki  çalışma  süresince  temel çalışma koşulları, bu işçilerin aynı işveren tarafından aynı iş için doğrudan istihdamı hâlinde sağlanacak koşulların altında olamaz.

Geçici iş ilişkisinde işveren özel istihdam bürosudur. Özel istihdam bürosu aracılığıyla geçici iş ilişkisi, geçici işçi ile iş sözleşmesi, geçici işçi çalıştıran işveren ile geçici işçi sağlama sözleşmesi yapmak suretiyle yazılı olarak kurulur. Özel istihdam bürosu ile geçici işçi çalıştıran işveren arasında yapılacak geçici işçi sağlama sözleşmesinde; sözleşmenin başlangıç ve bitiş tarihi, işin niteliği, özel istihdam bürosunun hizmet bedeli, varsa geçici işçi çalıştıran işverenin ve özel istihdam bürosunun özel yükümlülükleri yer alır. Geçici işçinin, Türkiye İş Kurumundan veya  bir  başka  özel  istihdam  bürosundan  hizmet  almasını  ya  da  iş  görme  edimini  yerine getirdikten sonra geçici işçi olarak çalıştığı işveren veya farklı bir işverenin işyerinde çalışmasını engelleyen hükümler konulamaz. Geçici işçi ile yapılacak iş sözleşmesinde, işçinin ne kadar süre içerisinde işe çağrılmazsa haklı nedenle iş sözleşmesini feshedebileceği belirtilir. Bu süre üç ayı geçemez.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428

 

İkinci fıkranın (f) bendi kapsamında kurulan geçici iş ilişkisinde, geçici işçi çalıştıran işveren  işyerinde  bir  ayın  üzerinde  çalışan  geçici  işçilerin  ücretlerinin  ödenip  ödenmediğini çalıştığı  süre  boyunca  her  ay  kontrol  etmekle,  özel  istihdam  bürosu  ise  ücretin  ödendiğini gösteren belgeleri aylık olarak geçici işçi çalıştıran işverene ibraz etmekle yükümlüdür. Geçici işçi  çalıştıran  işveren,  ödenmeyen  ücretler  mevcut  ise  bunlar  ödenene  kadar  özel  istihdam bürosunun alacağını ödemeyerek, özel istihdam bürosunun alacağından mahsup etmek kaydıyla geçici işçilerin en çok üç aya kadar olan ücretlerini doğrudan işçilerin banka hesabına yatırır. Ücreti ödenmeyen işçiler ve ödenmeyen ücret tutarları geçici işçi çalıştıran işveren tarafından çalışma ve iş kurumu il müdürlüğüne bildirilir.

Sözleşmede  belirtilen  sürenin  dolmasına  rağmen  geçici  iş  ilişkisinin  devam  etmesi hâlinde, geçici işçi çalıştıran işveren ile işçi arasında sözleşmenin sona erme tarihinden itibaren belirsiz süreli iş sözleşmesi kurulmuş sayılır. Bu durumda özel istihdam bürosu işçinin geçici iş ilişkisinden kaynaklanan ücretinden, işçiyi gözetme borcundan ve sosyal sigorta primlerinden sözleşme süresiyle sınırlı olmak üzere sorumludur.

Geçici işçi, işyerine ve işe ilişkin olmak kaydıyla kusuru ile neden olduğu zarardan, geçici

işçi çalıştıran işverene karşı sorumludur.

İşverenin, devir sırasında yazılı rızasını almak suretiyle bir işçisini, holding bünyesi içinde veya aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde iş görme edimini yerine getirmek üzere geçici olarak devretmesi hâlinde de geçici iş ilişkisi kurulmuş olur. Bu fıkra kapsamında geçici iş ilişkisi, yazılı olarak altı ayı geçmemek üzere kurulabilir ve en fazla iki defa yenilenebilir. İşçisini geçici olarak devreden işverenin ücret ödeme yükümlülüğü devam eder. Geçici iş ilişkisi kurulan işveren, işçinin kendisinde çalıştığı sürede ödenmeyen ücretinden, işçiyi gözetme borcundan ve sosyal sigorta primlerinden, devreden işveren ile birlikte sorumludur. Dördüncü, beşinci, onuncu ve  on  dördüncü  fıkralar  ve  dokuzuncu  fıkranın  (a)  ve  (f)  bentleri  ile  (d)  bendinin  birinci cümlesinde düzenlenen hak ve yükümlülükler bu fıkraya göre kurulan geçici iş ilişkisinde de uygulanır.

 

İKİNCİ BÖLÜM

İş Sözleşmesi, Türleri ve Feshi

 

Tanım ve şekil

Madde  8  -  İş  sözleşmesi,  bir  tarafın  (işçi)  bağımlı  olarak  iş  görmeyi,  diğer  tarafın (işveren)  da  ücret  ödemeyi  üstlenmesinden  oluşan  sözleşmedir.  İş  sözleşmesi,  Kanunda  aksi belirtilmedikçe, özel bir şekle tâbi değildir.

Süresi bir yıl ve daha fazla olan iş sözleşmelerinin yazılı şekilde yapılması zorunludur. Bu

belgeler damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.

Yazılı sözleşme yapılmayan hallerde işveren işçiye en geç iki ay içinde genel ve özel çalışma koşullarını, günlük ya da haftalık çalışma süresini, temel ücreti ve varsa ücret eklerini, ücret ödeme dönemini, süresi belirli ise sözleşmenin süresini, fesih halinde tarafların uymak zorunda  oldukları  hükümleri  gösteren  yazılı  bir  belge  vermekle  yükümlüdür.  Süresi  bir  ayı geçmeyen belirli süreli iş sözleşmelerinde bu fıkra hükmü uygulanmaz. İş sözleşmesi iki aylık süre dolmadan sona ermiş ise,  bu bilgilerin  en geç sona erme  tarihinde işçiye  yazılı olarak verilmesi zorunludur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428-1

 

Türü ve çalışma biçimlerini belirleme serbestisi

Madde  9  -  Taraflar  iş  sözleşmesini,  Kanun  hükümleriyle  getirilen  sınırlamalar  saklı

kalmak koşuluyla, ihtiyaçlarına uygun türde düzenleyebilirler.

İş  sözleşmeleri  belirli  veya  belirsiz  süreli  yapılır.  Bu  sözleşmeler  çalışma  biçimleri

bakımından tam süreli veya kısmî süreli yahut deneme süreli ya da diğer türde oluşturulabilir.

Sürekli ve süreksiz işlerdeki iş sözleşmeleri

Madde 10 - Nitelikleri bakımından en çok otuz iş günü süren işlere süreksiz iş, bundan

fazla devam edenlere sürekli iş denir.

Bu Kanunun 3, 8, 12, 13, 14, 15, 17, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 34, 53, 54, 55, 56,

57,  58,  59,  75,  80  ve  geçici  6  ncı     maddeleri  süreksiz  işlerde  yapılan  iş  sözleşmelerinde

uygulanmaz. Süreksiz işlerde, bu maddelerde düzenlenen konularda  Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır.

Belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmesi

Madde 11 - İş ilişkisinin bir süreye bağlı olarak yapılmadığı halde sözleşme belirsiz süreli sayılır. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir.

Belirli süreli iş sözleşmesi, esaslı bir neden olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme)

yapılamaz. Aksi halde iş sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir.

Esaslı nedene dayalı zincirleme iş sözleşmeleri, belirli süreli olma özelliğini korurlar.

Belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmesi ayırımın sınırları

Madde 12 - Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştırılan işçi, ayırımı haklı kılan bir neden olmadıkça,  salt  iş  sözleşmesinin  süreli  olmasından  dolayı  belirsiz  süreli  iş  sözleşmesiyle çalıştırılan emsal işçiye göre farklı işleme tâbi tutulamaz.

Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçiye, belirli bir zaman ölçüt alınarak ödenecek ücret  ve  paraya  ilişkin  bölünebilir  menfaatler,  işçinin  çalıştığı  süreye  orantılı  olarak  verilir. Herhangi  bir  çalışma  şartından  yararlanmak  için  aynı  işyeri  veya  işletmede  geçirilen  kıdem arandığında belirli süreli iş sözleşmesine göre çalışan işçi için farklı kıdem uygulanmasını haklı gösteren bir neden olmadıkça, belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışan emsal işçi hakkında esas alınan kıdem uygulanır.

Emsal işçi, işyerinde aynı veya benzeri işte belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalıştırılan işçidir. İşyerinde böyle bir işçi bulunmadığı takdirde, o işkolunda şartlara uygun bir işyerinde aynı veya benzer işi üstlenen belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalıştırılan işçi dikkate alınır.

Kısmî süreli ve tam süreli iş sözleşmesi

Madde 13 - İşçinin normal haftalık çalışma süresinin, tam süreli iş sözleşmesiyle çalışan emsal  işçiye  göre  önemli  ölçüde  daha  az  belirlenmesi  durumunda  sözleşme  kısmî  süreli  iş sözleşmesidir.

Kısmî süreli iş sözleşmesi ile çalıştırılan işçi, ayırımı haklı kılan bir neden olmadıkça, salt iş sözleşmesinin kısmî süreli olmasından dolayı tam süreli emsal işçiye göre farklı işleme tâbi tutulamaz. Kısmî süreli çalışan işçinin ücret ve paraya ilişkin bölünebilir menfaatleri, tam süreli emsal işçiye göre çalıştığı süreye orantılı olarak ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428-2

 

Emsal işçi, işyerinde aynı veya benzeri işte tam süreli çalıştırılan işçidir. İşyerinde böyle bir işçi bulunmadığı takdirde, o işkolunda şartlara uygun işyerinde aynı veya benzer işi üstlenen tam süreli iş sözleşmesiyle çalıştırılan işçi esas alınır.

İşyerinde çalışan işçilerin, niteliklerine uygun açık yer bulunduğunda kısmî süreliden tam süreliye veya tam süreliden kısmî süreliye geçirilme istekleri işverence dikkate alınır ve boş yerler zamanında duyurulur.

(Ek fıkra: 29/1/2016-6663/21 md.) Bu kanunun 74 üncü maddesinde öngörülen izinlerin bitiminden  sonra  mecburi  ilköğretim  çağının  başladığı  tarihi  takip  eden  ay başına  kadar  bu maddeye göre ebeveynlerden biri kısmi süreli çalışma talebinde bulunabilir. Bu talep işveren tarafından karşılanır ve geçerli fesih nedeni sayılmaz. Bu fıkra kapsamında kısmi süreli çalışmaya başlayan işçi, aynı çocuk için bir daha bu haktan faydalanmamak üzere tam zamanlı çalışmaya dönebilir. Kısmi süreli çalışmaya geçen işçinin tam zamanlı çalışmaya başlaması durumunda yerine işe alınan işçinin iş sözleşmesi kendiliğinden sona erer. Bu haktan faydalanmak veya tam zamanlı çalışmaya geri dönmek isteyen işçi işverene bunu en az bir ay önce yazılı olarak bildirir. Ebeveynlerden birinin çalışmaması hâlinde, çalışan eş kısmi süreli çalışma talebinde bulunamaz. Üç yaşını doldurmamış bir çocuğu eşiyle birlikte veya münferiden evlat edinenler de çocuğun fiilen teslim edildiği tarihten itibaren bu haktan faydalanır.

(Ek fıkra: 29/1/2016-6663/21 md.) Beşinci fıkra kapsamında hangi sektör veya işlerde kısmi çalışma yapılabileceği ile uygulamaya ilişkin usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Çağrı üzerine çalışma ve uzaktan çalışma(1)

Madde 14 - Yazılı sözleşme ile   işçinin yapmayı üstlendiği işle ilgili olarak kendisine ihtiyaç duyulması halinde iş görme ediminin yerine getirileceğinin kararlaştırıldığı iş ilişkisi, çağrı üzerine çalışmaya dayalı kısmi süreli bir iş sözleşmesidir.

Hafta, ay veya yıl gibi bir zaman dilimi içinde işçinin ne kadar süreyle çalışacağını taraflar belirlemedikleri takdirde, haftalık çalışma süresi yirmi saat kararlaştırılmış sayılır. Çağrı üzerine çalıştırılmak için belirlenen sürede işçi çalıştırılsın veya çalıştırılmasın ücrete hak kazanır.

İşçiden  iş  görme  borcunu  yerine  getirmesini  çağrı  yoluyla  talep  hakkına  sahip  olan işveren, bu çağrıyı, aksi kararlaştırılmadıkça, işçinin çalışacağı zamandan en az dört gün önce yapmak  zorundadır.  Süreye  uygun  çağrı  üzerine  işçi  iş  görme  edimini  yerine  getirmekle yükümlüdür. Sözleşmede günlük çalışma süresi kararlaştırılmamış ise, işveren her çağrıda işçiyi günde en az dört saat üst üste çalıştırmak zorundadır.

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Uzaktan çalışma; işçinin, işveren tarafından oluşturulan iş organizasyonu kapsamında iş görme edimini evinde ya da teknolojik iletişim araçları ile işyeri dışında yerine getirmesi esasına dayalı ve yazılı olarak kurulan iş ilişkisidir.

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Dördüncü fıkraya göre yapılacak iş sözleşmesinde; işin tanımı, yapılma şekli, işin süresi ve yeri, ücret ve ücretin ödenmesine ilişkin hususlar, işveren tarafından sağlanan ekipman ve bunların korunmasına ilişkin yükümlülükler, işverenin işçiyle iletişim kurması ile genel ve özel çalışma şartlarına ilişkin hükümler yer alır.

––––––––––––––

(1) Bu madde başlığı Çağrı üzerine çalışma”’ iken 6/5/2016 tarih ve 6715 sayılı Kanınun 2 nci maddesiyle

metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8428-3

 

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Uzaktan çalışmada işçiler, esaslı neden olmadıkça salt iş  sözleşmesinin  niteliğinden  ötürü  emsal  işçiye  göre  farklı  işleme  tabi  tutulamaz.  İşveren, uzaktan çalışma ilişkisiyle iş verdiği çalışanın yaptığı işin niteliğini dikkate alarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri hususunda çalışanı bilgilendirmek, gerekli eğitimi vermek, sağlık gözetimini sağlamak ve sağladığı ekipmanla ilgili gerekli iş güvenliği tedbirlerini almakla yükümlüdür.

(Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.) Uzaktan çalışmanın usul ve esasları, işin niteliği dikkate alınarak hangi işlerde uzaktan çalışmanın yapılamayacağı, verilerin korunması ve paylaşılmasına ilişkin işletme kurallarının uygulanması ile diğer hususlar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle belirlenir.

Deneme süreli iş sözleşmesi

Madde  15 - Taraflarca iş sözleşmesine bir deneme kaydı konulduğunda, bunun süresi en

çok iki ay olabilir. Ancak deneme süresi toplu iş sözleşmeleriyle dört aya kadar uzatılabilir.

Deneme  süresi  içinde  taraflar  iş  sözleşmesini  bildirim  süresine  gerek  olmaksızın  ve

tazminatsız feshedebilir. İşçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer hakları saklıdır.

Takım sözleşmesi ile oluşturulan iş sözleşmeleri

Madde  16  -  Birden  çok işçinin  meydana  getirdiği  bir  takımı  temsilen  bu  işçilerden

birinin, takım kılavuzu sıfatıyla işverenle yaptığı sözleşmeye takım sözleşmesi denir.

Takım sözleşmesinin, oluşturulacak iş sözleşmeleri için hangi süre kararlaştırılmış olursa

olsun, yazılı yapılması gerekir. Sözleşmede her işçinin kimliği ve alacağı ücret ayrı ayrı gösterilir.

Takım sözleşmesinde isimleri yazılı işçilerden her birinin işe başlamasıyla, o işçi ile işveren  arasında  takım  sözleşmesinde  belirlenen  şartlarla  bir  iş  sözleşmesi  yapılmış  sayılır. Ancak, takım sözleşmesi hakkında Borçlar Kanununun 110 uncu maddesi hükmü de uygulanır.

İşe başlamasıyla iş sözleşmesi kurulan işçilere ücretlerini işveren veya işveren vekili her birine ayrı ayrı ödemek zorundadır. Takım kılavuzu için, takıma dahil işçilerin ücretlerinden işe aracılık veya benzeri bir nedenle kesinti yapılamaz.

Süreli fesih

Madde  17  -  Belirsiz  süreli  iş  sözleşmelerinin  feshinden  önce  durumun  diğer  tarafa

bildirilmesi gerekir.

İş sözleşmeleri;

  1. a) İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak

iki hafta sonra,

  1. b) İşi altı  aydan  birbuçuk  yıla  kadar  sürmüş  olan  işçi  için,  bildirimin  diğer  tarafa

yapılmasından başlayarak dört hafta sonra,

  1. c) İşi birbuçuk  yıldan  üç  yıla  kadar  sürmüş  olan  işçi  için,  bildirimin  diğer  tarafa

yapılmasından başlayarak altı hafta sonra,

  1. d) İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta

sonra,

Feshedilmiş sayılır.

Bu süreler asgari olup sözleşmeler ile artırılabilir.

Bildirim şartına uymayan taraf, bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek

zorundadır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8429

 

İşveren bildirim süresine ait ücreti peşin vermek suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşverenin  bildirim şartına  uymaması  veya  bildirim süresine  ait  ücreti  peşin  ödeyerek

sözleşmeyi feshetmesi, bu Kanunun 18, 19, 20 ve 21 inci maddesi hükümlerinin uygulanmasına engel  olmaz.  18  inci  maddenin  birinci  fıkrası  uyarınca  bu  Kanunun  18,  19,  20  ve  21  inci maddelerinin uygulanma alanı dışında kalan işçilerin iş sözleşmesinin, fesih hakkının kötüye kullanılarak  sona  erdirildiği  durumlarda  işçiye  bildirim  süresinin  üç  katı  tutarında  tazminat ödenir.  Fesih  için  bildirim  şartına  da  uyulmaması  ayrıca  dördüncü  fıkra  uyarınca  tazminat ödenmesini gerektirir.

Bu maddeye göre ödenecek tazminatlar ile bildirim sürelerine ait peşin ödenecek ücretin hesabında 32 nci maddenin birinci  fıkrasında yazılan ücrete ek olarak işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülmesi mümkün sözleşme ve  Kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulur.

Feshin geçerli sebebe dayandırılması

Madde  18 - Otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin   belirsiz   süreli   iş   sözleşmesini   fesheden   işveren,   işçinin   yeterliliğinden   veya davranışlarından  ya  da  işletmenin,  işyerinin  veya  işin  gereklerinden  kaynaklanan  geçerli  bir sebebe  dayanmak  zorundadır.  (Ek  cümle:  10/9/2014-6552/2  md.)  Yer  altı  işlerinde  çalışan işçilerde kıdem şartı aranmaz.

Altı aylık kıdem hesabında bu Kanunun 66 ncı maddesindeki süreler dikkate alınır.

Özellikle aşağıdaki hususlar fesih için geçerli bir sebep oluşturmaz:

  1. a) Sendika üyeliği veya çalışma saatleri dışında veya işverenin rızası ile çalışma saatleri

içinde sendikal faaliyetlere katılmak.

  1. b) İşyeri sendika temsilciliği
  2. c) Mevzuattan veya sözleşmeden doğan haklarını takip veya  yükümlülüklerini yerine getirmek için işveren aleyhine idari veya adli makamlara başvurmak veya bu hususta başlatılmış sürece katılmak.(1)
  3. d) Irk, renk, cinsiyet, medeni hal, aile yükümlülükleri, hamilelik, doğum, din, siyasi görüş

ve benzeri nedenler.

  1. e) 74 üncü maddede öngörülen ve kadın işçilerin çalıştırılmasının yasak olduğu sürelerde

işe gelmemek.

  1. f) Hastalık veya kaza nedeniyle 25 inci maddenin (I) numaralı bendinin (b) alt bendinde

öngörülen bekleme süresinde işe geçici devamsızlık.

İşçinin  altı  aylık  kıdemi,  aynı  işverenin  bir  veya  değişik  işyerlerinde  geçen  süreler birleştirilerek hesap edilir. İşverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan işçi sayısı, bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir.

 

––––––––––––––

(1)  18/2/2009  tarihli  ve  5838  sayılı  Kanunun  32  nci  maddesiyle; bu  bentte  yer alan“Mevzuattan  veya sözleşmeden  doğan  haklarını  takip” ibaresinden  sonra  gelmek  üzere  “veya  yükümlülüklerini  yerine getirmek” ibaresi eklenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8430

 

İşletmenin    bütününü  sevk ve  idare  eden  işveren  vekili  ve  yardımcıları  ile  işyerinin

bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleri hakkında  bu madde,  19 ve  21 inci maddeler  ile 25 inci  maddenin son fıkrası  uygulanmaz.

Sözleşmenin feshinde usul

Madde 19 - İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin

bir şekilde belirtmek zorundadır.

Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin  davranışı  veya  verimi  ile  ilgili  nedenlerle  feshedilemez.  Ancak,  işverenin  25  inci maddenin (II) numaralı bendi  şartlarına uygun fesih hakkı saklıdır.

Fesih bildirimine itiraz ve usulü

Madde 20 (Değişik birinci fıkra: 12/10/2017-7036/11 md.) İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası  ile  fesih  bildiriminin  tebliği  tarihinden  itibaren  bir  ay  içinde  işe  iade  talebiyle,  İş Mahkemeleri  Kanunu  hükümleri  uyarınca  arabulucuya  başvurmak  zorundadır.  Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması hâlinde, son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren, iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilir. Taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede iş mahkemesi yerine özel hakeme de götürülebilir. Arabulucuya başvurmaksızın doğrudan dava açılması sebebiyle davanın usulden reddi hâlinde ret kararı taraflara resen tebliğ edilir. Kesinleşen ret kararının da resen tebliğinden itibaren iki hafta içinde arabulucuya başvurulabilir.

Feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka

bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.

(Değişik  üçüncü  fıkra:  12/10/2017-7036/11  md.)  Dava  ivedilikle  sonuçlandırılır. Mahkemece verilen karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde, bölge adliye mahkemesi ivedilikle ve kesin olarak karar verir.

(İptal  dördüncü  fıkra:  Anayasa  Mahkemesinin  19/10/2005  tarihli  ve  E.:2003/66,

K.:2005/72 sayılı Kararı ile.)

Geçersiz sebeple yapılan feshin sonuçları

Madde  21  -  İşverence  geçerli  sebep  gösterilmediği  veya  gösterilen  sebebin  geçerli olmadığı  mahkemece  veya  özel  hakem  tarafından  tespit  edilerek  feshin  geçersizliğine  karar verildiğinde,  işveren,  işçiyi  bir ay içinde  işe  başlatmak zorundadır.  İşçiyi  başvurusu  üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur.

Mahkeme   veya   özel   hakem   feshin   geçersizliğine   karar   verdiğinde,   işçinin   işe

başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarını da belirler.

Kararın  kesinleşmesine  kadar  çalıştırılmadığı  süre  için  işçiye  en  çok  dört  aya  kadar

doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları  ödenir.

(Ek  fıkra:  12/10/2017-7036/12  md.)  Mahkeme  veya  özel  hakem,  ikinci  fıkrada düzenlenen tazminat ile üçüncü fıkrada düzenlenen ücret ve diğer hakları, dava tarihindeki ücreti esas alarak parasal olarak belirler.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8431

 

İşçi işe başlatılırsa, peşin olarak ödenen bildirim süresine ait ücret ile kıdem tazminatı, yukarıdaki fıkra hükümlerine göre yapılacak ödemeden mahsup edilir. İşe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmemişse, bu sürelere ait ücret tutarı ayrıca ödenir.

İşçi kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe  başlamak  için  işverene  başvuruda  bulunmak  zorundadır.  İşçi  bu  süre  içinde  başvuruda bulunmaz ise, işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.

(Ek fıkra: 12/10/2017-7036/12 md.) Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların, işçinin işe

başlatılması konusunda anlaşmaları hâlinde;

  1. a) İşe başlatma tarihini,
  2. b) Üçüncü fıkrada düzenlenen ücret ve diğer hakların parasal miktarını,
  3. c) İşçinin işe başlatılmaması durumunda ikinci fıkrada düzenlenen tazminatın parasal

miktarını,

belirlemeleri zorunludur. Aksi takdirde anlaşma sağlanamamış sayılır ve son tutanak buna göre düzenlenir. İşçinin kararlaştırılan tarihte işe başlamaması hâlinde fesih geçerli hâle gelir ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.

Bu maddenin  birinci, ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri sözleşmeler ile hiçbir suretle

değiştirilemez; aksi yönde sözleşme hükümleri geçersizdir.

Çalışma koşullarında değişiklik ve iş sözleşmesinin feshi

Madde 22 - İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak  yapılmayan  ve  işçi  tarafından                   altı  işgünü  içinde  yazılı  olarak                  kabul  edilmeyen

değişiklikler  işçiyi  bağlamaz.  İşçi  değişiklik  önerisini bu  süre  içinde  kabul  etmezse,  işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21 inci madde hükümlerine göre dava açabilir.

Taraflar  aralarında  anlaşarak  çalışma  koşullarını  her  zaman  değiştirebilir.  Çalışma

koşullarında değişiklik geçmişe etkili olarak yürürlüğe konulamaz.

Yeni  işverenin sorumluluğu

Madde 23 - Süresi belirli olan veya olmayan sürekli iş sözleşmesi ile bir işverenin işine girmiş olan işçi, sözleşme süresinin bitmesinden önce yahut bildirim süresine uymaksızın işini bırakıp  başka  bir  işverenin  işine  girerse  sözleşmenin  bu  suretle  feshinden  ötürü,  işçinin sorumluluğu yanında, ayrıca yeni işveren de aşağıdaki hallerde birlikte sorumludur:

  1. a) İşçinin bu davranışına, yeni işe girdiği işveren sebep olmuşsa.
  2. b) Yeni işveren, işçinin bu davranışını bilerek onu işe almışsa.
  3. c) Yeni işveren işçinin bu davranışını öğrendikten sonra dahi onu çalıştırmaya devam

ederse.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8432

 

İşçinin haklı nedenle derhal fesih hakkı

Madde 24 - Süresi belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini

sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:

  1. Sağlık sebepleri:
  2. a) İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin

sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa.

  1. b) İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir

işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa.

  1. Ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:
  2. a) İşveren iş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri hakkında yanlış vasıflar veya şartlar göstermek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler vermek veya sözler söylemek suretiyle işçiyi yanıltırsa.
  3. b) İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde

sözler söyler, davranışlarda bulunursa veya işçiye cinsel tacizde bulunursa.

  1. c) İşveren işçiye veya ailesi üyelerinden birine karşı sataşmada bulunur veya gözdağı verirse, yahut işçiyi veya ailesi üyelerinden birini kanuna karşı davranışa özendirir, kışkırtır, sürükler, yahut işçiye ve ailesi üyelerinden birine karşı hapsi gerektiren bir suç işlerse yahut işçi hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ağır isnad veya ithamlarda
  2. d) İşçinin diğer bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından işyerinde cinsel tacize uğraması ve

bu durumu işverene bildirmesine rağmen gerekli önlemler alınmazsa.

  1. e) İşveren tarafından  işçinin  ücreti  kanun  hükümleri  veya  sözleşme  şartlarına  uygun

olarak hesap edilmez veya ödenmezse,

  1. f) Ücretin parça  başına  veya  iş  tutarı  üzerinden  ödenmesi  kararlaştırılıp  da  işveren tarafından işçiye yapabileceği sayı ve tutardan az iş verildiği hallerde, aradaki ücret farkı zaman esasına   göre   ödenerek   işçinin   eksik   aldığı   ücret   karşılanmazsa,   yahut   çalışma   şartları uygula

III. Zorlayıcı sebepler:

İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı

sebepler ortaya çıkarsa.

İşverenin haklı nedenle derhal fesih hakkı

Madde  25  -  Süresi  belirli  olsun  veya  olmasın  işveren,  aşağıda  yazılı  hallerde  iş

sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir: I- Sağlık sebepleri:

  1. a) İşçinin kendi   kastından   veya   derli   toplu   olmayan   yaşayışından   yahut   içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda, bu sebeple doğacak  devamsızlığın  ardı ardına üç iş günü veya bir ayda  beş iş  gününden fazla sürmesi.(1)

 

––––––––––––––

(1)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu alt bentte   yer alan “veya sakatlığa

uğraması halinde” ibaresi “yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8433

 

  1. b) İşçinin tutulduğu  hastalığın  tedavi  edilemeyecek  nitelikte  olduğu  ve  işyerinde

çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda.

(a) alt bendinde sayılan sebepler dışında işçinin hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı; belirtilen hallerin işçinin işyerindeki çalışma süresine göre 17 nci maddedeki bildirim sürelerini altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre 74 üncü maddedeki sürenin bitiminde başlar. Ancak işçinin iş sözleşmesinin askıda kalması nedeniyle işine gidemediği süreler için ücret işlemez.

II- Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:

  1. a) İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması.
  2. b) İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarfetmesi veya davranışlarda bulunması, yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnadlarda bulunması.
  3. c) İşçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması.
  4. d) İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması, işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması.(1)
  5. e) İşçinin, işverenin  güvenini  kötüye  kullanmak,  hırsızlık  yapmak,  işverenin  meslek

sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması.

  1. f) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir

suç işlemesi.

  1. g) İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam
  2. h) İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta

ısrar etmesi.

ı) İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması.

III- Zorlayıcı sebepler:

İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin

ortaya çıkması.

IV- İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17 nci maddedeki

bildirim süresini aşması.

İşçi feshin yukarıdaki bentlerde öngörülen sebeplere uygun olmadığı iddiası ile 18, 20 ve

21 inci madde hükümleri çerçevesinde yargı yoluna başvurabilir.

 

––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 32 nci maddesiyle, bu alt bentte yer alan “veya 84 üncü maddeye aykırı hareket etmesi” ibaresi “, işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8434

 

 

 

Derhal fesih hakkını kullanma süresi

Madde 26 - 24 ve 25 inci maddelerde gösterilen ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu  çeşit  davranışlarda  bulunduğunu  diğer  tarafın  öğrendiği  günden  başlayarak  altı  iş  günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamaz. Ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz.

Bu haller sebebiyle işçi yahut işverenden iş sözleşmesini yukarıdaki fıkrada öngörülen

süre içinde feshedenlerin diğer taraftan tazminat hakları saklıdır.

Yeni iş arama izni

Madde 27- Bildirim süreleri içinde işveren, işçiye yeni bir iş bulması için gerekli olan iş arama iznini iş saatleri içinde ve ücret kesintisi yapmadan vermeye mecburdur. İş arama izninin süresi günde iki saatten az olamaz  ve işçi isterse iş  arama izin saatlerini birleştirerek toplu kullanabilir. Ancak iş arama iznini toplu kullanmak isteyen işçi, bunu işten ayrılacağı günden evvelki günlere rastlatmak ve bu durumu işverene bildirmek zorundadır.

İşveren yeni iş arama iznini vermez veya eksik kullandırırsa o süreye ilişkin ücret işçiye

ödenir.

İşveren, iş arama izni esnasında işçiyi çalıştırır ise işçinin izin kullanarak bir çalışma

karşılığı olmaksızın alacağı ücrete ilaveten, çalıştırdığı sürenin ücretini yüzde yüz zamlı öder.

Çalışma belgesi

Madde  28  -  İşten  ayrılan  işçiye,  işveren  tarafından  işinin  çeşidinin  ne  olduğunu  ve

süresini gösteren bir belge verilir.

Belgenin vaktinde verilmemesinden veya belgede doğru olmayan bilgiler bulunmasından

zarar gören işçi veyahut işçiyi işine alan yeni işveren eski işverenden tazminat isteyebilir.

Bu belgeler her türlü resim ve harçtan muaftır.

Toplu işçi çıkarma

Madde 29 - İşveren; ekonomik, teknolojik, yapısal ve benzeri işletme, işyeri veya işin gerekleri sonucu toplu işçi çıkarmak istediğinde, bunu en az otuz gün önceden bir yazı ile, işyeri sendika temsilcilerine, ilgili bölge müdürlüğüne ve Türkiye İş Kurumuna bildirir.

İşyerinde çalışan işçi sayısı:

  1. a) 20 ile 100 işçi arasında ise, en az 10 işçinin,
  2. b) 101 ile 300 işçi arasında ise, en az yüzde on oranında işçinin,
  3. c) 301 ve daha fazla ise, en az 30 işçinin,

İşine 17 nci madde uyarınca ve bir aylık süre içinde aynı tarihte veya farklı tarihlerde son

verilmesi toplu işçi çıkarma sayılır.

Birinci fıkra uyarınca yapılacak bildirimde işçi çıkarmanın sebepleri, bundan etkilenecek işçi sayısı ve grupları ile işe son verme işlemlerinin hangi zaman diliminde gerçekleşeceğine ilişkin bilgilerin bulunması zorunludur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8434-1

 

Bildirimden sonra işyeri sendika temsilcileri ile işveren arasında yapılacak görüşmelerde, toplu işçi çıkarmanın önlenmesi ya da çıkarılacak işçi sayısının azaltılması yahut çıkarmanın işçiler açısından olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi konuları ele alınır. Görüşmelerin sonunda, toplantının yapıldığını gösteren bir belge düzenlenir.

Fesih bildirimleri, işverenin toplu işçi çıkarma isteğini bölge müdürlüğüne bildirmesinden

otuz  gün sonra hüküm doğurur.

İşyerinin bütünüyle kapatılarak kesin ve devamlı suretle faaliyete son verilmesi halinde, işveren sadece durumu en az otuz gün önceden ilgili bölge müdürlüğüne ve Türkiye İş Kurumuna bildirmek ve işyerinde ilan etmekle yükümlüdür. İşveren toplu işçi çıkarmanın kesinleşmesinden itibaren altı ay içinde aynı nitelikteki iş için yeniden işçi almak istediği takdirde nitelikleri uygun olanları tercihen işe çağırır.

Mevsim  ve  kampanya  işlerinde  çalışan  işçilerin  işten  çıkarılmaları  hakkında,  işten çıkarma  bu  işlerin  niteliğine  bağlı  olarak  yapılıyorsa,  toplu  işçi  çıkarmaya  ilişkin  hükümler uygulanmaz.

İşveren  toplu  işçi  çıkarılmasına  ilişkin  hükümleri  18,  19,  20  ve  21  inci  madde hükümlerinin uygulanmasını engellemek amacıyla kullanamaz; aksi halde işçi bu maddelere göre dava açabilir.

Engelli ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğu(1)(2)(3) Madde 30 – (Değişik : 15/5/2008-5763/2 md.)

İşverenler, elli veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde yüzde üç engelli, kamu işyerlerinde ise yüzde dört engelli ve yüzde iki eski hükümlü işçiyi veya 21/6/1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu veya 16/6/1927 tarihli ve 1076 sayılı Yedek Subaylar ve Yedek Askeri Memurlar Kanunu kapsamına giren ve askerlik hizmetini yaparken 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 21 inci maddesinde sayılan terör olaylarının sebep ve tesiri sonucu malul sayılmayacak şekilde yaralananları meslek, beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştırmakla yükümlüdürler. Aynı il sınırları içinde birden fazla işyeri bulunan işverenin bu kapsamda çalıştırmakla yükümlü olduğu işçi sayısı, toplam işçi sayısına göre hesaplanır.(2)

 

––––––––––––––

(1)  Bu madde başlığı “Özürlü, eski hükümlü ve terör mağduru çalıştırma zorunluluğu” iken, 15/5/2008

tarihli ve 5763 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

(2)  4/7/2012 tarihli ve 6353 sayılı Kanunun 79 uncu maddesiyle, bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “eski hükümlü işçiyi” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya 21/6/1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu  veya  16/6/1927  tarihli  ve  1076  sayılı  Yedek  Subaylar  ve  Yedek  Askeri  Memurlar  Kanunu kapsamına  giren  ve  askerlik hizmetini  yaparken  12/4/1991  tarihli ve 3713  sayılı  Terörle Mücadele Kanununun 21 inci maddesinde sayılan terör olaylarının sebep ve tesiri sonucu malul sayılmayacak şekilde yaralananları” ibaresi eklenmiştir.

(3)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu maddenin  başlığında yer alan “Özürlü” ibaresi “Engelli”, birinci fıkrasında yer alan “özürlü” ibareleri “engelli”, ikinci fıkrasında yer alan “sakatlananlara”  ibaresi  “engelli  hâle  gelenlere”,  dördüncü  fıkrasında  yer  alan  “özürlü”  ibaresi “engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8434-2

 

Bu   kapsamda   çalıştırılacak   işçi   sayısının   tespitinde   belirli   ve   belirsiz   süreli   iş sözleşmesine göre çalıştırılan işçiler esas alınır. Kısmi süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, çalışma  süreleri dikkate  alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülür. Oranın hesaplanmasında yarıma kadar kesirler dikkate alınmaz, yarım ve daha fazla olanlar tama dönüştürülür. İşyerinin işçisi iken engelli hâle gelenlere öncelik tanınır.(1)

İşverenler  çalıştırmakla  yükümlü  oldukları  işçileri  Türkiye  İş  Kurumu  aracılığı  ile sağlarlar.  Bu  kapsamda  çalıştırılacak  işçilerin  nitelikleri,  hangi  işlerde  çalıştırılabilecekleri, bunların   işyerlerinde  genel  hükümler   dışında  bağlı   olacakları  özel  çalışma   ile   mesleğe yöneltilmeleri,  mesleki  yönden  işverence nasıl  işe alınacakları,  Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının   görüşü   alınarak   Çalışma   ve   Sosyal   Güvenlik   Bakanlığınca   çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.(2)

Yer altı ve su altı işlerinde engelli işçi çalıştırılamaz ve yukarıdaki hükümler uyarınca

işyerlerindeki işçi sayısının tespitinde yer altı ve su altı işlerinde çalışanlar hesaba katılmaz.(3)

 

––––––––––––––

(1)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “sakatlananlara” ibaresi

“engelli hâle gelenlere” şeklinde değiştirilmiştir.

(2)  6/2/2014 tarihli ve 6518 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “nasıl işe alınacakları,” ibaresinden  sonra  gelmek  üzere  “Aile  ve  Sosyal  Politikalar  Bakanlığının  görüşü  alınarak”  ibaresi eklenmiştir.

(3)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan yer alan “özürlü” ibaresi

“engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8435

 

Bir işyerinden malulen ayrılmak zorunda kalıp da sonradan maluliyeti ortadan kalkan işçiler eski işyerlerinde tekrar işe alınmalarını istedikleri takdirde, işveren bunları eski işleri veya benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere tercih ederek, o andaki  şartlarla  işe  almak  zorundadır.  Aranan  şartlar  bulunduğu  halde  işveren  iş  sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye altı aylık ücret tutarında tazminat öder.

Özel sektör işverenlerince bu madde kapsamında çalıştırılan 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tabi engelli  sigortalılar ile 1/7/2005 tarihli ve 5378 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinde belirtilen korumalı işyerlerinde çalıştırılan engelli sigortalıların, aynı Kanunun 72 nci ve 73 üncü maddelerinde sayılan ve 78 inci maddesiyle belirlenen prime esas  kazanç  alt  sınırı  üzerinden  hesaplanan  sigorta  primine  ait  işveren  hisselerinin  tamamı, kontenjan fazlası engelli çalıştıran, yükümlü olmadıkları halde engelli çalıştıran işverenlerin bu şekilde çalıştırdıkları her bir engelli için prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine  ait  işveren  hisselerinin  tamamı  Hazinece  karşılanır.  İşveren  hissesine  ait  primlerin Hazinece karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 506 sayılı Kanun  uyarınca  aylık  prim  ve  hizmet  belgelerinin  yasal  süresi  içerisinde  Sosyal  Güvenlik Kurumuna verilmesi ve sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarın ödenmiş olması şarttır. Bu fıkraya  göre işveren tarafından ödenmesi gereken primlerin geç  ödenmesi halinde, Hazinece Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan gecikme zammı, işverenden   tahsil   edilir.   Hazinece   karşılanan   prim   tutarları   gelir   ve   kurumlar   vergisi uygulamalarında  gider  veya  maliyet  unsuru  olarak  dikkate  alınmaz.  (Ek  cümle:  31/7/2008- 5797/10 md.) Bu fıkrada düzenlenen teşvik, kamu idareleri hariç 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılara ilişkin matrah ve oranlar üzerinden olmak üzere, 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi  kapsamındaki  sandıkların  statülerine  tabi  personeli  için  de  uygulanır.  Bu  fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı tarafından müştereken belirlenir. (1)(2)(3)

 

–––––––––––––

(1)  15/5/2008 tarihli ve 5763 sayılı Kanunun 38 nci maddesiyle bu fıkranın 1/7/2008 tarihinde yürürlüğe

gireceği hüküm altına alınmıştır.

(2)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “özürlü”  ibareleri

“engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

(3)  6/2/2014 tarihli ve 6518 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “yüzde ellisi” ibaresi

“tamamı” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8436

 

(Değişik yedinci fıkra: 11/10/2011-KHK-665/28 md.) Bu maddeye aykırılık hallerinde

101 inci madde uyarınca tahsil edilecek cezalar, engellilerin ve eski hükümlülerin kendi işini kurmaları, engellinin iş bulmasını sağlayacak destek teknolojileri, engellinin işe yerleştirilmesi, işe ve işyerine uyumunun sağlanması ve bu gibi projelerde kullanılır. Tahsil edilen cezaların kullanımına  ilişkin  hususlar,  Türkiye  İş  Kurumunun  koordinatörlüğünde,  Çalışma  ve  Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü ile İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü, en çok işçi ve işvereni temsil eden üst kuruluşların ve en çok engelliyi temsil eden üst kuruluşun birer temsilcisinden oluşan komisyon tarafından karara bağlanır.  Komisyonun  çalışma  usul  ve  esasları  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle düzenlenir. (1)

Eski hükümlü çalıştırılmasında, kanunlardaki kamu güvenliği ile ilgili hizmetlere ilişkin

özel hükümler saklıdır.

Askerlik ve kanundan doğan çalışma

Madde 31 - Muvazzaf askerlik ödevi dışında manevra veya herhangi bir sebeple silah altına alınan veyahut herhangi bir kanundan doğan çalışma ödevi yüzünden işinden ayrılan işçinin iş sözleşmesi işinden ayrıldığı günden başlayarak iki ay sonra işverence feshedilmiş sayılır.

İşçinin bu haktan faydalanabilmesi için o işte en az bir yıl çalışmış olması şarttır. Bir yıldan çok çalışmaya karşılık her fazla yıl için, ayrıca iki gün eklenir. Şu kadar ki bu sürenin tamamı doksan günü geçemez.

İş sözleşmesinin feshedilmiş sayılabilmesi için beklenilmesi gereken süre içinde işçinin ücreti  işlemez.  Ancak  özel  kanunların  bu  husustaki  hükümleri  saklıdır.  Bu  süre  içinde  iş sözleşmesinin  Kanundan  doğan  başka  bir  sebebe  dayanılarak  işveren  veya  işçi  tarafından feshedildiği  öteki  tarafa  bildirilmiş  olsa  bile,  fesih  için  Kanunun  gösterdiği  süre  bu  sürenin bitiminden sonra işlemeye başlar. Ancak iş sözleşmesi belirli  süreli olarak yapılmış ve sözleşme yukarıda yazılı süre içinde kendiliğinden sona eriyorsa bu madde hükümleri uygulanmaz.

Herhangi bir askeri ve kanuni ödev dolayısıyla işinden ayrılan işçiler bu ödevin sona ermesinden başlayarak iki ay içinde işe girmek istedikleri takdirde işveren bunları eski işleri veya benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere tercih ederek, o andaki  şartlarla  işe  almak  zorundadır.  Aranan  şartlar  bulunduğu  halde  işveren  iş  sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye üç aylık ücret tutarında tazminat öder.

 

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Ücret

 

Ücret ve ücretin ödenmesi

Madde 32 - Genel anlamda ücret bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü

kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır. ––––––––––––––

(1)  25/4/2013  tarihli  ve  6462  sayılı  Kanunun  1  inci  maddesiyle,  bu  fıkrada  yer  alan  “özürlülerin”, “özürlünün”,  “Özürlü”  ve  “özürlüyü”  ibareleri  sırasıyla  “engellilerin”,  “engellinin”, “Engelli” ve “engelliyi” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8436-1

 

(Değişik ikinci fıkra : 17/4/2008-5754/85 md.) Ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkak kural olarak, Türk parası ile işyerinde veya özel olarak açılan bir banka hesabına ödenir.  Ücret,  prim,  ikramiye  ve  bu  nitelikteki  her  çeşit  istihkak,  yabancı  para  olarak kararlaştırılmış ise ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödeme yapılabilir. Çalıştırılan işçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakının özel olarak açılan banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenmesi hususunda; tabi olduğu vergi mükellefiyeti türü, işletme büyüklüğü, çalıştırdığı işçi sayısı, işyerinin bulunduğu il ve benzeri gibi unsurları dikkate alarak işverenleri veya üçüncü kişileri zorunlu tutmaya, banka hesabına yatırılacak ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakının, brüt ya da kanuni kesintiler düşüldükten sonra kalan net miktar üzerinden olup olmayacağını belirlemeye Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı   ve   Hazine   Müsteşarlığından   sorumlu   Devlet   Bakanlığı   müştereken   yetkilidir. Çalıştırdığı işçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakını özel olarak açılan banka hesapları vasıtasıyla ödeme zorunluluğuna tabi tutulan işverenler  veya üçüncü kişiler, işçilerinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaklarını özel olarak açılan banka hesapları dışında ödeyemezler.

(Ek fıkra : 17/4/2008-5754/85 md.) İşçinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakının özel olarak açılan banka hesaplarına yatırılmak suretiyle ödenmesine ilişkin diğer usûl ve esaslar anılan bakanlıklarca müştereken çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

Emre muharrer senetle (bono ile), kuponla veya yurtta geçerli parayı temsil ettiği iddia

olunan bir senetle veya diğer herhangi bir şekilde ücret ödemesi yapılamaz.

Ücret en geç ayda bir ödenir. İş sözleşmeleri veya toplu iş sözleşmeleri ile ödeme süresi

bir haftaya kadar indirilebilir.

İş sözleşmelerinin sona ermesinde, işçinin ücreti ile sözleşme ve Kanundan doğan para ile

ölçülmesi mümkün menfaatlerinin tam olarak ödenmesi zorunludur.

Meyhane ve benzeri eğlence yerleri ve perakende mal satan dükkan ve mağazalarda,

buralarda çalışanlar hariç, ücret ödemesi yapılamaz. Ücret alacaklarında zamanaşımı süresi beş yıldır. İşverenin ödeme aczine düşmesi

Madde 33 – (Mülga : 15/5/2008-5763/37 md.)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8437

 

 

 

Ücretin gününde ödenmemesi

Madde 34 - Ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde mücbir bir neden dışında ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Bu nedenle kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez. Gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.

Bu işçilerin bu nedenle iş akitleri çalışmadıkları için feshedilemez ve yerine yeni işçi

alınamaz, bu işler başkalarına yaptırılamaz.

Ücretin saklı kısmı

Madde  35  -  İşçilerin  aylık  ücretlerinin  dörtte  birinden  fazlası  haczedilemez  veya başkasına devir ve temlik olunamaz. Ancak,   işçinin bakmak zorunda olduğu aile üyeleri için hakim tarafından takdir edilecek miktar bu paraya dahil değildir. Nafaka borcu alacaklılarının hakları saklıdır.

Kamu makamlarının ve asıl işverenlerin hakedişlerinden ücreti kesme yükümlülüğü Madde  36  -  Genel  ve  katma  bütçeli  dairelerle  mahalli  idareler  veya  kamu  iktisadi

teşebbüsleri yahut özel kanuna veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesine dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar; asıl işverenler müteahhide verdikleri her türlü bina, köprü, hat ve yol inşası gibi yapım   ve   onarım   işlerinde   çalışan   işçilerden   müteahhit   veya   taşeronlarca   ücretleri

ödenmeyenlerin bulunup bulunmadığının kontrolü, ya da ücreti ödenmeyen işçinin başvurusu üzerine, ücretleri ödenmeyen varsa müteahhitten veya taşeronlardan istenecek bordrolara göre bu ücretleri bunların hakedişlerinden öderler. (1)

Bunun için hakediş ödeneceği ilgili idare tarafından işyerinde şantiye şefliği işyeri ilân tahtası veya işçilerin toplu bulunduğu yerler gibi işçilerin görebileceği yerlere yazılı ilân asılmak suretiyle duyurulur. Ücret alacağı olan işçilerin her hakediş dönemi için olan ücret alacaklarının üç aylık tutarından fazlası hakkında adı geçen idarelere herhangi bir sorumluluk düşmez.

Anılan  müteahhitlerin  bu  işverenlerdeki  her  çeşit  teminat  ve  hakedişleri  üzerinde yapılacak her türlü devir ve el değiştirme işlemleri veya haciz ve icra takibi bu işte çalışan işçilerin ücret alacaklarını karşılayacak kısım ayrıldıktan sonra, kalan kısım üzerinde hüküm ifade eder.

Bir  işverenin  üçüncü  kişiye  karşı  olan  borçlarından  dolayı  işyerinde  bulunan  tesisat, malzeme, ham, yarı işlenmiş ve tam işlenmiş mallar ve başka kıymetler üzerinde yapılacak haciz ve icra takibi, bu işyerinde çalışan işçilerin icra kararının alındığı tarihten önceki üç aylık dönem içindeki ücret alacaklarını karşılayacak kısım ayrıldıktan sonra, kalan kısım üzerinde hüküm ifade eder.

(Değişik  beşinci  fıkra:  10/9/2014-6552/3  md.)  İşverenler,  alt  işverene  iş  vermeleri hâlinde, bunların işçilerinin  ücretlerinin  ödenip ödenmediğini işçinin  başvurusu üzerine veya aylık olarak resen kontrol etmekle ve varsa ödenmeyen ücretleri hak edişlerinden keserek işçilerin banka hesabına yatırmakla yükümlüdür.

Ücret hesap pusulası

Madde 37 - İşveren işyerinde veya bankaya yaptığı ödemelerde işçiye ücret hesabını

gösterir imzalı veya işyerinin özel işaretini taşıyan bir pusula vermek zorundadır.

Bu pusulada ödemenin günü ve ilişkin olduğu dönem ile fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatil ücretleri gibi asıl ücrete yapılan her çeşit eklemeler tutarının ve vergi, sigorta primi, avans mahsubu, nafaka ve icra gibi her çeşit kesintilerin ayrı ayrı gösterilmesi gerekir.

Bu işlemler damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.

–––––––––––––––––––––

(1) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “özel kanunla verilmiş yetkiye” ibaresi “Cumhurbaşkanlığı kararnamesine” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8438

 

 

 

Ücret kesme cezası

Madde 38 - İşveren toplu sözleşme veya iş sözleşmelerinde gösterilmiş olan sebepler

dışında işçiye ücret kesme cezası veremez.

İşçi ücretlerinden ceza olarak yapılacak kesintilerin işçiye derhal sebepleriyle beraber bildirilmesi gerekir. İşçi ücretlerinden bu yolda yapılacak kesintiler bir ayda iki gündelikten veya parça başına yahut yapılan iş miktarına göre verilen ücretlerde işçinin iki günlük kazancından fazla olamaz.

Bu paralar işçilerin eğitimi ve sosyal hizmetleri için kullanılıp harcanmak üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı hesabına Bakanlıkça belirtilecek Türkiye'de kurulu bulunan ve mevduat kabul etme yetkisini haiz   bankalardan birine, kesildiği tarihten itibaren bir ay içinde yatırılır.  Her  işveren  işyerinde  bu  paraların  ayrı  bir  hesabını  tutmaya  mecburdur.  Birikmiş bulunan ceza paralarının nerelere ve ne kadar verileceği Çalışma ve Sosyal  Güvenlik Bakanının başkanlık edeceği ve işçi temsilcilerinin de katılacağı bir kurul tarafından karara bağlanır. Bu kurulun  kimlerden  teşekkül  edeceği,  nasıl  ve  hangi  esaslara  göre  çalışacağı  çıkarılacak  bir yönetmelikte gösterilir.

Asgari ücret

Madde 39 - İş sözleşmesi ile çalışan ve bu Kanunun kapsamında olan veya olmayan her türlü işçinin ekonomik ve sosyal durumlarının düzenlenmesi için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca Asgari Ücret Tespit Komisyonu aracılığı ile ücretlerin asgari sınırları en geç iki yılda bir belirlenir.

(Mülga ikinci fıkra: 2/7/2018-KHK/700/145 md.)

Komisyon kararları kesindir. Kararlar Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girer.

Komisyonun toplanma ve çalışma şekli, asgari ücretlerin tespiti sırasında uygulanacak esaslar ile başkan, üye ve raportörlere verilecek huzur hakları Maliye Bakanlığı ve  Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının birlikte hazırlayacakları yönetmelikte belirtilir.

Asgari Ücret Tespit Komisyonunun sekretarya hizmetleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığı  tarafından yerine getirilir.

Yarım ücret

Madde 40 - 24 ve 25 inci maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebepler dolayısıyla çalışamayan veya çalıştırılmayan işçiye bu bekleme süresi içinde bir haftaya kadar her gün için yarım ücret ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8439

 

 

 

Fazla çalışma ücreti

Madde 41 - Ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir. Fazla çalışma, Kanunda yazılı koşullar çerçevesinde, haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalardır. 63 üncü  madde hükmüne göre denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık iş süresini aşmamak koşulu ile, bazı haftalarda toplam kırkbeş saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz.

Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen

miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir.

Haftalık çalışma süresinin sözleşmelerle kırkbeş saatin altında belirlendiği durumlarda yukarıda belirtilen esaslar dahilinde uygulanan ortalama haftalık çalışma süresini aşan ve kırkbeş saate kadar yapılan çalışmalar fazla sürelerle çalışmalardır. Fazla sürelerle çalışmalarda, her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yirmibeş yükseltilmesiyle ödenir.

Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi isterse, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat onbeş dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir.

İşçi hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında, çalışma süreleri içinde ve ücretinde bir

kesinti olmadan kullanır.

63 üncü maddenin son fıkrasında  yazılı sağlık nedenlerine dayanan kısa veya sınırlı süreli

işlerde ve 69 uncu maddede belirtilen gece çalışmasında fazla çalışma yapılamaz.

Fazla saatlerle çalışmak için işçinin onayının alınması gerekir.

Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamaz.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/4 md.) Bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü maddelerinde sayılan

hâller dışında yer altında maden işlerinde çalışan işçilere fazla çalışma yaptırılamaz.

(Ek  fıkra:  10/9/2014-6552/4  md.)  Yer  altında  maden  işlerinde  çalışan  işçilere,  bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü maddelerinde sayılan hâllerde haftalık otuz yedi buçuk saati aşan her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yüzden az olmamak üzere arttırılması suretiyle ödenir. (1)(2)

Fazla  çalışma  ve  fazla  sürelerle  çalışmaların  ne  şekilde  uygulanacağı  çıkarılacak

yönetmelikte gösterilir.

Zorunlu nedenlerle fazla çalışma

Madde 42 - Gerek bir arıza sırasında, gerek bir arızanın mümkün görülmesi halinde yahut makineler  veya  araç  ve  gereç  için  hemen  yapılması  gerekli  acele  işlerde,  yahut  zorlayıcı sebeplerin ortaya çıkmasında, işyerinin normal çalışmasını sağlayacak dereceyi aşmamak koşulu ile işçilerin hepsi veya bir kısmına fazla çalışma yaptırılabilir. Bu durumda fazla çalışma yapan işçilere uygun bir dinlenme süresi verilmesi zorunludur.

Şu kadar ki, zorunlu sebeplerle yapılan fazla çalışmalar için 41 inci maddenin birinci,

ikinci ve üçüncü fıkraları hükümleri uygulanır.

Olağanüstü hallerde fazla çalışma

Madde  43  -  Seferberlik  sırasında  ve  bu  süreyi  aşmamak  şartıyla  yurt  savunmasının gereklerini karşılayan işyerlerinde fazla çalışmaya lüzum görülürse işlerin çeşidine ve ihtiyacın derecesine  göre  Cumhurbaşkanı  günlük  çalışma  süresini,  işçinin  en  çok  çalışma  gücüne çıkarabilir. (3)

Bu suretle fazla çalıştırılan işçiler için verilecek ücret hakkında 41 inci maddenin birinci,

ikinci ve üçüncü fıkraları hükümleri uygulanır. ––––––––––––––

(1)  10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanunun 145 inci maddesiyle bu fıkranın 1/1/2015 tarihinde yürürlüğe

gireceği hüküm altına alınmıştır.

(2)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı Kanunun 34 üncü maddesiyle, bu fıkrada yer alan “haftalık otuz altı saati

aşan” ibaresi “haftalık otuz yedi buçuk saati aşan” şeklinde değiştirilmiştir.

(3) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “Bakanlar Kurulu”

ibaresi “Cumhurbaşkanı” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8440

 

Ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma

Madde 44 - Ulusal bayram ve genel tatil günlerinde işyerlerinde çalışılıp çalışılmayacağı toplu iş sözleşmesi veya iş sözleşmeleri ile kararlaştırılır. Sözleşmelerde hüküm bulunmaması halinde söz konusu günlerde çalışılması için işçinin onayı gereklidir.

Bu günlere ait ücretler 47 nci maddeye göre ödenir.

Saklı haklar

Madde 45 - Toplu iş sözleşmesi veya iş sözleşmelerine hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatillerde işçilere tanınan haklara, ücretli izinlere ve yüzde usulü ile çalışan işçilerin bu Kanunla tanınan haklarına aykırı hükümler konulamaz.

Bu  hususlarda  işçilere  daha  elverişli  hak  ve  menfaatler  sağlayan  kanun,  toplu  iş

sözleşmesi, iş sözleşmesi veya gelenekten doğan kazanılmış haklar saklıdır.

Hafta tatili ücreti

Madde 46 - Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde, işçilere tatil gününden önce 63 üncü maddeye göre belirlenen iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmidört saat dinlenme (hafta tatili) verilir.

Çalışılmayan hafta tatili günü için işveren tarafından bir iş karşılığı olmaksızın o günün

ücreti tam olarak ödenir.

Şu kadar ki;

  1. a) Çalışmadığı halde  kanunen  çalışma  süresinden  sayılan  zamanlar  ile  günlük  ücret

ödenen veya ödenmeyen kanundan veya sözleşmeden doğan tatil günleri,

  1. b) (Değişik: 4/4/2015-6645/35 ) Ek 2 nci maddede sayılan izin süreleri,
  2. c) Bir haftalık süre içinde kalmak üzere işveren tarafından verilen diğer izinlerle hekim

raporuyla verilen hastalık ve dinlenme izinleri,

Çalışılmış günler gibi hesaba katılır.

Zorlayıcı ve ekonomik bir sebep olmadan işyerindeki çalışmanın haftanın bir veya birkaç gününde  işveren  tarafından  tatil  edilmesi  halinde  haftanın  çalışılmayan  günleri  ücretli  hafta tatiline hak kazanmak için çalışılmış sayılır.

Bir  işyerinde  işin  bir  haftadan  fazla  bir  süre  ile  tatil  edilmesini  gerektiren  zorlayıcı sebepler ortaya çıktığı zaman, 24 ve 25 inci maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebeplerden ötürü çalışılmayan günler için işçilere ödenen yarım ücret hafta tatili günü için de ödenir.

Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde hafta tatili ücreti işverence işçiye ödenir.

Genel tatil ücreti

Madde 47 - Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde çalışan işçilere, kanunlarda ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışmazlarsa, bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücretleri tam olarak, tatil yapmayarak çalışırlarsa ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücreti ödenir.

Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde işçilerin ulusal bayram ve genel tatil ücretleri

işverence işçiye ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8441

 

 

 

Geçici iş göremezlik

Madde 48 - İşçilere geçici iş göremezlik ödeneği verilmesi gerektiği zamanlarda geçici iş göremezlik süresine rastlayan ulusal bayram, genel tatil ve hafta tatilleri, ödeme yapılan kurum veya sandıklar tarafından geçici iş göremezlik ölçüsü üzerinden ödenir.

Hastalık nedeni ile çalışılmayan günlerde Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından ödenen

geçici iş göremezlik ödeneği aylık ücretli işçilerin ücretlerinden mahsup edilir.

Ücret şekillerine göre tatil ücreti

Madde 49 - İşçinin tatil günü ücreti çalıştığı günlere göre bir güne düşen ücretidir.

Parça başına, akort, götürü veya yüzde usulü ile çalışan işçilerin tatil günü ücreti, ödeme

döneminde kazandığı ücretin aynı süre içinde çalıştığı günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır.

Saat ücreti ile çalışan işçilerin tatil günü ücreti saat ücretinin yedibuçuk katıdır.

Hasta, izinli veya sair sebeplerle mazeretli olduğu hallerde dahi aylığı tam olarak ödenen aylık ücretli işçilere 46, 47 ve 48 inci maddenin birinci fıkrası   hükümleri uygulanmaz. Ancak bunlardan ulusal bayram ve genel tatil günlerinde   çalışanlara ayrıca çalıştığı her gün için bir günlük ücreti ödenir.

Tatil ücretine girmeyen kısımlar

Madde 50 - Fazla çalışma karşılığı olarak alınan ücretler, primler, işyerinin temelli işçisi olarak  normal  çalışma  saatleri  dışında  hazırlama,  tamamlama,  temizleme  işlerinde  çalışan işçilerin bu işler için aldıkları ücretler ve sosyal yardımlar, ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri için verilen ücretlerin tespitinde hesaba katılmaz.

Yüzdelerin ödenmesi

Madde 51 - Otel, lokanta, eğlence yerleri ve benzeri yerler ile içki verilen ve hemen orada  yenilip  içilmesi  için  çeşitli  yiyecek  satan  yerlerden  "yüzde"  usulünün  uygulandığı müesseselerde  işveren  tarafından  servis  karşılığı  veya  başka  isimlerle  müşterilerin  hesap pusulalarına  "yüzde"  eklenerek  veya  ayrı  şekillerde  alınan  paralarla  kendi  isteği  ile  müşteri tarafından işverene bırakılan yahut da onun kontrolü altında bir araya toplanan paraları işveren işyerinde çalışan tüm işçilere eksiksiz olarak ödemek zorundadır.

İşveren veya işveren vekili yukarıdaki fıkrada sözü edilen paraların kendisi tarafından

alındığında eksiksiz olarak işçilere dağıtıldığını belgelemekle yükümlüdür.

Yüzdelerden  toplanan  paraların  o  işyerinde  çalışan  işçiler  arasında  yapılan  işlerin niteliğine göre, hangi esaslar ve oranlar çerçevesinde dağıtılacağı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikle gösterilir.

Yüzdelerin belgelenmesi

Madde 52  - Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde işveren, her hesap pusulasının genel  toplamını  gösteren  bir  belgeyi  işçilerin  kendi  aralarından  seçecekleri  bir  temsilciye vermekle yükümlüdür. Bu belgelerin şekli ve uygulama usulleri iş sözleşmelerinde veya toplu iş sözleşmelerinde gösterilir.

Yıllık ücretli izin hakkı ve izin süreleri

Madde 53 - İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere,

en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8442

 

Yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez.

Niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara

bu Kanunun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmaz.

İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;

  1. a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden,
  2. b) Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden,
  3. c) Onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmialtı günden,

Az olamaz. (Ek cümle: 10/9/2014-6552/5 md.)  Yer altı işlerinde çalışan işçilerin yıllık

ücretli izin süreleri dörder gün arttırılarak uygulanır.

Ancak  onsekiz  ve  daha  küçük  yaştaki  işçilerle  elli  ve  daha  yukarı  yaştaki  işçilere

verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz.

Yıllık izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir.

Yıllık ücretli izne hak kazanma ve izni kullanma dönemi

Madde 54 - Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. Şu kadar  ki,  bir  işverenin  bu  Kanun  kapsamına  giren  işyerinde  çalışmakta  olan  işçilerin  aynı işverenin işyerlerinde bu Kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır.

Bir  yıllık  süre  içinde  55  inci  maddede  sayılan  haller  dışındaki  sebeplerle  işçinin devamının kesilmesi halinde bu boşlukları karşılayacak kadar hizmet  süresi eklenir ve bu suretle işçinin izin hakkını elde etmesi için gereken bir yıllık hizmet süresinin bitiş tarihi gelecek hizmet yılına aktarılır.

İşçinin gelecek izin hakları için geçmesi gereken bir yıllık hizmet süresi, bir önceki izin hakkının doğduğu günden başlayarak gelecek hizmet yılına doğru ve yukarıdaki fıkra ve 55 inci madde hükümleri gereğince hesaplanır.

İşçi yukarıdaki fıkralar ve 55 inci madde hükümlerine göre hesaplanacak her hizmet yılına

karşılık, yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanır.

Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerlerinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesine dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında göz önünde bulundurulur. (1)

Yıllık izin bakımından çalışılmış gibi sayılan haller

Madde 55 - Aşağıdaki süreler yıllık ücretli izin hakkının hesabında çalışılmış gibi sayılır:

  1. a) İşçinin uğradığı kaza veya tutulduğu hastalıktan ötürü işine gidemediği günler (Ancak,

25 inci maddenin (I) numaralı bendinin (b) alt bendinde öngörülen süreden fazlası sayılmaz.).

  1. b) Kadın işçilerin 74 üncü madde gereğince doğumdan önce ve sonra çalıştırılmadıkları

günler.

  1. c) İşçinin muvazzaf askerlik hizmeti dışında manevra veya herhangi bir kanundan dolayı

ödevlendirilmesi sırasında işine gidemediği günler (Bu sürenin yılda 90 günden fazlası sayılmaz.).

  1. d) Çalışmakta olduğu işyerinde zorlayıcı sebepler yüzünden işin aralıksız bir haftadan çok tatil edilmesi sonucu olarak işçinin çalışmadan geçirdiği zamanın onbeş günü (işçinin yeniden işe başlaması şartıyla).
  2. e) 66 ncı maddede sözü geçen

–––––––––––––––––––––

(1) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “özel kanunla verilmiş yetkiye” ibaresi “Cumhurbaşkanlığı kararnamesine” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8443

 

  1. f) Hafta tatili, ulusal bayram, genel tatil günleri.
  2. g) 3153 sayılı  Kanuna  dayanılarak  çıkarılan  yönetmeliğe  göre  röntgen  muayenehanelerinde

çalışanlara pazardan başka verilmesi gereken yarım günlük izinler. (1)

  1. h) İşçilerin arabuluculuk toplantılarına katılmaları, hakem kurullarında bulunmaları, bu kurullarda işçi temsilciliği görevlerini yapmaları, çalışma hayatı ile ilgili mevzuata göre kurulan meclis, kurul, komisyon ve toplantılara yahut işçilik konuları ile ilgili uluslararası kuruluşların konferans, kongre veya kurullarına işçi veya sendika temsilcisi olarak katılması sebebiyle işlerine devam edemedikleri günler.

ı) (Değişik: 4/4/2015-6645/35 md.) Ek 2 nci maddede sayılan izin süreleri,

  1. j) İşveren tarafından verilen diğer izinler ile 65 inci maddedeki kısa çalışma süreleri.
  2. k) Bu Kanunun uygulanması sonucu olarak işçiye verilmiş bulunan yıllık ücretli izin süresi.

Yıllık ücretli iznin uygulanması

Madde 56 - Yıllık ücretli izin işveren tarafından bölünemez.

Bu iznin 53 üncü maddede  gösterilen süreler içinde işveren tarafından sürekli bir şekilde verilmesi

zorunludur.

(Değişik üçüncü fıkra: 14/4/2016-6704/16 md.) Ancak, 53 üncü maddede öngörülen izin süreleri,

tarafların anlaşması ile bir bölümü on günden aşağı olmamak üzere bölümler hâlinde kullanılabilir.

İşveren tarafından yıl içinde verilmiş bulunan diğer ücretli ve ücretsiz izinler veya dinlenme ve

hastalık izinleri yıllık izne mahsup edilemez.

Yıllık ücretli izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil

günleri izin süresinden sayılmaz.

Yıllık ücretli izinleri işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yerde geçirecek olanlara istemde bulunmaları ve bu hususu belgelemeleri koşulu ile gidiş ve dönüşlerinde yolda geçecek süreleri karşılamak üzere işveren toplam dört güne kadar ücretsiz izin vermek zorundadır. İşveren, işyerinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izinlerini gösterir  izin kayıt belgesi tutmak zorundadır.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/6 md.) Alt işveren işçilerinden, alt işvereni değiştiği hâlde aynı işyerinde çalışmaya  devam  edenlerin  yıllık  ücretli  izin  süresi,  aynı  işyerinde  çalıştıkları  süreler  dikkate  alınarak hesaplanır.  Asıl  işveren,  alt  işveren  tarafından  çalıştırılan  işçilerin  hak  kazandıkları  yıllık  ücretli  izin sürelerinin kullanılıp kullanılmadığını kontrol etmek ve ilgili yıl içinde kullanılmasını sağlamakla, alt işveren ise altıncı fıkraya göre tutmak zorunda olduğu izin kayıt belgesinin bir örneğini asıl işverene vermekle yükümlüdür.

Yıllık izin ücreti

Madde 57 - İşveren, yıllık ücretli iznini kullanan her işçiye, yıllık izin dönemine ilişkin ücretini ilgili

işçinin izine başlamasından önce peşin olarak ödemek veya avans olarak vermek zorundadır.

Bu ücretin hesabında 50 nci madde hükmü uygulanır.

Günlük, haftalık veya aylık olarak belirli bir ücrete dayanmayıp da akort, komisyon ücreti, kâra katılma ve yüzde usulü ücret gibi belirli olmayan süre ve tutar üzerinden ücret alan işçinin izin süresi için verilecek ücret, son bir yıllık süre içinde kazandığı ücretin fiili olarak çalıştığı günlere bölünmesi suretiyle bulunacak ortalama üzerinden hesaplanır.

Ancak, son bir yıl içinde işçi ücretine zam yapıldığı takdirde, izin ücreti işçinin izine çıktığı ayın başı ile zammın  yapıldığı tarih arasında alınan ücretin aynı  süre içinde  çalışılan  günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır.

Yüzde usulünün uygulandığı yerlerde bu ücret, yüzdelerden toplanan para dışında işveren tarafından

ödenir.

–––––––––––––––––––––

(1)  2/7/2018  tarihli  ve  700  sayılı  KHK’nin  145  inci  maddesiyle,  bu  bentte  yer  alan  “tüzüğe”  ibaresi “yönetmeliğe” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8444

 

Yıllık ücretli izin süresine rastlayan hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri

ayrıca ödenir.

İzinde çalışma yasağı

Madde 58 - Yıllık ücretli iznini kullanmakta olan işçinin izin süresi içinde ücret karşılığı bir işte çalıştığı anlaşılırsa, bu izin süresi içinde kendisine ödenen ücret işveren tarafından geri alınabilir.

Sözleşmenin sona ermesinde izin ücreti

Madde 59 - İş sözleşmesinin, herhangi bir nedenle sona ermesi halinde   işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Bu ücrete ilişkin zamanaşımı iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren başlar.

İşveren  tarafından  iş  sözleşmesinin  feshedilmesi  halinde  17  nci  maddede  belirtilen bildirim süresiyle, 27 nci madde gereğince işçiye verilmesi zorunlu  yeni iş arama izinleri yıllık ücretli izin süreleri ile iç içe giremez.

İzinlere ilişkin düzenlemeler

Madde 60 - Yıllık ücretli izinlerin, yürütülen işlerin niteliğine göre yıl boyunca hangi dönemlerde kullanılacağı, izinlerin ne suretle ve kimler tarafından verileceği veya sıraya bağlı tutulacağı, yıllık izninin faydalı olması için işveren tarafından   alınması gereken tedbirler ve izinlerin kullanılması konusuna ilişkin usuller ve işverence tutulması zorunlu kayıtların şekli Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle gösterilir.

Sigorta primleri

Madde 61 - Sigortalılara yıllık ücretli izin süresi için ödenecek ücretler üzerinden iş kazaları  ile  meslek  hastalıkları  primleri  hariç,  diğer  sigorta  primlerinin,  506  sayılı  Sosyal Sigortalar Kanunundaki esaslar  çerçevesinde işçi  ve  işverenler  yönünden ödenmesine devam olunur.

Ücretten indirim yapılamayacak haller

Madde 62 - Her türlü işte uygulanmakta olan çalışma sürelerinin yasal olarak daha aşağı sınırlara indirilmesi veya işverene düşen yasal bir yükümlülüğün yerine getirilmesi nedeniyle ya da   bu   Kanun   hükümlerinden   herhangi   birinin   uygulanması   sonucuna   dayanılarak   işçi ücretlerinden her ne şekilde olursa olsun eksiltme yapılamaz.

 

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

İşin Düzenlenmesi

 

Çalışma süresi (1)

Madde  63  -  Genel  bakımdan  çalışma  süresi  haftada  en  çok  kırkbeş  saattir.  Aksi kararlaştırılmamışsa  bu  süre,  işyerlerinde  haftanın  çalışılan  günlerine  eşit  ölçüde  bölünerek uygulanır. (Ek cümle: 10/9/2014-6552/7 md.; Değişik cümle: 4/4/2015-6645/36 md.) Yer altı maden işlerinde çalışan işçilerin çalışma süresi; günde en çok yedi buçuk, haftada en çok otuz yedi buçuk saattir.

Tarafların anlaşması ile haftalık  normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın  çalışılan günlerine, günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, iki aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz. Denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar artırılabilir. (Ek cümle: 6/5/2016- 6715/3 md.) Turizm sektöründe dört aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz; denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile altı aya kadar artırılabilir.

––––––––––––––

(1)  Bu maddenin birinci fıkrasına 10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen bu cümlenin yine aynı Kanunun yürürlüğünü düzenleyen 145 inci maddesiyle 1/1/2015 tarihinde yürürlüğe gireceği hüküm altına alınmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8445

 

Çalışma  sürelerinin  yukarıdaki  esaslar  çerçevesinde  uygulama  şekilleri,  Çalışma  ve

Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle düzenlenir. (Mülga dördüncü fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.)

Telafi çalışması

Madde 64 - Zorunlu nedenlerle işin durması, ulusal bayram ve genel tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesi veya benzer nedenlerle işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi ya da işçinin talebi ile kendisine izin verilmesi hallerinde, işveren iki ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalışması yaptırabilir. Bu çalışmalar fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmaz.

Telafi çalışmaları, günlük en çok çalışma süresini aşmamak koşulu ile günde üç saatten

fazla olamaz. Tatil günlerinde telafi çalışması yaptırılamaz.

Kısa çalışma ve kısa çalışma ödeneği

Madde 65 – (Mülga: 15/5/2008-5763/37 md.)

Çalışma süresinden sayılan haller

Madde 66 - Aşağıdaki süreler işçinin günlük çalışma sürelerinden sayılır:

  1. a) Madenlerde, taşocaklarında yahut her ne şekilde olursa olsun yeraltında veya su altında çalışılacak işlerde işçilerin kuyulara, dehlizlere veya asıl çalışma yerlerine inmeleri veya girmeleri ve bu yerlerden çıkmaları için gereken süreler.
  2. b) İşçilerin işveren   tarafından   işyerlerinden   başka   bir   yerde   çalıştırılmak   üzere

gönderilmeleri halinde yolda geçen süreler.

  1. c) İşçinin işinde   ve   her   an   iş   görmeye   hazır   bir   halde   bulunmakla   beraber

çalıştırılmaksızın ve çıkacak işi bekleyerek boş geçirdiği süreler.

  1. d) İşçinin işveren  tarafından  başka  bir  yere  gönderilmesi  veya  işveren  evinde  veya bürosunda  yahut  işverenle  ilgili  herhangi  bir  yerde  meşgul  edilmesi  suretiyle  asıl  işini yapmaksızın geçirdiği süreler.
  2. e) Çocuk emziren kadın işçilerin çocuklarına süt vermeleri için belirtilecek süreler.
  3. f) Demiryolları, karayolları ve köprülerin yapılması, korunması ya da onarım ve tadili gibi, işçilerin yerleşim yerlerinden uzak bir mesafede bulunan işyerlerine hep birlikte getirilip götürülmeleri gereken her  türlü  işlerde  bunların  toplu  ve  düzenli  bir  şekilde  götürülüp getirilmeleri esnasında geçen süreler.

İşin niteliğinden doğmayıp da işveren tarafından sırf sosyal yardım amacıyla işyerine

götürülüp getirilme esnasında araçlarda geçen süre çalışma süresinden sayılmaz.

Günlük çalışmanın başlama ve bitiş saatleri

Madde 67 - Günlük çalışmanın  başlama ve bitiş saatleri ile dinlenme saatleri işyerlerinde

işçilere duyurulur.

İşin niteliğine göre işin başlama ve bitiş saatleri işçiler için farklı şekilde düzenlenebilir.

Ara dinlenmesi

Madde 68 - Günlük çalışma süresinin ortalama bir zamanında o yerin gelenekleri ve işin

gereğine göre ayarlanmak suretiyle işçilere;

  1. a) Dört saat veya daha kısa süreli işlerde onbeş dakika,
  2. b) Dört saatten fazla ve yedibuçuk saate kadar (yedibuçuk saat dahil) süreli işlerde yarım

saat,

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8446

 

  1. c) Yedibuçuk saatten fazla süreli işlerde bir saat, Ara dinlenmesi

Bu dinlenme süreleri en az olup aralıksız verilir.

Ancak  bu  süreler,  iklim,  mevsim,  o  yerdeki  gelenekler  ve  işin  niteliği  göz  önünde

tutularak sözleşmeler ile aralı olarak kullandırılabilir.

Dinlenmeler bir işyerinde işçilere aynı veya değişik saatlerde kullandırılabilir. Ara dinlenmeleri çalışma süresinden sayılmaz.

Gece süresi ve gece çalışmaları

Madde 69 - Çalışma hayatında "gece" en geç saat 20.00'de başlayarak en erken saat

06.00'ya kadar geçen ve her halde en fazla onbir saat süren dönemdir.

Bazı  işlerin  niteliğine  ve  gereğine  göre  yahut  yurdun  bazı  bölgelerinin  özellikleri bakımından, çalışma hayatına ilişkin "gece" başlangıcının daha geriye alınması veya yaz ve kış saatlerinin  ayarlanması, yahut gün döneminin başlama ve bitme saatlerinin belirtilmesi suretiyle birinci fıkradaki hükmün uygulama şekillerini tespit etmek yahut bazı gece çalışmalarına herhangi bir oranda fazla ücret ödenmesi usulünü koymak veyahut gece işletilmelerinde ekonomik bir zorunluluk bulunmayan işyerlerinde işçilerin gece çalışmalarını yasak etmek üzere yönetmelikler çıkartılabilir.

İşçilerin gece çalışmaları yedibuçuk saati geçemez. (Ek cümle: 4/4/2015-6645/37 md.) Ancak, turizm, özel güvenlik ve sağlık hizmeti yürütülen işlerde işçinin yazılı onayının alınması şartıyla yedi buçuk saatin üzerinde gece çalışması yaptırılabilir.

(Mülga dördüncü fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.) (Mülga beşinci fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.) (Mülga altıncı fıkra: 20/6/2012-6331/37 md.)

Gece ve gündüz işletilen ve nöbetleşe işçi postaları kullanılan işlerde, bir çalışma haftası gece çalıştırılan işçilerin, ondan sonra gelen ikinci çalışma haftası gündüz çalıştırılmaları suretiyle postalar sıraya konur. Gece ve gündüz postalarında iki haftalık nöbetleşme esası da uygulanabilir.

Postası  değiştirilecek  işçi  kesintisiz  en  az  onbir  saat  dinlendirilmeden  diğer  postada

çalıştırılamaz.

Hazırlama, tamamlama ve  temizleme işleri

Madde  70  -  Genel  olarak bir işyerinde  belirli çalışma  saatlerinden önce  veya  sonra gerekli  olan  hazırlama  veya  tamamlama  yahut  temizleme  işlerinde  çalışan  işçiler  için  işin düzenlenmesi ile ilgili hükümlerden hangilerinin uygulanmayacağı yahut ne gibi değişik şartlar ve usullerle  uygulanacağı  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığı  tarafından  hazırlanacak  bir yönetmelikte gösterilir.

Çalıştırma yaşı ve çocukları çalıştırma yasağı

Madde 71 (Değişik birinci fıkra: 4/4/2015-6645/38 md.) On beş yaşını doldurmamış çocukların çalıştırılması yasaktır. Ancak, on dört yaşını doldurmuş ve zorunlu ilköğretim çağını tamamlamış olan çocuklar; bedensel, zihinsel, sosyal ve ahlaki gelişmelerine ve eğitime devam edenlerin okullarına devamına engel olmayacak hafif işlerde çalıştırılabilirler. On dört yaşını doldurmamış çocuklar ise bedensel, zihinsel, sosyal ve ahlaki gelişmelerine ve eğitime devam edenlerin okullarına devamına engel olmayacak sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinde yazılı sözleşme yapmak ve her bir faaliyet için ayrı izin almak şartıyla çalıştırılabilirler.

Çocuk ve genç işçilerin işe yerleştirilmelerinde ve çalıştırılabilecekleri işlerde güvenlik, sağlık, bedensel, zihinsel ve psikolojik gelişmeleri, kişisel yatkınlık ve yetenekleri dikkate alınır. Çocuğun gördüğü iş onun okula gitmesine, mesleki eğitiminin devamına engel olamaz, onun derslerini düzenli bir şekilde izlemesine zarar veremez.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8447

 

Onsekiz yaşını doldurmamış çocuk ve genç işçiler bakımından yasak olan işler ile onbeş yaşını tamamlamış, ancak onsekiz yaşını tamamlamamış genç işçilerin çalışmasına izin verilecek işler,   on   dört   yaşını   doldurmuş   ve   zorunlu   ilköğretim   çağını   tamamlamış   çocukların çalıştırılabilecekleri hafif işler,  onaltı yaşını doldurmuş  fakat onsekiz  yaşını bitirmemiş  genç işçilerin hangi çeşit işlerde çalıştırılabilecekleri ve çalışma koşulları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından altı ay içinde çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.(1)(2)

(Değişik dördüncü fıkra: 4/4/2015-6645/38 md.) Zorunlu ilköğretim çağını tamamlamış ve örgün eğitime devam etmeyen çocukların çalışma saatleri günde yedi ve haftada otuz beş saatten; sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinde çalışanların ise günde beş ve haftada otuz saatten fazla olamaz. Bu süre, on beş yaşını tamamlamış çocuklar için günde sekiz ve haftada kırk saate kadar artırılabilir.

Okul  öncesi  çocuklar  ile  okula  devam  eden  çocukların  eğitim  dönemindeki  çalışma süreleri, eğitim saatleri dışında olmak üzere, en fazla günde iki saat ve haftada on saat olabilir. Okulun kapalı olduğu dönemlerde çalışma süreleri yukarıda dördüncü fıkrada öngörülen süreleri aşamaz. (3)

(Ek fıkra: 4/4/2015-6645/38 md.) Sanat, kültür ve reklam faaliyetlerinin kapsamı, bu faaliyetlerde çalışacak çocuklara çalışma izni verilmesi, yaş grupları ve faaliyet türlerine göre çalışma ve dinlenme süreleri ile çalışma ortamı ve şartları, ücretin ödenmesine ilişkin usul ve esaslar ile diğer hususlar Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun görüşleri alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Yer ve su altında çalıştırma yasağı

Madde 72 - Maden ocakları ile kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı gibi yer altında  veya  su  altında  çalışılacak  işlerde  onsekiz  yaşını  doldurmamış  erkek  ve  her  yaştaki kadınların çalıştırılması yasaktır.

Gece çalıştırma yasağı

Madde 73 - Sanayie ait işlerde onsekiz yaşını doldurmamış çocuk ve genç işçilerin gece

çalıştırılması yasaktır.

Onsekiz yaşını doldurmuş kadın işçilerin gece postalarında çalıştırılmasına ilişkin usul ve esaslar   Sağlık   Bakanlığının   görüşü   alınarak   Çalışma   ve   Sosyal   Güvenlik   Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikte gösterilir.

––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 32 nci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “hafif işler” ibaresinden sonra gelmek üzere “, onaltı yaşını doldurmuş fakat onsekiz yaşını bitirmemiş genç işçilerin hangi çeşit işlerde çalıştırılabilecekleri” ibaresi eklenmiştir.

(2)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı  Kanunun 38 inci  maddesiyle, bu fıkrada yer alan “ondört yaşını bitirmiş ve  ilk  öğretimini  tamamlamış”  ibaresi  “on  dört  yaşını  doldurmuş  ve  zorunlu  ilköğretim  çağını tamamlamış” şeklinde değiştirilmiştir.

(3)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı  Kanunun 38 inci  maddesiyle, bu fıkrada yer alan “Okula devam eden” ibaresi  “Okul  öncesi  çocuklar  ile  okula  devam  eden”,  “birinci”  ibaresi  “dördüncü”  şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8448

 

 

 

Analık halinde çalışma ve süt izni

Madde 74 - Kadın işçilerin doğumdan önce sekiz ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam onaltı haftalık süre için çalıştırılmamaları esastır. Çoğul gebelik halinde doğumdan önce çalıştırılmayacak sekiz haftalık süreye iki hafta süre eklenir. Ancak, sağlık durumu uygun olduğu takdirde, doktorun onayı ile kadın işçi isterse doğumdan önceki üç haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, kadın işçinin çalıştığı süreler doğum sonrası sürelere eklenir. (Ek cümle: 13/2/2011-6111/76  md.)  Kadın  işçinin  erken  doğum  yapması  halinde  ise  doğumdan  önce kullanamadığı çalıştırılmayacak süreler, doğum sonrası sürelere eklenmek suretiyle kullandırılır. (Ek  cümleler:  29/1/2016-6663/22  md.)  Doğumda  veya  doğum  sonrasında  annenin  ölümü hâlinde,  doğum  sonrası  kullanılamayan  süreler  babaya  kullandırılır.  Üç  yaşını  doldurmamış çocuğu evlat edinen eşlerden birine veya evlat edinene çocuğun aileye  fiilen teslim edildiği tarihten itibaren sekiz hafta analık hâli izni kullandırılır.

(Ek  fıkra:  29/1/2016-6663/22  md.)  Birinci  fıkra  uyarınca  kullanılan  doğum  sonrası analık hâli izninin bitiminden itibaren çocuğunun bakımı ve yetiştirilmesi amacıyla ve çocuğun hayatta olması kaydıyla kadın işçi ile üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen kadın veya erkek işçilere istekleri hâlinde birinci doğumda altmış gün, ikinci doğumda yüz yirmi gün, sonraki doğumlarda ise yüz seksen gün süreyle haftalık çalışma süresinin yarısı kadar ücretsiz izin verilir. Çoğul doğum hâlinde bu sürelere otuzar gün eklenir. Çocuğun engelli doğması hâlinde bu süre üç yüz altmış gün olarak uygulanır. Bu fıkra hükümlerinden yararlanılan süre içerisinde süt iznine ilişkin hükümler uygulanmaz.

Yukarıda öngörülen süreler işçinin sağlık durumuna ve işin özelliğine göre doğumdan

önce ve sonra gerekirse artırılabilir. Bu süreler hekim raporu ile belirtilir.

Hamilelik süresince kadın işçiye periyodik kontroller için ücretli izin verilir.

Hekim raporu ile gerekli görüldüğü takdirde, hamile kadın işçi sağlığına uygun daha hafif

işlerde çalıştırılır. Bu halde işçinin ücretinde bir indirim yapılmaz.

İsteği halinde kadın işçiye, onaltı haftalık sürenin tamamlanmasından veya çoğul gebelik halinde onsekiz haftalık süreden sonra altı aya kadar ücretsiz izin verilir. (Ek cümle: 29/1/2016- 6663/22 md.) Bu izin, üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinme hâlinde eşlerden birine veya evlat edinene verilir. Bu süre, yıllık ücretli izin hakkının hesabında dikkate alınmaz.

Kadın işçilere bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam birbuçuk saat süt izni verilir. Bu sürenin hangi saatler arasında ve kaça bölünerek kulllanılacağını işçi kendisi belirler. Bu süre günlük çalışma süresinden sayılır.

(Ek fıkra: 29/1/2016-6663/22 md.) Bu madde hükümleri iş sözleşmesi ile çalışan ve bu

Kanunun kapsamında olan veya olmayan her türlü işçi için uygulanır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8448-1

 

 

 

İşçi özlük dosyası

Madde  75  -  İşveren  çalıştırdığı her  işçi  için bir özlük dosyası  düzenler. İşveren  bu dosyada, işçinin kimlik bilgilerinin yanında, bu Kanun ve diğer kanunlar uyarınca düzenlemek zorunda olduğu her türlü belge ve kayıtları saklamak ve bunları istendiği zaman yetkili memur ve mercilere göstermek zorundadır.

İşveren,  işçi  hakkında  edindiği  bilgileri  dürüstlük  kuralları  ve  hukuka  uygun  olarak

kullanmak ve gizli kalmasında işçinin haklı çıkarı bulunan bilgileri açıklamamakla yükümlüdür.

Yönetmelikler

Madde 76 - Nitelikleri gereği günlük ve haftalık çalışma sürelerinin 63 üncü maddede öngörüldüğü şekilde uygulanması mümkün olmayan iş ve işyerlerinde çalışma sürelerinin günlük yasal çalışma süresini aşmayacak şekilde ve en çok altı aya kadar denkleştirme süresi tanınarak uygulanmasını  sağlayacak  usuller  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığınca  hazırlanacak yönetmeliklerle düzenlenir.

Nitelikleri dolayısıyla devamlı çalıştıkları için durmaksızın birbiri ardına işçi postaları çalıştırılarak işletilen yahut nöbetleşe işçi postaları ile yapılan işlerde, çalışma sürelerine, hafta tatillerine ve gece çalışmalarına ve çalışma ortasındaki zorunlu dinlenmelere dair özel usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak yönetmeliklerle düzenlenir.

 

BEŞİNCİ BÖLÜM İş Sağlığı ve Güvenliği

 

İşverenlerin ve işçilerin yükümlülükleri

Madde 77 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

İş sağlığı ve güvenliği yönetmelikleri (1)

Madde 78 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) İşin durdurulması veya işyerinin kapatılması Madde 79 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) İş sağlığı ve güvenliği kurulu

Madde 80 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri (2)

Madde 81 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

 

 

 

 

 

 

––––––––––––––

(1)  Bu madde başlığı " Sağlık ve güvenlik tüzük ve yönetmelikleri“ iken, 15/5/2008 tarihli ve 5763 sayılı

Kanunun 3 üncü maddesiyle metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

(2)  Bu madde başlığı " İşyeri hekimleri“ iken, 15/5/2008 tarihli ve 5763 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle

metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8449-8453

 

İş güvenliği ile görevli mühendis veya teknik elemanlar Madde 82 – (Mülga: 15/5/2008-5763/37 md.)

İşçilerin hakları

Madde 83 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) İçki veya uyuşturucu madde kullanma yasağı Madde 84 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) Ağır ve tehlikeli işler

Madde 85 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

Ağır ve tehlikeli işlerde rapor

Madde 86 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) On sekiz yaşından küçük işçiler için rapor Madde 87 (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

Gebe veya çocuk emziren kadınlar için yönetmelik Madde 88 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.) Çeşitli yönetmelikler

Madde 89 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

 

ALTINCI BÖLÜM

İş ve İşçi Bulma

 

İş ve işçi bulmaya aracılık

Madde 90 - İş arayanların elverişli oldukları işlere yerleştirilmeleri ve çeşitli işler için uygun işçiler bulunmasına aracılık görevi, Türkiye İş Kurumu ve bu hususta izin verilen özel istihdam bürolarınca yerine getirilir.

 

YEDİNCİ BÖLÜM

Çalışma Hayatının Denetimi ve Teftişi

 

Devletin yetkisi

Madde 91 - Devlet, çalışma hayatı ile ilgili mevzuatın uygulanmasını izler, denetler ve teftiş eder. Bu ödev Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bağlı ihtiyaca yetecek sayı ve özellikte teftiş ve denetlemeye yetkili iş müfettişlerince yapılır.

(Ek fıkra: 13/2/2011-6111/77 md.; Değişik fıkra: 12/10/2017-7036/13 md.) İşçilerin kanundan, iş ve toplu iş sözleşmesinden doğan bireysel alacaklarına ilişkin başvuruları üzerine, iş sözleşmesinin devam etmesi kaydıyla birinci fıkra hükmü uyarınca işlem yapılabilir.

Askeri işyerleriyle yurt güvenliği için gerekli maddeler üretilen işyerlerinin denetim ve teftişi  konusu  ve  sonuçlarına  ait  işlemler  Milli  Savunma  Bakanlığı  ile  Çalışma  ve  Sosyal Güvenlik Bakanlığınca birlikte hazırlanacak yönetmeliğe göre yürütülür.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8450-8454

 

 

 

Yetkili makam ve memurlar (1)

Madde  92  -  91  inci  madde  hükmünün  uygulanması  için  iş  hayatının  izlenmesi, denetlenmesi ve teftişiyle ödevli olan iş müfettişleri, işyerlerini ve eklentilerini, işin yürütülmesi tarzını ve ilgili belgeleri, araç ve gereçleri, cihaz ve makineleri, ham ve işlenmiş maddelerle, iş için gerekli olan malzemeyi 93 üncü maddede yazılı esaslara uyarak gerektiği zamanlarda ve işçilerin yaşamına, sağlığına, güvenliğine, eğitimine, dinlenmesine veya oturup yatmasına ilişkin tesis  ve  tertipleri  her  zaman  görmek,  araştırmak  ve  incelemek  ve  bu  Kanunla  suç  sayılan eylemlere  rastladığı  zaman  bu  hususta  Cumhurbaşkanınca  çıkarılan  yönetmelikte  açıklanan şekillerde bu halleri önlemek yetkisine sahiptirler.  (2)

(Değişik ikinci fıkra: 13/2/2011-6111/78 md.) Teftiş, denetleme ve incelemeler sırasında işverenler, işçiler ve bu işle ilgili görülen başka kişiler izleme, denetleme ve teftişle görevli iş müfettişleri (…) (1)  tarafından çağrıldıkları zaman gelmek, ifade ve bilgi vermek, gerekli olan belge ve delilleri getirip göstermek ve vermek; iş müfettişlerinin birinci fıkrada yazılı görevlerini yapmaları için kendilerine her çeşit kolaylığı göstermek, bu yoldaki isteklerini geciktirmeksizin yerine getirmekle yükümlüdürler. (1)

(Değişik üçüncü fıkra: 13/2/2011-6111/78 md.) Çalışma hayatını izleme, denetleme ve teftişe  yetkili  iş  müfettişleri  (…)  (1)   tarafından  tutulan  tutanaklar  aksi  kanıtlanıncaya  kadar geçerlidir. İş müfettişleri tarafından düzenlenen raporların ve tutulan tutanakların işçi alacaklarına ilişkin kısımlarına karşı taraflarca otuz gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz edilebilir. İş mahkemesinin kararına karşı taraflarca 5521 sayılı Kanunun 8 inci maddesine göre kanun yoluna başvurulabilir. Kanun yoluna başvurulması iş mahkemesince hüküm altına alınan işçi alacağının tahsiline engel teşkil etmez. (1)

Yetkili memurların ödevi

Madde 93 - İş hayatını izleme, denetleme ve teftiş yetkisi olan iş müfettişleri görevlerini yaparlarken işin normal gidişini ve işyerinin işlemesini, inceledikleri konunun niteliğine göre mümkün  olduğu  kadar  aksatmamak,  durdurmamak  ve  güçleştirmemekle  ve  resmi  işlemlerin yürütülüp sonuçlandırılması için, açıklanması gerekmedikçe, işverenin ve  işyerinin meslek sırları ve şartları, ekonomik ve ticari hal ve durumları hakkında gördükleri ve öğrendikleri hususları tamamen  gizli  tutmak  ve  kendileri  tarafından  bilgileri  ve  ifadeleri  alınan  yahut  kendilerine başvuran   veya   ihbarda   bulunan   işçilerin   ve   başka   kişilerin   isimlerini   ve   kimliklerini açıklamamakla yükümlüdürler.

Muafiyet

Madde  94  -  İşçi  ve  işverenlerle  bunların  meslek  kuruluşları  tarafından  kendilerini ilgilendiren  ve  iş  hayatına  ilişkin  işlerde  Çalışma  ve  Sosyal  Güvenlik  Bakanlığına  yazı  ile başvurma halinde bu dilekçeler ve bunlarla ilgili tutanak, evrak, defter ve işlemler damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.

Diğer merciler tarafından yapılan teftişler Madde 95 (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

––––––––––––––

(1)  12/10/2017 tarihli ve 7036 sayılı Kanunun 14 üncü maddesiyle, bu maddenin ikinci fıkrasında yer alan “ve işçi şikayetlerini inceleyen bölge müdürlüğü memurları” ibaresi ile üçüncü fıkrasında yer alan “ile işçi   şikayetlerini   incelemekle   görevli   bölge   müdürlüğü   memurları”   ibaresi   madde   metninden çıkarılmıştır.

(2) 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 145 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak İş Teftişi Tüzüğünde” ibaresi “Cumhurbaşkanınca çıkarılan yönetmelikte” şeklinde değiştirilmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8455

 

 

 

İşçi ve işverenin sorumluluğu

Madde 96 - İş denetimi ve teftişine yetkili iş müfettişleri tarafından ifade ve bilgilerine başvurulan işçilere, işverenlerin gerek doğrudan doğruya ve gerek dolayısıyla telkinlerde bulunmaları, işçileri gerçeği saklamaya yahut değiştirmeye sevk veya herhangi bir suretle zorlamaları veyahut işçilerin ilgili makamlara başvurmaları, haber ve ifade vermeleri üzerine, bunlara karşı kötü davranışlarda bulunmaları yasaktır.

İşçilerin  çalıştıkları  veya  ayrıldıkları  işyerleriyle  işverenleri  hakkında  gerçeğe  uygun  olmayan haberler vererek gereksiz işlemlerle uğraştırılmaları veya işverenleri haksız yere kötü duruma düşürmeye kalkışmaları ve iş müfettişlerince kendilerinden sorulan hususlar için doğru olmayan cevaplar vererek denetim ve  teftişin  yapılmasını  güçleştirmek  veya  yanlış  bir  sonuca  vardırmak  gibi  kötü  niyetli  davranışlarda bulunmaları yasaktır.

Zabıtanın yardımı

Madde 97 - Bu Kanun hükümlerinin tam ve gerektiği gibi uygulanabilmesi için işyerlerini teftiş ve denetlemeye  yetkili  iş  müfettişlerinin  gerekli  görmeleri  ve  istemeleri  halinde,  zabıta  kuvvetleri,  bu  iş müfettişlerinin görevlerini iyi bir şekilde yapabilmelerini sağlamak üzere her türlü yardımda bulunmakla yükümlüdürler.

 

SEKİZİNCİ BÖLÜM İdari Ceza Hükümleri

 

İşyerini bildirme yükümlülüğüne aykırılık

Madde 98 - (Değişik birinci fıkra: 15/5/2008-5763/8 md.) Bu Kanunun 3 üncü maddesinin birinci ve  ikinci  fıkralarındaki  işyeri  bildirme  yükümlülüğüne  aykırı  davranan  işveren  veya  işveren  vekiline, çalıştırılan her işçi için yüz Yeni Türk Lirası, (…) (1) 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki işyerini muvazaalı olarak bildiren asıl işveren ile alt işveren veya vekillerine ayrı ayrı on bin Yeni Türk Lirası idari para cezası verilir. (1)

Bu para cezasının kesinleşmesinden sonra bildirim yükümlülüğüne aykırılığın sürmesi halinde takip

eden her ay için aynı miktar ceza uygulanır.

Genel hükümlere aykırılık

Madde 99 – (Değişik: 6/5/2016-6715/4 md.) Bu Kanunun;

  1. a) 5 inci maddesinde öngörülen ilke ve yükümlülüklere aykırı davranan işveren veya işveren vekiline

bu durumdaki her işçi için yüz elli Türk lirası,

  1. b) 7 nci maddesinde öngörülen ilke ve yükümlülüklere aykırı olarak geçici işçi çalıştıran işveren veya

işveren vekiline bu durumdaki her işçi için iki yüz elli Türk lirası,

  1. c) 8 inci maddesinin son fıkrasındaki belgeyi işçiye vermeyen, 14 üncü maddesi hükümlerine aykırı

davranan işveren veya işveren vekiline bu durumdaki her işçi için yüz elli Türk lirası,

  1. d) 28 inci maddesine aykırı olarak çalışma belgesi düzenleme yükümlülüğüne aykırı davranan veya bu belgeye gerçeğe aykırı bilgi yazan işveren veya işveren vekiline bu durumdaki her işçi için yüz elli Türk lirası,

idari para cezası verilir.

7 nci maddenin ikinci fıkrasının (f) bendine aykırı olarak davranan işveren veya işveren vekiline ise

birinci fıkranın (b) bendinde belirtilen para cezası dört katı artırılarak uygulanır.

Toplu işçi çıkarma ile ilgili hükümlere aykırılık(2)

Madde 100 - Bu Kanunun 29 uncu maddesindeki hükümlere aykırı olarak işçi çıkaran  işveren veya

işveren vekiline işten çıkardığı her işçi için dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası verilir. ––––––––––––––

(1)  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı Kanunun 37 nci maddesiyle, bu fıkrada yer alan alan “85 inci madde kapsamındaki işyerlerinde ise çalıştırılan her işçi için bin Yeni Türk Lirası,” ibaresi madde metninden çıkartılmıştır.

(2)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “ikiyüz milyon lira para cezası” ibaresi “dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası” şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8456

 

Engelli ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğuna aykırılık(1)(2)

Madde 101 - Bu Kanunun 30 uncu maddesindeki hükümlere aykırı olarak engelli ve eski hükümlü çalıştırmayan işveren veya işveren vekiline çalıştırmadığı her engelli ve eski hükümlü ve çalıştırmadığı her ay için binyediyüz Türk Lirası idari para cezası verilir. Kamu kuruluşları da bu para cezasından hiçbir şekilde muaf tutulamaz.

Ücret ile ilgili hükümlere aykırılık(3)

Madde 102 - Bu Kanunun;

  1. a) (Değişik: 17/4/2008-5754/85 ) 32 nci maddesinde belirtilen ücret ile işçinin bu Kanundan veya toplu iş sözleşmesinden veya iş sözleşmesinden doğan ücret ödemelerini süresi içinde kasden ödemeyen  veya  eksik  ödeyen,  39  uncu  maddesinde  belirtilen  komisyonun belirlediği asgari ücreti işçiye  ödemeyen  veya  noksan ödeyen, ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki  her  çeşit  istihkakını  zorunlu  tutulduğu  halde  özel  olarak  açılan  banka  hesabına ödemeyen işveren, işveren vekili ve üçüncü kişiye bu durumda olan her işçi ve her ay için yüzyirmibeş Türk Lirası idari para cezası ,
  2. b) 37 nci maddesine aykırı olarak ücrete ilişkin hesap pusulası düzenlemeyen veya işçi ücretlerinden 38 inci  maddeye  aykırı  olarak  ücret  kesme  cezası  veren  veya  yaptığı  ücret kesintisinin sebebini ve hesabını bildirmeyen 52 nci maddedeki belgeyi vermeyen işveren veya işveren vekiline dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası,
  3. c) 41 inci maddesinde belirtilen fazla çalışmalara ilişkin ücreti ödemeyen, işçiye hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında kullandırmayan, fazla saatlerde yapılacak çalışmalar için işçinin onayını almayan işveren veya işveren vekiline, bu durumda olan her işçi için ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası,

Verilir.

Yıllık ücretli izin hükümlerine aykırılık(4)

Madde 103 - Yıllık ücretli izni bu Kanunun 56 ncı maddesine aykırı olarak  bölen veya izin ücretini 57 nci maddenin üç ve dördüncü fıkralarında belirtilen usule aykırı olarak ödeyen veya eksik ödeyen veya 59 uncu maddedeki hak edilmiş izni kullanmadan iş sözleşmesinin sona ermesi halinde bu izne ait ücreti ödemeyen veya 60 ıncı maddede belirtilen yönetmeliğin esas ve usullerine aykırı olarak izin kullandırmayan veya eksik kullandıran işveren veya işveren vekiline bu durumda olan her işçi için ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası verilir.

––––––––––––––

(1)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “yediyüzelli  milyon  lira  para  cezası”  ibaresi  “binyediyüz  Türk  Lirası  idari  para  cezası”  şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

(2)  25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu madde başlığında yer alan “Özürlü”

ibaresi “Engelli”, birinci fıkrasında yer alan “özürlü” ibareleri “engelli” şeklinde değiştirilmiştir.

(3)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “yüz Yeni Türk Lirası” ibaresi “yüzyirmibeş Türk Lirası” şeklinde, (b) bendinde yer alan “ikiyüz milyon lira para cezası” ibaresi “dörtyüzelli Türk Lirası idari para cezası” şeklinde, (c) bendinde yer alan “yüz milyon lira para cezası” ibaresi “ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası”   şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

(4)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “yüz milyon lira para cezası” ibaresi “ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası” şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8457

 

İşin düzenlenmesine ilişkin hükümlere aykırılık (1)

Madde 104 - Bu Kanunun 63 üncü maddesinde ve bu maddede belirtilen yönetmelikte belirlenen

çalışma sürelerine aykırı olarak işçilerini ça

lıştıran veya 68 inci maddesindeki ara dinlenmelerini bu maddeye göre uygulamayan veya işçileri 69 uncu  maddesine  aykırı  olarak  geceleri  yedibuçuk  saatten  fazla  çalıştıran;  gece  ve  gündüz  postalarını değiştirmeyen, 71 inci maddesi hükmüne ve bu maddenin son fıkrasında anılan yönetmelik hükümlerine aykırı hareket eden, 72 nci maddesi hükümlerine aykırı olarak bu maddede belirtilen yerlerde onsekiz yaşını doldurmamış erkek çocukları ve gençleri ve her yaştaki kadınları çalıştıran, 73 üncü maddesine aykırı olarak çocuk ve genç işçileri gece çalıştıran veya aynı maddede  anılan yönetmelik hükümlerine aykırı hareket eden

74 üncü maddesindeki hükme aykırı olarak doğumdan önceki ve sonraki sürelerde gebe veya doğum yapmış kadınları çalıştıran veya ücretsiz izin vermeyen, 75 inci maddesindeki işçi özlük dosyalarını düzenlemeyen, 76 ncı maddesinde belirtilen yönetmelik hükümlerine uymayan işveren veya işveren vekiline binikiyüz Türk Lirası idari para cezası verilir. (2)

64 üncü (…) (3)  maddede öngörülen hükümlere aykırı davranan işveren veya işveren vekiline bu

durumda olan her işçi için ikiyüzyirmi Türk Lirası idari para cezası verilir. (3)

İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili hükümlere aykırılık Madde 105 – (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

İş ve işçi bulma hükümlerine aykırılık

Madde 106 - Bu Kanunun 90 ıncı maddesinde  öngörülen izni almadan faaliyet gösteren işverene bir

milyar lira para cezası verilir.

İş hayatının denetim ve teftişi ile ilgili hükümlere aykırılık Madde 107 –  (Değişik: 23/1/2008-5728/500 md.)

Bu Kanunun;

  1. a) 92 nci maddesinin ikinci fıkrasındaki yükümlülüklerini yerine getirmeyen,
  2. b) 96 ncı maddesindeki yasaklara uymayan,

işveren veya işveren vekiline sekizbin Türk Lirası idarî para cezası verilir.

İş müfettişlerinin bu Kanundan veya diğer kanunlardan doğan her çeşit teftiş, denetleme yetki ve görevleri gereğince görevlerinin yerine getirilmesi sırasında, görevlerini yapma ve sonuçlandırmaya engel olan kimselere, fiil suç oluşturmadığı takdirde, sekizbin Türk Lirası idarî para cezası verilir.

İdari para cezalarının uygulanmasına ilişkin hususlar Madde 108 – (Değişik: 15/5/2008-5763/10 md.)

Bu Kanunda öngörülen idari para cezaları, 101 ve 106 ncı maddelerdeki idari para cezaları hariç, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürünce verilir. (Değişik ikinci cümle: 13/2/2011-6111/79 md.) 101 inci ve 106 ncı maddeler kapsamındaki idari para cezaları ise doğrudan Türkiye İş Kurumu il müdürü tarafından; birden fazla ilde işyerleri bulunan işverenlere uygulanacak idari para cezası ise işyerlerinin merkezinin bulunduğu yerdeki Türkiye İş Kurumu il müdürünce verilir ve genel esaslara göre tahsil edilir. 106 ncı maddeye göre verilecek idari para cezası için, 4904 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin (h) bendindeki tutar esas alınır.

––––––––––––––

(1)  17/1/2012 tarihli ve 6270 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile bu maddenin birinci fıkrasında yer “beşyüz milyon lira para cezası” ibaresi “binikiyüz Türk Lirası idari para cezası” şeklinde, ikinci fıkrasında yer alan  “yüzmilyon  lira  para  cezası”  ibaresi  “ikiyüzyirmi  Türk  Lirası  idari  para  cezası”şeklinde değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

(2)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı Kanunun 39 uncu maddesiyle, bu fıkrada yer alan “71 inci maddesi hükmüne”  ibaresinden  sonra  gelmek  üzere  “ve  bu  maddenin  son  fıkrasında  anılan  yönetmelik hükümlerine” ibaresi eklenmiştir.

(3)  4/4/2015 tarihli ve 6645 sayılı Kanunun 35 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “ve 65 inci” ibaresi

madde metninden çıkarılmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8458

 

DOKUZUNCU BÖLÜM Çeşitli, Geçici ve Son Hükümler

 

 

 

Yazılı bildirim

Madde  109  -  Bu  Kanunda  öngörülen  bildirimlerin  ilgiliye  yazılı  olarak  ve  imza karşılığında yapılması gerekir. Bildirim yapılan kişi bunu imzalamazsa, durum o yerde tutanakla tespit edilir. Ancak, 7201 sayılı Kanun kapsamına giren tebligat anılan Kanun hükümlerine göre yapılır.

Konut kapıcılarının özel çalışma koşulları

Madde 110 - Konut kapıcılarının hizmetlerinin kapsam ve niteliği ile çalışma süreleri, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günleri, yıllık ücretli izin hakları ve kapıcı konutları ile ilgili  hususların  düzenlenmesinde  uygulanacak  değişik  şekil  ve  esaslar  Çalışma  ve  Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak bir  yönetmelikle düzenlenir.

Sanayi, ticaret, tarım ve orman  işleri

Madde 111 – (Değişik: 15/5/2008-5763/11 md.)

Bu Kanunun uygulanması bakımından; sanayiden, ticaretten, tarım ve orman işlerinden

sayılacak işlerin esasları aşağıda belirtilmiştir.

Sanayiden sayılacak işlerin esasları şunlardır:

  1. a) Her türlü madenleri arama ve topraktan çıkarma, taş, kum ve kireç ocakları.
  2. b) Ham, yarı ve tam yapılmış maddelerin işlenmesi, temizlenmesi, şeklinin değiştirilmesi,

süslenmesi, satış için hazırlanması.

  1. c) Her türlü kurma, onarma, sökme, dağıtma ve yıkma.
  2. d) Bina yapılması ve onarımı, değiştirilmesi, bozulması, yıkılması ve bunlara yardımcı her

türlü sınai yapım.

  1. e) Yol, demiryolu, tramvay yolu, liman, kanal, baraj, havaalanı, dalgakıran, tünel, köprü,

lağım ve kuyuların yapılması ve onarımı, batıkların çıkarılması ve bataklık kurutma.

  1. f) Elektrik ve  her  çeşit  muharrik  kuvvetlerin  elde  edilmesi,  değiştirilmesi,  taşınması,

kurma ve dağıtma.

  1. g) Su ve gaz tesisatı kurma ve işletmesi.
  2. h) Telefon, telgraf, telsiz, radyo ve televizyon
  3. i) Gemi ve vapur yapımı, onarımı, değiştirilmesi ve bozup dağıtma.
  4. j) Eşyanın istasyon,   antrepo,   iskele,   limanlar   ve   havaalanlarında   yükletilmesi,

boşaltılması.

  1. k) Basımevleri.

Ticaretten sayılacak işlerin esasları şunlardır:

  1. a) Ham, yarı ve tam yapılmış her çeşit bitkisel, hayvani veya sınai ürün ve malların alımı

ve satımı.

  1. b) Bankacılık ve finans sektörü ile ilgili işlerle, sigortacılık, komisyonculuk, depoculuk,

ambarcılık, antrepoculuk.

  1. c) Su ürünleri alımı ve satımı.
  2. d) Karada, göl ve akarsularda insan veya eşya ve hayvan taşıma.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8458-1

 

Tarım ve orman işlerinden sayılacak işlerin esasları şunlardır:

  1. a) Her çeşit meyveli ve meyvesiz bitkiler; çay, pamuk, tütün, elyaflı bitkiler; turunçgiller; pirinç, baklagiller; ağaç, ağaççık, omca, tohum, fide, fidan; sebze ve tarla ürünleri; yem ve süt bitkilerinin yetiştirilmesi, üretimi, ıslahı, araştırılması, bunlarla ilgili her türlü toprak işleri, ekim, dikim, aşı, budama, sulama, gübreleme, hasat, harman, devşirme, temizleme, hazırlama ve ayırma işleri, hastalık ve zararlılarla mücadele, toprak ıslahı, çayır, mera, toprak ve su korunması.
  2. b) Ormanların korunması,   planlanması    (amenajman),    yetiştirilmesi,    işletilmesi,

sınırlandırılması  çalışmaları,  bunlara  ait  alt  yapı  çalışmaları  ile  tohum  toplama,  fidanlık, ağaçlandırma, erozyon kontrolü, etüt proje ve rehabilitasyonu, ormancılık araştırma ile milli park, orman içi dinlenme yerleri ve kent ormanlarının kurulması, bakım ve geliştirilmesi.

  1. c) Her türlü iş ve gelir hayvanlarının (arı, ipek böceği ve benzerleri dahil) yetiştirilmesi, üretimi, ıslahı ve  bunlarla  ilgili  bakım,  güdüm,  terbiye,  kırkım,  sağım  ve  ürünlerinin  elde edilmesi, toplanması, saklanması ile bu hayvanların hastalık ve asalaklarıyla mücadele.
  2. d) 854 sayılı Deniz İş Kanununun hükümleri saklı kalmak kaydıyla, kara ve su avcılığı ve

üreticiliği ile bu yoldan elde edilen ürünlerin saklanması ve taşınması.

Yukarıda sayılan esaslar doğrultusunda bir işin bu Kanunun uygulanması bakımından sanayi, ticaret, tarım ve orman işlerinden hangisinin kapsamında sayılacağı; Sanayi ve Ticaret, Çevre ve Orman ile Tarım   ve Köyişleri bakanlıklarının görüşleri alınarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca altı ay içinde çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.

Bazı kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların kıdem tazminatı

Madde  112  -  Kanuna  veya  kanunun  verdiği  yetkiye  dayanılarak  kurulan  kurum  ve kuruluşların haklarında bu Kanun ve 854, 5953, 5434 sayılı kanunların hükümleri uygulanmayan personeli   ile   kamu   kuruluşlarında   sözleşmeli   olarak   istihdam   edilenlere   mevzuat   veya sözleşmelerine göre kıdem tazminatı niteliğinde yapılan ödemeler kıdem tazminatı sayılır.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun

62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatları;

  1. a) Alt işverenlerinin  değişip  değişmediğine  bakılmaksızın  aralıksız  olarak  aynı  kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde çalışmış olanların bu şekilde çalışmış oldukları sürelere ilişkin kıdem tazminatına esas hizmet süreleri, aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde geçen  toplam  çalışma  süreleri  esas  alınarak  tespit    Bunlardan  son  alt  işverenleri  ile yapılmış olan iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanların kıdem tazminatları ilgili kamu kurum veya kuruluşları tarafından,
  2. b) Aynı alt işveren tarafından ve aynı iş sözleşmesi çerçevesinde farklı kamu kurum veya kuruluşlarında çalıştırılmış olan işçilerden iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanlara, 4734 sayılı Kanunun 62 nci  maddesinin  birinci  fıkrasının  (e)  bendi  kapsamında  farklı  kamu  kurum  ve kuruluşuna ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı esas alınarak çalıştırıldığı son kamu kurum veya kuruluşu tarafından,

işçinin banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8458-2

 

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8  md.)  Alt işveren  ile  yapmış olduğu iş sözleşmesi sona ermediği gibi, alt işveren tarafından 4734 sayılı Kanun kapsamında bulunan idarelere ait işyerleri dışında bir işyerinde çalıştırılmaya devam olunan ve bu şekilde çalıştırıldığı sırada iş sözleşmesi kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona eren işçinin kıdem tazminatı, işçinin yazılı talebi hâlinde, kıdem tazminatının söz konusu kamu kurum veya kuruluşlarına ait işyerlerinde geçen süreye ilişkin kısmı, kamu kurum veya kuruluşuna ait çalıştığı son işyerindeki ücretinin yılları  itibarıyla  asgari  ücret  artış  oranları  dikkate  alınarak  güncellenmiş  miktarı  üzerinden hesaplanmak  suretiyle  son  kamu  kurum  veya  kuruluşu  tarafından  işçinin  banka  hesabına yatırılmak  suretiyle  ödenir.  Bu  şekilde  hesaplanarak  ödenen  kıdem  tazminatı  tutarının,  iş sözleşmesinin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden aynı süreler dikkate alınarak hesaplanacak kıdem tazminatı tutarından daha düşük olması hâlinde, işçinin aradaki farkı alt işverenden talep hakkı saklıdır.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) İkinci fıkranın (b) bendi veya üçüncü fıkra uyarınca farklı kamu kurum veya kuruluşlarına ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı üzerinden kıdem tazminatı ödenmesi hâlinde, kıdem tazminatı ödemesini gerçekleştiren son kamu kurum veya kuruluşu, ödenen kıdem tazminatı tutarının diğer kamu kurum veya kuruluşlarında geçen hizmet süresine ilişkin kısmını ilgili kamu kurum veya kuruluşundan tahsil eder. Ancak, merkezi yönetim  kapsamındaki  kamu  idareleri  arasında  bu  fıkra  hükümlerine  göre  bir  tahsil  işlemi yapılmaz.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) Kıdem tazminatı tutarı, 4734 sayılı Kanunun ek 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında belirtilen işyerlerinde kıdem tazminatı ile ilgili açılacak bütçe tertibinden, (b) bendi kapsamında belirtilen işyerlerinde ise hizmet alımı gider kaleminden, ödeneğin yetip yetmediğine bakılmaksızın ödenir.

(Ek  fıkra:21/2/2019-7166/11  md.)  4734  sayılı  Kanunun  62 nci maddesinin  birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilere, 11/9/2014 tarihinden sonra imzalanan ihale sözleşmeleri kapsamında, kamu kurum ve kuruluşlarına ait işyerlerinde 11/9/2014 tarihinden sonra geçen süreye ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan kıdem tazminatı ödemeleri için sözleşmesinde kıdem tazminatı ödemesinden ötürü alt işverene rücuedileceğine dair açık bir hükme yer verilmemişse alt işverenlere rücu edilmez.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/8 md.) Bu madde kapsamında alt işverenler yanında çalışan işçilerin bu işyerlerinde geçen hizmet süresinin hesabı, alt işverenden ve alt işveren işçisinden istenecek belgeler ve ödeme süreci ile ilgili diğer usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ve Kamu İhale Kurumunun görüşleri alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenir.

(Ek  fıkra:   4/4/2015-6645/40   md.)   5/1/2002   tarihli   ve   4735   sayılı   Kamu   İhale Sözleşmeleri Kanunu ile 4/6/1985 tarihli ve 3213 sayılı Maden Kanunu kapsamında rödövans sözleşmeleri çerçevesinde yer altı maden işletmeciliği yapan şirketlere ve ortaklarına ait malların Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından el koyma veya takip yoluyla satışından elde edilen gelirler, öncelikle bu sözleşmeler kapsamında söz konusu şirketlerde çalışmış olan işçilerden, iş sözleşmeleri  kıdem  tazminatını  hak  edecek  şekilde  sona  ermiş  olanların  kıdem  ve  ihbar tazminatları  ile  izin,  fazla  çalışma  ve  diğer  ücret  alacaklarının  ödenmesinde  kullanılır.  Bu ödemeler Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından ilgililerin hesaplarına yatırılmak suretiyle gerçekleştirilir. Ödemeye esas bilgi ve belgeler, işçinin son çalıştığı işvereni tarafından Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna teslim edilir.

Bazı  işlerde çalışanların ücretlerinin güvencesi

Madde 113 - Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci   fıkrasının (b) ve (ı) bentlerinde sayılan işyerlerinde çalışan işçiler hakkında 32, 35, 37, 38 inci madde hükümleri uygulanır. Bu maddelere aykırılık hallerinde ilgililer hakkında ilgili ceza hükümleri uygulanır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8459

 

 

 

Üçlü Danışma Kurulu

Madde  114  -  Çalışma  barışının  ve  endüstri  ilişkilerinin  geliştirilmesinde,  çalışma hayatıyla  ilgili  mevzuat  çalışmalarının  ve  uygulamalarının  izlenmesi  amacıyla;  Hükümet  ile işveren, kamu görevlileri ve işçi sendikaları konfederasyonları arasında etkin danışmayı sağlamak üzere, üçlü temsile dayalı istişari  mahiyette bir danışma kurulu oluşturulur.

Kurulun çalışma usul ve esasları çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.

Kantin açılması

Madde 115 - İşyerlerinde, yüzelli ve daha fazla işçi çalıştırılması halinde, işçilerin ve ailelerinin  gerekli  ihtiyaçlarının  karşılanması  amacıyla  işçiler  tarafından  kurulacak  tüketim kooperatiflerine işverenlerce yer tahsisi yapılabilir.

Madde  116  -  (13.6.1952  tarihli  ve  5953  sayılı  Basın  Mesleğinde  Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun ile ilgili olup yerine işlenmiştir.)

Madde 117 - (5.5.1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile ilgili olup yerine

işlenmiştir.)

Madde 118 - (5.5.1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile ilgili olup yerine

işlenmiştir.)

Yönetmelikler

Madde 119 - Bu  Kanunda öngörülen yönetmelikler Kanunun yayımı tarihinden itibaren

altı ay içerisinde çıkartılır.

Yürürlükten kaldırılan hükümler

Madde 120 25.8.1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesi hariç diğer

maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır.

Korumalı işyerlerinde çalışan engellilerin ücretleri Ek Madde 1 (Ek: 6/2/2014-6518/59 md.)

Korumalı işyerlerinde çalıştırılan ve iş gücü piyasasına kazandırılmaları güç olan zihinsel

veya ruhsal engellilere işverenlerince zamanında ödenmiş olan ücretlerinin;

  1. a) Korumalı işyerlerinde çalışan her engelli için 1/7/1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz  ve  Kimsesiz  Türk  Vatandaşlarına  Aylık  Bağlanması  Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince ödenen aylık tutarı kadarı,
  2. b) 29/1/2004 tarihli ve 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 2 nci maddesi kapsamındaki illerde kurulmuş bulunan korumalı işyerlerinde çalışan  her  engelli  için  ilaveten  (a)  bendi  ile  belirlenen  tutarın  yüzde yirmisi,
  3. c) Korumalı işyeri statüsü almak için ilgili mevzuatla çalıştırılması zorunlu olan sayıdan daha fazla engelli çalıştıran işyerlerinde, zorunlu sayının üstünde çalıştırılan her engelli için ilaveten (a) bendi ile belirlenen tutarın yüzde yirmisi,

bu  ücretlere  ilişkin  yasal  yükümlülüklerin  de  tam  ve  zamanında  karşılanmış  olması

kaydıyla, Hazine tarafından işverene ödenir.

Birinci fıkrada belirlenen ücret kısımlarının ödenmesine ilişkin usul ve esaslar, Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığının uygun görüşü alınmak suretiyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle belirlenir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460

 

 

 

Mazeret izni

Ek Madde 2 – (Ek: 4/4/2015-6645/35 md.)

İşçiye;  evlenmesi  veya  evlat  edinmesi  ya  da  ana  veya  babasının,  eşinin,  kardeşinin,

çocuğunun ölümü hâlinde üç gün, eşinin doğum yapması hâlinde ise beş gün ücretli izin verilir.

İşçilerin en az  yüzde yetmiş oranında engelli veya süreğen hastalığı olan çocuğunun tedavisinde,  hastalık  raporuna  dayalı  olarak  ve  çalışan  ebeveynden  sadece  biri  tarafından kullanılması kaydıyla, bir yıl içinde toptan veya bölümler hâlinde on güne kadar ücretli izin verilir.

Zamanaşımı süresi

Ek Madde 3- (Ek: 12/10/2017-7036/15 md.)

İş sözleşmesinden kaynaklanmak kaydıyla hangi kanuna tabi olursa olsun, yıllık izin

ücreti ve aşağıda belirtilen tazminatların zamanaşımı süresi beş yıldır.

  1. a) Kıdem tazminatı.
  2. b) İş sözleşmesinin bildirim şartına uyulmaksızın feshinden kaynaklanan
  3. c) Kötüniyet tazminatı.
  4. d) İş sözleşmesinin eşit davranma ilkesine uyulmaksızın feshinden kaynaklanan Geçici Madde 1 - Diğer mevzuatta 1475 sayılı İş Kanununa yapılan atıflar bu Kanuna

yapılmış sayılır.

Bu Kanunun 120 nci maddesi ile yürürlükte bırakılan 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının 1 inci ve 2 nci bendi ile onbirinci fıkrasında, anılan Kanunun 16, 17 ve 26 ncı maddelerine yapılan atıflar, bu Kanunun 24, 25 ve 32 nci maddelerine yapılmış sayılır.

Geçici Madde 2 - (Mülga: 20/6/2012-6331/37 md.)

Geçici  Madde  3  -  1475  sayılı  Kanuna  göre  alınmış  bulunan asgari  ücret  kararı,  bu

Kanunun 39 uncu Maddesine göre tespit yapılıncaya kadar yürürlükte kalır.

Geçici  Madde  4  -  Mülga  3008  sayılı  İş  Kanununun  13  üncü  maddesi  hükümleri haklarında  uygulanmayanlar  için,  bu  Kanunun  geçici  6  ncı  maddesinde  sözü  edilen  kıdem tazminatı hakkı 12.8.1967 tarihinden itibaren başlar.

İlk defa bu Kanun kapsamına girenlerin kıdem tazminatı hakları bu Kanunun yürürlüğe

girdiği tarihten itibaren başlar.

Geçici Madde 5 - 1475 sayılı Kanunun 25 inci maddesi ile 3713 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesinin (B) fıkrasında yer alan oranlar, bu Kanunun 30 uncu maddesi uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından yeniden belirleninceye kadar geçerlidir.

Geçici  Madde  6  -  Kıdem  tazminatı  için  bir  kıdem  tazminatı  fonu  kurulur.  Kıdem tazminatı fonuna ilişkin Kanunun  yürürlüğe  gireceği  tarihe  kadar  işçilerin  kıdemleri için 1475 sayılı İş Kanununun   14 üncü maddesi hükümlerine göre kıdem tazminatı hakları saklıdır.

Geçici Madde 7 - (Ek: 6/5/2016-6715/5 md.)

Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yayımı tarihinden önce 7 nci maddenin birinci fıkrası uyarınca bir işçinin yapmakta olduğu işe benzer işlerde çalıştırılması koşuluyla başka bir işverene iş görme edimini yerine getirmek üzere geçici olarak devredilmesi suretiyle kurulmuş bulunan geçici iş ilişkileri, sözleşmelerinin süresince devam eder.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460-1

 

Geçici Madde 8- (Ek: 12/10/2017-7036/16 md.)

Ek  3  üncü  madde,  bu  maddenin  yürürlüğe  girdiği  tarihten  sonra  sona  eren  iş

sözleşmelerinden kaynaklanan yıllık izin ücreti ve tazminatlar hakkında uygulanır.

Ek 3 üncü maddede belirtilen yıllık izin ücreti ve tazminatlar için bu maddenin yürürlüğe girmesinden   önce   işlemeye   başlamış   bulunan   zamanaşımı   süreleri,   değişiklikten   önceki hükümlere tabi olmaya devam eder. Ancak, zamanaşımı süresinin henüz dolmamış kısmı, ek 3 üncü maddede öngörülen süreden uzun ise, ek 3 üncü maddede öngörülen sürenin geçmesiyle zamanaşımı süresi dolmuş olur.

Geçici Madde 9- (Ek:21/2/2019-7166/12 md.)

Bu  maddenin  yürürlük  tarihi  itibarıyla  kamu  kurum  veya  kuruluşları  tarafından  alt

işverene rücu edilmek     üzere    yürütülen    davalarda,     112 nci maddenin     altıncı     fıkrası

kapsamında rücu edilmeyecek kısmı için ihtilafın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına

hükmedilir,    yargılama    gideri    ve    vekâlet    ücreti    taraflar    üzerinde    bırakılır.    İcra

takiplerinde rücu edilmeyecek kısma ilişkin olarak harç alınmaksızın düşme kararı verilir, takip giderleri    ile         vekâlet  ücreti     taraflar      üzerinde    bırakılır.  Ancak,              bu    kapsamda           alt

işverene rücu edilerek takip ve tahsil edilmiş olan tutarlar, alt işverenler lehine hiçbir şekilde alacak hakkı doğurmaz ve tahsil edilmiş tutarlar iade edilmez.

rürlük

Madde 121 - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

Madde 122 - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460-2

 

 

4857 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN MEVZUATIN

YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHLERİNİ GÖSTERİR LİSTE

 

 

 

 

 

 

 

Kanun/KHK

No.

 

Kanun/KHK

Resmî Gazete

Tarihi

 

Kanun / KHK Yürürlüğe giriş tarihi

Anayasa

Mahkemesi

Kararı

Tarih/No.

 

4857 sayılı Kanunun değiştirilen maddeleri

1.

4884

17/6/2003

17/6/2003

-

3

2.

5378

7/7/2005

7/7/2005

-

108

3.

5538

12/7/2006

12/7/2006

-

2, 81

4.

5728

8/2/2008

8/2/2008

-

107, 108

5.

5754

8/5/2008

8/5/2008

-

32, 102

 

6.

 

5763

 

26/5/2008

 

26/5/2008

 

-

3, 33, 65, 78, 81, 82, 88, 95,

98, 105, 108, 111

7.

5763

26/5/2008

1/7/2008

-

30

8.

5763

26/5/2008

1/1/2009

-

85

 

 

9.

 

 

5797

 

 

19/8/2008

1/7/2008

tarihinden geçerli olmak üzere yayımı

tarihinde

 

 

-

 

 

30

 

10.

 

5838

28/2/2009

(Mükerrer)

 

28/2/2009

 

-

 

18

11.

6009

1/8/2010

1/8/2010

-

2, 81

 

12.

 

6111

25/2/2011

(1. Mükerrer)

 

25/2/2011

 

-

 

74, 91, 92, 108

 

13.

 

KHK/665

2/11/2011

(Mükerrer)

 

2/11/2011

 

-

 

30

 

14.

 

6270

 

26/1/2012

 

26/1/2012

 

-

99, 100, 101, 102, 103, 104,

105

15.

6353

12/7/2012

12/7/2012

-

30

 

 

16.

 

 

6331

 

 

30/6/2012

 

 

30/12/2012

 

 

-

2, 4, 7, 25, 63, 69, 71, 77, 78, 79, 80, 81, 83, 84, 85, 86,87, 88, 89, 95, 98, 105,

Geçici Madde 2

17.

6462

3/5/2013

3/5/2013

-

25, 30, 101

 

18.

 

6518

6/2/2014

28918

 

19/2/2014

 

-

 

5, 30, Ek Madde 1

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

8460-3

 

 

4857 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN MEVZUATIN

YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHLERİNİ GÖSTERİR TABLO

 

 

 

Değiştiren Kanunun/KHK’nin

veya İptal Eden Anayasa Mahkemesi Kararının Numarası

 

4857 sayılı Kanunun değişen veya iptal edilen

maddeleri

 

Yürürlüğe Giriş

Tarihi

 

6552

3, 18, 36, 41, 53, 56, 112

 

41, 63

11/9/2014

 

1/1/2015

6645

41, 46, 55, 63, 69, 71, 104, 112, Ek Madde 2

23/4/2015

6663

13, 74

10/2/2016

6704

56

26/4/2016

6715

7, 14, 63, 99, Geçici Madde 7

20/5/2016

 

7036

91, 92, Ek Madde 3, Geçici Madde 8

25/10/2017

20, 21

1/1/2018

 

 

 

 

KHK/700

 

 

 

 

2,36,39,43,54,55,92

24/6/2018 tarihinde birlikte yapılan Türkiye Büyük

Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı

seçimleri

sonucunda

Cumhurbaşkanının andiçerek göreve başladığı tarihte

(9/7/2018)

7166

112,Geçici Madde 9

22/2/2019

5/10/2017

20, 21

1/1/2018

 

 

 

 

KHK/700

 

 

 

 

2,36,39,43,54,55,92

24/6/2018 tarihinde birlikte yapılan Türkiye Büyük

Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı

seçimleri

sonucunda

Cumhurbaşkanının andiçerek göreve başladığı tarihte

(9/7/2018)

7166

112,Geçici Madde 9

22/2/2019

Tüm hakları saklıdır. © 2025
Eskişehir Web Tasarım
Yükleniyor